İffet ve Haya Timsali Genç Kzlar

-sumeyye

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
5.596
Tepki
4.990
Puan
113
Yaş
45
Konum
İstanbul
Gerek Hz Şuayb’ın kızları ve gerekse Hz Meryem de genç kızlık dönemlerini yaşayan müslüman kızlar için örnek gösterilmişlerdir

Şimdi, yaşadıkları çağ itibariyle daha önce olan Hz Şuayb’in kızlarından bahsedelim

Hz Musa’nın kıssasında onlara da yer veren Allah Teâlâ, dikkatimizi çekecek bir ifade kullanmaktadır

"Onlardan biri utana utana yürüyerek Musa’ya geldi ve şöyle dedi: "Babam sizi, koyunlarımızı sulamanıza karşılık olmak üzere ücretinizi vermek için çağırıyor"1

Ayeti yorumlayan müfessirler, Hz Şuayb’ın bu kızının haya ve utanma duygusu içinde yürüyerek ve örtüsünü üzerine almış bir şekilde Hz Musa’ya geldiğini ifade etmektedirler "Haya üzere / utana utana yürümek" tabirinin özellikle zikredilmesinde, genç kızlar için bir örnek teşkil etmesi kastedilmiştir kanaatindeyiz Dolayısıyla, "Haya güzel bir şeydir, ama kadında daha güzeldir" sözünün ne denli önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkmaktadır

Yine Kur’ân ayetlerinde Hz Meryem’e geniş yer verildiği görülmektedir Ayetlerde onun, annesi tarafından mabede adandığı, doğumundan itibaren Hz Zekeriyya gibi salih ve bilgili bir peygamberin gözetiminde Allah tarafından "güzel bir nebat gibi yetiştirildiği", ergenlik çağına erdiğinde ise mabedin bir köşesinde inzivaya çekildiğinden bahsedilmektedir2 Kendisini ibadete vermesi sebebiyle, tefsirlerde "el-Betûl" olarak vasıflanan Hz Meryem, Kur’ân-ı Kerim’de adı bizzat zikredilen tek kadın olmakla ayrı bir önem taşımaktadır3 Hz Zekeriyya ne zaman onun yanına girse, orada mevsimi olmayan meyvelerle karşılaşmaktaydı Bu olağanüstü hadisenin kaynağını sorunca, Hz Meryem şu cevabı vermişti: "Bunlar bana Allah katından geliyor Zira O, dilediğini hesapsız ve hiçbir zahmete sokmadan rızıklandırır"4 Bundan sonraki hadiseleri Kurân bizlere şöyle aktarmaktadır:

"Ey Muhammed! Kitab’da Meryem’i de an O ailesinden ayrılarak doğu yönünde bir yere çekilmişti Sonra insanlardan gizlenmek için bir perde germişti Cebrail’i göndermiştik de ona tam bir insan şeklinde görünmüştü Meryem: "Eğer Allah’tan sakınan bir kimse isen, Senden Rahman’a sığınırım" dedi Cebrail: "Ben temiz bir oğlan bağışlamak için Rabbinin sana gönderdiği bir elçiyim" dedi Meryem: "Bana herhangi bir insan dokunmamış iken ve ben de kötü bir kadın olmadığıma göre nasıl olur da bir oğlum olabilir?" dedi Cebrail:"Bu böyledir Çünkü Rabbin, "bu bana kolaydır Onu insanlar için bir mucize ve katımızdan da bir rahmet kılacağız; hem bu önceden kararlaştırdığımız bir iştir" diyor" dedi Meryem oğlana hamile oldu, o haliyle uzak bir yere çekildi Doğum sancısı onu bir hurma ağacının dibine gitmeye mecbur etti ve şöyle dedi: "Ah! Keşke bundan önce ölmüş olsaydım da unutulup gitseydim" Alt tarafından bir ses şöyle seslendi: "Sakın üzülme! Rabbin, içinde bulunanı şerefli kılmıştır"5

Hz Meryem son derece mahçup ve çekingen bir tabiate sahipti Cebrail ona tam bir insan suretinde görünmüştü Ancak o ilk defa karşılaştığı bu genç insana "Eğer Allah’tan korkan bir kimse isen, ben senden Allah’a sığınırım" demek suretiyle kendisine herhangi bir kötülük yapmamasını rica etmişti Bu sözler, onun iffet ve haya sahibi biri olduğunun ifadeleridir

Öte yandan Allah’ın dilemesiyle Hz İsa’ya hamile kalan Hz Meryem’in, doğum sancıları çektiği sırada söylediği sözler de dikkat çekicidir Namuslu ve iffetli bir kişi iken böyle bir durum ile karşı karşıya kalıp, insanlara bunu ne şekilde izah edeceğinin sıkıntısını taşıdığı bir hâlet-i ruhiye içinde söylediği, "Ah! keşke bundan önce ölseydim de unutulup giden biri olsaydım" sözleri de onun psikolojik durumunu yansıtan en güzel ifadelerdir Hz Meryem, ayette, bizlere, "Allah Teâlâ’nın dünyadaki bütün kadınlara üstün kıldığı"6 bir şahsiyet olarak tanıtılırken, en önemli vasfının, iffet ve haya timsali, edeb ve takva sahibi, kendisini ibadete veren biri olduğu vurgulanmaktadır

Her ne kadar, büyük bir sınavla karşı karşıya kalsa da, Allah’a olan güzel kulluğu sebebiyle, oğlu Hzİsa’nın mucizeleriyle Cenab-ı Hak, onu insanların töhmetinden ve şerrinden korumuş ve sonuçta onu bir peygamber annesi kılarak ismini insanlar arasında hep saygıyla anılan bir kişi yapmıştır Bu da gösteriyor ki, iffet ve hayanın, kulluk ve takvanın karşılığı Allah tarafından öncelikle dünyada ödüllendiriliyor
alıntı
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst