Kitap kokan haftasonu!

nk83

࿐*⁀➷
Sitenin Hikaye Yazarı
Katılım
24 Ağustos 2010
Mesajlar
63.117
Tepki
83.535
Puan
113
Konum
İstanbul
10_d.jpg


Kitap kokan haftasonu!


Hafta sonunu kitap okuyarak geçirmek isteyenlere harika öneriler...
Yeni çıkanlar, en son çıkanlar, klasikler...

İşte sizin için seçtiğimiz kitaplar.

Sonsuza Kadar - Susanna Tamaro /Can Yayınları / Roman

Kırılganlığımız güce, kader bilgeliğe, trajediler aşka, zifiri karanlık içsel aydınlığa dönüşebilir.

"Öyle bir an oldu ki, ikimizin minik taşları düzgün biçimde yan yana düştüler. Ben bir adım atıyordum, sen de aynı uzunlukta bir adım atıyordun. Ben seni bekliyordum, sen bana yetişiyordun, ben sana ulaşıyordum, sen beni bekliyordun. Sonsuza kadar böyle gideceğimizi sanıyorduk. Oysa ben şimdi ormanda yürüyorum ve ayak izlerimden başka iz yok. Kimse yürümüyor yanımda, kimse izlemiyor beni, ya da önümden gitmiyor..."
Matteo ve Nora... biri ateştir diğeri su, biri akıldır diğeri yürek, biri sürekli harekettir diğeriyse durgunluk ve huzur; biri düşüncedir diğeri sezgi, biri zamandır diğeriyse sonsuzluk...
Ancak bir gün bu mükemmel uyum dünyanın trajik yasaları karşısında dağılır gider... Matteo bir anda içinde dipsiz bir boşlukla tek başına kalır. Ama yollar onu asla bırakmaz ve hiçbir şekilde tahmin edemeyeceği bir geleceğe taşır.
Zamanla doğa yasalarının gizemini keşfeden Matteo, insanların kendilerini bulmak, hayatı tanımak için ziyaret ettiği bir tür keşiş olup çıkar. Hayatın ve aşkın gizeminin, Nora'nın ardında bıraktığı bu büyük soru işaretinde yattığını, Matteo bir gün anlayacaktır...
Sonsuza Kadar kimi zaman yok eden, kimi zaman da arındıran içimizdeki ateşi anlatıyor...

01_d.jpg



Gün Eksilmesin Penceremden - Cahit Sıtkı Tarancı / Öykü

Cahit Sıtkı Tarancı, Otuz Beş Yaş şiiri ile edebiyatımızın kült şairleri arasına girmiş, Baudelaire, Verlaine gibi Fransız şairlerinden etkilenmesine karşın yaşamı boyunca hiçbir yazınsal akıma dahil olmamıştır.

''Şiirle hayat arasındaki sıkı ilişkiye inandığım içindir ki, şiiri hiçbir zaman bir düşüncenin kanıtlanması olarak düşünmedim. Şiirin yapısının gerektirdiği bu bağımsızlık, şairlerin özgürlük aşkıyla da açıklanabilir,'' diyen Tarancı, düzyazıları, mektupları ve öykülerinde de bu anlayışını sürdürmüştür.

Şairin unutulmaz bir dizesi altında, Gün Eksilmesin Penceremden adıyla bir araya getirdiğimiz bu öyküler, okuyunca göreceksiniz, son derece yalın, çarpıcı, yaratıcı bir öykücünün usta işi çalışmaları. Kitap, şairin bütün öykülerini ilk kez bir araya getiriyor.

07_d.jpg


Ne Haliniz Varsa Gülün - Mine Sota / Carpe Diem Kitap

Elinde bir kitapla, gözyaşları içinde kahkahalar atan ve bir yandan da Tamburizade Tırlettin Efendi’den rehavet makamında uzun hava eserler söyleyen birini gördüğünüzde bilin ki o kişi o anda bu kitabı okuyordur.
Ailenizin yazarı Mine Sota tarafından yazılan bu kitapta neler yok ki…
Karpuz çekirdeğinin içine sığdırılmış karpuzun, bir türlü kırağı çalmayan acı patlıcanların, her zaman söyleyecek bir çift lafı olanların, değirmenlerini taşıdıkları suyla döndürenlerin, attığı çığlıkları kimseye duyuramayanların hikâyeleriyle dolu bu kitap…

Saman saklarken, zamanı saman edenlere, “Kayınçomun arabası var, benim niye yok?” diye içi içini yiyenlere, “Kaynanam al dedi, git dedi, al kendini git dedi” diyenlere, hayrını görmek için çocuğunun okuldan mezun olup iş bulmasını bekleyenlere, “Ağzı olan değil parası olan konuşur kardeşim, oof off” diye ay sonunu gözleyenlere “Ammaaan her şey olacağına varır. Haydi, eller havaya oh ohh!” dedirten bu kitap, moral bozukluğunuza da feleğini şaşırtır.

Üstelik canlıdır. Korkmayın elinizi ısırmaz ama sizi parmak izinizden tanır. “Ben senin kitabınım. Başkasına yar olmam” der, ellerinizden öper ve sizi hiç bırakmaz. Oldu da kendisini alıp eve götürmediniz, arkanızdan ağlar. Gene de bırakıp giderseniz siz geri dönene kadar sizi özler... Sizin her hâlinizi beğenir.

“Aa en çok hangi hâlimi beğeniyor acaba?” diye merak ediyorsanız, onu okuyun ve ne hâliniz varsa görün. Pardon, ne hâliniz varsa gülün.

02_d.jpg



İskender - Elif Şafak / Doğan Kitap / Roman

Şu hayatta insan en çok sevdiklerini acıtır...
En derin yaralar ailede açılır, kabuk tutsa bile kanar hikâye, içten içe...

Aşkı aramadan evvel, düşün bir, ya benden nasıl bir âşık olur? İnsanın sevdası karakterinin yansımasıdır. Sen kavgacı isen, ha bire öfkeli, aşkı da bir cenk gibi yaşarsın. Gönlü pak olanın sevgisi de saf olur. Şu hayatta insan en çok sevdiklerini acıtır. En derin yaralar ailede açılır, kabuk tutsa bile kanar hikâye, içten içe...

Attığımız her adım, yaptığımız her işte kendimizi yansıtırız. Budur çözülmesi gereken bilmece.

03_d.jpg



Tutunamayanlar / Bütün Eserleri 1 - Oğuz Atay / İletişim Yayınları

Tutunamayanlar, Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biridir. Berna Moran, Oğuz Atay'ın bu ilk romanını "hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı" olarak niteler. Moran'a göre "Oğuz Atay'ın mizah gücü ve duyarlığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar'ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, eserdeki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır. "Küçük burjuva dünyasını ve değerlerini zekice alaya alan Atay, "saldırısı tutunanların anlamayacağı, rededeceği türden bir romanla yazar.
06_d.jpg



Yazlık (Gülse Birsel) / Turkuvaz Kitap

Zor bir yıldı, kabul edin. Dünyanın başına gelmedik kalmadı.
Doğal afet, siyasi skandallar, kavga dövüş, ayaklanma, gerim gerim gerildik...
Güneşi, aydınlığı özledik...
Karamsarlık adamı hasta eder, dert, tasa ülser yapar, hüzün cildi kırıştırır, “Of”layıp durmak çevreyi kirletir!
Bir ara verin. Tatil yapın. Beyninizi gezmeye çıkartın.
Bu kitap, ister yazın okuyun, ister başka mevsim, “yazlık” havasında. Yani gevşek, sakin, neşeli...
Bir kumsalda, şezlonga uzanmış, karpuz yiyerek okuduğunuzu hayal edin.
Ve içinizi aydınlık tutun!

08_d.jpg


Şairin Romanı - Murathan Mungan / Metis Yayınları / Roman

Adı Yerküre olan bir gezegen. En büyük kara parçası sayılan Anakara'da farklı yerlerden farklı nedenlerle Odragend'e varmak üzere yola çıkan gezginler. Elli yıl sonra yurduna dönen bir bilge şair. Yıllarca evinden hiç çıkmadan yaşadıktan sonra, çıraklarıyla birlikte kendisini yollara vuran bir şiir filozofu. Yalnızca şairleri öldüren bir katilin izini süren atlı polis ve yardımcısı.

Yol boyu içinden geçtikleri yerler, yaşamlar. Surlarında şiir bayrakları dalganan şehirler. Kanatları göğün gizemlerini birbirine bağlayan kuşlar. Sayıların, sözcüklerin, şifrelerin ardında ömür tüketen matematikçiler, dilciler, sözlükçüler, şairler... İnsanların ruhlarını sağaltan rüya terbiyecileri.

Batı'nın modern çağ fantazi romanlarıyla Doğu'nun Binbir Gece Masalları'nın özgün bir bileşimi.
Tabiata, emeğe ve şiire bir övgü.

Sabah
 
M

madesam

Misafir
eğer evden çıkarsam ilk işim elif şafak iskenderi almak olacak zaten biraz daha çıkmazsam netten alacağım
 
OP
nk83

nk83

࿐*⁀➷
Sitenin Hikaye Yazarı
Katılım
24 Ağustos 2010
Mesajlar
63.117
Tepki
83.535
Puan
113
Konum
İstanbul
BAYRAM İÇİN KİTAP ÖNERİLERİ

İple çekilen, tadına doyulmayan o meşhur ‘dokuz günlük bayram tatil’lerinden biri daha başlıyor

Bayram tatilinde akraba ziyaretleri, alışveriş merkezi gezileri ya da sahil turlarından sıkılıp “Bu epeyce uzun bir tatil, fırsat bu fırsat, kitap okuyayım” diyenler için yazarlardan, eleştirmenlerden ve kitap editörlerinden öneriler aldık...

YAZARLARDAN TAVSİYELER
İYİ EDEBİYAT İÇİN ŞAİRİN ROMANI
AYŞE KULİN: İyi edebiyat okumak isteyenler için Murahtan Mungan’ın “Şairin Romanı” kitabını öneriyorum. Mungan, kelimeleri büyülü kullanan bir yazar; düz yazısında bile şair olduğunu fark ediyorsunuz. Aşağı yukarı aynı nedenlerle Selim İleri’nin tüm kitaplarını tavsiye ederim. Ayla Kutlu’nun “Bir Göçmen Kuştu O” kitabı da okunmalı. Reklamı yapılmadığı için fazla tanınan bir yazar değil ama gerçek bir yazar Kutlu. Inez Baranay’ın “With the Tiger” isimli bir kitabı çıkacak. İngilizcesinden okudum. İstanbul Kitap Fuarı’na da gelecek. Farklı bir yazar, farklı bir kitap. Bir dünya insanı... Onu da öneririm.

MICHEL DEL CASTILLO KONUSUNDA ISRARLIYIM
AHMET ÜMİT: Michel del Castillo’nun “Karar Gecesi” isimli kitabı. Polisiye bir kitap ama son derece gerçekçi. Okunması konusunda ısrar ediyorum. Sevdiğim bir diğer kitap yine Castillo’nun “Kardeşim Budala”sı. Bu kitap Dostoyevski’nin “Budala”sına göndermelerle doludur. Castillo’nun polisiye ile edebiyatı iç içe geçirdiği bir eseridir. Bir de Salinger’ın “Çavdar Tavlasında Çocuklar”ı var tabii. Bayramda okumak için bir klasik... Selim İleri’nin son kitabı “Yağmur Akşamları” da enfes bir kitap. Lezzetli bir edebiyat.

YAĞMUR AKŞAMLARI SON YILLARIN EN İYİSİ
Nazlı Eray: Selim İleri’nin “Yağmur Akşamları”, son yıllarda okuduğum en iyi edebiyat örneklerinden biri. Katman katman bir kitap, tavsiye ederim. Ursula K. Le Guin’in “Lavinia” ve “En Uzak Sahil” kitapları, çok değişik ve çok özgün eserler. Hakan Günday’ın “Az”ı çok etkileyici. Bukowski, Jack Kerouac gibi, gerçek bir edebiyat... Michel Butor’un “Değişme” isimli kitabı da bir diğer önerim.

KLASİKLER OKUNMALI
PINAR?KÜR: Ben bir üniversite hocasıyım ve çoğu öğrencinin kitap okumadan üniversiteye girdiğini biliyorum. Dolayısıyla, eğer bayramda hakikaten kitap okumayı düşünen varsa dünya klasiklerini okusun. Bunlar Rus Klasikleri de olur, Türk Klasikleri de...

KOPAN’IN ÖZGÜN KALEMİNİ KEŞFEDİN
ELİF?ŞAFAK: Yekta Kopan’ın özgün kalemi, gözlem gücü ve iflah olmaz yalnızlıklarımıza hem şefkatle hem zekice ışık tutma biçimini çok sevdiğim için, “Bir de Baktım Yoksun” kitabı. V.S. Ramachandran’ın “Beyindeki Hayaletler: İnsan Zihninin Gizemlerine Doğru” kitabı... Ramachandran bu yüzyılın en önemli isimlerinden, bilim insanlarından ve yaklaşımını çok yapıcı buluyorum. Ahmet Yaşar Ocak’ın “Osmanli Sufiliğine Bakışlar”ı... Ocak’ın eserlerini senelerdir severek okurum, bir seferde okuyup kaldırılmayacak, zaman zaman yeniden okunması gereken bir kitap bence. Sevgi Soysal’dan “Yürümek”... Baha Tahir’den “Sürgünde Günbatımı”. Baha Tahir’in edebi sesi ülkemizde yeterince bilinmiyor...


ELEŞTİRMENLERİN GÖZÜNDEN

BEN ÇEHOV OKUYACAĞIM

SEVİN OKYAY: Kitap önerisi yapınca hem ânında insanın notunu veriyorlar, hem de yalancı çıkabiliyorsun. O yüzden ben neler okuyorum, okumak istiyorum onu söyleyeyim: Çehov’un Everest’ten çıkan “Bütün Öyküleri-4”ünü okumayı düşünüyorum. Hayranı olduğum, hikâye yazma derslerine onun hikâyeleriyle başladığım için. Bir haftadır elimde Anna Jean Mayhew’ün ilk romanı “Ağustosun Kuru Çayırları” var. Kitabı biraz okudum, çok umutluyum. Polisiye olarak, ilk kitabı “Keskin Şeyler”i rahatsız edici ama iyi bulduğum Gillian Flynn’in ikinci kitabı “Karanlık Yerler”i okuyacağım.

Çok yeni bir Ruth Rendell okudum: “The Vault”. Sevenlerine tavsiye ederim, Wexford’un emekli olduktan sonraki ilk soruşturması. Şu sırada elimde, Louis de Bernieres’in “Notwithstanding”i ile, dünyanın en iyi yazarlarından biri olduğunu düşündüğüm Alice Munro’nun “Bazı Kadınlar”ı var. İkisini de tavsiye ederim.

BELLATIN SIRADIŞI

SEMİH GÜMÜŞ: Julien Gracq’ın “Ormanda Bir Balkon” romanının hemen şu sırada okunmasını öneririm. Nitelikli edebiyat dediğimiz şey neymiş, onu görmek, çok büyük bir yazarı tanımak için. Mario Bellatin’in “Güzellik Salonu” adlı kitabı tuhaf ve çok sıra dışı bir roman, bir günde okunur. Bir de Julio Cortazar okuyun. “Mırıldandığım Öyküler” kitabı iyi bir seçim.

‘TUHAF BİR KADIN’I ÖNERİRİM

ÖMER?TÜRKEŞ: Andrea G.Pinketts’in “Lazzaro, Dışarı Çık” kitabının dili ve üslubu dikkatinizi çekecektir. Alessandro Baricco’nun “Emmaus” ve diğer bütün kitaplarında, bir yandan günümüz insanının sorunları yer alırken diğer yandan insana dair evrensel bir arayış vardır... Leyla Erbil’in “Tuhaf Bir Kadın”ını, Nur Yazgan’ın “Zamanın Kokusu”nu ve Burhan Sönmez’in “Masumlar”ını ayrıca öneriyorum...

TANPINAR’IN BAŞYAPITI

NECMİYE ALPAY: Henüz okumamış olanlar için, Ahmet Hamdi Tanpınar, “Saatleri Ayarlama Enstitüsü”. Yıllar boyu sırf hafife alındığı için gözardı edilmiş bir başyapıt. Joseph Conrad, “Karanlığın Yüreği”. Oscar Wilde’ın, bazıları artık yazarının önüne geçmiş olan öyküleri: “Mutlu Prens” ve “Balıkçı ile Ruhu”.

Murathan Mungan’dan “Şairin Romanı” ve “Kibrit Çöpleri”. Ayfer Coşkun, “Bir Yanım Hüzün”. Coşkun’un ince bir hüzünle 12 Eylül döneminde bir kadının etrafında yazdığı üçüncü öykü bütünü. Behçet Çelik, “Diken Ucu”. Çelik, Tomris Uyar’ın yolundan giden çok iyi bir yazar. Son olarak Ahmet Büke, “Kumrunun Gördüğü”. Büke, görmezden geldiklerimizi görmek ve söylemek cüretini gösteren bir yazar.
LARSSON’U OKUYUN

OKAY GÖNENSİN: Stieg Larsson’un “Millenium Serisi”ni öneririm. Sürükleyici ve rahat okunan kitaplardır. Seride yer alan olaylar, bugün bizim burada yaşadıklarımızla da bağlantı olarak düşünülebilir.
BEN ÇEHOV OKUYACAĞIM

SEVİN OKYAY: Kitap önerisi yapınca hem ânında insanın notunu veriyorlar, hem de yalancı çıkabiliyorsun. O yüzden ben neler okuyorum, okumak istiyorum onu söyleyeyim: Çehov’un Everest’ten çıkan “Bütün Öyküleri-4”ünü okumayı düşünüyorum. Hayranı olduğum, hikâye yazma derslerine onun hikâyeleriyle başladığım için. Bir haftadır elimde Anna Jean Mayhew’ün ilk romanı “Ağustosun Kuru Çayırları” var. Kitabı biraz okudum, çok umutluyum. Polisiye olarak, ilk kitabı “Keskin Şeyler”i rahatsız edici ama iyi bulduğum Gillian Flynn’in ikinci kitabı “Karanlık Yerler”i okuyacağım.

Çok yeni bir Ruth Rendell okudum: “The Vault”. Sevenlerine tavsiye ederim, Wexford’un emekli olduktan sonraki ilk soruşturması. Şu sırada elimde, Louis de Bernieres’in “Notwithstanding”i ile, dünyanın en iyi yazarlarından biri olduğunu düşündüğüm Alice Munro’nun “Bazı Kadınlar”ı var. İkisini de tavsiye ederim.

BELLATIN SIRADIŞI
SEMİH GÜMÜŞ: Julien Gracq’ın “Ormanda Bir Balkon” romanının hemen şu sırada okunmasını öneririm. Nitelikli edebiyat dediğimiz şey neymiş, onu görmek, çok büyük bir yazarı tanımak için. Mario Bellatin’in “Güzellik Salonu” adlı kitabı tuhaf ve çok sıra dışı bir roman, bir günde okunur. Bir de Julio Cortazar okuyun. “Mırıldandığım Öyküler” kitabı iyi bir seçim.

‘TUHAF BİR KADIN’I ÖNERİRİM
ÖMER?TÜRKEŞ: Andrea G.Pinketts’in “Lazzaro, Dışarı Çık” kitabının dili ve üslubu dikkatinizi çekecektir. Alessandro Baricco’nun “Emmaus” ve diğer bütün kitaplarında, bir yandan günümüz insanının sorunları yer alırken diğer yandan insana dair evrensel bir arayış vardır... Leyla Erbil’in “Tuhaf Bir Kadın”ını, Nur Yazgan’ın “Zamanın Kokusu”nu ve Burhan Sönmez’in “Masumlar”ını ayrıca öneriyorum...

TANPINAR’IN BAŞYAPITI
NECMİYE ALPAY: Henüz okumamış olanlar için, Ahmet Hamdi Tanpınar, “Saatleri Ayarlama Enstitüsü”. Yıllar boyu sırf hafife alındığı için gözardı edilmiş bir başyapıt. Joseph Conrad, “Karanlığın Yüreği”. Oscar Wilde’ın, bazıları artık yazarının önüne geçmiş olan öyküleri: “Mutlu Prens” ve “Balıkçı ile Ruhu”.

Murathan Mungan’dan “Şairin Romanı” ve “Kibrit Çöpleri”. Ayfer Coşkun, “Bir Yanım Hüzün”. Coşkun’un ince bir hüzünle 12 Eylül döneminde bir kadının etrafında yazdığı üçüncü öykü bütünü. Behçet Çelik, “Diken Ucu”. Çelik, Tomris Uyar’ın yolundan giden çok iyi bir yazar. Son olarak Ahmet Büke, “Kumrunun Gördüğü”. Büke, görmezden geldiklerimizi görmek ve söylemek cüretini gösteren bir yazar.

LARSSON’U OKUYUN
OKAY GÖNENSİN: Stieg Larsson’un “Millenium Serisi”ni öneririm. Sürükleyici ve rahat okunan kitaplardır. Seride yer alan olaylar, bugün bizim burada yaşadıklarımızla da bağlantı olarak düşünülebilir.


EDİTÖRLERİN SEÇİMİ

ŞİİRLE YIKANMAK İSTEYENLERE ‘SEVDA SÖZLERİ’
FİDAN SOLMAZ (Roman Kahramanları Dergisi): Elif Şafak’ın “İskender”i son zamanlarda çok popüler. “Dövüş ******” ve George Orwell’in “1984” romanı. Ve Adnan Gerger’in “Uğur Mumcu’yu Kim Öldürdü?” isimli kitabı.

ENVER ERCAN (Varlık Dergisi): Woody Allen’ın “Eğrisi Doğrusu” isimli eseri. Sinan Meydan’ın “Cumhuriyet Tarihi Yalanları” ile Kenneth C. Davis’in “Edebiyattan Pek Anlamam” kitapları keyifle okunuyor. Cemal Süreya’nın “Sevda Sözleri” ise denizden sonra, şiirle yıkanmak isteyenlere tavsiyem...

DERVİŞ ŞENTEKİN (Radikal Kitap Eki): Marcel Proust’un “Kayıp Zamanın İzinde”sinin tümü iki ciltte bir araya geldi. Orhan Pamuk “Benim Adım Kırmızı”; Italo Calvino “Görünmez Kentler”; Alberto Manguel, “Okumanın Tarihi”; Umberto Eco, “Gülün Adı”; Yusuf Atılgan, “Aylak Adam”; Cemal Süreya, “Sevda Sözleri”, Ahmet Ümit, “İstanbul Hatırası”; Chuck Palahniuk, “Ölüm Pornosu”; Murat Uyurkulak, “Tol”, Sezgin Kaymaz “Zindankale”; İhsan Oktay Anar “Puslu Kıtalar Atlası”. Son olarak Ayhan Geçkin, “Son Adım”; Kaya Genç, “Macera”; Yalçın Tosun “Anne, Baba ve Diğer Ölümcül Şeyler”, Aslı Tohumcu, “Taş Uykusu”...

MELİS ÖKTEM (CNN Türk - Hayatım Kitap): Don Miguel Ruiz’in “Ustaca Sevmek” isimli kitabı başta olmak üzere bütün kitaplarını, French Oje takma adlı yazarın “Erkek Dedikodusu” ve Nasuh Mahruki’nin “Kendi Everest’inize Tırmanın” kitapları.
Milliyet
 
OP
nk83

nk83

࿐*⁀➷
Sitenin Hikaye Yazarı
Katılım
24 Ağustos 2010
Mesajlar
63.117
Tepki
83.535
Puan
113
Konum
İstanbul
10_d.jpg

Sonsuza Kadar'ı 3 kere elime aldım 3 kerede sarmadı hatta bir daha okuyamayacağım diye kenara bıraktım :ne: sanırım daha vakti gelmedi :D
 

Ev Kedisi

Daimi Üye
Katılım
9 Ekim 2014
Mesajlar
1.016
Tepki
1.224
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
Oğuz Atay'ın tutunamayanlarını bin kere okuyabilirim.

Çok kalın kitap,
Hızlı okuman gerek :D

Ben ilk okuduğumda fazla sarmamıştı,
Sonra hakkında bir araştırma yaptım, ikinci kez anlayarak okudum ve bu sefer beğendim.
Tutunamayanlar'ı kimse bitiremiyor derler, ama ben iki sefer bitirdim, kendimi tebrik ediyorum :confetti:
 

eyluldogan

Aktif Üye
Katılım
9 Ağustos 2014
Mesajlar
190
Tepki
58
Puan
28
Yaş
38
Konum
Antalya
Çok kalın kitap,
Hızlı okuman gerek :D

Ben ilk okuduğumda fazla sarmamıştı,
Sonra hakkında bir araştırma yaptım, ikinci kez anlayarak okudum ve bu sefer beğendim.
Tutunamayanlar'ı kimse bitiremiyor derler, ama ben iki sefer bitirdim, kendimi tebrik ediyorum :confetti:

ben de tebrik ederim seni :) çok güzel kitap. insanın içini bir yandan sıkıyor bir yandan da nefes almanı sağlıyor gibi.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst