_emos_
Daimi Üye
Bazıları çamur yağmur,![Huhuuu :huhuu: :huhuu:](data:image/gif;base64,R0lGODlhAQABAIAAAAAAAP///yH5BAEAAAAALAAAAAABAAEAAAIBRAA7)
toz toprak kar buz gibi her türlü “kötü hava”koşullarına dayanıklıdır.
Bazıları ise ummadığınız kadar kısa zamanda çabucak “yamulur” ilk yağmurlu
havada “altı açılır” veya güzel havalarda bile “iki günde bozulup” gider.
Aşkları da ayakkabılar kadar “itinayla” seçmezseniz, tıpkı ayağınızda
olduğu gibi yüreğinizde NASIR oluşabilir.
Dar gelen bir ayakkabıyı sadece tarzını beğendiğiniz için “zamanla açılır”
diyen satıcıya inanarak alırsanız, zaman içinde ayak kemiklerinizde
deformasyon” başlar.
Ruhunuzu daraltan bir aşk içinde yalnızca fiziksel beğeniye kapılıp
“zamanla düzelir” diyenlere kanarsanız, yine zamanla içinizdeki olumlu
duyguların “çarpıldığını” görebilirsiniz.
Aşık olabileceğiniz insan türü, tıpkı ayakkabılar kadar değişik stillerde,
farklı kalitelerde ve sayısız “renktedir”….
Aşkı bir çeşit serüven olarak “spor” gibi yaşayanlar,aynen “spor
ayakkabı” gibi dikkat çekici ve rahat kişileri bulurlar.
Tersine aşkta tutucu ve istikrarlı olmayı benimseyenler “klasik
ayakkabı” gibi muhafazakar çizgiler taşıyanlara tutulurlar.
Dekolte ayakkabılar gibi sadece cinsellik ve eğlence
zevkleriyle ateşlenen aşklar vardır.
“Bez” ayakkabılar gibi kısa ömürlü “tatil aşkları” ise hemen herkesin
kişisel tarihinde mevcuttur.
“Marka” ayakkabı alır gibi, sevgilinin kariyerine ve maddi durumuna
“tutulan” aşıklar görürsünüz.
Katı plastikten “yağmur çizmesi” edinir gibi mantık süzgecinden geçirip
“işe yarar” biçimde yaşamak isteyenleri de bilirsiniz.
Ayrıca ne tuhaf ki, psikolojik testlerde “zaafı”olup evine sayısız çeşitte
ayakkabılar yığan insanların aynı zamanda “değişik” türde aşklara da zaafı
olduğu söylenir.
Evet aşk “ayakkabıdır”.
Aynen ayakkabınıza bakım yapmayıp “hor” kullandığnız zaman kolayca
eskittiğiniz gibi, aşkınıza da dikkatli davranmayıp özen göstermediğiniz
zaman kısa sürede “eskitirsiniz”.
Ve nasıl ki “delik” bir ayakkabıyı tamir ettirdiğinizde yalnızca “bir
miktar” ömrünü uzatmış olursanız; “delik” bir aşkı onarmaya
kalkıştığınızda da “asla eskisi gibi olmayacaktır”!
Can YÜCEL
toz toprak kar buz gibi her türlü “kötü hava”koşullarına dayanıklıdır.
Bazıları ise ummadığınız kadar kısa zamanda çabucak “yamulur” ilk yağmurlu
havada “altı açılır” veya güzel havalarda bile “iki günde bozulup” gider.
Aşkları da ayakkabılar kadar “itinayla” seçmezseniz, tıpkı ayağınızda
olduğu gibi yüreğinizde NASIR oluşabilir.
Dar gelen bir ayakkabıyı sadece tarzını beğendiğiniz için “zamanla açılır”
diyen satıcıya inanarak alırsanız, zaman içinde ayak kemiklerinizde
deformasyon” başlar.
Ruhunuzu daraltan bir aşk içinde yalnızca fiziksel beğeniye kapılıp
“zamanla düzelir” diyenlere kanarsanız, yine zamanla içinizdeki olumlu
duyguların “çarpıldığını” görebilirsiniz.
Aşık olabileceğiniz insan türü, tıpkı ayakkabılar kadar değişik stillerde,
farklı kalitelerde ve sayısız “renktedir”….
Aşkı bir çeşit serüven olarak “spor” gibi yaşayanlar,aynen “spor
ayakkabı” gibi dikkat çekici ve rahat kişileri bulurlar.
Tersine aşkta tutucu ve istikrarlı olmayı benimseyenler “klasik
ayakkabı” gibi muhafazakar çizgiler taşıyanlara tutulurlar.
Dekolte ayakkabılar gibi sadece cinsellik ve eğlence
zevkleriyle ateşlenen aşklar vardır.
“Bez” ayakkabılar gibi kısa ömürlü “tatil aşkları” ise hemen herkesin
kişisel tarihinde mevcuttur.
“Marka” ayakkabı alır gibi, sevgilinin kariyerine ve maddi durumuna
“tutulan” aşıklar görürsünüz.
Katı plastikten “yağmur çizmesi” edinir gibi mantık süzgecinden geçirip
“işe yarar” biçimde yaşamak isteyenleri de bilirsiniz.
Ayrıca ne tuhaf ki, psikolojik testlerde “zaafı”olup evine sayısız çeşitte
ayakkabılar yığan insanların aynı zamanda “değişik” türde aşklara da zaafı
olduğu söylenir.
Evet aşk “ayakkabıdır”.
Aynen ayakkabınıza bakım yapmayıp “hor” kullandığnız zaman kolayca
eskittiğiniz gibi, aşkınıza da dikkatli davranmayıp özen göstermediğiniz
zaman kısa sürede “eskitirsiniz”.
Ve nasıl ki “delik” bir ayakkabıyı tamir ettirdiğinizde yalnızca “bir
miktar” ömrünü uzatmış olursanız; “delik” bir aşkı onarmaya
kalkıştığınızda da “asla eskisi gibi olmayacaktır”!
Can YÜCEL