Kristen Stewart
Daimi Üye
Kilo verme yöntemleri her geçen gün artıyor. Kilolarıyla başı dertte olanlar her türlü yöntemi deniyor. Son zamanlardaki trend ise psikodiyet. Yani beynin kontrol altına alınması.
Bu yöntemde, beslenme uzmalarının verdiği diyet listelerinin, "kibrit kutusu kadar peynir, bir dilim kızarmış ekmek, beş zeytin" gibi önerilerin yerini irade alıyor. Acıkmadıkca yemeyen, tıkabasa midesini doldurmayan kısacası iradesine hakim olan hızla zayıflıyor.
İşte son zamanlarda psikodiyet kitaplarının en çok satanlar listesinde olması da bu yüzden. Bu kitaplardan biri de Yasemin Soysal'ın " Tek Şişman Beyniniz" adlı çalışması. Yasemin Soysal, "düşünce gücü ile zayıflama" adını verdiği yönteminde 'zihinsel nedenlerden dolayı ortaya çıkan yeme bozukluklarını ve alışkanlıklarını' kontrol altına almaya çalışıyor.
Yaşam tarzındaki değişiklikleri kontrol ederek kilo yüzünden ortaya çıkan sorunları ortadan kaldırmayı hedefliyor. Soysal'a göre "düşünceyi doğru kontrol ettiğiniz zaman iştah olması gerektiği noktaya gelir. Soysal, "Mutsuzlukta veya duygusal anlarda yemek yeme duygusu ortadan kalkar. İştah kapanır, kilo verme başlar. Açlık ve tokluk ya da lezzet için yemek yenir. Zaten hâlâ deli gibi yemek yemek istiyorsanız sorun çözülmemiştir." diyor.
En çok satan kitaplar arasında, model Tülin Şahin'in " Siz Hala Diyet mi Yapıyorsunuz?" adlı kitabı da bulunuyor. Tülin Şahin, ilk kitabı "Kral, Prens ve Fakir"i yazmaya başladığında 29 kilo vermişti. Sıcağı sıcağına yazmıştı bu kitabı. Neden kilo aldığını ve nasıl zayıfladığını anlatmıştı. O zamanlar korse giydiğini söyleyen Şahin, "Siz hiç korse giyen manken gördünüz mü?" diyor.
Aradan yedi yıl geçti ama Şahin hiç kilo almadı, bunun sırrını da yeni kitabında anlatıyor. Hepimiz biliyoruz ki asıl önemli olan kiloları vermek değil, verdikten sonra formumuzu muhafaza etmek. Şahin, "Anlatmak istediğim, insanları belirli bir diyet programına tabi tutmak değil, bütün hayatlarını belirli bir programa koyabilmek. Amacım insanları sağlıklı ve spor dolu bir yaşama yönlendirmek, yemeklerin çokluğuna değil lezzetine yönlendirmek." diyor.
Başarılı model her gün spor yapılması gerektiğini, ancak böyle güzel bir cilde, parlayan ve gür saçlara, kırılmayan tırnaklara, dinç ve güçlü bir yapıya sahip olabileceğinizi anlatıyor.
***
Kilolarıyla başı dertte olanlar için Yasemin Soysal'dan birkaç tüyo
Kilo alırken tartıya çıkabilirsiniz ama kilo verirken tartıdan olabildiğince uzak durun. Ne kadar kilo verdiğinizi bilmezseniz çok daha etkili kilo verirsiniz. Ama verdiğiniz kiloyu öğrendikçe, sınırlandırıcı inançlar daha fazla devreye girebilir.
Şuanki kilonuzdan daha büyük beden kıyafetleri dolapta tutuyorsanız derhal onları verin. Bu bilinçaltına gönderilen yanlış bir mesajdır: 'Nasıl olsa tekrar kilo alacağım! Kıyafetler dolapta dursun' demektir. Kilo verdiyseniz size bol gelen kıyafetleri evde tutmayın.
Odağınız şişmanlığınızda ve yasaklarda olmasın. Zayıflamaya odaklanın.
"En kötüsüne odaklanayım iyisi olursa sevinirim" düşüncesini zihinden atın. Odağımız dualarımız gibidir. (Altın Tuna Konak)
Bu yöntemde, beslenme uzmalarının verdiği diyet listelerinin, "kibrit kutusu kadar peynir, bir dilim kızarmış ekmek, beş zeytin" gibi önerilerin yerini irade alıyor. Acıkmadıkca yemeyen, tıkabasa midesini doldurmayan kısacası iradesine hakim olan hızla zayıflıyor.
İşte son zamanlarda psikodiyet kitaplarının en çok satanlar listesinde olması da bu yüzden. Bu kitaplardan biri de Yasemin Soysal'ın " Tek Şişman Beyniniz" adlı çalışması. Yasemin Soysal, "düşünce gücü ile zayıflama" adını verdiği yönteminde 'zihinsel nedenlerden dolayı ortaya çıkan yeme bozukluklarını ve alışkanlıklarını' kontrol altına almaya çalışıyor.
Yaşam tarzındaki değişiklikleri kontrol ederek kilo yüzünden ortaya çıkan sorunları ortadan kaldırmayı hedefliyor. Soysal'a göre "düşünceyi doğru kontrol ettiğiniz zaman iştah olması gerektiği noktaya gelir. Soysal, "Mutsuzlukta veya duygusal anlarda yemek yeme duygusu ortadan kalkar. İştah kapanır, kilo verme başlar. Açlık ve tokluk ya da lezzet için yemek yenir. Zaten hâlâ deli gibi yemek yemek istiyorsanız sorun çözülmemiştir." diyor.
En çok satan kitaplar arasında, model Tülin Şahin'in " Siz Hala Diyet mi Yapıyorsunuz?" adlı kitabı da bulunuyor. Tülin Şahin, ilk kitabı "Kral, Prens ve Fakir"i yazmaya başladığında 29 kilo vermişti. Sıcağı sıcağına yazmıştı bu kitabı. Neden kilo aldığını ve nasıl zayıfladığını anlatmıştı. O zamanlar korse giydiğini söyleyen Şahin, "Siz hiç korse giyen manken gördünüz mü?" diyor.
Aradan yedi yıl geçti ama Şahin hiç kilo almadı, bunun sırrını da yeni kitabında anlatıyor. Hepimiz biliyoruz ki asıl önemli olan kiloları vermek değil, verdikten sonra formumuzu muhafaza etmek. Şahin, "Anlatmak istediğim, insanları belirli bir diyet programına tabi tutmak değil, bütün hayatlarını belirli bir programa koyabilmek. Amacım insanları sağlıklı ve spor dolu bir yaşama yönlendirmek, yemeklerin çokluğuna değil lezzetine yönlendirmek." diyor.
Başarılı model her gün spor yapılması gerektiğini, ancak böyle güzel bir cilde, parlayan ve gür saçlara, kırılmayan tırnaklara, dinç ve güçlü bir yapıya sahip olabileceğinizi anlatıyor.
***
Kilolarıyla başı dertte olanlar için Yasemin Soysal'dan birkaç tüyo
Kilo alırken tartıya çıkabilirsiniz ama kilo verirken tartıdan olabildiğince uzak durun. Ne kadar kilo verdiğinizi bilmezseniz çok daha etkili kilo verirsiniz. Ama verdiğiniz kiloyu öğrendikçe, sınırlandırıcı inançlar daha fazla devreye girebilir.
Şuanki kilonuzdan daha büyük beden kıyafetleri dolapta tutuyorsanız derhal onları verin. Bu bilinçaltına gönderilen yanlış bir mesajdır: 'Nasıl olsa tekrar kilo alacağım! Kıyafetler dolapta dursun' demektir. Kilo verdiyseniz size bol gelen kıyafetleri evde tutmayın.
Odağınız şişmanlığınızda ve yasaklarda olmasın. Zayıflamaya odaklanın.
"En kötüsüne odaklanayım iyisi olursa sevinirim" düşüncesini zihinden atın. Odağımız dualarımız gibidir. (Altın Tuna Konak)