İşte Sineklidağ Mahallesi
Kanal D’nin flaş dizisi “Keşanlı Ali Destanı” için geri sayım başladı. 10 Aralık’ta yayına girecek dizinin çekimleri, Beykoz’da kurulan platoda yapılıyor. Kahramanlarımızın yaşadığı Sineklidağ Mahallesi, gişe rekortmeni filmlerin sanat yönetmenliğini üstlenen Hakan Yarkın’ın imzasını taşıyor.* “Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü”, “Veda”, “AROG”, “Yahşi Batı” gibi çok izlenen filmlerin sanat yönetmenliğini yaptınız. Merak ediyorum, neden hep dönem işi?
- Hep öyle denk geldi nedense... Mesleğe Erden Kıral’ın “Mavi Sürgün” filmiyle başladım. Onların sanat yönetmenleriyle yaşadıkları bir anlaşmazlıktan dolayı filmde benim adım geçer. Ardından Ezel Akay’la “Neredesin Firuze” ve “Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü” geldi.
* Projenin büyüklüğüne göre mi mekân seçiyorsunuz?
- Projeyi tasarladıktan sonra neresi olursa orayı seçiyoruz. Ezel, “Hacivat Karagöz Neden Öldürüldü” filminin Bursa’da çekilmesini istemişti. Yapımı ve çekimi derken 5,5 ay orada kaldık.
* Çekimi en uzun süren filminiz hangisiydi?
- “AROG”. Üç ay uygulama süresi vardı, 16 hafta da çekimler sürdü. Bu Türkiye için bir rekor.
MAHALLENİN İNŞASI 2,5 AY SÜRDÜ
* “Keşanlı Ali Destanı” için plato içinde ‘yaşayan’ bir mahalle inşa ettiniz...
- Evet, önemli olan da mekânın yaşatılmasıydı. Evlerin kirlenmiş olması, taşlar, topraklar... Hepsi çok önemli. Olması gereken bu ve bu bir başarı değil.
* Ne kadar sürdü 1959 yılının Sineklidağ Mahallesi’ni oluşturmak?
- Mahallenin inşası 2,5 ay sürdü. İki haftamız kirletme, yaşatma, berbat etmeyle geçti. Gerçekten gecekondu yapan ustalar, sıvacılar çalıştı. 55 tane ev hazırlandı, 20 tanesinin içi de yapıldı. Aslında bu evlerde oturulabilir, çatısı bile akmıyor. Setimizde yok yok; eşekler, el arabaları, güğümler... 16 tane de tavuk var.
* Kaç kişiyle çalıştınız?
- Dönem işlerinde uzman olan 30 kişilik bir ekibim vardı. Elektrikçiler gibi diğer grupları da sayarsak 90’ı bulan bir çalışan sayımız oldu.
DÖNEMİN ŞİŞELERİNİ BULMAK SIKINTIYDI
* “Keşanlı Ali Destanı”, yıllardır tiyatro sahnesinde izleyiciyle buluşuyor. Daha önce Atıf Yılmaz da filmini yapmıştı. Siz bu dekoru hazırlarken neleri referans aldınız?
- Bana referans olan, Atıf Yılmaz’ın filmidir. “Keşanlı Ali Destanı”nı Türkiye’de belli bir yaşın üzerindeki herkes biliyor. Herkesin okuldayken oynadığı, izlediği bir oyun bu. Ben de ilk olarak okulda izlemiştim ve dekor çok ilgimi çekmişti. Aradan yıllar geçti, “Keşanlı Ali Destanı”ndan teklif alınca “Daha iyisini yaparız” diyerek yola çıktım. Bizim ihtiyacımız olan yer Beykoz’daydı. Mahallede kaç hane olacak, hangi evler kullanılacak, her şeyi tek tek hesapladık.
* Dekoru hazırlarken bulmakta sıkıntı çektiğiniz objeler oldu mu?
- Genelde bir sorun olmadı ama bakkaldaki puro markalarını, dönemin şişelerini bulmak sıkıntıydı. Şişe deyip geçmeyin, özel kalıp hazırlayıp etiketlerini hazırlıyoruz.
ÇAĞAN SETİ GÖRDÜ “HADİ ÇEKELİM” DEDİ
Dekor tamamlanınca dizinin yönetmeni Çağan Irmak’ın ilk tepkisi ne oldu?
- Seti daha bitmeden ziyaret etti ve “Hadi çekelim” dedi.
Sizce sonuç nasıl?
- Biz kendimiz tatmin olduğumuz sürece iş güzel oluyor. Hâlâ bir şeyler istiyor dekor ama zaten sürekli yeni bir şeyler eklenir.
BU İŞ BÜYÜK HASTALIK
İç mimarlık bölümünden mezun olmuşsunuz. Ne zaman merak saldınız sanat yönetmenliğine?
- Okul zamanında sanat ekibi elemanı olarak çalışmaya başladık. “Cumhuriyet”, “Kurtuluş”, “Ateşten Günler”, “Kantodan Tangoya” işlerinde çalışıyorduk. Çok sinir olduk, yorulduk ama bu iş büyük bir hastalık, kopamadık...
Hürriyet
