Konuşamıyoruz!

bitter_im

Kılıç Arslan
Sitenin Hikaye Yazarı
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
65.261
Tepki
55.649
Puan
113
Yaş
33
Konum
kocaeli
İlişkilerde doğru iletişimin önemini ve yollarını bilmek olası sorunların önüne geçmede çoğu zaman en etkili yöntem!

Ünlü psikolog John Gottman’ın 35 yıldan fazla sürede binlerce çiftle yaptığı araştırma sonuçları “mahşerin dört atlısı” olarak tanımlanan eleştiri yapma, aşağılama/hor görme, savunma yapma ve karşı tarafla araya duvar örme davranışlarının varlığı halinde o evliliğin yüzde 91 ihtimalle boşanmayla bittiğini gösteriyor. O büyük aşk, hayaller ve umutlar sadece tartışmayı bilmediğiniz için bitecek mi? İnda Çözüm Odaklı Danışmanlık ve Eğitim Merkezi’nden Uzman Klinik Psikolog Ersin Bayramkaya, ilişkisini doğru iletişimle güçlendirmek isteyenlere bazı ipuçları verdi.

276YVd.jpg


Erkeklerin ve kadınların sık yaptığı iletişim hataları neler?
Çiftleri izlediğimizde genelde gözlemlediğimiz iletişim hataları ki biz onlara mahşerin dört atlısı diyoruz; eleştiri yapma, aşağılama/hor görme, savunma yapma ve karşı tarafla arana duvar örme oluyor. Bir ilişkideki iletişimde bunların hepsi varsa ve o ilişki eğer evlilik ise bu evlilik yüzde 91 oranında boşanma ile bitiyor. Bunu net söylüyorum çünkü bu konudaki araştırma bulguları çok güçlü. Bu bulgular dünyaca ünlü psikolog John Gottman’ın 35 yılı aşkın sürede binlerce çiftle yapmış olduğu araştırma sonuçlarından geliyor. Gottman çiftleri sadece 10 dakika bir konuda tartıştırıyor ve bu tartışmada mahşerin dört atlısının varlığına bakıyor, hangilerinin olduğunu tespit ediyor. Hepsi varsa durum gerçekten ciddi ve hemen önlem alınması gerekiyor.

Kadınların dırdır, erkeklerin içine kapanma eğiliminde olduğu söylenir. Bu doğru bir genelleme mi?
Kadınlar erkeklere oranla ilişkilerdeki problemleri daha çok “çözme” odaklı. Ancak çözüm esnasındaki tarzları olumsuz ise bu eleştiriye ve hor görmeye dönüşebiliyor. Bu noktada eleştirilen veya aşağılanan erkek bir savunma mekanizması olarak sistemini kapatmayı yani araya duvar örmeyi tercih ediyor. Bu durum erkeklerde içe kapanma gibi gözükse de aslında ilişkiden uzaklaştıkları anlamına geliyor.

Bir kadın ve bir erkek doğru iletişim ile neleri çözüme kavuşturabilirler?
Yaşamda çözülebilen ve çözülemeyen durumlar ile problemler var. Doğru bir iletişimle sadece çözülebilecek durumların üstesinden gelebilirsiniz. Bana sorarsanız bu yeterlidir de! Diğer çözülemeyen durumları ise kabul edersiniz. Tabii bunlar çözümlenmemiş halleriyle de sizin için uygun olan başlıklarsa. Bu da sizi ve dolayısı ile ilişkinizi hafifletir.

Kavgasız bir ilişki mümkün mü?
Kavgasız bir ilişki mümkün değil, olmamalı da… Biliyoruz ki evliliklerde yaşanan problemlerin asıl kaynağı tartışmak ya da bir problemle ilgili çatışmak değil. Bu noktada önemli olan bu çatışma ile nasıl başa çıktığınız. Bu aşamada da önemli olan iletişim tarzınız. Sert bir başlangıç yapmak, mahşerin dört atlısının biri ya da birkaçının varlığı, dolup taşma gibi durumlar varsa bu tartışmanın sonu hayal kırıklığı ile bitebiliyor. Burada önemli olan bunları fark etmek ve değiştirmek için çalışmak.

Kavganın da bir sanatı var mı?
Kavga etmenin de bir sanatı var elbet. Oyunu kurallarına göre oynamak önemli. Burada önerilen şey tartışmaya yumuşak bir başlangıç yapmak. Örneğin eleştirmeden, “sen” sözü ile başlamayan ve “Ben böyle hissediyorum, böyle düşünüyorum, böyle anladım” diye söze başlamak. Sonrasında sorumluluk almak; yani kendi tarafımıza düşen durumları kabullenmek... Örneğin “Evet orada sanırım söylediğim şey kırıcıydı” diyebilmek. Takdir etmek, karşı tarafı, iyi davranışlarını dile getirerek teşekkür ederek yüceltmek. Örneğin “Ben çıldırmışken sakin kalabildiğin için teşekkür ederim” demek. Dolma taşma olduğunda kendini fizyolojik olarak rahatlatmak. Çiftlere nefes ve aşamalı kas gevşeme egzersizi gibi kendilerini rahatlatma egzersizlerini de öğretiyoruz. Oldu ki ciddi bir kavga ettiniz; bu anlatılanları her zaman yapamayabilirsiniz. Bu noktada kavgadan sonraki tamir girişimleri önem
kazanıyor. Kavgadan sonra birlikte yapmaktan keyif aldığınız bir şey planlamayı da buna örnek gösterebiliriz.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst