Hepimizin eninde sonunda sorduğu bir soru evlilik nedir? Bence evlilik, çöl ile suyun birleşmesidir. İkisi de zıt gibi görünse iki ruhun birbirlerine susamışçasına özlemidir. Ancak su fazla olursa çölü bir bataklığa çevirir, çöl fazla olursa suyu kurutur. Ancak dengede olduğu zaman çöl ve su bir anlam taşır. İşte evlilikte esas olan dengedir. Sevgide, saygıda, paylaşımda bir denge olmalı.
Evleneceğimiz kişi ile ve sonrası yıllarda hep tatlı hayaller kurmaz mıyız? Ancak geçen yıllar, o pembe hayallerin üstünü bir karabulut gibi örtmez mi? Neden? Eşler birbirlerine zaman içinde alışırlar ve kendilerini birbirleri için vazgeçilmez gibi görürler. Artık eskisi gibi kendilerine dikkat etmez ve diğerine hoyratça davranışlarda bulunmazlar mı? İşte artık evlilikte tehlike çanları çalmaya başlamıştır. Çöl ve su birbirlerini sevdiği ve birbirlerine ihtiyaçları olduğu gerçeğini görmezlikten gelmeye başlamışlardır. Aslında her ikisi de sevgiye ve ilgiye muhtaçlardır. İletişimin geliştiği bu günlerde insanlar hep sevgi ve ilgi aramaktadırlar. Sanal da olsa ruhlarını tatmin etmeye çalışmaktadırlar.
Çocuklar ise olaya başka bir boyut kazandırır. Artık her şey çocuklar için yaşanmaya başlar. Onların gelecekleri üzerine planlar yapılırken çöl çöllüğünü unutur su ise su olduğunu.
Bu iletişimi öncelikle en yakınımızda arayalım. Empati yapalım ve de sempatizmi de unutmayalım. Sevgi ve saygı istenmez, yaratılır. Çöl severse sevilir, Çöl saygınsa sayılır. Yine aynı değerler su için de geçerlidir.
Bugün tekrarı yok gerçeğini vurgulayarak şimdiki zamanı en iyi şekilde yaşamak ve elimizdeki değerlerin kıymetini bilerek yaşantımızı devam ettirmek çok zor sizce?
alıntıdır
Evleneceğimiz kişi ile ve sonrası yıllarda hep tatlı hayaller kurmaz mıyız? Ancak geçen yıllar, o pembe hayallerin üstünü bir karabulut gibi örtmez mi? Neden? Eşler birbirlerine zaman içinde alışırlar ve kendilerini birbirleri için vazgeçilmez gibi görürler. Artık eskisi gibi kendilerine dikkat etmez ve diğerine hoyratça davranışlarda bulunmazlar mı? İşte artık evlilikte tehlike çanları çalmaya başlamıştır. Çöl ve su birbirlerini sevdiği ve birbirlerine ihtiyaçları olduğu gerçeğini görmezlikten gelmeye başlamışlardır. Aslında her ikisi de sevgiye ve ilgiye muhtaçlardır. İletişimin geliştiği bu günlerde insanlar hep sevgi ve ilgi aramaktadırlar. Sanal da olsa ruhlarını tatmin etmeye çalışmaktadırlar.
Çocuklar ise olaya başka bir boyut kazandırır. Artık her şey çocuklar için yaşanmaya başlar. Onların gelecekleri üzerine planlar yapılırken çöl çöllüğünü unutur su ise su olduğunu.
Bu iletişimi öncelikle en yakınımızda arayalım. Empati yapalım ve de sempatizmi de unutmayalım. Sevgi ve saygı istenmez, yaratılır. Çöl severse sevilir, Çöl saygınsa sayılır. Yine aynı değerler su için de geçerlidir.
Bugün tekrarı yok gerçeğini vurgulayarak şimdiki zamanı en iyi şekilde yaşamak ve elimizdeki değerlerin kıymetini bilerek yaşantımızı devam ettirmek çok zor sizce?
alıntıdır