KheChi
Daimi Üye
Behlül Dânâ, bir mezarlıkta bulduğu üç kurukafayı zembiline koymuş
ve pazara getirip "Satıyorum" diye bağırmaya başlamış.
"Satıyorum, alan var mı?"
Meraklılar başına toplanıp fiyatını sormuşlar:
"Birincisi parasız,
ikincisi ise sudan ucuzdur", demiş.
"Ama üçüncüsünü hiç sormayın... O, ağırlığınca paradır."
Sebebini merak etmişler. Birincisini gösterip:
" Bu gördüğünüz "Taşkafa"dır demiş, nasihata bile yanaşmazdı.
O yüzden beş para etmez.
İkincisi de "Boşkafa"dır, nasîhat istemesine rağmen onları tutmazdı;
üç-beş kuruş verenin elinde kalır.
Üçüncüsü ise "Hoşkafa"dır ki, buna "Kâmil kafa" da diyebiliriz.
Hem ameli, hem de ihlâsı vardı; hedefi ise Allah rızâsıydı.
O yüzden kurusu bile Altın değerindedir.
ve pazara getirip "Satıyorum" diye bağırmaya başlamış.
"Satıyorum, alan var mı?"
Meraklılar başına toplanıp fiyatını sormuşlar:
"Birincisi parasız,
ikincisi ise sudan ucuzdur", demiş.
"Ama üçüncüsünü hiç sormayın... O, ağırlığınca paradır."
Sebebini merak etmişler. Birincisini gösterip:
" Bu gördüğünüz "Taşkafa"dır demiş, nasihata bile yanaşmazdı.
O yüzden beş para etmez.
İkincisi de "Boşkafa"dır, nasîhat istemesine rağmen onları tutmazdı;
üç-beş kuruş verenin elinde kalır.
Üçüncüsü ise "Hoşkafa"dır ki, buna "Kâmil kafa" da diyebiliriz.
Hem ameli, hem de ihlâsı vardı; hedefi ise Allah rızâsıydı.
O yüzden kurusu bile Altın değerindedir.