Uzak diyarlardan bir kasabada Keloğlan ile annesi yaşarmış. Bu Keloğlan tembel mi tembel, çalışmayı sevmez, aylak aylak dolaşırmış. Bu duruma annesi de çok kızarmış. Yine bir gün aylak aylak dolaşırken, aklına denizler padişahının güzeller güzeli kızı ile evlenmek gelmiş. Koşa koşa eve gidip olan biteni annesine anlatmış. Keloğlan'ı dinleyen annesi çok kızmış:
" A benim kel oğlum, keltoş oğlum. Aklın bir karış havada, oğlum hiç denizler padişahı kızını sana verir mi? " demiş demesine ama Keloğlan bu hiç laf- söz dinlermiymiş? Bohçasını sopasının ucuna takmış, düşmüş yola. Az gitmiş, uz gitmiş, bir dünya yol gitmiş. Bir de bakmış ki, karşısında koskoca bir deniz. Keloğlan ne yapacağını, bu derya, denizi nasıl aşacağını düşünmeye başlamış:
" Ah benim kel başım, keltoş başım. Ben bu deryayı aşamazsam anneme ne derim? Nice olur benim halim. " diye yakınmaya başlamış. Keloğlan kara kara düşünürken, bir de ne görsün? Denizler üstünde dünyalar güzeli bir kız duruyormuş. Keloğlan önce gözlerine inanamamış. Kel kafasına bir şaplak vurmuş. Çok düşünmekten gündüz gözüyle rüya görür olmuş. Ama bu bir rüya değil, bir deniz kızıymış. Usulca Keloğlan'ın yanına yaklaşmış:
" Korkma Keloğlan, sen ne arıyorsun buralarda? " demiş. " Ben denizler padişahının kızıyım. Bir gün babamın sarayına bir büyücü geldi ve beni deniz kızına çevirdi. Ancak birine bir iyilik yaparsam büyünün bozulabileceğini anlatmış. Şimdi sen söyle Keloğlan, kuş uçmaz, kervan geçmez buralarda sen ne arıyorsun? diye sormuş. "
Keloğlan kendisinin denizler padişahının kızıyla evlenmek için, yola koyulduğunu ancak bu engin denizi aşıp karşı tarafa nasıl geçeceğini bilemediğini anlatmış. Deniz Kızı:
" Hemen Keloğlan, kuyruğumdan tut, seni karşıya geçireyim. Hem sana iyilik yapınca büyü bozulup ben de denizler padişahınının kızı haline gelirim. Eski halime dönerim. Ben seni beğendim, sen de beni beğenirsen evlenir, mutlu oluruz. " demiş. Denizi aşıp, sahile çıkmışlar. Deniz Kızı eski haline dönmüş ve güzeller güzeli bir kız olmuş. Daha sonra Keloğlan anasıyla birlikte gidip kızı babasından istemiş. Denizler padişahı kızının olurunu aldıktan sonra, evlenmelerine razı olmuş. Kırk gün, kırk gece düğün olmuş. Keloğlan denizler padişahının kızıyla evlenip mutlu olmuş.
Yazan: Ayla Yıldırım
" A benim kel oğlum, keltoş oğlum. Aklın bir karış havada, oğlum hiç denizler padişahı kızını sana verir mi? " demiş demesine ama Keloğlan bu hiç laf- söz dinlermiymiş? Bohçasını sopasının ucuna takmış, düşmüş yola. Az gitmiş, uz gitmiş, bir dünya yol gitmiş. Bir de bakmış ki, karşısında koskoca bir deniz. Keloğlan ne yapacağını, bu derya, denizi nasıl aşacağını düşünmeye başlamış:
" Ah benim kel başım, keltoş başım. Ben bu deryayı aşamazsam anneme ne derim? Nice olur benim halim. " diye yakınmaya başlamış. Keloğlan kara kara düşünürken, bir de ne görsün? Denizler üstünde dünyalar güzeli bir kız duruyormuş. Keloğlan önce gözlerine inanamamış. Kel kafasına bir şaplak vurmuş. Çok düşünmekten gündüz gözüyle rüya görür olmuş. Ama bu bir rüya değil, bir deniz kızıymış. Usulca Keloğlan'ın yanına yaklaşmış:
" Korkma Keloğlan, sen ne arıyorsun buralarda? " demiş. " Ben denizler padişahının kızıyım. Bir gün babamın sarayına bir büyücü geldi ve beni deniz kızına çevirdi. Ancak birine bir iyilik yaparsam büyünün bozulabileceğini anlatmış. Şimdi sen söyle Keloğlan, kuş uçmaz, kervan geçmez buralarda sen ne arıyorsun? diye sormuş. "
Keloğlan kendisinin denizler padişahının kızıyla evlenmek için, yola koyulduğunu ancak bu engin denizi aşıp karşı tarafa nasıl geçeceğini bilemediğini anlatmış. Deniz Kızı:
" Hemen Keloğlan, kuyruğumdan tut, seni karşıya geçireyim. Hem sana iyilik yapınca büyü bozulup ben de denizler padişahınının kızı haline gelirim. Eski halime dönerim. Ben seni beğendim, sen de beni beğenirsen evlenir, mutlu oluruz. " demiş. Denizi aşıp, sahile çıkmışlar. Deniz Kızı eski haline dönmüş ve güzeller güzeli bir kız olmuş. Daha sonra Keloğlan anasıyla birlikte gidip kızı babasından istemiş. Denizler padişahı kızının olurunu aldıktan sonra, evlenmelerine razı olmuş. Kırk gün, kırk gece düğün olmuş. Keloğlan denizler padişahının kızıyla evlenip mutlu olmuş.
Yazan: Ayla Yıldırım