Sual: Farzla haram, sünnetle mekruh veya vacible mekruh çakışırsa ne yapmak gerekir?
CEVAP
Maddeler halinde bildirelim:
1- Farzla haram çakışınca, haram işlememek için, farz tehir edilir veya yerine göre terk edilir. Çünkü haramdan kaçmak, farzı yapmaktan önce gelir. Hadis-i şerifte, (Ufacık bir günahtan kaçınmak, bütün cin ve insanların ibadetleri toplamından daha iyidir) buyuruldu. Haramdan kaçmanın sevabı, farzları yapmanın sevabından daha fazladır. Haram işleyerek farz yapılmaz. Farzla haram bir araya gelince, yani farzı işlerken haram işlemek mecburiyeti olunca, haram işlememek için farz tehir edilir. Birkaç örnek verelim:
a) Üstünde çok necaset bulunan kimse, avret yerini açmadan veya başka bir sebeple temizlemesi mümkün değilse, başka elbisesi de yoksa o haliyle kılar, çıplak kılmaz. Sonra temiz elbise bulsa, artık o namazı iade etmez.
Böyle güç durumlarda, necaseti temizlemenin farz olmadığı Maliki mezhebi taklit edilirse, mesele kalmaz.
Necaseti temizleme imkânı olsa; ama yanında yabancılar varsa, temizlemeden namazını kılar. Çünkü başkalarının yanında avret yerini açmak yasak, necaseti temizlemekse emirdir. Emirle yasak bir araya gelince, yasaktan kaçılır, yani avret yeri açılmaz.
b) Zengin olan bir kadının, hacca gitmesi farzdır. Hacca yalnız gitmesiyse haramdır. Mahremi bulunmadığı müddetçe, haram işleyerek, yalnız başına hacca gidemez. Farzı tehir eder. Sonra da gidemezse, (Ben ölene kadar hacca gidemezsem, yerime vekil gönderilsin) diye vasiyet eder.
2- Vacible tahrimen mekruh çakışınca, vacib tehir veya terk edilir. İki örnek:
a) Secde-i tilavet vacibdir; fakat kerahat vaktinde yapılması caiz olmaz.
b) Secde-i sehv yapmak vacibdir. İkindi namazını kerahat vaktine bırakan kimse, ikindiyi kılarken secde-i sehvi gerektiren bir şey yapsa, mekruh vakit girdiği için secde-i sehv yapmaz. Tahrimen mekruh işlememek için, vacib terk edilir.
3- Mekruhtan kaçmak, sünneti yapmaktan önce gelir. Mekruh işleyerek sünnet yapılmaz. Birkaç örnek verelim:
a) Cemaatle namaz kılınırken, sünnete başlamak mekruhtur. Sabah namazının sünnetini kılmamış olan, sünneti kılarsa, cemaate yetişemeyeceğini anlarsa, sünneti kılmaz. Hemen imama uyar. Cemaate son oturuşta olsun yetişeceğini anlarsa, sünneti caminin dışında, giriş kısmındaki bölümde veya direk arkasında çabuk kılar. Böyle yer yoksa sünneti kılmaz; çünkü cemaatle kılınırken, nafile kılmak mekruhtur. Mekruh işlememek için sünnet terk edilir.
b) Cemaatle namaz kılmak sünnettir. Takkesiz namaz kılmak mekruhtur. Takkesi olmayan cemaate uymaz, takkeyi bulup yalnız kılması, takkesiz cemaatle kılmaktan evladır.
c) Aşure günü oruç tutmak sünnettir. Ancak Yahudilere benzememek için, yalnız Aşure günü oruç tutmak mekruh olur. Muharrem ayının 9. ile 10. veya 10. ile 11 günü birlikte tutulursa mekruh olmaz.
ç) Bir işe sünnet ve mekruh denmişse, o işi yapmamak gerekir. Mesela teşehhüdde parmak kaldırmak için, farklı rivayetlerde sünnet, mekruh, hatta haram bile denmiştir. O halde, sünnet veya mekruh denildiği için teşehhüdde parmak kaldırılmamalıdır.
d) Sarık sarmak ve entari giymek, sünnet-i zevaiddir. Bunları giyip sokakta gezmek fitneye sebep olacaksa, sokakta giyilmez; çünkü fitneye sebep olmak haramdır. Mekruhla sünnet çakışınca bile, sünnet terk edilirken, haramla sünnet çakışınca, haram işlememek için, sünnet elbette terk edilir.