MİNİK KALPDEN BÜYÜK DÜNYA
Bilmiyorum bugün bu küçücük yerde kaçıncı günüm…Bilmiyorum buradan ne zaman çıkıp doya doya kokunu içime çekip kollarında uyuyacağımı…Ama ama biliyor musun anneciğim ben artık seni duyabiliyor, hissedebiliyor seninle ağlayıp seninle gülebiliyorum…Dokunduğunda bana ; ellerimi sana uzatıyorum . Sahi sahi sende beni hissediyor musun? O yumuşak, narin, hassas ellerini tuttuğumu hissediyor musun? Sana dokunduğumu biliyor musun?
Dün gece , yine çok üzüldüm anne!! Biliyorum sende ağladın benimle. Birlikte el ele gönül gönüle verip hıçkıra hıçkıra çıktık sabaha. Söyle anne söyle neden üzüyor babam seni? Neden böylesine acımasızca ağlatıyor seni ? İçinde varlığımı bile bile üstelik ! Babam çok mu kötü biri anne ? Yoksa yoksa babam bizi sevmiyor mu anne ?
Bazen duyuyorum sizi öpüyor gülüyor şakalaşıp eğleniyorsunuz… Birbirinize öyle güzel öyle içten öyle sevgi dolu sesleniyorsunuz ki sanki ağzınızdan çıkan kelimeler bir daha bir daha çıkıyor… Babama bir aşkım diyorsun sanki ağzından bir aşkım daha çıkıyor… İşte o zaman öyle seviniyor öyle mutlu oluyorum ki … Sevginizin büyüklüğünü aşkınızın yüceliğini iliklerime kadar hissediyorum…
Ama ama bir de babam… Of! Şu babam … Sana bağırdığında o ses kulaklarımda çınlıyor! Tartışıp seni üzüp ağlattığında zaten küçük olan bu dünyam işte bu yer iyice daralıyor! İçinde bunalıyor nefes alamıyorum anne… Bir an önce çıkıp sana destek olayım, yanında olayım, sana doya doya sarılayım istiyorum. Ama bu zar ah işte bu zar taş kesiliyor… Yıkılamaz, aşılamaz birer duvar oluyor… Üzerime üzerime geliyor anne! Korkuyorum …
Burdan çıktığımda acaba bana da boyle yapar mı? Yapar mı anne ne dersın anne ?
Biliyor musun bazen hatta çogu zaman bir an once çıkıp kurtulmak, kollarında olmak, sana olan hasretimi, özlemimi dindirmek kavuşmak istiyorum… Koynunda uyumak, ellerini tutmak, sana doya doya bakabilmek istiyorum…
Ama bazen de hep kalayım burda hiç çıkmayayım diyorum… Korkuyorum çünkü anne çok korkuyorum … Nereye geleceğimi, kimlerle karşılasacağımı, ne yapacağımı ne yiyip içeceğimi hiç bilemiyorum. Herşey değişecek . Tüm düzenim alt üst olacak!
Ama ne olursa olsun biz birbirimize destek olur, korur kollar, yardımcı oluruz değil mi anne? Birbirimizi hiç üzmez, ağlatmaz, kırmaz, incitmez, bağırmayız birbirimize degil mi annem? Onca zaman oldu… Ayrıyız, hasretiz birbirimize. Kavuşacağımız zamanı iple çekiyoruz… Biliyorum sende çok heyecanlı ve sabırsızsın benim gibi… O yüzden biz birbirimize yeteriz degil mi anne?
Unutmadan şunu da söyleyeyim sana anneciğim. Bazen çok üşüyorum biliyor musun? En çok da geceleri. Babam uyurken sana hic bakmıyor mu anne? Belli ki üzerin açılıyor fark etmiyor mu? Bu adam bizi hiç mi düşünmüyor anne? Benim derdim sensin annem… Ya üşütüp hasta olursam seni de hasta edip üzersem? Bir de benim için, benim yüzümden ağlarsan! İşte o zaman dayanamam kıyamam sana annem…
Sana bir an önce kavuşmanın özlemi, hasreti, heyecanı içindeyim yani anneciğim anlayacağın… Ne zaman bitiyor bu ayrılık, ne zaman kavuşuyoruz , ne zaman buradan çıkıyorum? Ne zaman kollarına alıp okşayıp koklayacaksın beni? Ne zaman…
Söyle anneciğim söyle daha çok var mı?
Bilmiyorum bugün bu küçücük yerde kaçıncı günüm…Bilmiyorum buradan ne zaman çıkıp doya doya kokunu içime çekip kollarında uyuyacağımı…Ama ama biliyor musun anneciğim ben artık seni duyabiliyor, hissedebiliyor seninle ağlayıp seninle gülebiliyorum…Dokunduğunda bana ; ellerimi sana uzatıyorum . Sahi sahi sende beni hissediyor musun? O yumuşak, narin, hassas ellerini tuttuğumu hissediyor musun? Sana dokunduğumu biliyor musun?
Dün gece , yine çok üzüldüm anne!! Biliyorum sende ağladın benimle. Birlikte el ele gönül gönüle verip hıçkıra hıçkıra çıktık sabaha. Söyle anne söyle neden üzüyor babam seni? Neden böylesine acımasızca ağlatıyor seni ? İçinde varlığımı bile bile üstelik ! Babam çok mu kötü biri anne ? Yoksa yoksa babam bizi sevmiyor mu anne ?
Bazen duyuyorum sizi öpüyor gülüyor şakalaşıp eğleniyorsunuz… Birbirinize öyle güzel öyle içten öyle sevgi dolu sesleniyorsunuz ki sanki ağzınızdan çıkan kelimeler bir daha bir daha çıkıyor… Babama bir aşkım diyorsun sanki ağzından bir aşkım daha çıkıyor… İşte o zaman öyle seviniyor öyle mutlu oluyorum ki … Sevginizin büyüklüğünü aşkınızın yüceliğini iliklerime kadar hissediyorum…
Ama ama bir de babam… Of! Şu babam … Sana bağırdığında o ses kulaklarımda çınlıyor! Tartışıp seni üzüp ağlattığında zaten küçük olan bu dünyam işte bu yer iyice daralıyor! İçinde bunalıyor nefes alamıyorum anne… Bir an önce çıkıp sana destek olayım, yanında olayım, sana doya doya sarılayım istiyorum. Ama bu zar ah işte bu zar taş kesiliyor… Yıkılamaz, aşılamaz birer duvar oluyor… Üzerime üzerime geliyor anne! Korkuyorum …
Burdan çıktığımda acaba bana da boyle yapar mı? Yapar mı anne ne dersın anne ?
Biliyor musun bazen hatta çogu zaman bir an once çıkıp kurtulmak, kollarında olmak, sana olan hasretimi, özlemimi dindirmek kavuşmak istiyorum… Koynunda uyumak, ellerini tutmak, sana doya doya bakabilmek istiyorum…
Ama bazen de hep kalayım burda hiç çıkmayayım diyorum… Korkuyorum çünkü anne çok korkuyorum … Nereye geleceğimi, kimlerle karşılasacağımı, ne yapacağımı ne yiyip içeceğimi hiç bilemiyorum. Herşey değişecek . Tüm düzenim alt üst olacak!
Ama ne olursa olsun biz birbirimize destek olur, korur kollar, yardımcı oluruz değil mi anne? Birbirimizi hiç üzmez, ağlatmaz, kırmaz, incitmez, bağırmayız birbirimize degil mi annem? Onca zaman oldu… Ayrıyız, hasretiz birbirimize. Kavuşacağımız zamanı iple çekiyoruz… Biliyorum sende çok heyecanlı ve sabırsızsın benim gibi… O yüzden biz birbirimize yeteriz degil mi anne?
Unutmadan şunu da söyleyeyim sana anneciğim. Bazen çok üşüyorum biliyor musun? En çok da geceleri. Babam uyurken sana hic bakmıyor mu anne? Belli ki üzerin açılıyor fark etmiyor mu? Bu adam bizi hiç mi düşünmüyor anne? Benim derdim sensin annem… Ya üşütüp hasta olursam seni de hasta edip üzersem? Bir de benim için, benim yüzümden ağlarsan! İşte o zaman dayanamam kıyamam sana annem…
Sana bir an önce kavuşmanın özlemi, hasreti, heyecanı içindeyim yani anneciğim anlayacağın… Ne zaman bitiyor bu ayrılık, ne zaman kavuşuyoruz , ne zaman buradan çıkıyorum? Ne zaman kollarına alıp okşayıp koklayacaksın beni? Ne zaman…
Söyle anneciğim söyle daha çok var mı?