Kalabalık Burası...
Çok kalabalık burası Sokaklar, şehirler, ülkeler çok kalabalık Çok kalabalık senin gönlün, bana yer yok!
Ne zaman gerçekten sevdin birini, ne zaman bütün sınırlarıyla bıraktın benliğini birinin ellerine, ne zaman sevdanın kölesi oldun?
Saatleri sayarak, geceyi gündüze katarak bekledin mi? En son en zaman güneşin doğuşunu seyrettin ellerin sevdiğinin elinde?
Kolay değil sevda işi; kavurup duruyor benliği. Aşkın kendine ait değilsen, başkasına ait olma ihtimalin yok senin, aslında kimsenin Çünkü aşk; başka birini sevmek ama kendini sevmeyi unutmadan bir olmak demektir.
Aşkta düşülen tuhaf hal, insanın nereye gideceğini, ne yapacağını bilememesidir. Kurban olmakla, aşık olmak arasındaki ince çizgiyi iyi bilir aşk üstüne düşünüp taşınanlar.
Sıradan bir güne başlar insan, sıradan şeyler yapar ve hatta çok da sıkılmıştır Bir anda bir göze çarpar gözü, bir tebessüme takılır; artık onun adı sevdadır, damarında kan yerine akan aşktır.
Böyle gider insan bir anda, böyle kayar gönlü başka bir gönle ve o zaman sıradanlığı muhteşemliğe bırakır gün Hatta aradan geçen yıllar içinde her sene kutlanacak kadar özel sayılır. Doğum günü gibi kutlanır aşkın başlangıcı çünkü insan aşık olduğunda aslında yeniden doğmuştur.
Ben de seninle doğabilirim yeniden Seni sevmeye kurabilirim aklımı Şimdi bakıyorum yüzüne, içinde o küçük çocuğun yaşadığı gözlerine, içim akıyor Sesini duyuyorum, sonra sözlerin geliyor aklıma, sana kanmak istiyorum .
Ben en çok senin kolunda sevdaya düşmek istiyorum ama biraz dikkatle seyredince görüyorum, kalbin o kadar kalabalık ki; ayakta kalırım diye korkup vazgeçiyorum.
Çok kalabalık burası Sokaklar, şehirler, ülkeler çok kalabalık Çok kalabalık senin gönlün, bana yer yok!
Ne zaman gerçekten sevdin birini, ne zaman bütün sınırlarıyla bıraktın benliğini birinin ellerine, ne zaman sevdanın kölesi oldun?
Saatleri sayarak, geceyi gündüze katarak bekledin mi? En son en zaman güneşin doğuşunu seyrettin ellerin sevdiğinin elinde?
Kolay değil sevda işi; kavurup duruyor benliği. Aşkın kendine ait değilsen, başkasına ait olma ihtimalin yok senin, aslında kimsenin Çünkü aşk; başka birini sevmek ama kendini sevmeyi unutmadan bir olmak demektir.
Aşkta düşülen tuhaf hal, insanın nereye gideceğini, ne yapacağını bilememesidir. Kurban olmakla, aşık olmak arasındaki ince çizgiyi iyi bilir aşk üstüne düşünüp taşınanlar.
Sıradan bir güne başlar insan, sıradan şeyler yapar ve hatta çok da sıkılmıştır Bir anda bir göze çarpar gözü, bir tebessüme takılır; artık onun adı sevdadır, damarında kan yerine akan aşktır.
Böyle gider insan bir anda, böyle kayar gönlü başka bir gönle ve o zaman sıradanlığı muhteşemliğe bırakır gün Hatta aradan geçen yıllar içinde her sene kutlanacak kadar özel sayılır. Doğum günü gibi kutlanır aşkın başlangıcı çünkü insan aşık olduğunda aslında yeniden doğmuştur.
Ben de seninle doğabilirim yeniden Seni sevmeye kurabilirim aklımı Şimdi bakıyorum yüzüne, içinde o küçük çocuğun yaşadığı gözlerine, içim akıyor Sesini duyuyorum, sonra sözlerin geliyor aklıma, sana kanmak istiyorum .
Ben en çok senin kolunda sevdaya düşmek istiyorum ama biraz dikkatle seyredince görüyorum, kalbin o kadar kalabalık ki; ayakta kalırım diye korkup vazgeçiyorum.
