Karıma Mektup

Gülümse

Daimi Üye
Katılım
28 Şubat 2009
Mesajlar
3.793
Tepki
7.105
Puan
113
Konum
istanbul



kalem-kilictan-keskindir.jpg

Karicim;
Önce sana bugünü anlatmaliyim,

Biliyorsun yaz geldi.
Cocuklar parklarda,
Salincaklar,
Tas makinelerinden daha hafif gicirdamakta,
Agaclar meyvelerini olgunlaştirmakla meşgul,
Hani şu şişman bakkalda
buldu sonunda kendine göre birini,
haftaya cikmaz evleniyor,

Sana üzücü birde haberim var,
Gecen yil boşalttigimiz evi biliyorsundur,
şu penceresi kirik,
badanasi cagla yeşili olan,
Ev sahibi varyemez riza müttahit’e vermiş,
Ay sonu yikiliyor,
beni üzen anilarimizla müzeleşen,
Taş duvarin devrilmesi degil elbet,

Eh karicim
Yapilar yükseliyor,
Alinteri ve Emegi sömrülen işçilere yanarim!
şu
kanter içinde yükselen yapilarin,
gercek sahiplerine.

Akşam üzeri
Biraz uyumaya caliştim,
Paytoncunu atindan yükselen nal sesleri
Bi cirpida aldi uykumu,
Ama ilk ozaman anladim yaz gelmiş demektir.

Televizyon’da
Hep bildik şeyler oyalamaya devam ediyordu,
Para tüccarlari,
Yaninda halt etmiş dul mankenler,
Kimin eli hangi yosmanin poposun’da
Vesayre vesayre.

Bak şimdi sevineceksin
bu haberime.

Stephen david daldry’i
hatirladinmi?
Şu
Bernhard Schlinki’nin Romanini
Filme uyarlayan adam,

Gece’ye dogru
onun filmini izledim,
’OKUYUCU’yu;
Soguk istanbul gecesinde,
icimizi isitan sahneleri
hatirladim biran,

Kücük köpekli kadin’i
okurken Michael,
Seni düşündüm
Ve oracikta uyuya kaldim.

Uyandigimda
Gün coktan bitmişti..

Devrim Dokdere
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst