1. Egzersiz kıyafetleri:kivir:
Eşofmanlar, sweat-shirtler ve tenis ayakkabılarınızın da giyileceği uygun ortamlar vardır ama bu sektörlerde çalışmadığınız sürece profesyonel giyimde bu kıyafetlerden uzak durulmalıdır.
2. Parti kıyafetleri
Gece dışarı çıkmak üzere program yapmış olsanız dahi pırıltılarla, dekoltelerle, frapan kıyafetlerle gündüz işe gidilmemelidir. Parti kıyafetlerinizi, partilere saklayın yani 5’ten sonraya...
3. Dekolteler:cicikadin:
İş hayatında ciddiye alınmak istiyorsanız, göğüs dekoltenizi sergilemekten kaçınmanızı tavsiye ederiz. Bir erkeğe ciddi bir konuyu anlatırken gözlerinin nerelerde gezindiğinden rahatsız olduğunuz bir an oldu mu? O zaman göğüs dekoltenizi kontrol altında tutmakta fayda var.
4. Beli açık bluzlar
Oryantal değilseniz iş yerinde belinizi ve göbeğinizi sergilemeniz gerekmiyor öyle değil mi? Dikkati çekmek istediğiniz nokta dekolte olmadığı gibi göbeğiniz de değil, biraz daha yukarı, yüzünüze dikkat çekmeye ne dersiniz?
5. Alçak kesim pantolonlar-kizgin
Aşırı alçak kesimler hareketlerinizi kısıtlayacak ve farkında olmadığınız anlarda istenmeyen bölgelere dikkat çekecektir. İç çamaşırı hataları ile birleştiğinde de görüntünün profesyonellikten çok uzaklaşacağı kesin.
6. En mini çok mini:catalbicak:
İlk maddede belirttik itibar ve güven için teninizi cömertçe sergilemeyin. Mini eteklerinizi iş dışı aktivitelere saklamak bir profesyonel için akıllı bir strateji olacaktır.
7. Parmak arası:beyazbayrak:
Sahil güvenlikte çalışmıyorsunuz değil mi? Ya da plaj cafe’de? Parmak arası terliklere bayılıyoruz, çok rahatlar, çok şekerler ama ofis içi giyim için hiç uygun değiller.
8. Bantlı sandaletler
Çıplak bacaklar ve yüksek topuklu bantlı ayakkabılar. Profesyonellik mi? İş yerinde ciddiyetten ziyade parti ve eğlenceyi çağrıştırıyorlar, haklısınız.
9. Mesaj içerikli üstler:utandim:
İstediğinizi sevebilirsiniz. Müzik, basketbol, Madonna ya da dondurma... Peki bunu işte giydiğiniz t-shirt’lerle ifade etmek yerine yeri geldiğinde sözcüklerle paylaşmaya ne dersiniz? Mesaj içerikli t-shirt’lerinizi de hafta sonu sinemaya giderken değerlendirebilirsiniz elbette.
10. Piercing ve dövme
Eğer insanlar burnunuza, kulağınıza, ya da dilinize dikmişse bakışlarını emin olun söylediklerinizi dinlemek yerine dövmenizi anlamaya çalışıyor olabilirler ya da burnunuzdaki küpenin canınınız acıtıp acıtmadığını düşünüyor olabilirler. İş arkadaşlarınızın ve müşterilerinizin dikkatini dağıtmayın, bırakın işe odaklansınlar.
Bu kuralları çok katı bulmuş olabilirsiniz, hele bir de yaratıcı sektör çalışanı iseniz duyduklarınız hiç hoşunuza gitmedi. Kişiliğimi yansıtmama engel bütün bunlar diyorsunuz.
Haklı olabilirsiniz. Ancak iş hayatında olumlu ve kalıcı bir izlenim yaratmak için ya uygun giyinirsiniz ya da yanlış algılanırsınız. Beklentilere uygun bir görüntü çizmiyorsanız itibar kaybedebilir, size duyulan güveni sarsabilirsiniz.
Okul yıllarında bir takımda oynadınız mı? Diyelim ki basket takımındaydınız. Formanız üzerinizde olmadan bir maça çıktınız mı hiç? Bu şartlarda oynamanıza izin verilir miydi? Elbette hayır. Peki neden? Çünkü uniformalar oyuncuların hangi takıma ait olduğunu belirtir, izleyici ve hakem kim hangi takımdaydı düşünmek ve anlamaya çalışmak zorunda kalmadan bir bakışta bunu anlar ve oyunu izlemeye konsantre olur.
İş yaşamında giyim de aynı göreve hizmet eder. Belli kuralları vardır, bu kurallar sektöre ve işin içeriğine göre, kurumun imajına göre ve müşterinin beklentilerine göre şekillenir. İş hayatındaki imajınız içinde bulunduğunuz sektöre, mesleğinize, pozisyonunuza, yaşadığınız bölgeye ve ortama uygun ve tüm bu değişkenlerin gerektirdiği resmiyet ve entellektüel seviye ile uyumlu olmalı. Tüm bunlar hakkında kararlar verirken kimlerle iletişim halinde olacağınızı, nasıl algılanmak istediğinizi ve ulaşmak istediğiniz amacı gözönünde bulundurmalısınız.
Eşofmanlar, sweat-shirtler ve tenis ayakkabılarınızın da giyileceği uygun ortamlar vardır ama bu sektörlerde çalışmadığınız sürece profesyonel giyimde bu kıyafetlerden uzak durulmalıdır.
2. Parti kıyafetleri
Gece dışarı çıkmak üzere program yapmış olsanız dahi pırıltılarla, dekoltelerle, frapan kıyafetlerle gündüz işe gidilmemelidir. Parti kıyafetlerinizi, partilere saklayın yani 5’ten sonraya...
3. Dekolteler:cicikadin:
İş hayatında ciddiye alınmak istiyorsanız, göğüs dekoltenizi sergilemekten kaçınmanızı tavsiye ederiz. Bir erkeğe ciddi bir konuyu anlatırken gözlerinin nerelerde gezindiğinden rahatsız olduğunuz bir an oldu mu? O zaman göğüs dekoltenizi kontrol altında tutmakta fayda var.
4. Beli açık bluzlar
Oryantal değilseniz iş yerinde belinizi ve göbeğinizi sergilemeniz gerekmiyor öyle değil mi? Dikkati çekmek istediğiniz nokta dekolte olmadığı gibi göbeğiniz de değil, biraz daha yukarı, yüzünüze dikkat çekmeye ne dersiniz?
5. Alçak kesim pantolonlar-kizgin
Aşırı alçak kesimler hareketlerinizi kısıtlayacak ve farkında olmadığınız anlarda istenmeyen bölgelere dikkat çekecektir. İç çamaşırı hataları ile birleştiğinde de görüntünün profesyonellikten çok uzaklaşacağı kesin.
6. En mini çok mini:catalbicak:
İlk maddede belirttik itibar ve güven için teninizi cömertçe sergilemeyin. Mini eteklerinizi iş dışı aktivitelere saklamak bir profesyonel için akıllı bir strateji olacaktır.
7. Parmak arası:beyazbayrak:
Sahil güvenlikte çalışmıyorsunuz değil mi? Ya da plaj cafe’de? Parmak arası terliklere bayılıyoruz, çok rahatlar, çok şekerler ama ofis içi giyim için hiç uygun değiller.
8. Bantlı sandaletler
Çıplak bacaklar ve yüksek topuklu bantlı ayakkabılar. Profesyonellik mi? İş yerinde ciddiyetten ziyade parti ve eğlenceyi çağrıştırıyorlar, haklısınız.
9. Mesaj içerikli üstler:utandim:
İstediğinizi sevebilirsiniz. Müzik, basketbol, Madonna ya da dondurma... Peki bunu işte giydiğiniz t-shirt’lerle ifade etmek yerine yeri geldiğinde sözcüklerle paylaşmaya ne dersiniz? Mesaj içerikli t-shirt’lerinizi de hafta sonu sinemaya giderken değerlendirebilirsiniz elbette.
10. Piercing ve dövme
Eğer insanlar burnunuza, kulağınıza, ya da dilinize dikmişse bakışlarını emin olun söylediklerinizi dinlemek yerine dövmenizi anlamaya çalışıyor olabilirler ya da burnunuzdaki küpenin canınınız acıtıp acıtmadığını düşünüyor olabilirler. İş arkadaşlarınızın ve müşterilerinizin dikkatini dağıtmayın, bırakın işe odaklansınlar.
Bu kuralları çok katı bulmuş olabilirsiniz, hele bir de yaratıcı sektör çalışanı iseniz duyduklarınız hiç hoşunuza gitmedi. Kişiliğimi yansıtmama engel bütün bunlar diyorsunuz.
Haklı olabilirsiniz. Ancak iş hayatında olumlu ve kalıcı bir izlenim yaratmak için ya uygun giyinirsiniz ya da yanlış algılanırsınız. Beklentilere uygun bir görüntü çizmiyorsanız itibar kaybedebilir, size duyulan güveni sarsabilirsiniz.
Okul yıllarında bir takımda oynadınız mı? Diyelim ki basket takımındaydınız. Formanız üzerinizde olmadan bir maça çıktınız mı hiç? Bu şartlarda oynamanıza izin verilir miydi? Elbette hayır. Peki neden? Çünkü uniformalar oyuncuların hangi takıma ait olduğunu belirtir, izleyici ve hakem kim hangi takımdaydı düşünmek ve anlamaya çalışmak zorunda kalmadan bir bakışta bunu anlar ve oyunu izlemeye konsantre olur.
İş yaşamında giyim de aynı göreve hizmet eder. Belli kuralları vardır, bu kurallar sektöre ve işin içeriğine göre, kurumun imajına göre ve müşterinin beklentilerine göre şekillenir. İş hayatındaki imajınız içinde bulunduğunuz sektöre, mesleğinize, pozisyonunuza, yaşadığınız bölgeye ve ortama uygun ve tüm bu değişkenlerin gerektirdiği resmiyet ve entellektüel seviye ile uyumlu olmalı. Tüm bunlar hakkında kararlar verirken kimlerle iletişim halinde olacağınızı, nasıl algılanmak istediğinizi ve ulaşmak istediğiniz amacı gözönünde bulundurmalısınız.