'İyi beslenen ve sütü az olan annelere beslenme önerileri verilebilir' diyen Dr. Gülnihal Şarman, "Günde iki büyük bardak bitki çayı ya da boza gibi malt içeren içecekleri tüketmek sütü artırır" diye konuşuyor.
Acıbadem Maslak Hastanesi Yenidoğan Uzmanı Dr. Gülnihal Şarman, yeni bebekleri olan annelere sütlerini artırmak için tavsiyelerde bulundu:
►Anneler özel bir süt diyeti yapmalı mı? Daha çok süt verebilmek için neler yemeliler?
Annenin verdiği süte, yediği ve içtiği ürünlerin yüzde 1'i geçer. Kimi zaman emziren annelerin diyetlerinin kısıtlandığını ya da 'süt yapar' diye çok kalorili yiyeceklerin önerildiğini görüyoruz. Doğum sonrasında annelerde gaz ve hazımsızlık şikayetleri oluyor. Sezaryenden sonra bu şikayetler daha çok görülüyor. Bu durum geçene kadar haşlanmış, zeytinyağlı ve bol sıvılı bir diyet izlemek iyi olur. Sulu tencere yemekleri de son derece uygundur. En önemli diyet önerimiz annenin gaz yapan yiyecekleri yememesidir. Örneğin; süt içip gaz sancısı çeken bir annenin bu dönemde yoğurt yemesi daha uygundur.
Süt verirken diyet olmaz
► Anne sütünü artırmak için diyetisyen desteği alınmalı mı?
İyi beslenen ve sütü az olan anneye bazı beslenme önerileri verilebilir. Burada süt artırıcı besinlere başvurulabilir. Kimi bitkisel çaylar, anne sütünü artıran özellikleriyle dikkat çeker.
► Peki bu çaylardan ne kadar içmek gerekir?
Günde iki büyük bardak yani ortalama 400 ml içilmesi önemlidir. Ancak boza gibi malt içeren içecekler de sütü artırıcı etki yapar. Annenin ciddi bir beslenme sorunu yoksa sütü çok etkilenmez. Ancak kilo vermek için ciddi bir diyet yapıp ayda bir kilodan fazla kaybederse sütü beslemeyebilir. Anneler diyet yapacaklarsa, diyetisyene başvurmalı.
► Annenin sütü gelmezse depresyonu artar mı?
Süt vermesi konusunda bazen annelere baskı yapılıyor. Sütü yetersiz gelen anne ise kendisini beceriksiz sanıyor, bebeğini büyütemediğini düşünüyor. Bunu, özellikle eğitim seviyesi yüksek anneler yaşıyor. Oysa ki annenin yettiği kadar sütü bebeğine vermesinin de olumlu etkiler yapacağını bildirmemiz gerekiyor. Annenin lohusalık bunalımını atlatması için çevresinin de desteğine gereksinimi var. Yapamadıklarını değil, yaptıklarını vurgulamak gerekiyor.
Meme sarhoşu olabilir
► Bebek emzirirken uyutulmalı mı uyutulmamalı mı?
İlk aylarda bebek emerken hem açlığını gideriyor, hem de anne ile temas kurarak rahatlıyor. Bebeğin memede uyuyakalmasına 'meme sarhoşluğu' deniliyor. Bu rahatlığa erişen bebek, bir sonraki emmelerinde de benzer huzuru buluyor. Memede uyutmanın bebek için sakıncası yok! Bir yaşını geçip de annesini günde 10-15 kere emip, emzik gibi kullanan bebeklere karşı ise dikkat edilmeli.
Süt artıran bitki çayları
►Keçi sedefi
► Çemen otu
► Rezene
► Mine
►Amber çiçeği
Memeyi kesme kararını anne değil bebek versin
►Süt kesilince bebeğe emzik ya da biberon verilmeli mi?
Memeden ayrılma kararını bebeğin vermesi çok önemli. Eğer zorla memeden uzaklaştırılırsa bebeğin emme gereksinimi devam edebilir. Yenidoğan bebeklerin ilk aylarında emzik veya biberonla tanışmalarını arzu etmiyoruz. Çünkü bu, onların anne memesini öğrenmelerini güçleştiriyor. Bazı bebekler aç olmasalar da çok emmek istiyor. Böyle bebeklere de birinci aydan sonra emzik veriyoruz. Emmeyi seven bir bebek, iki yaşına kadar biberon kullanabiliyor.
► Anne, sütü kesilse de bebeği memede tutmalı mı, memede tutulursa süt yeniden gelir mi?
Aslında bu soruya 'Sütten niye kesildi?' diye yaklaşılmalı. Eğer anne, emme seanslarını azalttıysa sütü de azalır. Bebek artık emmiyor diye düşünür. Ancak burada sütün üretimi için gerekli şartın bebeğin gelişimine uygun sıklıkta anneyi emmesi olduğu unutulmamalıdır. Günler içinde biberonla beslenme süresi artan bebekler, memeden uzaklaşır. Böyle bir durum gelişirse bebeğin biberonla beslenmesi azaltılıp, emme seansları artırılmalıdır.
Dokuz ay süt içen bebek büyüyünce şişmanlamaz
►Bebek şişmansa anne daha az ve daha uzun aralıklarla mı emzirmeli?
Emen bebeklerin ileride şişman olup olmamaları konusunda yapılan çalışmaların sonuçlarına göre bu şişmanlığın geçici olduğu gözlenmiştir. Hatta anne sütünün obeziteden koruduğu biliniyor. Bebeğin meme emdiği sürece obeziteden korunduğu düşünülüyor. Örneğin; dokuz ay anne sütü almış bir bebeğin obezite riski yüzde 30 azalıyor. Biz çocuk hekimleri, sadece anne sütü alarak kilosu ve boyuna göre ileri giden bebeklerin ileriki aylarda hareketlenerek kilo fazlalarını attıklarını gözlemliyoruz. Anne sütü asla şişmanlatmaz. Anne sütü emen bebeğe de asla ve asla diyet yaptırılmaz.
Emen çocuk daha mı zeki oluyor?
►İyi emzirilemeyen çocuk geç mi konuşur, geç mi yürür?
Hayır. Emzirmemenin konuşma sürecine ve motor gelişime çok direkt katkısı yoktur. Çünkü bugünkü mama alternatifleri bebeğin kemik gelişimini ve vitamin gereksinimini sağlar şekilde hazırlanmıştır. Anne sütü alamayan bebeklere ilk sene boyunca anne sütü yerine formül mama verilmelidir. Emen bebeklerin daha akıllı oldukları görüşü vardır. Bu çalışmalar, IQ puanlarının 3-7 puan daha fazla olduğunu göstermektedir. Emziremeyen anne üzülmemelidir. Çünkü bebeğiyle oynayan, gelişimine özen gösteren anneler, bu IQ farkını rahatlıkla kapatırlar.
► Daha az besleyici süt var mı?
Aslında normal beslenen, sütü yeterli olan, bebeği iyi emen annelerin sütleri birbirine çok benzer. Sütün besleyici ve daha doyuran kısmı ilk beş dakikadan sonra akan yağlı kısmıdır. Bir memeyi iyice sağan anne, bebeğini tam doyurur. Eğer anne bazı önemli besin gruplarını hiç tüketmiyorsa, bebeği iyi beslenemeyebilir.
Erken doğanların kilosu yakından takip edilmeli!
►Bebek düşük ağırlıktaysa anne daha uzun mu memede tutmalı?
Bu çok önemli bir konu. Düşük ağırlıklı bebekler yani 2.5 kilonun altındaki bebeklere dikkat edilmeli. Eğer bebek 37. haftadan erken doğduysa onlara 'geç preterm' diyoruz. Bu bebeklerin emme gücü zayıf olabiliyor. 34-36 hafta arasında doğanların yutma güçleri zayıf kalabiliyor. Bu bebekler, 10 sefer 45-60 dakika memede 'emsinler' diye kalırlarsa, anne sütünden aldıkları tüm enerjilerini emerek sarf edebiliyorlar. Bu dönemde kilo takibi büyük önem taşıyor. Emen bebeklerin tartı takibiyle ne kadar büyüdüğü belirleniyor. Eğer bebek zamanında ancak düşük doğum tartısıyla doğduysa biraz daha rahat olabiliyoruz. Çünkü bu bebeklerin emme ve yutma yetenekleri yerinde oluyor. Emmek onları yormuyor. Yine de emen bebeklerin ilk hafta tartımı büyük önem taşıyor.
Alıntıdır!
Acıbadem Maslak Hastanesi Yenidoğan Uzmanı Dr. Gülnihal Şarman, yeni bebekleri olan annelere sütlerini artırmak için tavsiyelerde bulundu:
►Anneler özel bir süt diyeti yapmalı mı? Daha çok süt verebilmek için neler yemeliler?
Annenin verdiği süte, yediği ve içtiği ürünlerin yüzde 1'i geçer. Kimi zaman emziren annelerin diyetlerinin kısıtlandığını ya da 'süt yapar' diye çok kalorili yiyeceklerin önerildiğini görüyoruz. Doğum sonrasında annelerde gaz ve hazımsızlık şikayetleri oluyor. Sezaryenden sonra bu şikayetler daha çok görülüyor. Bu durum geçene kadar haşlanmış, zeytinyağlı ve bol sıvılı bir diyet izlemek iyi olur. Sulu tencere yemekleri de son derece uygundur. En önemli diyet önerimiz annenin gaz yapan yiyecekleri yememesidir. Örneğin; süt içip gaz sancısı çeken bir annenin bu dönemde yoğurt yemesi daha uygundur.
Süt verirken diyet olmaz
► Anne sütünü artırmak için diyetisyen desteği alınmalı mı?
İyi beslenen ve sütü az olan anneye bazı beslenme önerileri verilebilir. Burada süt artırıcı besinlere başvurulabilir. Kimi bitkisel çaylar, anne sütünü artıran özellikleriyle dikkat çeker.
► Peki bu çaylardan ne kadar içmek gerekir?
Günde iki büyük bardak yani ortalama 400 ml içilmesi önemlidir. Ancak boza gibi malt içeren içecekler de sütü artırıcı etki yapar. Annenin ciddi bir beslenme sorunu yoksa sütü çok etkilenmez. Ancak kilo vermek için ciddi bir diyet yapıp ayda bir kilodan fazla kaybederse sütü beslemeyebilir. Anneler diyet yapacaklarsa, diyetisyene başvurmalı.
► Annenin sütü gelmezse depresyonu artar mı?
Süt vermesi konusunda bazen annelere baskı yapılıyor. Sütü yetersiz gelen anne ise kendisini beceriksiz sanıyor, bebeğini büyütemediğini düşünüyor. Bunu, özellikle eğitim seviyesi yüksek anneler yaşıyor. Oysa ki annenin yettiği kadar sütü bebeğine vermesinin de olumlu etkiler yapacağını bildirmemiz gerekiyor. Annenin lohusalık bunalımını atlatması için çevresinin de desteğine gereksinimi var. Yapamadıklarını değil, yaptıklarını vurgulamak gerekiyor.
Meme sarhoşu olabilir
► Bebek emzirirken uyutulmalı mı uyutulmamalı mı?
İlk aylarda bebek emerken hem açlığını gideriyor, hem de anne ile temas kurarak rahatlıyor. Bebeğin memede uyuyakalmasına 'meme sarhoşluğu' deniliyor. Bu rahatlığa erişen bebek, bir sonraki emmelerinde de benzer huzuru buluyor. Memede uyutmanın bebek için sakıncası yok! Bir yaşını geçip de annesini günde 10-15 kere emip, emzik gibi kullanan bebeklere karşı ise dikkat edilmeli.
Süt artıran bitki çayları
►Keçi sedefi
► Çemen otu
► Rezene
► Mine
►Amber çiçeği
Memeyi kesme kararını anne değil bebek versin
►Süt kesilince bebeğe emzik ya da biberon verilmeli mi?
Memeden ayrılma kararını bebeğin vermesi çok önemli. Eğer zorla memeden uzaklaştırılırsa bebeğin emme gereksinimi devam edebilir. Yenidoğan bebeklerin ilk aylarında emzik veya biberonla tanışmalarını arzu etmiyoruz. Çünkü bu, onların anne memesini öğrenmelerini güçleştiriyor. Bazı bebekler aç olmasalar da çok emmek istiyor. Böyle bebeklere de birinci aydan sonra emzik veriyoruz. Emmeyi seven bir bebek, iki yaşına kadar biberon kullanabiliyor.
► Anne, sütü kesilse de bebeği memede tutmalı mı, memede tutulursa süt yeniden gelir mi?
Aslında bu soruya 'Sütten niye kesildi?' diye yaklaşılmalı. Eğer anne, emme seanslarını azalttıysa sütü de azalır. Bebek artık emmiyor diye düşünür. Ancak burada sütün üretimi için gerekli şartın bebeğin gelişimine uygun sıklıkta anneyi emmesi olduğu unutulmamalıdır. Günler içinde biberonla beslenme süresi artan bebekler, memeden uzaklaşır. Böyle bir durum gelişirse bebeğin biberonla beslenmesi azaltılıp, emme seansları artırılmalıdır.
Dokuz ay süt içen bebek büyüyünce şişmanlamaz
►Bebek şişmansa anne daha az ve daha uzun aralıklarla mı emzirmeli?
Emen bebeklerin ileride şişman olup olmamaları konusunda yapılan çalışmaların sonuçlarına göre bu şişmanlığın geçici olduğu gözlenmiştir. Hatta anne sütünün obeziteden koruduğu biliniyor. Bebeğin meme emdiği sürece obeziteden korunduğu düşünülüyor. Örneğin; dokuz ay anne sütü almış bir bebeğin obezite riski yüzde 30 azalıyor. Biz çocuk hekimleri, sadece anne sütü alarak kilosu ve boyuna göre ileri giden bebeklerin ileriki aylarda hareketlenerek kilo fazlalarını attıklarını gözlemliyoruz. Anne sütü asla şişmanlatmaz. Anne sütü emen bebeğe de asla ve asla diyet yaptırılmaz.
Emen çocuk daha mı zeki oluyor?
►İyi emzirilemeyen çocuk geç mi konuşur, geç mi yürür?
Hayır. Emzirmemenin konuşma sürecine ve motor gelişime çok direkt katkısı yoktur. Çünkü bugünkü mama alternatifleri bebeğin kemik gelişimini ve vitamin gereksinimini sağlar şekilde hazırlanmıştır. Anne sütü alamayan bebeklere ilk sene boyunca anne sütü yerine formül mama verilmelidir. Emen bebeklerin daha akıllı oldukları görüşü vardır. Bu çalışmalar, IQ puanlarının 3-7 puan daha fazla olduğunu göstermektedir. Emziremeyen anne üzülmemelidir. Çünkü bebeğiyle oynayan, gelişimine özen gösteren anneler, bu IQ farkını rahatlıkla kapatırlar.
► Daha az besleyici süt var mı?
Aslında normal beslenen, sütü yeterli olan, bebeği iyi emen annelerin sütleri birbirine çok benzer. Sütün besleyici ve daha doyuran kısmı ilk beş dakikadan sonra akan yağlı kısmıdır. Bir memeyi iyice sağan anne, bebeğini tam doyurur. Eğer anne bazı önemli besin gruplarını hiç tüketmiyorsa, bebeği iyi beslenemeyebilir.
Erken doğanların kilosu yakından takip edilmeli!
►Bebek düşük ağırlıktaysa anne daha uzun mu memede tutmalı?
Bu çok önemli bir konu. Düşük ağırlıklı bebekler yani 2.5 kilonun altındaki bebeklere dikkat edilmeli. Eğer bebek 37. haftadan erken doğduysa onlara 'geç preterm' diyoruz. Bu bebeklerin emme gücü zayıf olabiliyor. 34-36 hafta arasında doğanların yutma güçleri zayıf kalabiliyor. Bu bebekler, 10 sefer 45-60 dakika memede 'emsinler' diye kalırlarsa, anne sütünden aldıkları tüm enerjilerini emerek sarf edebiliyorlar. Bu dönemde kilo takibi büyük önem taşıyor. Emen bebeklerin tartı takibiyle ne kadar büyüdüğü belirleniyor. Eğer bebek zamanında ancak düşük doğum tartısıyla doğduysa biraz daha rahat olabiliyoruz. Çünkü bu bebeklerin emme ve yutma yetenekleri yerinde oluyor. Emmek onları yormuyor. Yine de emen bebeklerin ilk hafta tartımı büyük önem taşıyor.
Alıntıdır!