Hiç Düşündünüz mü? Ya Özürlü Olsaydınız

Gülümse

Daimi Üye
Katılım
28 Şubat 2009
Mesajlar
3.793
Tepki
7.105
Puan
113
Konum
istanbul


Hiç Düşündünüz mü? Ya Özürlü Olsaydınız... Arşivden…
Siz hiç dış dünyayla irtibat kuramayan, iç dünyasında yalnızlık oyunu oynayan birini gördünüz mü?
Siz hiç oturma çağını ya da yürüme çağını geçtiği halde oturamayan, yürüyemeyen birini gördünüz mü?
Siz hiç konuşamayan, derdini anlatamadığı için alay konusu olan birini gördünüz mü?
Siz hiç göremediği için karanlık bir dünyada yaşayan, alay edilen hatta taciz edilen birini gördünüz mü?
Siz hiç yaşıtlarının anladığını anlayamayan, onlardan daha geç anladığı için bu durumun üzüntüsünü yaşayan birini gördünüz mü?
Siz hiç hareketlerini kontrol edemediği için sallanarak yürüyen, ama sağlıklı insanların deli diyerek korkup kaçtığı birini gördünüz mü?
Siz hiç en olmadık yerlerde (sokakta-otobüste) sara-epilepsi nöbeti geçirip kaskatı olan, çırpınan, etrafındaki insanları ne yapacaklarını bilemez hale getiren birini gördünüz mü?
Bu saydıklarımdan birini ya da birkaçını mutlaka görmüşsünüzdür. Şimdiye kadar görmediyseniz, dışarı çıktığınızda etrafınıza dikkatle baktığınızda mutlaka görürsünüz.
Şimdi bir dakikanızı bana ayırmanızı istiyorum. Sadece bir dakikanızı.
Kapatın gözlerinizi ve bu insanlar gibi bir engeliniz olduğunu düşünün.
Yürüme engelinizin olduğunu düşünün. Yürüyemiyor, koşamıyor hatta kendi işlerinizi bile yapamıyorsunuz. Yani, hep birilerinin yardımına ihtiyacınız var.
Konuşamadığınızı ve duyamadığınızı düşünün. Bir şeyler söylemek istiyorsunuz olmuyor, sesiniz çıkmıyor. Birileri size bir şeyler söylüyor ama duyamıyorsunuz. Duyamadığınızı da söyleyemiyorsunuz. Karşınızdaki yanlış anlıyor, size kızıyor. Üzülüyorsunuz ama elinizden bir şey gelmiyor.
Göremediğinizi düşünün. Hazır gözleriniz kapalıyken, biraz deneme yapın. Bir şeyler yapmaya çalışın gözleriniz kapalıyken, etrafınızdaki nesnelere çarpmamaya çalışarak. Karanlığın, insana güvensizlik verdiğini hissedin. Her an, başınıza gelebilecek tehlikeleri göremediğinizi düşünün. Sonra görme engelli insanların bu korkuları, bu duyguları hayatları boyunca hissederek yaşadıklarını düşünün.
Ya da fiziksel olarak sağlıklı olduğunuzu ama zihinsel olarak problemli olduğunuzu düşünün. Anlamıyorsunuz. Size söylenenleri anlamıyorsunuz. Bakkala gitmeyi beceremiyorsunuz. Otobüse yalnız binemiyor hatta yalnız dışarı çıkamıyorsunuz. Çünkü yalnız çıkarsanız kaybolabilirsiniz.
Zor değil mi? Bir dakika böyle olmak bile zorken, engelli insanlar hayatları boyunca engelleriyle yaşamak zorundalar, onların hayatlarını bir nebze olsun kolaylaştırmaksa biz sağlıklı insanların işi.
Engelli insanların sağlıklı insanlarla, aynı toplum içerisinde yaşayabilmeleri ve kendi ihtiyaçlarını karşılayabilecek duruma gelebilmeleri -ki bu, engellerini bir nebze kontrol altına almalarıyla sağlanabilir- için engellerine göre Özel Eğitim almalarıyla mümkün olabilir.
 

ferah

Daimi Üye
Katılım
2 Ocak 2010
Mesajlar
6.141
Tepki
9.342
Puan
113
Konum
izmir
gelecekte neler yaşayacağımız hiç belli değil,belki şuan sağlıklıyız ama bir kaza sonucu özürlü olabilirizde(allah korusun)
bundan 6 yol önceydi ölüm acıları ve birçok sıkıntı üst üste gelince dizlerim tutmadı ,dilim şişti hissine kapıldım konuşamadım ,ellerim kasıldı o an felç geçirdiğimi düşündüm,ayrıca şiddetli kalp çarpıntısı,ehvah hem felç hem kalp krizi diye düşündüm.eşim acilen 9 eylül hastanesine götürdü.bir sürü tahlil araştırma...meğerse majör depresyonmuş üst üste gelen sıkıntılara vücudun tepkisiymiş.işte o zaman özürlü olanların neler çektiğini anladım ben .allah kimseye göstermesin
 

Arina

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
49.102
Tepki
50.485
Puan
113
Yaş
41
Konum
..
Allah kimseye göstermesin ve yaşatmasın

ferah ablacım çok geçmiş olsun. Allah bir daha yaşatmasın
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst