Tek ama sağlıklı bebekle evinize dönün
Tüp bebek tedavisinde çoğul gebeliklere sık rastlanıyor. Bir isterken iki ya da üç çocuğa sahip olmak sevimli gözükse de hem anne hem de bebeğin sağlığı açısından sakıncalı olabiliyor. Şimdi hedef tek ve sağlıklı bebek
Aileler, özellikle kadınlar tüp bebek tedavisi boyunca maddi ve manevi anlamda sıkıntı çekiyor. Tüm bu çabaların hayal kırıklığıyla sonuçlanması büyük bir yıkım oluyor. Bu noktada doğru tedavi merkezi seçimi en önemli ayrıntı.
Türk Jinekoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş, Türkiye’de 84 tüp bebek merkezinin olduğuna dikkat çekiyor. Tıraş, bir merkezin başarısını bir cümleyle özetliyor: “Bir çifti sağlıklı ve tek bebekle eve göndermek.”
Prof. Dr. Tıraş, “Anne baba adayları bir merkez seçerken sadece hamile kalma oranlarını değil, sağlıklı doğum oranlarını da dikkate almalı. Bunun için uzman hekim kadar, uzman embriyolog da çok önemli” diye konuştu. Tıraş sorularımızı yanıtladı...
RUHSATSIZ MERKEZDEN UZAK DURUN
Doğru merkez seçiminde çiftler neye dikkat etmeli?
Merkez, Sağlık Bakanlığı’ndan mutlaka ruhsatlandırılmış olmalı. Merkezi yöneten hekimlerin tüp bebek ve kadın sağlığı konusunda sahip oldukları deneyim ve başarı grafiği, merkezde görevli embriyologların Sağlık Bakanlığı’ndan sertifikalı olmalarına da dikkat edilmeli.
Merkezin iyi bir donma çözme programının bulunması, çoğul gebelik oranlarının düşük, eve canlı tek bebek gönderme oranlarının yüksekliği başarı ve kalite göstergeleridir.
Doğru tüp bebek merkezi, bebek bekleyen aileyi ‘tek ve sağlıklı bebek’ ile evine uğurlayan merkezdir.
Yanlış merkez seçimi, hangi riskleri de beraberinde getiriyor?
Tüp bebek yöntemiyle meydana gelen çoğul gebelikler ciddi riskler taşıyor. Birden fazla sayıda bebeğe gebe kalmak, anne ve çocuğun yaşamını ciddi sağlık sorunlarıyla tehdit edebiliyor.
Özellikle tüp bebek yöntemiyle meydana gelen çoğul gebelikler; erken doğum, zeka geriliği, körlük veya felç gibi olumsuz sonuçlara yol açabiliyor. Tüp bebekte çoğul gebeliklerin, toplumumuza bir başarı gibi sunulması, halkı yanlış yönlendiriyor ve meydana gelecek sağlık sorunlarının gözden kaçmasına sebep oluyor.
Türkiye’de yılda kaç tüp bebek uygulaması yapılıyor?
18-20 bin tüp bebek uygulaması yapılıyor. Bu sayı çok yetersiz. Çarpıcı bir örnek vermek gerekirse, Avrupa Birliği ülkelerinde doğan her 16 bebekten biri tüp bebekken ülkemizde ise doğan her 40 bin bebekten biri tüp bebek.
GÖZLÜĞE DAHA ÇOK HARCANIYOR
Artık tüp bebek tedavisinin masrafları devlet güvencesinde. Yeterli mi peki?
Sağlık Bakanlığı’nın girişimiyle doğal yoldan bebek sahibi olamayacaklarına dair sağlık kurulu raporu alan çiftler, istedikleri merkezde tüp bebek tedavisine başlayabilmekte.
Yeşil Kartlı, Bağ- Kur ve Emekli Sandığı’na bağlı çiftlerin 3 denemeye kadar olan masrafları ödeniyor. Bundan sonraki denemeler karşılanmıyor.
Devletin tüp bebek tedavisinde, katkı payı ödemesini çok olumlu buluyorum ancak artırılması gerektiğine inanıyorum. Devletimiz tüp bebek tedavisi için vatandaşa ödediği katkı payını yüzde 20’lerden yüzde 100’e çıkarsa bile, gözlük harcamalarına ödediği paradan daha az bir para harcayacak. SSK’lı çiftler ise üniversite ya da Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde tüp bebek tedavilerini yine 3 denemeye kadar yapabiliyorlar.
--------------------------------------------------------------------------------
Devlet desteği için gerekenler
Normal yöntemlerle çocuk sahibi olunamadığı ve ancak yardımcı üreme yöntemiyle çocuk sahibi olunabileceğinin, sağlık kurulları tarafından raporlanması.
Kadınının 23 yaşından büyük, 40 yaşından küçük olması.
Son 3 yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alınamadığının sağlık kurulları tarafından belgelenmesi.
Uygulamanın yapıldığı tıbbi merkezin, kurum ile sözleşmesinin bulunması.
En az 5 yıldır genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi olup, 900 gün genel sağlık sigortası prim gün sayısının bulunması.
İlaçsız tedavi yaygınlaşıyor
Çocuk sahibi olamayan kadınların hiç ilaç kullanmadan tüp bebek yapmasını sağlayan IVM yöntemi yaygınlaşıyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tüp Bebek Merkezi Koordinatörü Prof. Dr. Erol Tavmergen, fiyat avantajı ve uygulama kolaylığı sağladığı için ilaçsız tüp bebek metodunu rutin uygulamalarının içine aldıklarını söyledi. Her hastaya bu yöntemi önermediklerini belirten Prof. Dr. Tavmergen, “Özellikle polikistik over sendromu bulunan kadınlarda, aşırı ilaç kullanımı sonucu yumurta kalitesi ve hormonal sıkıntı çekilmesinin önüne geçmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Polikistik yumurtalıklı kadınların infertilite tedavisi doktorları zorluyor mu?
İnfertilite tedavisi gören çiftlerin yüzde 15’ini polikistik yumurtalıklı kadın hastalar oluşturuyor. Bu durumdaki hastada karşılaştığımız en büyük sıkıntı istediğimiz kalitede yumurtayı elde edemememiz. Bir de yumurtalıkları çok hassas olan kadınlar var. Burada da fazla sayıda yumurta gelişebiliyor.
Çok sayıda yumurta gelişmesinin dezavantajı nedir?
Karın içerisinde sıvı toplanması, dolaşım sıkıntısı, akciğerlerde su toplanması, yumurtalıkların aşırı büyümesi ve kanamalar gibi ciddi problemlerle karşılaşma ihtimaliniz var.
Buna karşı nasıl bir yönteme başvuruyorsunuz?
Polikistik yumurtalık sendromu yaşayan kadınlarda Invitramatürasyon (IVM) denilen yöntemle 8-12 milimetre arasında gelişmiş olan yumurtalar iğneyle toplanarak laboratuvar ortamına taşınıyor. Bu koşullarda 2-3 gün yumurtalar geliştiriliyor. Yumurtalar bu ortamda olgunlaştıktan sonra mikroenjeksiyon yöntemi uygulanıyor.
--------------------------------------------------------------------------------
‘Erken menopoza girdin’ dediler, ikiz annesi oldu
Oylum Işık, doktorun “Menopoza girmişsiniz çocuğunuz olmaz” cevabıyla yıkıldı. Ancak mücadeleye karar verdi. İkizleri şimdi kucağında
Bartın’da yaşayan Oylum Işık, 1998’de evlendiğinde çocuk yapmayı biraz ertelemeyi düşündü. 6 yıl geçip 33’üne geldiğinde “Asla çocuğunun olamayacağını” söylediler. Şoktaydı.
Yumurtalıklarını saran endometrium kisti (çikolata kisti) normal yoldan çocuk yapmasını engelliyordu. Ancak tahlillerde başka bir acı gerçekle karşılaştı. Yumurtalık rezervini belirleyen FSH değeri 39.93 çıkmıştı. Bilgi aldığı doktorlar, normal bir kadında FSH değerinin 5 ile 10 arasında olması gerektiğini söyleyip, 10’un üzerinde bir değerde tüp bebek denenebileceğini, 20’nin çok kötü olduğunu, 25’inin felaket, 30 ve üstünün menopoz olduğunu belirtti. Asla kendi çocuğunu doğuramayacağı söylenip gerekirse yumurta bağışı seçeneği önerildi. Işık sonrasını şöyle anlattı: “Ancak mücadeleye karar verdim. Psikolojimin kötüye gitmemesi için eşim ve ben bu durumu hiç kimseye söylemedik. İlk tüp bebek denemesi başarısızlıkla sonuçlandı. Alman Hastanesi’nden Prof. Dr. Mustafa Bahçeci ve ekibinin çabasıyla ikiz annesi oldum. Dünyalar artık benim.”
YARIN: DR. HAKAN YARALI KADIN VE ERKEK KISIRLIĞINI ANLATIYOR
Türkan Yılmazer-turkan.yimazer@aksam.
Tüp bebek tedavisinde çoğul gebeliklere sık rastlanıyor. Bir isterken iki ya da üç çocuğa sahip olmak sevimli gözükse de hem anne hem de bebeğin sağlığı açısından sakıncalı olabiliyor. Şimdi hedef tek ve sağlıklı bebek
Aileler, özellikle kadınlar tüp bebek tedavisi boyunca maddi ve manevi anlamda sıkıntı çekiyor. Tüm bu çabaların hayal kırıklığıyla sonuçlanması büyük bir yıkım oluyor. Bu noktada doğru tedavi merkezi seçimi en önemli ayrıntı.
Türk Jinekoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Tıraş, Türkiye’de 84 tüp bebek merkezinin olduğuna dikkat çekiyor. Tıraş, bir merkezin başarısını bir cümleyle özetliyor: “Bir çifti sağlıklı ve tek bebekle eve göndermek.”
Prof. Dr. Tıraş, “Anne baba adayları bir merkez seçerken sadece hamile kalma oranlarını değil, sağlıklı doğum oranlarını da dikkate almalı. Bunun için uzman hekim kadar, uzman embriyolog da çok önemli” diye konuştu. Tıraş sorularımızı yanıtladı...
RUHSATSIZ MERKEZDEN UZAK DURUN
Doğru merkez seçiminde çiftler neye dikkat etmeli?
Merkez, Sağlık Bakanlığı’ndan mutlaka ruhsatlandırılmış olmalı. Merkezi yöneten hekimlerin tüp bebek ve kadın sağlığı konusunda sahip oldukları deneyim ve başarı grafiği, merkezde görevli embriyologların Sağlık Bakanlığı’ndan sertifikalı olmalarına da dikkat edilmeli.
Merkezin iyi bir donma çözme programının bulunması, çoğul gebelik oranlarının düşük, eve canlı tek bebek gönderme oranlarının yüksekliği başarı ve kalite göstergeleridir.
Doğru tüp bebek merkezi, bebek bekleyen aileyi ‘tek ve sağlıklı bebek’ ile evine uğurlayan merkezdir.
Yanlış merkez seçimi, hangi riskleri de beraberinde getiriyor?
Tüp bebek yöntemiyle meydana gelen çoğul gebelikler ciddi riskler taşıyor. Birden fazla sayıda bebeğe gebe kalmak, anne ve çocuğun yaşamını ciddi sağlık sorunlarıyla tehdit edebiliyor.
Özellikle tüp bebek yöntemiyle meydana gelen çoğul gebelikler; erken doğum, zeka geriliği, körlük veya felç gibi olumsuz sonuçlara yol açabiliyor. Tüp bebekte çoğul gebeliklerin, toplumumuza bir başarı gibi sunulması, halkı yanlış yönlendiriyor ve meydana gelecek sağlık sorunlarının gözden kaçmasına sebep oluyor.
Türkiye’de yılda kaç tüp bebek uygulaması yapılıyor?
18-20 bin tüp bebek uygulaması yapılıyor. Bu sayı çok yetersiz. Çarpıcı bir örnek vermek gerekirse, Avrupa Birliği ülkelerinde doğan her 16 bebekten biri tüp bebekken ülkemizde ise doğan her 40 bin bebekten biri tüp bebek.
GÖZLÜĞE DAHA ÇOK HARCANIYOR
Artık tüp bebek tedavisinin masrafları devlet güvencesinde. Yeterli mi peki?
Sağlık Bakanlığı’nın girişimiyle doğal yoldan bebek sahibi olamayacaklarına dair sağlık kurulu raporu alan çiftler, istedikleri merkezde tüp bebek tedavisine başlayabilmekte.
Yeşil Kartlı, Bağ- Kur ve Emekli Sandığı’na bağlı çiftlerin 3 denemeye kadar olan masrafları ödeniyor. Bundan sonraki denemeler karşılanmıyor.
Devletin tüp bebek tedavisinde, katkı payı ödemesini çok olumlu buluyorum ancak artırılması gerektiğine inanıyorum. Devletimiz tüp bebek tedavisi için vatandaşa ödediği katkı payını yüzde 20’lerden yüzde 100’e çıkarsa bile, gözlük harcamalarına ödediği paradan daha az bir para harcayacak. SSK’lı çiftler ise üniversite ya da Sağlık Bakanlığı’na bağlı hastanelerde tüp bebek tedavilerini yine 3 denemeye kadar yapabiliyorlar.
--------------------------------------------------------------------------------
Devlet desteği için gerekenler
Normal yöntemlerle çocuk sahibi olunamadığı ve ancak yardımcı üreme yöntemiyle çocuk sahibi olunabileceğinin, sağlık kurulları tarafından raporlanması.
Kadınının 23 yaşından büyük, 40 yaşından küçük olması.
Son 3 yıl içinde diğer tedavi yöntemlerinden sonuç alınamadığının sağlık kurulları tarafından belgelenmesi.
Uygulamanın yapıldığı tıbbi merkezin, kurum ile sözleşmesinin bulunması.
En az 5 yıldır genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi olup, 900 gün genel sağlık sigortası prim gün sayısının bulunması.
İlaçsız tedavi yaygınlaşıyor
Çocuk sahibi olamayan kadınların hiç ilaç kullanmadan tüp bebek yapmasını sağlayan IVM yöntemi yaygınlaşıyor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Tüp Bebek Merkezi Koordinatörü Prof. Dr. Erol Tavmergen, fiyat avantajı ve uygulama kolaylığı sağladığı için ilaçsız tüp bebek metodunu rutin uygulamalarının içine aldıklarını söyledi. Her hastaya bu yöntemi önermediklerini belirten Prof. Dr. Tavmergen, “Özellikle polikistik over sendromu bulunan kadınlarda, aşırı ilaç kullanımı sonucu yumurta kalitesi ve hormonal sıkıntı çekilmesinin önüne geçmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Polikistik yumurtalıklı kadınların infertilite tedavisi doktorları zorluyor mu?
İnfertilite tedavisi gören çiftlerin yüzde 15’ini polikistik yumurtalıklı kadın hastalar oluşturuyor. Bu durumdaki hastada karşılaştığımız en büyük sıkıntı istediğimiz kalitede yumurtayı elde edemememiz. Bir de yumurtalıkları çok hassas olan kadınlar var. Burada da fazla sayıda yumurta gelişebiliyor.
Çok sayıda yumurta gelişmesinin dezavantajı nedir?
Karın içerisinde sıvı toplanması, dolaşım sıkıntısı, akciğerlerde su toplanması, yumurtalıkların aşırı büyümesi ve kanamalar gibi ciddi problemlerle karşılaşma ihtimaliniz var.
Buna karşı nasıl bir yönteme başvuruyorsunuz?
Polikistik yumurtalık sendromu yaşayan kadınlarda Invitramatürasyon (IVM) denilen yöntemle 8-12 milimetre arasında gelişmiş olan yumurtalar iğneyle toplanarak laboratuvar ortamına taşınıyor. Bu koşullarda 2-3 gün yumurtalar geliştiriliyor. Yumurtalar bu ortamda olgunlaştıktan sonra mikroenjeksiyon yöntemi uygulanıyor.
--------------------------------------------------------------------------------
‘Erken menopoza girdin’ dediler, ikiz annesi oldu
Oylum Işık, doktorun “Menopoza girmişsiniz çocuğunuz olmaz” cevabıyla yıkıldı. Ancak mücadeleye karar verdi. İkizleri şimdi kucağında
Bartın’da yaşayan Oylum Işık, 1998’de evlendiğinde çocuk yapmayı biraz ertelemeyi düşündü. 6 yıl geçip 33’üne geldiğinde “Asla çocuğunun olamayacağını” söylediler. Şoktaydı.
Yumurtalıklarını saran endometrium kisti (çikolata kisti) normal yoldan çocuk yapmasını engelliyordu. Ancak tahlillerde başka bir acı gerçekle karşılaştı. Yumurtalık rezervini belirleyen FSH değeri 39.93 çıkmıştı. Bilgi aldığı doktorlar, normal bir kadında FSH değerinin 5 ile 10 arasında olması gerektiğini söyleyip, 10’un üzerinde bir değerde tüp bebek denenebileceğini, 20’nin çok kötü olduğunu, 25’inin felaket, 30 ve üstünün menopoz olduğunu belirtti. Asla kendi çocuğunu doğuramayacağı söylenip gerekirse yumurta bağışı seçeneği önerildi. Işık sonrasını şöyle anlattı: “Ancak mücadeleye karar verdim. Psikolojimin kötüye gitmemesi için eşim ve ben bu durumu hiç kimseye söylemedik. İlk tüp bebek denemesi başarısızlıkla sonuçlandı. Alman Hastanesi’nden Prof. Dr. Mustafa Bahçeci ve ekibinin çabasıyla ikiz annesi oldum. Dünyalar artık benim.”
YARIN: DR. HAKAN YARALI KADIN VE ERKEK KISIRLIĞINI ANLATIYOR
Türkan Yılmazer-turkan.yimazer@aksam.