Eski dostlar...

gülbin

Daimi Üye
Katılım
19 Kasım 2008
Mesajlar
1.692
Tepki
2.180
Puan
113
Yaş
41
Konum
istanbul
Vakti zamanında birbirini çok seven ve sayan çok iyi iki dost iki iyi arkadaş varmış biri çok kurnaz, diğeri ise çok saf mış bunların yedikleri ve içtikleri ayrı gitmezmiş. Saf olan bir kıza nişanlıdır. Kurnaz olan ise nişanlı değildir.

Kurnaz olanın işleri çok iyidir. Saf olanın işleri ise o kadarda iyi değildir.
Günün birinde kurnaz olan saf arkadaşına gelerek işlerinin iyi gitmediğini söyleyerek borç para ister saf olan arkadaşı elinde avucunda ne varsa arkadaşına verir. Çünkü dostumdur diye hepsini ona verir. Ve daha sonra kurnaz olan arkadaş ise saf olan arkadaşına gelerek nişanlısını çok beğendiğini onu onu kendisine bırakmasını ister. Saf olan arkadaşı ise içi kan ağlayarak ta olsa buna da razı olur ve nişanlısından ayrılır. Ve kurnaz olan arkadaşı eski nişanlısıyla evlenir.

Saf arkadaş bir gün işini de kaybederek tamamen işsiz ve parasız kalmış durumdadır. Ve aklına kurnaz arkadaşı gelir onun yanına gider ve ondan iş ister. Ama kurnaz olan arkadaşı ona iş vermez saf olan arkadaş boynu bükük bir şekilde kurnaz olan arkadaşını yanından ayrılar ama içinden de ona karşı bir kötülük hissetmez çünkü yine de arkadaşı olduğunu söyleyerek gerçek dost olduklarını söyler. Saf olan arkadaş bir gün yolda yürürken karşısına çok yaşlı bir adam çıkar. Ve çok hasta olduğunu ve ilaç alacak parası olmadığını saf arkadaşa söyler saf arkadaş borç harç ederek ona ilaçlarını alarak yaşlı adamı evine götürür. Ama yaşlı adam birkaç gün sonra ölür. Yaşlı adam meğer çok zengin biri imiş o yüzden kalan bütün mirasını kendisine yardımcı olan bu saf delikanlıya bırakır.

Saf arkadaş kurnaz arkadaşına inat olsun diye, kurnaz arkadaşının iş yerinin karşısında büyük bir ev alır ve burada yaşamaya başlar artık hem işi hem de evi vardır.
Günün birinde kapısı çalınır kapıyı açtığında ise karşısında yaşlı bir kadın durur. Çok yaşlı olduğunu ve çokta aç olduğunu ona der saf arkadaş onu içeriye alarak güzel bir yemek yedirir.

Yaşlı kadın kimsesi olmadığını ve tek başına sokaklarda yaşadığını saf adama der.
Saf adam ona bir teklifte bulunur gel beraber yaşayalım sen evin yemeklerini ve de işlerini halledersin diye bir teklifte bulunur. Yaşlı kadın ise bunu hemen kabul eder artık yaşlı kadınında bir evi vardır. Beraber böyle devam etmişler. Günün birinde yaşlı kadın saf delikanlıya artık evlenmesini ister ama saf adam ona benimle kim evlenir. Diye cevap verir yaşlı kadın ise bir kız tanıdığını ve seninle evleneceğini ona der. Ve düğün hazırlıkları yapılır. Saf olan arkadaşı her ne kadar arayıp sormadığı kurnaz olan arkadaşı olduğunu unutmamış olsa da eski dostuna ve kurnaz olan arkadaşına düğün davetiyesini götürür. Düğün günü gelmiştir.

Herkes büyük salonda bulunmaktadır. Ve kurnaz olan arkadaşı da hanımıyla gelmiştir. Saf olan arkadaş söz almak ister ve başında geçen olayları anlatmaya başlar. Eskiden çok iyi bir dostu olduğunu ve işleri bozulunca benden borç para istediğini ve bende elimde ne varsa ona verdiğini ondan sonra ise benim nişanlımı da benden istedi ve benden gönlüm razı olmadı ama arkadaşım olduğu ve onu kırmamak için nişanlımdan vazgeçerek onunla evlenmesine razı oldum verdim diyerek devam eder.

Ondan sonra işlerinin iyi gitmediğini ve işsiz kaldığını ve arkadaşından fabrikasında işçi olarak çalışmak istediğini ama arkadaşı buna kabul etmeyerek onu işe almadığını. Salonda bunu herkese söyler. Ve saf olan arkadaş bütün olan olayları anlattıktan sonra ise kurnaz olan arkadaşı mikrofonu eline alarak oda anlatmaya başlar.
Evet, işlerim iyi gitmediği için ondan borç aldım evet nişanlısı da onun elinden aldım çünkü nişanlısı ona göre değildi nişanlısı ona layık olmadığını ve
Arkadaşım çok saf olduğu için ancak bunu o şekilde ondan kurtardım. İşleri bozulduğunda gelip benden iş istedi evet vermedim çünkü arkadaşımı fabrikamda işçi olarak çalıştırıp ona emir verdiremezdim fabrikamda onu çalıştıramazdım.

O yüzden ona iş vermedim. O karşılaştığı yaşlı adamsa benim babam ve babam ölmek üzere idi onu arkadaşımın yanına ben gönderdim ve bu yüzden mirasını ona ben bıraktırdım. Evine gelen yaşlı kadınsa benim annemdi onu oraya ben gönderdim arkadaşıma bakıp ta iyi yaşamasını ben istedim o yüzden annemi ben ona gönderdim ve şu anda evlenmekte olduğu kişide benim kız kardeşim kız kardeşimi arkadaşımla evlenmesi için ben ikna ettim. Evet, biz işte böyle dostuz diyerek salonda herkesi gözyaşlarına boğdular. Evet, iki eski dost birbirlerine sarılarak tekrar barıştılar...
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst