füreyya'nın kitap köşesi...

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
merhaba, kütüphaneme hoş geldiniz. Öncelikle en sevdiklerimi tanıtmakla başlamaya karar verdim.

16419_200812_26_15_46_13_919028.jpg


Cengiz Aytmatov'dan incecik ama çok akıcı insanı alıp başka diyarlara götüren film tadında güzel bir roman: Cemile... Kırgız kültürünü bir temiz aşk hikayesiyle birlikte çok güzel aktaran bir eser.

200px-Kurk_mantolu_madonna.jpg


Kürk mantolu madonna'yı e-kitap olarak okudum. sonra basımını aldım. muhteşem bir roman.. hiç bitmesin istiyorsunuz. içinde hayata dair birçok psikolojik tespitle durup düşünmenizi sağlıyor. unutulmayacak bir hikaye...
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
Şöyle diyebilmeliydim sana: "Namaz kılarken Rabbinin sana "aferin!" dediği haldesin. Hani en çok istediğin, en çok peşine düştüğün, en çok açlığını hissettiğin o şey var ya: Onaylanmak. İşte, namazda her halinle, kusurunla, eksiğinle, hatanla onaylanıyorsun. Varlığının altı çiziliyor kalın çizgilerle. Şöyle de diyebilmeliydim: "Namaz kılarken, Rabbinin en çok sevdiği En sevgili'nin (a.s.m) bulunduğu haldesin. "Sevinmelisin. Sevildiğini bilmelisin. Sevildiğini bilip de öyle varmalısın secdelere. Bırakıp her şeyi namazın kucağında atabilmelisin hüzünlerini. Durdurup oyunları, başından atıp telaşları, en sahici olduğun yerde, en çok onaylandığın halde, namazda, neşelere boğulabilmeli, sevinçlere sarılabilmelisin.
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
Büyülü gerçekçilik akımının öncülerinden (hatta başka tanımıyorum) Marquez'in bu romanı Nobel Ödüllü. Oldukça hacimli ama harika bir romandır. Çok severek okudum sonra kütüphaneye iade etme zamanı geldiğinde iade ettim. Elimde bir iki kitabı daha var marquez'in. Hepsi de aynı tadı veriyor.
Nasıl desem böyle gerçekçi olamayacak şeyleri size gerçekmiş gibi inandırabilen, büyüklere masallar tadında bir tarzı var.
Marquez hala hayatta 90 yaşlarında ve yeni çıkaracağı duyurulan romanını tüm dünya ile birlikte ben de bekliyorum.
Bakalım ömrü vefa edecek mi?


Yuzy%C4%B1ll%C4%B1k.jpg
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
Madam bovary'yi okudum tatilde.
Anlatımı çok hoşuma gitti. Sonlara doğru daha sürükleyici.
Hatta bitirince baştan aldım. Keyfini çıkara çıkara tekrar okuyorum.
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
9756793503b.jpg



Düşünmeyi durduramamak korkunç bir derttir, ama biz bunu fark etmeyiz, çünkü hemen herkes bu derdi çekmektedir, böylece o normal bir durum olarak kabul edilir. Bu ardı arkası kesilmez zihinsel gürültü sizin Var’lığa ayrılmaz bir biçimde bağlı olan o içsel sessizlik ve sükunet alemini bulmanızı engeller. O ayrıca bir korku ve ıstırap gölgesi oluşturan sahte, zihin-ürünü bir benlik yaratır.

ÖZGÜRLÜĞÜN BAŞLANGICI sizin o hükmeden varlık -yani düşünen- olmadığınızı idrak etmektir, bunu bilmek sizin o varlığı gözlemlemenizi mümkün kılar. Siz düşüneni izlemeye başladığınız anda, daha yüksek bir bilinç düzeyi harekete geçer. O zaman, düşüncenin ötesinde engin bir zeka aleminin bulunduğunu, o düşüncenin o zekanın sadece minicik bir veçhesi olduğunu fark etmeye başlarsınız. Ayrıca, gerçekten önemli olan her şeyin -güzellik, sevgi, yaratıcılık, sevinç ve iç huzurunun- zihnin ötesinden kaynaklandığını da fark edersiniz.

Böylece uyanmaya başlarsınız.
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
12102012174619_erdo_500.jpg


10 yaşüzeri çocuklarınıza tavsiye edebileceğiniz ve sizin de zevkle okuyacağınız, anlatım dili çok zengin, usta işi bir hikaye..

287fa80e-692d-46f0-95d4-c03666086bac-1.jpg


Fadiş'i beğenip de yazarın bir romanını daha okumak isteyenlere bunu ikinci derece de öneriyorum. Ama Fadiş'in tekrarı gibi, tam olarak onun seviyesinde de değil.
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
Kızıma alıp da kendim okuduğum ve hayranı olduğum bir kitabı da anmadan geçemem. kitabın şiirselliğine ve sıcak anlatımına bayıldım. İnsanı alıp başka yerlere götürüyor. 100 temel eser arasındaymış. Yeni keşfettim.
Bir belgesel tadında, sıcacık bir köy filmi, veya semih kaplanoğlu (süt-yumurta-bal üçlemesi) filmleri tadında.


48299-Sercekus.jpg
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
Sinema meraklısı olduğum anlaşılmıştır.
Benim gibi hem sinema hem de felsefe okumalarına meraklı olanlara tavsiye kitabım Dücane Cündioğlu - Sinema ve Felsefe
Okumaktan büyük keyif alacaksınız. ama ağır gidecek benim deneyimime göre, sindirimi zor ama bir o kadar keyifli...

Fotoğrafları da müthiş basılmış. Unutulmaz filmlerden harika kareler. Sırf bunun için alınır. Siyah Kuğu filminin en vurucu sahnesinin bu kitaptaki kadar güzel bir basımı yok bence.

71070389_tn50_0.jpg
 

SudeFB

Daimi Üye
Katılım
20 Haziran 2013
Mesajlar
413
Tepki
250
Puan
63
Konum
içinden
12102012174619_erdo_500.jpg


10 yaşüzeri çocuklarınıza tavsiye edebileceğiniz ve sizin de zevkle okuyacağınız, anlatım dili çok zengin, usta işi bir hikaye..

287fa80e-692d-46f0-95d4-c03666086bac-1.jpg


Fadiş'i beğenip de yazarın bir romanını daha okumak isteyenlere bunu ikinci derece de öneriyorum. Ama Fadiş'in tekrarı gibi, tam olarak onun seviyesinde de değil.

ben de Gülten Dayıoğlu'nun Midos Kartalı'nın Gözleri'ni okumuştum 5.sınıtayken çok beğenmiştim anlatımının ve kurgusunu
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
Muhteşem Yüzyıl gündeme getirmeden önce de, Nurbanu'nun Hürrem'in gelini olduğunu biliyordum. Çünkü bu romanı okumuştum:)
Anlatımı akıcı ve basit olan, haremi ve biraz da osmanlı devletinin tarihini öğreten yanları olan güzel bir romandır.




2302-Nurbanu.jpg
 
OP
füreyya

füreyya

Daimi Üye
Katılım
1 Eylül 2011
Mesajlar
2.314
Tepki
2.320
Puan
113
Konum
...
Şu an düşündükleriniz, gelecekte yaşayacaklarınızı doğuruyor.
Yaşamınızı düşüncelerinizle siz yaratıyorsunuz. Sürekli düşündügünüz
için, sürekli yaratıyorsunuz. En çok düşündüğünüz ya da
en çok odaklandığınız şey, yaşamınız olarak karşınıza çıkıyor.
Doğanın tüm yasaları gibi, bu yasada da tam bir mükemmellik
vardır. Yaşamınızı siz kendiniz yaratırsınız. Ne ekerseniz onu
biçersiniz! Düşünceleriniz tohumlar gibidir ve kaldıracağınız hasat,
ektiğiniz tohumlara bağlıdır.
Yaşadıklarınızdan şikayet ediyorsanız, çekim yasası size şikayetedeceğiniz daha fazla şey getirecektir. Başına gelenlerden
yakınan birini dinlerken, ona odaklanarak yakınlık gösterip onu
onayladığınızda da, o an düşündükleriniz yakınılacak durumları
kendinize çekmenize sebep olur.
Yasa, gayet basit çalışıyor ve düşüncelerinizle odaklandığınız
ne varsa hepsini size yansıtarak geri veriyor. Bu etkili bilgiyle,
düşündüklerinizi değiştirerek yaşamınıza dair her koşulu ve olayı
kesinlikle değiştirebilirsiniz.

(Tüm yaşamı değişmişti; çünkü olmasını istemediği, •
olmasından korktuğu, ya da kaçınmak istediği şeylere
odaklanmaktan vazgeçerek, gerçekleşmesini istediği olaylara
odaklanmıştı.)
Sizin ısrarla düşünerek çağırmadığınız hiçbir şey yaşamınıza giremez.

LISA NICHOLS
Tann'ya şükür bir bekleme süresi var ve bütün
düşüncelerimiz anında gerçekleşmiyor. Aksi taktirde
başımıza gelmeyen kalmazdı. Gecikme faktörü bize yardımcı
olarak isteklerimizin üzerinde düşünüp, onları yeniden
değerlendirmemize ve yeni seçimler yapmamıza fırsat tanıyor.

Düşünceleriniz üzerinde farkmdalık kazanmak için "ben
düşüncelerimin efendisiyim" cümlesi ile niyet çalışması da yapabilirsiniz.
Bunu sık sık tekrarlayın,bunun üstüne meditasyon yapın,
siz bu niyeti tuttukça, çekim yasası sayesinde bu gerçekleşecektir.

Bilmeniz gereken en önemli şey, iyi şeyler düşünürken insanın
kendisini kötü hissetmesinin imkansız olduğu. Bunun aksi,
duygularınızın nedeninin düşünceleriniz olduğunu belirten yasaya
aykırı düşer. Kendinizi kötü hissediyorsanız, aklınızdan size kendinizi
kötü hissettiren düşünceler geçiriyorsunuz demektir.
Düşünceleriniz frekansınızı belirlerken, duygularınız da size o an
hangi frekansta olduğunuzu bildirir. Kendinizi kötü hissettiğiniz
zaman, daha fazla kötü şeyi kendinize çekme frekansında olursunuz.
Çekim yasası buna cevap vererek size daha fazla olumsuz
görüntü ile kendinizi kötü hissettirecek şey göndermek
zorundadır.
Hem olumsuz düşüncelere sahip olup, hem de kendinizi iyi hissetmeniz
imkansızdır. Kendinizi iyi hissediyorsanız, bunun sebebi
iyi şeyler düşünüyor olmanızdır. Görüyorsunuz ki, hayatta her
istediğinize sahip olabilirsiniz. Bunun bir sınırı olmamakla birlikte
işin içinde bir bityeniği de yok değil: Kendinizi iyi hissetmek
zorundasınız. Peki ama istediğiniz şey de zaten bu değil miydi?
Yasa gerçekten kusursuz çalışıyor.
Parayı kendinize çekmek için, zenginlik konusuna odaklanmaksınız.
Yeterince paranız olmadığını vurgulayarak, parayı hayatınıza
çekmeniz imkansızdır; çünkü, bu yeterli paranız olmadığına dair
düşüncelere sahip olduğunuz anlamına gelir. Az paranız olduğuna
odaklanarak, yeterince paranız olmamasına dair anılmamış diğer
koşulları da oluşturmanıza sebep olur. Hayal gücünüzü sahneye
davet etmek ve istediğiniz kadar paraya şimdiden sahip
olduğunuza kendinizi inandırmak zorundasınız. Ashnda bunu
yapmak o kadar eğlenceli ki! Kendinizi zengin rolü yapıyor, ya
da zenginlik oyunu oynuyor gibi düşünürken, paraya dair güzel
şeyler hissedecek, bunu hissettikçe de paranın hayatınıza aktığını
göreceksiniz.
Size "Sır"a dair bir sır vermek istiyorum; sizi yaşamak istediklerinize
götürecek kısayol, şu an mutlu OLMANIZ ve mutluluğu
HİSSETMENİZDİR!

"Neye karşı koyarsan,o ısrarla olmaya devam eder"
Herhangi bir şeye direnmek, yayınlanmış görüntüleri değiştirmeye
çalışmaya benzer. Boş yere uğraşmış olursunuz. Asıl yapmanız
gereken, duygu ve düşüncelerinizle yeni sinyaller göndererek,
yeni görüntüler oluşturmak için kolları sıvamaktır.
Görünene direndiğinizde, hoşlanmadığınız bu görüntülere biraz
daha enerji ve güç katmış oluyor, daha da çoğalıp güçlenerek geri
gelmelerini sağlıyorsunuz. Sadece sonuç ve koşullar büyüyebilir,
çünkü Evren'in yasası böyledir.

JACK CANFIELD
Savaş karşıtı eylemler daha çok savaş getirir. Uyuşturucu
karşıtı faaliyetler de aslında uyuşturucuyu yaygınlaşıyor;
çünkü istemediğimiz bir şeye odaklanıyoruz: uyuşturucuya!

HALE DWOSKIN
Savaş karşıtıysanız, bundan vazgeçerek barış yanlısı olun.
Açlığa karşıysanız da, insanların tüketebileceklerinden
fazla yiyecek bulmalarından yana olun. Bir politikacıya
karşı olduğunuzda ise, onun rakibini destekleyin. Seçimler
genellikle insanların karşı çıktığı politikacının lehine
sonuçlanır, çünkü o, odak noktası olmuş ve bütün enerjiyi
çekmiştir.

JACK CANFIELD
Olmasını istemediğiniz şeyleri belirtmeniz normal, tamam;
çünkü, hu, "İstediğim şey şu" demenin tersi; ama, burada
başka bir olgu daha var; siz istemediklerinizden konuştukça,
bunların ne kadar kötü olduklarım anlattıkça, sürekli
bunlara dair konularda yazılar okudukça, sonra da korkunç
olduklarını söyledikçe, aslında onları çoğaltıyor, yenilerini
yaratıyorsunuz.

İstemediğiniz bir şeye dair görüntüler ortaya çıktığında,
düşüncenizi değiştirerek yeni bir sinyal yaymak size bağlı. Sorun
bir dünya meselesiyse, güçsüz değilsiniz. Bütün güç sizde. Mutlu
insanlara, yiyecek bolluğuna odaklanın. Baskın düşüncelerinizi
istenenler üzerinde yoğunlaştırm. Çevrenizde olan bitene rağmen,
sevgi ve iyilik duyguları yayarak, dünyaya çok şey verecek
yetenektesiniz.

"Sır"rı keşfettiğim zaman bir karar verdim; artık televizyonda haber
izlemeyecek, gazete okumayacaktım, çünkü bunlar beni mutsuz ediyordu.
Haber programlarını ve gazeteleri, kötü haber verdikleri için
suçlamak gerekmiyor. Evrensel bir topluluk olarak, bundan bizler
sorumluyuz. Manşette kocaman bir dram olduğunda daha çok gazete
satın alıyoruz. Ulusal ya da uluslararası bir felaket yaşandığında,
haber kanallarının izlenme oranları tavan yapıyor. Böylece, gazete
ve televizyon haber servisleri, bize daha çok kötü haber sunuyor,
çünkü toplum olarak onlara bunu istediğimizi biz söylüyoruz.
Medya sonuç, neden ise bizleriz. Çekim yasası faaliyette!
Bizler istediğimiz şeylere odaklanıp, onlara yeni sinyaller gönderdikçe,
haber programları ve gazeteler, bize sundukları haberleri
' değiştirecekler.




SIR ÖZETLERİ
Karşı koyduğunuz bir şeyi kendinize çekersiniz, çünkü heyecanlı ve
güçlü bir biçimde üzerine odaklanırsınız. Bir şeyi değiştirmek için,
hu fikre yoğunlaşarak, duygu ve düşünceleriniz aracılığıyla yeni
sinyaller verin.
Olumsuzluklara odaklanarak, dünyaya yardım edemezsiniz.
Yeryüzündeki olumsuz olaylara odaklandığınızda, onları çoğaltmakla
kalmaz, kendi yaşamınıza da olumsuzluk getirirsiniz.
Dünyaya dair sorunlara odaklanmak yerine, dikkatinizi ve enerjinizi
güvenmek, sevmek, bolluk, eğitim ve barış gibi konulara verin.
İyi şeyleri asla tüketip bitiremeyiz, çünkü ihtiyaç duyulandan çok
daha fazlası var. Yaşam bolluk ve bereket demek.
Duygu ve düşünceleriniz aracılığıyla, o sınırsız arza hafifçe dokunarak,
onu yaşantınıza katma kabiliyetine sahipsiniz.
Dünyadaki her şeyin değerini bilip, onları kutsarsantz,
olumsuzlukları ve uyuşmazlıkları yok ederek, kendinizi en yüksek
frekans olan sevgiyle aynı çizgiye getirirsiniz.

LISA NICHOLS
Bizler genellikle dikkatimizi beden dediğimiz, fiziksel
varlığımıza veririz. Aslında beden sadece ruhunuzu tutar.
Ruhunuz ise bir odayı dolduracak kadar büyüktür. Siz ebedi
yaşamsınız.

"Aklını hayatın karanlık yanlarına takarak,
geçmişteki şanssızlık ve düş kırıklıklarını tekrar
tekrar düşünen bir insan, aynı şanssızlık ve
düş kırıklıklarını gelecekte de yaşamak için
dua etmiş olur. Gelecekte bir gün başınıza
talihsizlikten başka bir şey gelmediğini
görürseniz, bu bugün bunu çağırıyor
olmamzdandır; ve kesinlikle de böyle olacaktır."

"Ben...im" dediğiniz zaman, bunu izleyen sözler, etkili bir gücü üretime
çağırıyor, çünkü siz orada söylediğinizin gerçekliğini ilan etmiş
oluyor bunu kesinlikle açıklıyorsunuz. Böylece, siz "yorgunum",
"param yok", "hastayım", "geç kaldım", "şişmanım", "yaşlıyım"
dediğiniz zaman. Lambadaki Cin ortaya çıkıyor ve; "Dileğin benim
için emirdir" diyor.
Bunları bildiğinize göre, bu iki güçlü sözcüğü "BEN ...İM" sözlerini
kendi yararınıza kullanmaya başlamanız iyi olmaz mı? "Bütün iyi
şeyler benim olur" cümlesine ne dersiniz? "BEN mutlu YUM, BEN
bereketliYİM, BEN sağlıklıYlM, BEN sevgiYİM, BEN dakikiM
BEN ebedi gençlikİM, BEN her gün enerji doluyUM."

Söz konusu olumlama şudur: "Ben mükemmel, kuvvetli, etkili,
sevecen, uyumlu ve mutlu bir bütünüm."

Dileğinizi kesinlikle olmuş gibi görün. Bu, isteğinizi, onu dilemiş olduğunuz
"Saniyede", ışık hızıyla ortaya koyacaktır, çünkü o Evrensel ruhsal
alanda bir olgudur ve o alan varolan her şeydir. Kafanızda bir şey
tasarladığınızda, bunun bir olgu olduğunu ve ortaya çıkmasına
dair herhangi bir şüphe olamayacağını bilin.
"Bu yasanın sizin için yapabileceklerinin
herhangi bir sınırı yok; kendi idealinize inanma
cesareti gösterin; bu idealin zaten başarılmış bir
şey olduğunu düşünün."
CHARLES HAANEL
Henry Ford motorlu araçlara dair düşünü ortaya koyduğunda,
çevresindekiler onunla alay etmiş, böyle "çılgın" bir hayalin
peşinden koştuğu için deli olduğunu düşünmüşlerdi. Henry Ford
kendisiyle alay edenlerden daha çok şey biliyordu. O, "Sır"ra ve
Evren'in yasasına vakıftı. ,
"Yapabileceğini de düşünsen, yapamayacağını ,
da düşünsen; her iki durumda da sen haklısın."

kendimi
geliştirmek için, hatırlamayı hatırlar, Evren'den beni hafifçe
dürterek aklımın takıldığı yer neresiyse oradan şimdiki zamana
getirmesini isterim. Bu nazik bir dirsek darbesi; yürürken bir
yere toslamam, bir şey düşürmem, abartılı bir gürültü, bir siren
ya da geçip giden bir tehlike olabilir. Bu tür hareketlerin tamamı,
aklımın başka yerlere takıldığını söyleyerek, şimdiki zamana
geri gelmesi konusunda beni uyaran işaretlerdir. Bu sinyalleri
aldığımda, hemen durur; "Şu an ne düşünüyorum? Ne hissediyorum?
Bunların farkında mıyım?" diye kendime sorarım. Bunları
sorduğum zaman ise, tabii ki, farkında olurum. Kendi kendinize
farkında olup olmadığınızı sorduğunuzda, siz de oradasınız ve
farkındasınız demektir.

Hoşunuza giden şeyleri yapın ve kendinizi mutlu edin. Sizi
mutlu eden şeyin ne olduğunu bilmiyorsanız, kendinize; "Beni
ne mutlu eder?" sorusunu sorun. Cevabı bulup, kendinizi ona,
mutluluğunuza adadığınızda ise, çekim yasası, sevindirici insanları,
koşulları, olayları ve fırsatları hayatınıza çığ gibi yağdıracak;

Şimdi mutlu olun. Şu an kendinizi mutlu hissedin. Yapmanız
gereken tek şey bu. Bu kitabı okumakla kazandığınız tek şey bu
olsa bile, "Sır"rın büyük bir kısmını elde ettiniz demektir.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst