Bebeğim olsun istiyorum!
Çiftlerin çocuk sahibi olma isteğiyle, düzenli cinsel ilişkide bulunmaları ve buna rağmen, bir yıl içerisinde gebelik elde edememeleri durumuna, infertilite (kısırlık) adı verilir. Normal şartlarda korunmayan çiftlerin %85'inde, bir yıl içerisinde gebelik oluşması beklenir ama buna rağmen gebeliğin oluşmadığı durumlar da söz konusudur. Böyle bir durumda, hamile kalamamanın nedenleri gecikmeden araştırılmalı ve gerekirse tedaviye başlanmalıdır. Kısırlık %30 – %40 oranında erkek, %40 - %50 oranında kadına ait nedenlerle ortaya çıkar. Çiftlerin % 25'inde ise, erkek ve kadın birlikte kısırlığa sebep olurken; bazı çiftlerde de nedensiz kısırlıklar görülür. Bu tür kısırlıkların oranı, %10 – %15 kadardır.
Doktorunuzu bilgilendirin
Kısırlığın oluşumunda, birçok faktör rol oynar. Tedavi için öncelikle uzman birinden yardım almalısınız. Doktorlar genellikle kadınlara; adetlerin, düzenli olup olmadığını, anormal kanamalarını, üreme sistemine ait enfeksiyon hikayelerini, bunların yanında önceki tedavi denemelerini, varsa düşükleri, gebeliklerini ve geçirilen operasyonları sorarlar. Erkeğe ise doktor; genital sistem yaralanmaları, operasyonlar, enfeksiyonlar, ilaç kullanımı ve uygulanan tedavilerle ilgili sorular yöneltir. Çiftlerin her ikisine de, çocuk sahibi olmak için ne kadar zamandır uğraştıkları, hangi sıklıkla beraber oldukları, korunup korunmadıkları sorulur ve ailelerinde doğumsal hastalığı olan herhangi biri olup olmadığı öğrenilir. Çocuk isteği ile doktorunuza başvurduğunuzda, hiçbir şey saklamamalı, sorulara açık yüreklilikle yanıt vermeli ve cevaplarınızı, utanma duygusuyla gizlememelisiniz.
Kısırlık teşhisinin konması
Doktorla yapılan ilk görüşme sonrası, kadın ve erkek ayrıntılı olarak muayene edilir. Erkeklerin muayenesi, kısırlık konusunda uzman ürologlar tarafından yapılır. Ardından doktorla birlikte, hormon tetkikleri, mikrobiyolojik ve serolojik testler, semen analizi, pelvik ultrasonografi (USG), fizik ve genital muayene ile ilgili hangi tedavi yönteminin seçileceğine karar verilir. Durumun değerlendirilmesi için, ilgili bölüm hekimleri bir araya gelir ve ortak görüş bildirerek, çiftler için en uygun tedavi yöntemine karar verirler. Bu noktadan sonra doktorunuza kesin güven duymalı ve karşınıza çıkacak her türlü uygulamayı eksiksiz tamamlamalısınız.
Kadınlara uygulanan testler
• Kadınların kısırlık değerlendirmesinde hormonal testler kullanılır. TSH, serbest T3 veya T4 değerlerinin belirlenmesi ile tiroid bezinin çalışması hakkında bilgiler elde edilir.
• Göğüslerden süt salgılanmasını sağlayan prolaktin adlı hormonun seviyesi saptanır. Bu hormondaki bozukluğun kısırlık ile ilişkisi değerlendirilerek, tedaviye başlanır.
• Üreme sistemi üzerinde etkisi bulunan hormonlar, incelemeye alınır.
Çiftin değerlendirilmesinde, tetkiklerin bu derece detaylı olmasının önemli nedenleri vardır. Üreme organlarının çalışmasını ve gebeliği, olumlu veya olumsuz yönde etkileyen faktörler bu tetkikler sonucunda ortaya çıkar. Kısırlık tedavisine önem vermeli ve bu tedaviyi ihmal etmemelisiniz; çünkü bu, başarı şansınızı olumlu yönden etkiler.
Erkeklere uygulanan testler
• Semen analizi için sperm örneği vermeniz, bir cinsel ilişki veya boşalmadan sonra en az 3 gün, en fazla 5 gün sonra herhangi bir cinsel perhiz merkeze başvurmanız istenir. Semen analizi, 3–8 hafta ara ile en az 2 kez yapılır. Meni verme işlemi sırasında, sabun veya benzeri kayganlaştırıcı maddeler kullanmamalısınız. Laboratuvar koşullarında sperm veremeyen erkeklerin bu durumunu doktorlarına, laboratuardaki görevlilere haber vermeleri gerekir. Laboratuvar dışında sperm verecek olan erkeklerin, meni içeren kabı en fazla 20 dakika içinde, vücut sıcaklığında (örneğin koltuk altında) korunacak şekilde ve güneş görmeyecek şartlarda, laboratuvara ulaştırılmaları gerekir.
• Hormon tetkikleri, ideal olarak sabah saatlerinde yapılmalı ve duruma göre tetkikler tekrarlanmalıdır. Tetkik sonuçlarını 2 veya 3 gün sonra alınabilir.
• Ultrasonografi (Testtis/Transrektal), radyoloji bölümü tarafından, aynı gün veya ertesi gün yapılır ve sonuçlar, o gün içinde alınır.
• Genetik inceleme, sperm sayısının 5 milyon/ml'nin altında bulunan tüm kısır erkeklerden istenir. İncelemeler, kan örneği alınarak yapılır. Sonuçların değerlendirilmesi, 1–2 hafta sürebilir. Spermlerde, nadir görülen ciddi şekil bozuklukları araştırılır.
• İdrar semen kültürü, steril bir kaba verilen idrar veya meni örneğinden yapılabileceği gibi, direkt olarak üretradan da yapılabilir ve sonuçlar en az 48 saat sonra verilir.
Tek çare tüp bebek mi?
Çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftler, detaylı bir inceleme ile problemin nereden kaynaklandığı konusunda bilgilenmeli ve tedaviyi belirlendiği şekilde uygulamalılar. Kısırlık tedavisi ve hamile kalma yöntemleri; yumurtlama uyarısı ve takibi, aşılama ve tüp bebektir. Uygun şartlara sahip olan çiftlerde, ilaçlarla yumurta gelişimi sağlanır, sperm belirli işlemlerden geçirilir ve aşılama dediğimiz yöntemle rahmin içine verilerek gebelik elde edilebilir.
Kadın için risk faktörleri
• Uzun süreli ve çok sayıda sigara kullanımı, üreme sistemini ve hormon aktivitesini olumsuz yönde etkiler. Sigaranın adet düzensizliği, kısırlık ve erken menopoz gibi önemli sonuçlara yol açabileceğini bilmelisiniz. Sigara, gebelik oluştuğunda da, fetusta gelişme geriliği ve düşük doğum riskini arttırır.
• Gebeliğin oluşabilmesi için vajinaya boşalan spermlerin, rahim ağzı ve rahim içinden geçerek, tüplerden yumurtaya ulaşması gerektiğinden, tüplerin açık olup olmadığının ve görevlerini yapabildiğinin gösterilmesi önemlidir. Bunu görebilmek için, tüplerdeki tıkanıklığı, oluşmuş hasarı gösteren HSG filmi çekilir ve bir bozukluk varsa, doktorunuz tanı amaçlı laparoskopi önerebilir. Tüpler kapalı, hasar görmüş veya yapışık bulunursa, cerrahi olarak düzeltilir, ancak operasyon ile sonuç alınamayacağı düşünülürse, tüp bebek yöntemi (IVF), en iyi alternatiftir.
• Yumurtlama problemleri, düzensiz veya anormal yumurtlama, kısırlığı oluşturan nedenlerin yaklaşık %5-25'ini oluşturur. Normal koşullarda, her ay yumurtalıklardaki olgunlaşmamış yumurtalardan bir tanesi, gelişip büyüyerek çatlar ve yumurtlama (ovulasyon) meydana gelir. Anovulasyon, yumurtlamanın olmaması durumudur ki adet düzensizliği ve kısırlığın en önemli nedeni budur. Adet görüldüğü halde ovulasyon olmayabilir. Bunu anlayabilmek için bazı testler yaptırmanız gerekir. Yumurtlama olmadığı saptanırsa, ilaç tedavisi ile yumurtlama sağlanabilir. Ovulasyon ilaçları alan kadınların %80'inden çoğunda, düzenli yumurtlama sağlanır. Tedavi edilecek başka bir sorun yoksa vakaların yarısından çoğu, ilk 6 uygulamada gebe kalır.
• Kısırlığın oluşumunda, serviksin (rahim ağzı) durumu, önemli bir neden oluşturabilir. Spermleri öldüren ya da hareketsiz hale getiren salgılar (antikorlar), servikal mukusta, sperm yüzeyinde, seminal sıvıda veya her üçünde de bulunabilir. Doktorunuzun size önereceği en basit tedavi yöntemi, özel hazırlama teknikleri ile elde edilen, hızlı ve hareketli spermlerin rahim içine enjekte edildiği aşılama işlemidir. Üç veya daha fazla aşılama ile gebelik oluşmazsa, IVF veya mikroenjeksiyon gibi daha ileri tedavi yöntemlerine geçilir.
• Eğer rahim kaynaklı bir problemden şüpheleniliyorsa, rahim içini ve tüplerin durumunu gösteren, ilaçlı rahimin filmi çekilir. Bu film, adetin bitiminden sonraki bir hafta içerisinde ve yumurtlamadan önce yaptırılır. İlaç, rahim ağzından verilerek rahim doldurulur ve tüplere doğru ilerleyerek karın boşluğuna dökülür. Rahimde yapışıklık, rahim boşluğunun durumu ve miyom olup olmadığı incelenir.
• Karın zarı faktörü, üreme organlarının veya karın boşluğunun iç yüzeyini kaplayan zarın anormalileriyle ilgilidir. Bu anormalilerde, teşhis koymak için laparoskopi kullanılır. Laparoskopi, iç organların görülebilmesine ve mümkünse tedavisine olanak sağlayan, cerrahi bir işlemdir. Laparoskopi ile tanımlanan endometriozis, kadınların %35'inde tek başına kısırlık nedenidir.
• Tüp bebek tedavisinin başarısı pek çok faktöre, özellikle de kadının yaş durumuna göre değişir. Çift normal koşullarda korunmuyorsa, evliliğin birinci yılında kadının gebe kalma şansı %80, ikinci yılda %10, üçüncü yılda %1,2 ve dördüncü yılda ise %0,6'dır. İlk adetin görülmesinden hemen sonraki yıllarda, gebelik şansı yüksek olmaz. Cinsel olgunluk yaşının başlamasına kadar geçen sürede, genellikle adetler düzenli değildir ve kısırlığa bu dönemde sık rastlanır. Kadında, 40 yaşından sonra gebelik olasılığı ileri derecede azalır. Gebelik oluştuğunda, kadının yaşının büyük olması, bebekte kromozom anormalilerine yol açabileceği gibi, düşük riskini de arttırır.
Çiftlerin çocuk sahibi olma isteğiyle, düzenli cinsel ilişkide bulunmaları ve buna rağmen, bir yıl içerisinde gebelik elde edememeleri durumuna, infertilite (kısırlık) adı verilir. Normal şartlarda korunmayan çiftlerin %85'inde, bir yıl içerisinde gebelik oluşması beklenir ama buna rağmen gebeliğin oluşmadığı durumlar da söz konusudur. Böyle bir durumda, hamile kalamamanın nedenleri gecikmeden araştırılmalı ve gerekirse tedaviye başlanmalıdır. Kısırlık %30 – %40 oranında erkek, %40 - %50 oranında kadına ait nedenlerle ortaya çıkar. Çiftlerin % 25'inde ise, erkek ve kadın birlikte kısırlığa sebep olurken; bazı çiftlerde de nedensiz kısırlıklar görülür. Bu tür kısırlıkların oranı, %10 – %15 kadardır.
Doktorunuzu bilgilendirin
Kısırlığın oluşumunda, birçok faktör rol oynar. Tedavi için öncelikle uzman birinden yardım almalısınız. Doktorlar genellikle kadınlara; adetlerin, düzenli olup olmadığını, anormal kanamalarını, üreme sistemine ait enfeksiyon hikayelerini, bunların yanında önceki tedavi denemelerini, varsa düşükleri, gebeliklerini ve geçirilen operasyonları sorarlar. Erkeğe ise doktor; genital sistem yaralanmaları, operasyonlar, enfeksiyonlar, ilaç kullanımı ve uygulanan tedavilerle ilgili sorular yöneltir. Çiftlerin her ikisine de, çocuk sahibi olmak için ne kadar zamandır uğraştıkları, hangi sıklıkla beraber oldukları, korunup korunmadıkları sorulur ve ailelerinde doğumsal hastalığı olan herhangi biri olup olmadığı öğrenilir. Çocuk isteği ile doktorunuza başvurduğunuzda, hiçbir şey saklamamalı, sorulara açık yüreklilikle yanıt vermeli ve cevaplarınızı, utanma duygusuyla gizlememelisiniz.
Kısırlık teşhisinin konması
Doktorla yapılan ilk görüşme sonrası, kadın ve erkek ayrıntılı olarak muayene edilir. Erkeklerin muayenesi, kısırlık konusunda uzman ürologlar tarafından yapılır. Ardından doktorla birlikte, hormon tetkikleri, mikrobiyolojik ve serolojik testler, semen analizi, pelvik ultrasonografi (USG), fizik ve genital muayene ile ilgili hangi tedavi yönteminin seçileceğine karar verilir. Durumun değerlendirilmesi için, ilgili bölüm hekimleri bir araya gelir ve ortak görüş bildirerek, çiftler için en uygun tedavi yöntemine karar verirler. Bu noktadan sonra doktorunuza kesin güven duymalı ve karşınıza çıkacak her türlü uygulamayı eksiksiz tamamlamalısınız.
Kadınlara uygulanan testler
• Kadınların kısırlık değerlendirmesinde hormonal testler kullanılır. TSH, serbest T3 veya T4 değerlerinin belirlenmesi ile tiroid bezinin çalışması hakkında bilgiler elde edilir.
• Göğüslerden süt salgılanmasını sağlayan prolaktin adlı hormonun seviyesi saptanır. Bu hormondaki bozukluğun kısırlık ile ilişkisi değerlendirilerek, tedaviye başlanır.
• Üreme sistemi üzerinde etkisi bulunan hormonlar, incelemeye alınır.
Çiftin değerlendirilmesinde, tetkiklerin bu derece detaylı olmasının önemli nedenleri vardır. Üreme organlarının çalışmasını ve gebeliği, olumlu veya olumsuz yönde etkileyen faktörler bu tetkikler sonucunda ortaya çıkar. Kısırlık tedavisine önem vermeli ve bu tedaviyi ihmal etmemelisiniz; çünkü bu, başarı şansınızı olumlu yönden etkiler.
Erkeklere uygulanan testler
• Semen analizi için sperm örneği vermeniz, bir cinsel ilişki veya boşalmadan sonra en az 3 gün, en fazla 5 gün sonra herhangi bir cinsel perhiz merkeze başvurmanız istenir. Semen analizi, 3–8 hafta ara ile en az 2 kez yapılır. Meni verme işlemi sırasında, sabun veya benzeri kayganlaştırıcı maddeler kullanmamalısınız. Laboratuvar koşullarında sperm veremeyen erkeklerin bu durumunu doktorlarına, laboratuardaki görevlilere haber vermeleri gerekir. Laboratuvar dışında sperm verecek olan erkeklerin, meni içeren kabı en fazla 20 dakika içinde, vücut sıcaklığında (örneğin koltuk altında) korunacak şekilde ve güneş görmeyecek şartlarda, laboratuvara ulaştırılmaları gerekir.
• Hormon tetkikleri, ideal olarak sabah saatlerinde yapılmalı ve duruma göre tetkikler tekrarlanmalıdır. Tetkik sonuçlarını 2 veya 3 gün sonra alınabilir.
• Ultrasonografi (Testtis/Transrektal), radyoloji bölümü tarafından, aynı gün veya ertesi gün yapılır ve sonuçlar, o gün içinde alınır.
• Genetik inceleme, sperm sayısının 5 milyon/ml'nin altında bulunan tüm kısır erkeklerden istenir. İncelemeler, kan örneği alınarak yapılır. Sonuçların değerlendirilmesi, 1–2 hafta sürebilir. Spermlerde, nadir görülen ciddi şekil bozuklukları araştırılır.
• İdrar semen kültürü, steril bir kaba verilen idrar veya meni örneğinden yapılabileceği gibi, direkt olarak üretradan da yapılabilir ve sonuçlar en az 48 saat sonra verilir.
Tek çare tüp bebek mi?
Çocuk sahibi olmakta güçlük çeken çiftler, detaylı bir inceleme ile problemin nereden kaynaklandığı konusunda bilgilenmeli ve tedaviyi belirlendiği şekilde uygulamalılar. Kısırlık tedavisi ve hamile kalma yöntemleri; yumurtlama uyarısı ve takibi, aşılama ve tüp bebektir. Uygun şartlara sahip olan çiftlerde, ilaçlarla yumurta gelişimi sağlanır, sperm belirli işlemlerden geçirilir ve aşılama dediğimiz yöntemle rahmin içine verilerek gebelik elde edilebilir.
Kadın için risk faktörleri
• Uzun süreli ve çok sayıda sigara kullanımı, üreme sistemini ve hormon aktivitesini olumsuz yönde etkiler. Sigaranın adet düzensizliği, kısırlık ve erken menopoz gibi önemli sonuçlara yol açabileceğini bilmelisiniz. Sigara, gebelik oluştuğunda da, fetusta gelişme geriliği ve düşük doğum riskini arttırır.
• Gebeliğin oluşabilmesi için vajinaya boşalan spermlerin, rahim ağzı ve rahim içinden geçerek, tüplerden yumurtaya ulaşması gerektiğinden, tüplerin açık olup olmadığının ve görevlerini yapabildiğinin gösterilmesi önemlidir. Bunu görebilmek için, tüplerdeki tıkanıklığı, oluşmuş hasarı gösteren HSG filmi çekilir ve bir bozukluk varsa, doktorunuz tanı amaçlı laparoskopi önerebilir. Tüpler kapalı, hasar görmüş veya yapışık bulunursa, cerrahi olarak düzeltilir, ancak operasyon ile sonuç alınamayacağı düşünülürse, tüp bebek yöntemi (IVF), en iyi alternatiftir.
• Yumurtlama problemleri, düzensiz veya anormal yumurtlama, kısırlığı oluşturan nedenlerin yaklaşık %5-25'ini oluşturur. Normal koşullarda, her ay yumurtalıklardaki olgunlaşmamış yumurtalardan bir tanesi, gelişip büyüyerek çatlar ve yumurtlama (ovulasyon) meydana gelir. Anovulasyon, yumurtlamanın olmaması durumudur ki adet düzensizliği ve kısırlığın en önemli nedeni budur. Adet görüldüğü halde ovulasyon olmayabilir. Bunu anlayabilmek için bazı testler yaptırmanız gerekir. Yumurtlama olmadığı saptanırsa, ilaç tedavisi ile yumurtlama sağlanabilir. Ovulasyon ilaçları alan kadınların %80'inden çoğunda, düzenli yumurtlama sağlanır. Tedavi edilecek başka bir sorun yoksa vakaların yarısından çoğu, ilk 6 uygulamada gebe kalır.
• Kısırlığın oluşumunda, serviksin (rahim ağzı) durumu, önemli bir neden oluşturabilir. Spermleri öldüren ya da hareketsiz hale getiren salgılar (antikorlar), servikal mukusta, sperm yüzeyinde, seminal sıvıda veya her üçünde de bulunabilir. Doktorunuzun size önereceği en basit tedavi yöntemi, özel hazırlama teknikleri ile elde edilen, hızlı ve hareketli spermlerin rahim içine enjekte edildiği aşılama işlemidir. Üç veya daha fazla aşılama ile gebelik oluşmazsa, IVF veya mikroenjeksiyon gibi daha ileri tedavi yöntemlerine geçilir.
• Eğer rahim kaynaklı bir problemden şüpheleniliyorsa, rahim içini ve tüplerin durumunu gösteren, ilaçlı rahimin filmi çekilir. Bu film, adetin bitiminden sonraki bir hafta içerisinde ve yumurtlamadan önce yaptırılır. İlaç, rahim ağzından verilerek rahim doldurulur ve tüplere doğru ilerleyerek karın boşluğuna dökülür. Rahimde yapışıklık, rahim boşluğunun durumu ve miyom olup olmadığı incelenir.
• Karın zarı faktörü, üreme organlarının veya karın boşluğunun iç yüzeyini kaplayan zarın anormalileriyle ilgilidir. Bu anormalilerde, teşhis koymak için laparoskopi kullanılır. Laparoskopi, iç organların görülebilmesine ve mümkünse tedavisine olanak sağlayan, cerrahi bir işlemdir. Laparoskopi ile tanımlanan endometriozis, kadınların %35'inde tek başına kısırlık nedenidir.
• Tüp bebek tedavisinin başarısı pek çok faktöre, özellikle de kadının yaş durumuna göre değişir. Çift normal koşullarda korunmuyorsa, evliliğin birinci yılında kadının gebe kalma şansı %80, ikinci yılda %10, üçüncü yılda %1,2 ve dördüncü yılda ise %0,6'dır. İlk adetin görülmesinden hemen sonraki yıllarda, gebelik şansı yüksek olmaz. Cinsel olgunluk yaşının başlamasına kadar geçen sürede, genellikle adetler düzenli değildir ve kısırlığa bu dönemde sık rastlanır. Kadında, 40 yaşından sonra gebelik olasılığı ileri derecede azalır. Gebelik oluştuğunda, kadının yaşının büyük olması, bebekte kromozom anormalilerine yol açabileceği gibi, düşük riskini de arttırır.