Felaket kapıda: Gıda krizi!
Gıdada yüzde 40 artış
Artan gıda fiyatları felaketin ilk sinyali
Ekvador'dan Fransa'ya kadar dünya genelinde tüketiciler, artan gıda fiyatlarıyla karşı karşıya. 2007 yılı ortalarından beri gıda fiyatları dünya genelinde yüzde 40 civarında arttı. Mısırın fiyatı son iki yılda ikiye katlandı. Buğday 28 yıldaki en yüksek düzeyine çıktı.
Tahıl stoku en düşük seviyesinde
Gıda fiyatlarındaki artış, gelişen ülkelerin gıda ithalatı faturalarını geçen yıl yüzde 25 oranında artırdı. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu'na göre, bu yıl dünya tahıl stoku, 1982'den sonraki en düşük düzeyinde kalacak.
Biyodizel yakıt da yüksek fiyatı tetikliyor
Gıda fiyatlarındaki artış, kısmen kontrol edilemez faktörlerden kaynaklanıyor. Enerji fiyatlarındaki artış ve Çin ile Hindistan'da orta sınıfın büyümesi gibi. Biyodizel yakıt üretiminin de yüksek fiyatları beslediği açık. Küresel ısınma ve kuraklığın da fiyatları artırıcı etkisi olduğu kesin.
Gıda krizi 22 ülkeyi tehdit ediyor
• BM Gıda ve Tarım Örgütü, bazı ülkelerde fiyatların artması, protestolar ve ayaklanmalara yol açan gıda krizinin, özellikle 22 ülkeyi tehdit ettiğini açıkladı.
• Örgütün, Roma'da yapılacak bir zirve için hazırladığı raporda, söz konusu 22 ülkenin, buralarda süregelen açlık ve gıda ile benzin ithal etmek zorunluluğundan ötürü savunmasız olduğu belirtildi.
• Gıda krizinden özellikle etkilenen 22 ülke, Eritre, Nijer, Komor Adaları, Haiti, Liberya, Burundi, Tacikistan, Sierra Leone, Zimbabve, Etiyopya, Zambiya, Orta Afrika Cumhuriyeti, Mozambik, Tanzanya, Madagaskar, Malavi, Kamboçya, Kuzey Kore, Ruanda, Botsvana, Kenya ve Gine olarak sıralandı
IMF'ten savaş uyarısı
• Haiti'de gıda fiyatlarındaki artışla başlayan ayaklanma, hükümetin sonunu getirdi. Uluslararası Para Fonu Başkanı Dominique Strauss-Kahn da gıda maddeleri fiyatlarındaki tehlikeli artışın sonuçlarına dikkat çekti.
• Kahn, geçmişte benzeri gelişmelerin savaşla sonuçlandığını hatırlattı. Gıda maddeleri fiyatlarındaki artış, Hatii'nin yanısıra, Mısır, Kamerun, Fil Dişi Sahili, Moritanya, Etyopya, Madagaskar, Filipinler ve Endonezya'da da protestolara neden oldu.
Krizin boyutu
• "Dünya gıda krizi" ya da "küresel gıda krizi" denilen bu sorunla ilgili haberler, son birkaç haftadır yabancı basında önemli bir yer tutuyor. Bu, öyle bir sorun ki, tıpkı "küresel ısınma" gibi, zengininden fakirine tüm ülkeleri ve insanları etkiliyor.
• Nitekim, ABD'de gıda fiyatları geçen yıl yüzde 4 oranında arttı. 1990'dan sonraki en yüksek artıştı bu. Artışın bu yıl da devam edeceği bekleniyor. Daha şimdiden ABD'de restoran sektörünün krizden etkilendiği söyleniyor. Benzer sıkıntılar, İtalya ve Japonya'da da var.
• Her ne kadar sorun küresel de olsa, elbette gelişen ülkeler için tehlikenin boyutları farklı. Hane halkı toplam harcamalarının yarısından fazlasının gıdadan oluştuğu ülkelerde tehlike çok daha büyük. Düşük gelirli Amerikalılar bütçelerinin yüzde 16'sını gıdaya harcarken, bu oran, Nijeryalı aileler için yüzde 73, Vietnamlılar için yüzde 65 ve Endonezyalılar için gelirin yarısı civarında.
• Dolayısıyla bu ülkelerdeki halk için tehlikenin boyutu elbette daha büyük. Nitekim, fiyat artışları Kamerun, Burkina Faso, Haiti ve Mısır gibi ülkelerde ayaklanma ve protestolara yol açtı.
Her beş saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor
• Dünyada 800 milyon kişi hala yetersiz besleniyor; her beş saniyede bir çocuk hala açlıktan ölüyor.
• Açlık çağımızda utanç verici bir sorun olarak varlığını sürdürürken, uzmanlar, hepimizin yaşam biçimi açısından daha da büyük etki yaratabilecek başka bir sorun daha oluştuğunu söylüyorlar: Aşırı tüketim sorunu...
• Dünyanın karşı karşıya bulunduğu sağlık sorunları açısından bakıldığında; obezite, sayısal olarak yetersiz beslenme ve açlığı geride bırakmış durumda.
• Günümüzde Amerika Birleşik Devletleri'nde 15 yaş üzeri nüfusun yüzde 65'inin obez ya da aşırı kilolu... Hızla gelişen Çin'de de aşırı kilolu ya da obez olanların sayısı 1990'dan itibaren ikiye katlandı ve nüfusun üçte birini buldu.
Et talebindeki artış tarımı baskılıyor
• Eskiden Meksikalılar mısırları ile tortilla yapıyor, Uzakdoğulular pirinç lapası hazırlıyor, eski kıta arpasıyla, çavdarıyla ekmek pişiriyordu. Ancak şimdi pişirdiğiniz ekmeğin unu, tenceredeki makarnanın durum buğdayı dünyanın herhangi bir yerinden geliyor olabilir.
• Dahası, artık Avrupalılar tortilla, Latin Amerikalılar pilav yemek istiyor... Bu nedenle nüfus hızla artarken bir bölgede yaşanan gıda sıkıntısı herkesin sorunu haline geliyor...
• Bunun en önemli örneklerinden birisi et talebindeki müthiş artış... Geçmiş 50 yıla göre şimdi çok daha geniş bir alanda, daha fazla miktarda ancak geçmişe göre daha ucuza et tüketiliyor.
Temel gıda ürünlerinin fiyatları katlandı
• Düşük gelirli aileler gelirlerinin büyük bir bölümünü, hatta çoğu zaman yarıdan fazlasını beslenmeye akıtıyor.
• Son yıllarda fiyatlardaki sıçrama, talepteki yükselişe, bu ani yükseliş de dünya enerji piyasasındaki hareketlere bağlanıyor. Petrol fiyatlarının üst üste rekor kırması, alternatif bir enerji kaynağı olarak görülen biyoyakıt sektörüne ilginin hızla artmasına yol açtı.
• Örneğin en yaygın biyoyakıt türlerinden olan etanol - yani etil alkol -, şeker kamışı başta olmak üzere çeşitli bitkilerin işlenmesi sonucu üretiliyor. Ortaya çıkan yanıcı sıvı ortaya çıkarıyor belirli durumlarda benzin gibi kullanılabiliyor.
• Etanol üretim ve tüketiminde en üst sıralarda yer alan Amerika Birleşik Devletleri ise etanolü daha çok buğday mısır gibi, taneli tahılları mayalayıp damıtarak elde ediyor. Ancak bu sektöre akıtılan tonlarca hububatın gıda güvenliği açısından daha fazla daralma yarattığı şikayetleri bulunuyor. Zira milyonlarca ton mısır, etanol damıtma tesislerine sevk edilirken, sofraya ekmek, tortilla ya da diğer başka temel gıda malzemelerini koymak güçleşiyor.
• Birleşmiş Milletler de dahil olmak üzere bazı bilimsel ve ekonomik kuruluşlar bu gidişten endişeli. Uzmanlar gıda talebindeki artışa karşın, arzdaki bu daralmanın, özellikle gıdayı ciddi şekilde sübvanse eden ülkelerde siyasi istikrarsızlık yaratması tehlikesine işaret ediyorlar.
• Meksika, Fas, Haiti ve Mısır gibi gerginlikleri yaşayan ülkelerin yanında, hemen Suudi Arabistan, Endonezya, Somali ve Yemen'in adları da risk altındaki ülkeler arasında sayılıyor.
• Fakat bilimadamları hayvancılığa artan talebin, tarım üzerinde de büyük bir ek baskı yarattığına dikkat çekiyorlar. Çünkü hayvan besiciliğinde bir kilo et üretmek için 4-5 kg mısır ve 2-3 kg soya fasulyesi tüketilmesi gerekebiliyor.
• Öte yandan, aşırı kilolu nüfusun sağlık ve ekonomiye zararını gören pek çok ülkede şimdi hükümetler sağlıklı beslenme ve egzersizi teşvik etmek için milyonlar harcayarak girişimler, kampanyalar düzenliyorlar...
Gıda krizine acil yardım fonu
• Dünya Bankası bir dizi ülkeye küresel gıda krizi ile daha kolay mücadele edebilmeleri amacıyla 1 milyar 200 milyon dolarlık acil hibe ve krediler sağlayacağını açıkladı.
• Sağlanan bu para, küresel gıda krizi sürerken ortaya çıkan acil ihtiyaçların karşılanması için geliştirilen bir planın parçası. Bu tutarın bir kısmı, -hamile kadınlar ve küçük çocukların gıda gereksinimi gibi- acil insani ihtiyaçların karşılanmasında kullanılacak.
• Dünya Bankası Başkanı Robert Zoelick, uzun vadeli yardım fonunun ise küçük ölçekli çiftçilere tohum ve gübre gönderilmesine ayrıldığını açıkladı. Robert Zoelick, yüksek gıda fiyatlarının insanları ve ülkeleri tehlikeye sürüklediği uyarısında da bulundu. Ayrılan fon, BM tarafından yapılan bir çalışmada özellikle bu soruna hassas olarak nitelenen ülkelere yönelik 200 milyon dolarlık bir hibeyi de içeriyor.
• Dünya Bankasınca şu anda Haiti ve Liberya için 10, Cibuti için ise 5 milyon dolarlık acil hibeler hemen onaylanıyor. Daha sonra da Togo, Yemen ve Tacikistan'a yönelik hibeler onaylanmış olacak.
Türkiye'de durum ne?
• Pirinç başta olmak üzere gıda fiyatlarında yaşanan artış karşısında kamuoyu şaşkın, toplum tedirgin. Yaşanan bir kriz mi, yani tarımda yıllardır uygulanan hatalı politikaların sonucu oluşan yapısal bir sorun mu, yoksa spekülatörlerden kaynaklanan geçici bir durum mu? Yaşananın ne olduğu konusunda kamuoyunda bir uzlaşı yok.
• Uzmanların çoğu farklı şeyler söylüyor. Yetkililerin yaptıkları açıklamalar bile çelişkili. Hükümetin bu konudaki yaklaşımı ise, bir sorun olmadığı ve fiyat artışına spekülatörlerin neden olduğu şeklinde.
• Nitekim, geçenlerde Tarım Bakanı Mehdi Eker, stokların yeterli olduğunu belirterek, pirinçte spekülatif artış olduğunu söyledi. Ardından da, "Birkaç gün pirinç almayın" dedi. Bu konuda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da pirinç spekülatörlerinin çıktığını söyledi.
• Fiyat artışında spekülatörlerin etkisi elbette var, fakat sorun, sadece spekülatörlerin neden olduğu basit bir sorun değil. Fiyat artışında, kuşkusuz tarımda izlenen yanlış politikalar gibi içsel bazı faktörlerin de etkisi söz konusu. Ancak, sadece bu açılardan soruna bakmak yanlış. Çünkü, her şeyden önce sorun küresel boyutta.
Gıdada yüzde 40 artış
Artan gıda fiyatları felaketin ilk sinyali
Ekvador'dan Fransa'ya kadar dünya genelinde tüketiciler, artan gıda fiyatlarıyla karşı karşıya. 2007 yılı ortalarından beri gıda fiyatları dünya genelinde yüzde 40 civarında arttı. Mısırın fiyatı son iki yılda ikiye katlandı. Buğday 28 yıldaki en yüksek düzeyine çıktı.
Tahıl stoku en düşük seviyesinde
Gıda fiyatlarındaki artış, gelişen ülkelerin gıda ithalatı faturalarını geçen yıl yüzde 25 oranında artırdı. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu'na göre, bu yıl dünya tahıl stoku, 1982'den sonraki en düşük düzeyinde kalacak.
Biyodizel yakıt da yüksek fiyatı tetikliyor
Gıda fiyatlarındaki artış, kısmen kontrol edilemez faktörlerden kaynaklanıyor. Enerji fiyatlarındaki artış ve Çin ile Hindistan'da orta sınıfın büyümesi gibi. Biyodizel yakıt üretiminin de yüksek fiyatları beslediği açık. Küresel ısınma ve kuraklığın da fiyatları artırıcı etkisi olduğu kesin.
Gıda krizi 22 ülkeyi tehdit ediyor
• BM Gıda ve Tarım Örgütü, bazı ülkelerde fiyatların artması, protestolar ve ayaklanmalara yol açan gıda krizinin, özellikle 22 ülkeyi tehdit ettiğini açıkladı.
• Örgütün, Roma'da yapılacak bir zirve için hazırladığı raporda, söz konusu 22 ülkenin, buralarda süregelen açlık ve gıda ile benzin ithal etmek zorunluluğundan ötürü savunmasız olduğu belirtildi.
• Gıda krizinden özellikle etkilenen 22 ülke, Eritre, Nijer, Komor Adaları, Haiti, Liberya, Burundi, Tacikistan, Sierra Leone, Zimbabve, Etiyopya, Zambiya, Orta Afrika Cumhuriyeti, Mozambik, Tanzanya, Madagaskar, Malavi, Kamboçya, Kuzey Kore, Ruanda, Botsvana, Kenya ve Gine olarak sıralandı
IMF'ten savaş uyarısı
• Haiti'de gıda fiyatlarındaki artışla başlayan ayaklanma, hükümetin sonunu getirdi. Uluslararası Para Fonu Başkanı Dominique Strauss-Kahn da gıda maddeleri fiyatlarındaki tehlikeli artışın sonuçlarına dikkat çekti.
• Kahn, geçmişte benzeri gelişmelerin savaşla sonuçlandığını hatırlattı. Gıda maddeleri fiyatlarındaki artış, Hatii'nin yanısıra, Mısır, Kamerun, Fil Dişi Sahili, Moritanya, Etyopya, Madagaskar, Filipinler ve Endonezya'da da protestolara neden oldu.
Krizin boyutu
• "Dünya gıda krizi" ya da "küresel gıda krizi" denilen bu sorunla ilgili haberler, son birkaç haftadır yabancı basında önemli bir yer tutuyor. Bu, öyle bir sorun ki, tıpkı "küresel ısınma" gibi, zengininden fakirine tüm ülkeleri ve insanları etkiliyor.
• Nitekim, ABD'de gıda fiyatları geçen yıl yüzde 4 oranında arttı. 1990'dan sonraki en yüksek artıştı bu. Artışın bu yıl da devam edeceği bekleniyor. Daha şimdiden ABD'de restoran sektörünün krizden etkilendiği söyleniyor. Benzer sıkıntılar, İtalya ve Japonya'da da var.
• Her ne kadar sorun küresel de olsa, elbette gelişen ülkeler için tehlikenin boyutları farklı. Hane halkı toplam harcamalarının yarısından fazlasının gıdadan oluştuğu ülkelerde tehlike çok daha büyük. Düşük gelirli Amerikalılar bütçelerinin yüzde 16'sını gıdaya harcarken, bu oran, Nijeryalı aileler için yüzde 73, Vietnamlılar için yüzde 65 ve Endonezyalılar için gelirin yarısı civarında.
• Dolayısıyla bu ülkelerdeki halk için tehlikenin boyutu elbette daha büyük. Nitekim, fiyat artışları Kamerun, Burkina Faso, Haiti ve Mısır gibi ülkelerde ayaklanma ve protestolara yol açtı.
Her beş saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor
• Dünyada 800 milyon kişi hala yetersiz besleniyor; her beş saniyede bir çocuk hala açlıktan ölüyor.
• Açlık çağımızda utanç verici bir sorun olarak varlığını sürdürürken, uzmanlar, hepimizin yaşam biçimi açısından daha da büyük etki yaratabilecek başka bir sorun daha oluştuğunu söylüyorlar: Aşırı tüketim sorunu...
• Dünyanın karşı karşıya bulunduğu sağlık sorunları açısından bakıldığında; obezite, sayısal olarak yetersiz beslenme ve açlığı geride bırakmış durumda.
• Günümüzde Amerika Birleşik Devletleri'nde 15 yaş üzeri nüfusun yüzde 65'inin obez ya da aşırı kilolu... Hızla gelişen Çin'de de aşırı kilolu ya da obez olanların sayısı 1990'dan itibaren ikiye katlandı ve nüfusun üçte birini buldu.
Et talebindeki artış tarımı baskılıyor
• Eskiden Meksikalılar mısırları ile tortilla yapıyor, Uzakdoğulular pirinç lapası hazırlıyor, eski kıta arpasıyla, çavdarıyla ekmek pişiriyordu. Ancak şimdi pişirdiğiniz ekmeğin unu, tenceredeki makarnanın durum buğdayı dünyanın herhangi bir yerinden geliyor olabilir.
• Dahası, artık Avrupalılar tortilla, Latin Amerikalılar pilav yemek istiyor... Bu nedenle nüfus hızla artarken bir bölgede yaşanan gıda sıkıntısı herkesin sorunu haline geliyor...
• Bunun en önemli örneklerinden birisi et talebindeki müthiş artış... Geçmiş 50 yıla göre şimdi çok daha geniş bir alanda, daha fazla miktarda ancak geçmişe göre daha ucuza et tüketiliyor.
Temel gıda ürünlerinin fiyatları katlandı
• Düşük gelirli aileler gelirlerinin büyük bir bölümünü, hatta çoğu zaman yarıdan fazlasını beslenmeye akıtıyor.
• Son yıllarda fiyatlardaki sıçrama, talepteki yükselişe, bu ani yükseliş de dünya enerji piyasasındaki hareketlere bağlanıyor. Petrol fiyatlarının üst üste rekor kırması, alternatif bir enerji kaynağı olarak görülen biyoyakıt sektörüne ilginin hızla artmasına yol açtı.
• Örneğin en yaygın biyoyakıt türlerinden olan etanol - yani etil alkol -, şeker kamışı başta olmak üzere çeşitli bitkilerin işlenmesi sonucu üretiliyor. Ortaya çıkan yanıcı sıvı ortaya çıkarıyor belirli durumlarda benzin gibi kullanılabiliyor.
• Etanol üretim ve tüketiminde en üst sıralarda yer alan Amerika Birleşik Devletleri ise etanolü daha çok buğday mısır gibi, taneli tahılları mayalayıp damıtarak elde ediyor. Ancak bu sektöre akıtılan tonlarca hububatın gıda güvenliği açısından daha fazla daralma yarattığı şikayetleri bulunuyor. Zira milyonlarca ton mısır, etanol damıtma tesislerine sevk edilirken, sofraya ekmek, tortilla ya da diğer başka temel gıda malzemelerini koymak güçleşiyor.
• Birleşmiş Milletler de dahil olmak üzere bazı bilimsel ve ekonomik kuruluşlar bu gidişten endişeli. Uzmanlar gıda talebindeki artışa karşın, arzdaki bu daralmanın, özellikle gıdayı ciddi şekilde sübvanse eden ülkelerde siyasi istikrarsızlık yaratması tehlikesine işaret ediyorlar.
• Meksika, Fas, Haiti ve Mısır gibi gerginlikleri yaşayan ülkelerin yanında, hemen Suudi Arabistan, Endonezya, Somali ve Yemen'in adları da risk altındaki ülkeler arasında sayılıyor.
• Fakat bilimadamları hayvancılığa artan talebin, tarım üzerinde de büyük bir ek baskı yarattığına dikkat çekiyorlar. Çünkü hayvan besiciliğinde bir kilo et üretmek için 4-5 kg mısır ve 2-3 kg soya fasulyesi tüketilmesi gerekebiliyor.
• Öte yandan, aşırı kilolu nüfusun sağlık ve ekonomiye zararını gören pek çok ülkede şimdi hükümetler sağlıklı beslenme ve egzersizi teşvik etmek için milyonlar harcayarak girişimler, kampanyalar düzenliyorlar...
Gıda krizine acil yardım fonu
• Dünya Bankası bir dizi ülkeye küresel gıda krizi ile daha kolay mücadele edebilmeleri amacıyla 1 milyar 200 milyon dolarlık acil hibe ve krediler sağlayacağını açıkladı.
• Sağlanan bu para, küresel gıda krizi sürerken ortaya çıkan acil ihtiyaçların karşılanması için geliştirilen bir planın parçası. Bu tutarın bir kısmı, -hamile kadınlar ve küçük çocukların gıda gereksinimi gibi- acil insani ihtiyaçların karşılanmasında kullanılacak.
• Dünya Bankası Başkanı Robert Zoelick, uzun vadeli yardım fonunun ise küçük ölçekli çiftçilere tohum ve gübre gönderilmesine ayrıldığını açıkladı. Robert Zoelick, yüksek gıda fiyatlarının insanları ve ülkeleri tehlikeye sürüklediği uyarısında da bulundu. Ayrılan fon, BM tarafından yapılan bir çalışmada özellikle bu soruna hassas olarak nitelenen ülkelere yönelik 200 milyon dolarlık bir hibeyi de içeriyor.
• Dünya Bankasınca şu anda Haiti ve Liberya için 10, Cibuti için ise 5 milyon dolarlık acil hibeler hemen onaylanıyor. Daha sonra da Togo, Yemen ve Tacikistan'a yönelik hibeler onaylanmış olacak.
Türkiye'de durum ne?
• Pirinç başta olmak üzere gıda fiyatlarında yaşanan artış karşısında kamuoyu şaşkın, toplum tedirgin. Yaşanan bir kriz mi, yani tarımda yıllardır uygulanan hatalı politikaların sonucu oluşan yapısal bir sorun mu, yoksa spekülatörlerden kaynaklanan geçici bir durum mu? Yaşananın ne olduğu konusunda kamuoyunda bir uzlaşı yok.
• Uzmanların çoğu farklı şeyler söylüyor. Yetkililerin yaptıkları açıklamalar bile çelişkili. Hükümetin bu konudaki yaklaşımı ise, bir sorun olmadığı ve fiyat artışına spekülatörlerin neden olduğu şeklinde.
• Nitekim, geçenlerde Tarım Bakanı Mehdi Eker, stokların yeterli olduğunu belirterek, pirinçte spekülatif artış olduğunu söyledi. Ardından da, "Birkaç gün pirinç almayın" dedi. Bu konuda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da pirinç spekülatörlerinin çıktığını söyledi.
• Fiyat artışında spekülatörlerin etkisi elbette var, fakat sorun, sadece spekülatörlerin neden olduğu basit bir sorun değil. Fiyat artışında, kuşkusuz tarımda izlenen yanlış politikalar gibi içsel bazı faktörlerin de etkisi söz konusu. Ancak, sadece bu açılardan soruna bakmak yanlış. Çünkü, her şeyden önce sorun küresel boyutta.