“İbni Mes’ud’dan;
“Gerçek malın, ahrete gönderdiğindir.”
(Buhari, Rikak 12)
Ebu Said’den
“Kim haramdan uzak temiz rızık (helal lokma) yerse, Allah Resulünün (s.a.v) sünnetine uygun amelde bulunursa; halk da ondan kendilerine bir kütülük gelmeyeceği konusunda, güven içinde olursa, cennete girdi demektir.”
Tirmizi/Kıyamet 61)
Abdurrahman bin Ebza’dan
“Davud Peygamber (a.s) buyurdu ki: Bil ki ektiğin gibi biçersin. Zenginlikten sonra fakirlik ne çirkin.
Bundan daha fenası veya daha çirkini de hidayetten sonra sapıklıktır.”
(Buhari/Edebül-Müfred Bab:77)
Hz.Ali’den ;
“Cennette bazı odalar vardır ki, dışları içlerinden; içleri de dışlarından görünür.
O odalar, güzel sözler söyleyen, yemek yediren, oruca devam eden, gece ve gündüz herkes uykuda iken, namaz kılan kimselere aittir.”
(Tirmizi/Birr 53)
Sahbera’dan:
“Kim ilim öğrenmeye çalışırsa, bu onun geçmiş günahlarına kefaret olur.”
(Tirmizi/İlim 2)
Hz.Aişe’den:
“Mü’min hastalandığı zaman, Allah onun günah kirlerini temizler, tıpkı maden eritme ocağı (körük) demirin pasını giderdiği gibi..”
(Buhari/Edebül-Müfred Bab:227)
“Gerçek malın, ahrete gönderdiğindir.”
(Buhari, Rikak 12)
Ebu Said’den
“Kim haramdan uzak temiz rızık (helal lokma) yerse, Allah Resulünün (s.a.v) sünnetine uygun amelde bulunursa; halk da ondan kendilerine bir kütülük gelmeyeceği konusunda, güven içinde olursa, cennete girdi demektir.”
Tirmizi/Kıyamet 61)
Abdurrahman bin Ebza’dan
“Davud Peygamber (a.s) buyurdu ki: Bil ki ektiğin gibi biçersin. Zenginlikten sonra fakirlik ne çirkin.
Bundan daha fenası veya daha çirkini de hidayetten sonra sapıklıktır.”
(Buhari/Edebül-Müfred Bab:77)
Hz.Ali’den ;
“Cennette bazı odalar vardır ki, dışları içlerinden; içleri de dışlarından görünür.
O odalar, güzel sözler söyleyen, yemek yediren, oruca devam eden, gece ve gündüz herkes uykuda iken, namaz kılan kimselere aittir.”
(Tirmizi/Birr 53)
Sahbera’dan:
“Kim ilim öğrenmeye çalışırsa, bu onun geçmiş günahlarına kefaret olur.”
(Tirmizi/İlim 2)
Hz.Aişe’den:
“Mü’min hastalandığı zaman, Allah onun günah kirlerini temizler, tıpkı maden eritme ocağı (körük) demirin pasını giderdiği gibi..”
(Buhari/Edebül-Müfred Bab:227)