Her Giden Ardından Bir Bekleyen Bırakır
Bazen ister "bekle beni" der..
Bazen de "bekleme hayatına devam et" der...
Bu bekleme demenın ardında bır
beklenme isteği vardır hep...
Nedense herkes bırı tarafından beklenmeyı özler.
Özlenmeyi özler, ya da birinin hayatında hep var olmayı bilmektir güzel olan.
Ve her kalan yüreğindeki acısıyla "bekleyeceğim" der.
Dönmeyeceğini bile bile...
Gelmeyeceğini bile bile...
Sevmeyeceğini bile bile...
Ve bekler...
Ta ki bir gün artık ümitler kesilip,
yolların tamamen ayrı olduğu fark edilene kadar...
Ve başlar keşkeler, pişmanlıklar...
Yanı başımızdayken fark etmediğimiz bir çok ayrıntı takılır hafızalara. Oysa, "ne güzelmiş yaşanılanlar" dersiniz... "Meger ne çok sevmişim" dersiniz...
Ve belki de hiç sevilmediğinizi fark edersiniz.
En acısı da budur ya! zaten. Sevilmeden sevdiğinizi fark ettiğinizde
beyninizi yer binlerce soru... Başlarsınız cevabı besbelli olan sorulara kendinizce cevap aramaya...
Ve sorgulama zamanı gelir kendinizce...
Oysa unutursunuz bir şeyi,
"Aşk Sorgulanmadan Yasanmalıdır..."
Ama unutursunuz bu kuralı "nedenler ve niçinler" kemirir beyninizi...
Ağlamak sizin için kacınılmaz bir seçimdir. Ağlarsınız herşeye ve her
olaya...
Baktıgınız her yer "onda" biter...
Gördüğünüz her şeyde "onu" ararsınız...
Aynadaki görüntünüzde bir yansıma, sokaktaki köşe başında bir kucaklasmadır...
Yağan yağmurdur, denizdeki yakamozdur "o", gecelerin ayı, gündüzlerin güneşidir "o"
Ve son cümleler dökülür artık dilinizden...
Başkaca diyebileceğiniz bir şey kalmamıstır çünkü...
Tıpkı yüreğinizi sizden aldığı gibi giderken cümlelerinizi de götürmüştür yanında...
Sessizlik kalır geriye biten bir sevgiden...
Ve Ayrılık Urganı kalır boynunuzda "yağlı bir ilmek gibi..."
Sanki biri ha çekti ha çekecek...
Durdu sanırsınız dünyayı, ha battı ha batacak...
Ama ne dünya durur ne de o ilmek çekilir...
Hayat devam ediyordur ve bu çarkın içinde sizi de bilmediğiniz başka
diyarlara sürüklüyordur...
Bitecek sanırsınız acınızı ama bitmez... Sadece bir yerlere saklanır
yüreğinizde... Bir şarkida, bir şiirin içli mısralarında ve belki de bir sözde kanamaya hazır bir yaradır o artık...
"Sessizliğin İçinde Bir Çığlık, Karanlığın İçinde Bir Işık, Yürekte Kapanmaz Bir Yaradır o Artık
-Alıntı-
Bazen ister "bekle beni" der..
Bazen de "bekleme hayatına devam et" der...
Bu bekleme demenın ardında bır
beklenme isteği vardır hep...
Nedense herkes bırı tarafından beklenmeyı özler.
Özlenmeyi özler, ya da birinin hayatında hep var olmayı bilmektir güzel olan.
Ve her kalan yüreğindeki acısıyla "bekleyeceğim" der.
Dönmeyeceğini bile bile...
Gelmeyeceğini bile bile...
Sevmeyeceğini bile bile...
Ve bekler...
Ta ki bir gün artık ümitler kesilip,
yolların tamamen ayrı olduğu fark edilene kadar...
Ve başlar keşkeler, pişmanlıklar...
Yanı başımızdayken fark etmediğimiz bir çok ayrıntı takılır hafızalara. Oysa, "ne güzelmiş yaşanılanlar" dersiniz... "Meger ne çok sevmişim" dersiniz...
Ve belki de hiç sevilmediğinizi fark edersiniz.
En acısı da budur ya! zaten. Sevilmeden sevdiğinizi fark ettiğinizde
beyninizi yer binlerce soru... Başlarsınız cevabı besbelli olan sorulara kendinizce cevap aramaya...
Ve sorgulama zamanı gelir kendinizce...
Oysa unutursunuz bir şeyi,
"Aşk Sorgulanmadan Yasanmalıdır..."
Ama unutursunuz bu kuralı "nedenler ve niçinler" kemirir beyninizi...
Ağlamak sizin için kacınılmaz bir seçimdir. Ağlarsınız herşeye ve her
olaya...
Baktıgınız her yer "onda" biter...
Gördüğünüz her şeyde "onu" ararsınız...
Aynadaki görüntünüzde bir yansıma, sokaktaki köşe başında bir kucaklasmadır...
Yağan yağmurdur, denizdeki yakamozdur "o", gecelerin ayı, gündüzlerin güneşidir "o"
Ve son cümleler dökülür artık dilinizden...
Başkaca diyebileceğiniz bir şey kalmamıstır çünkü...
Tıpkı yüreğinizi sizden aldığı gibi giderken cümlelerinizi de götürmüştür yanında...
Sessizlik kalır geriye biten bir sevgiden...
Ve Ayrılık Urganı kalır boynunuzda "yağlı bir ilmek gibi..."
Sanki biri ha çekti ha çekecek...
Durdu sanırsınız dünyayı, ha battı ha batacak...
Ama ne dünya durur ne de o ilmek çekilir...
Hayat devam ediyordur ve bu çarkın içinde sizi de bilmediğiniz başka
diyarlara sürüklüyordur...
Bitecek sanırsınız acınızı ama bitmez... Sadece bir yerlere saklanır
yüreğinizde... Bir şarkida, bir şiirin içli mısralarında ve belki de bir sözde kanamaya hazır bir yaradır o artık...
"Sessizliğin İçinde Bir Çığlık, Karanlığın İçinde Bir Işık, Yürekte Kapanmaz Bir Yaradır o Artık
-Alıntı-