Aslı Oktay
Daimi Üye
40 yıllık bağımlı kendini alkolle mücadeleye adadı
Zonguldak Alkol ve Uyuşturucu ile Mücadele Derneği tarafından Fatih Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü kursiyerlerine 'Alkol ve Bağımlılık' konulu bir seminer verildi.
Fatih Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte konuşan Alkol ve Uyuşturucu ile Mücadele Derneği Başkanı Nejdet Özkan, 40 yıllık alkol bağımlılığından sonra kendisini alkolle mücadeleye adadığını anlattı. 40 yıllık alkol bağımlılığı nedeniyle 6 evlilik yaptığını, 2 kızı ve 2 torununu 30 yıldır görememenin acısını yaşadığını kaydetti.
Alkol bağımlılığına karşı kadınlara ve annelere çok büyük görevler düştüğünü belirten Özkan, şunları söyledi: "Ben 40 yıllık alkol bağımlısıydım. 40 yıllık alkolikliğim içinde 6 defa evlilik yaptım. 2 kızım ve 2 torunum var, 30 senedir onları görmüyorum. Bu mücadeleyi siz bayanlarla çok daha güzel götüreceğime inanıyorum. Çünkü bu işin temeli ailedir. Biz özellikle lise çağındaki gençlerin alkole bulaşmamaları için kendi hayatımdan örnekler veriyorum. 2 torununu hala görememek kolay bir şey değildir. Alkol ve uyuşturucuya bulaşmamak beyinde bitiyor. Trafik kurallarında emniyet kemerinizi takın deniyor, adam beni sıkıyor diyor ve takmıyor. Yere tükürmemek de, alkol ve uyuşturucu kullanmamak da beyinde bitiyor."
LİSELİ GENÇLER ALKOLÜ PET ŞİŞEDE GİZLEYEREK İÇİYOR
Liseli öğrencilerin okul çıkışında liman arkasına ellerinde pet şişelerle giderek alkol aldığını iddia eden Özkan, annelere şunları söyledi: "Bu pet şişelerin içinde votka ve cin marka alkol koyup içiyorlar. Biz bunu Emniyet ekiplerine de söyledik ama kimse bir şey yapamıyor. Pet şişeyle su içiyor havası veriyorlar. Bunlar ailelerin ve özellikle annelerin çok dikkat etmesi gereken konulardır. Alkol o kadar kötü bir şey ki bir defa bulaştığınız zaman hakikaten tedavisi çok zor. O yüzden çocuklarımızın hiç bulaşmaması için annelere büyük görevler düşüyor"
AİLE İÇİ İLETİŞİM
Daha sonra Bülent Ecevit Üniversitesi(BEÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nuray Atasoy da aile içi iletişim konusunda seminer verdi.
Aile bireylerinin birbirini suçlayıcı ve yargılayıcı bir üsluptan kaçınması gerektiğini dile getiren Atasoy, "Kadının ailedeki yerinin çok önemli olduğunu kendi ailemden de biliyorum. Kendi annem çok emek veren ve en çok mücadele eden kişiydi. Bu bakımdan sizlerin bu toplum ve aileleriniz için ne kadar önemli olduğunuzun farkındayım. Bir aile içi sorunlar da kadınlar için önemli. Birçok kadın hastamızda görüyoruz ki ruh sağlığının bozulmasının en önemli nedeninin aile içi sorun oluşturuyor. Aile içi sorunun altında da iletişim eksikliği yatıyor. Şikayet ederek başlanan cümlede karşınızda dirençle karşılaşma oranınız çok yüksek. Bir şey sizin için sorun teşkil ediyorsa 'sen niye böyle yapıyorsun' diye sorgulayarak değil de 'böyle böyle olduğunda ben kendimi kötü hissediyorum' şeklinde kendinizi ifade etmelisiniz. Mesela eve hep geç geliyorsun demeyin de 'ben çok yoruluyorum' şeklinde hitap edin. O zaman en azından muhatabınız sizi dinleyecektir." ifadelerini kullandı.
Kursiyerler daha sonra aile içi iletişimle ilgili anketi doldurdu.
Kaynak: CİHAN