Küfür Etme Alışkanlığı Kazanmış Çocuklara Nasıl Yaklaşılmalıdır?
1- Gece yatarken çocuğunuza okuyacağınız hikâyenin kahramanını kötü söz söyleyen bir çocuk olarak seçin. Anlatacağınız hikâyedeki çocuk, kötü bir söz söylediğinde, annesinin nasıl üzüldüğünü, etrafında bu sözden dolayı nasıl tepkiler oluştuğunu hikâyelendirin. Ama asla çocuğunuz ile hikâye kahramanını bütünleştirmeye kalkmayın, “Sakın sen de bu çocuk gibi yapma ha!..” demeyin. Çocuğunuz hikâyede geçen mesajı zaten alacaktır, merak etmeyin.
2- Çocuğunuzun kullandığı çirkin sözlere, alternatif kelimeler öğretin. Çocuk, kızgınlık ânında, üzüntü ânında hangi kelimeyi kullanacağını bilmelidir. Çocuk, hangi duygu anında, hangi küfür kelimesini kullanıyorsa, o duygu anında kullanabileceği, alternatif kelimeler öğretin. Örneğin, “Sana çok kızdım.”, “Şu an çok üzgünüm.”, “Sinirlendim.”, “Allâh’ım yardım et.” gibi… Ve bu kelimeleri kullanabilmesi için, ona bu kelimeleri zaman zaman kullanarak, yardımcı olun.
3- Çocuğunuz ile bir anlaşma yapın ve o gün çirkin kelime kullanmadığı her saat başına bir ödül verin -örneğin şeker-… Çocuğunuzu okuldan geldiği andan başlayarak yatıncaya kadar, sizinle beraber geçireceği 5-6 saat boyunca gözlemleyin ve her saat başında çocuğunuzun yanına giderek, onun başını okşayın ve -o unutsa bile- siz şekerini verin. Şekeri verirken birkaç dakika kendisi ile sohbet edin ve bu ödülü neden aldığını söyleyin. Onu pozitif cümleler ile motive edin. Ancak gün geçtikçe, vereceğiniz bu ödülün “süresini” uzatın. Bir hafta sonra, her saat başı değil, ama iki saat başında bir şeker verin. Bir süre sonra da bu mükâfât sürecini tamamen ortadan kaldırmaya çalışın. (Mükâfâtlar, zaman içerisinde ortadan kaldırılmaz ve alışkanlık hâlini alırsa, artık çocuğunuzun bir süre sonra sizinle pazarlık yaptığını görürsünüz.)
4- Çocukların dil gelişimini, en üst seviyede kontrol altında tutmak istiyorsanız, çocuğunuza şiir ezberlettirebilir, tekerleme öğretebilir, kısa sûreler ve duâlar ezberlettirebilirsiniz. Böylece, çocukların aktif hâfızalarındaki kelimeleri -bir şiir dizesinin ezberlenmesi ânında- siz belirlemiş olursunuz. Bu usûl ile çocuğunuzun dilinin hem “şirin” hâle gelmesine, hem de “zihnî gelişim”ine katkı sağlamış olacaksınız.
5- Çocuğunuzun yanlışlıkla kullandığı çirkin sözlere, ânî bir şok geçirerek müdâhale edin. Kızarak onu rencide etmeyin, lâkin duruşunuz ve hâlinizle çok üzüldüğünüzü gösterin. Bunu yaparken de çok dramatize etmeyin, ama atmosferinizin değiştiğini çocuğunuza hissettirin. Üzüldüğünüzü belirtin, ama bu hâliniz onu ezmesin ve bir psikolojik cezâya dönüşmesin.
Tüm bu söylediğimiz usûller işe yaramıyorsa, kendi kullandığınız kelimeleri bir kenara yazıp kontrol edin. Acaba çocuğunuzla aynı kelimeleri kullanıyor olmayasınız?!
alıntı
1- Gece yatarken çocuğunuza okuyacağınız hikâyenin kahramanını kötü söz söyleyen bir çocuk olarak seçin. Anlatacağınız hikâyedeki çocuk, kötü bir söz söylediğinde, annesinin nasıl üzüldüğünü, etrafında bu sözden dolayı nasıl tepkiler oluştuğunu hikâyelendirin. Ama asla çocuğunuz ile hikâye kahramanını bütünleştirmeye kalkmayın, “Sakın sen de bu çocuk gibi yapma ha!..” demeyin. Çocuğunuz hikâyede geçen mesajı zaten alacaktır, merak etmeyin.
2- Çocuğunuzun kullandığı çirkin sözlere, alternatif kelimeler öğretin. Çocuk, kızgınlık ânında, üzüntü ânında hangi kelimeyi kullanacağını bilmelidir. Çocuk, hangi duygu anında, hangi küfür kelimesini kullanıyorsa, o duygu anında kullanabileceği, alternatif kelimeler öğretin. Örneğin, “Sana çok kızdım.”, “Şu an çok üzgünüm.”, “Sinirlendim.”, “Allâh’ım yardım et.” gibi… Ve bu kelimeleri kullanabilmesi için, ona bu kelimeleri zaman zaman kullanarak, yardımcı olun.
3- Çocuğunuz ile bir anlaşma yapın ve o gün çirkin kelime kullanmadığı her saat başına bir ödül verin -örneğin şeker-… Çocuğunuzu okuldan geldiği andan başlayarak yatıncaya kadar, sizinle beraber geçireceği 5-6 saat boyunca gözlemleyin ve her saat başında çocuğunuzun yanına giderek, onun başını okşayın ve -o unutsa bile- siz şekerini verin. Şekeri verirken birkaç dakika kendisi ile sohbet edin ve bu ödülü neden aldığını söyleyin. Onu pozitif cümleler ile motive edin. Ancak gün geçtikçe, vereceğiniz bu ödülün “süresini” uzatın. Bir hafta sonra, her saat başı değil, ama iki saat başında bir şeker verin. Bir süre sonra da bu mükâfât sürecini tamamen ortadan kaldırmaya çalışın. (Mükâfâtlar, zaman içerisinde ortadan kaldırılmaz ve alışkanlık hâlini alırsa, artık çocuğunuzun bir süre sonra sizinle pazarlık yaptığını görürsünüz.)
4- Çocukların dil gelişimini, en üst seviyede kontrol altında tutmak istiyorsanız, çocuğunuza şiir ezberlettirebilir, tekerleme öğretebilir, kısa sûreler ve duâlar ezberlettirebilirsiniz. Böylece, çocukların aktif hâfızalarındaki kelimeleri -bir şiir dizesinin ezberlenmesi ânında- siz belirlemiş olursunuz. Bu usûl ile çocuğunuzun dilinin hem “şirin” hâle gelmesine, hem de “zihnî gelişim”ine katkı sağlamış olacaksınız.
5- Çocuğunuzun yanlışlıkla kullandığı çirkin sözlere, ânî bir şok geçirerek müdâhale edin. Kızarak onu rencide etmeyin, lâkin duruşunuz ve hâlinizle çok üzüldüğünüzü gösterin. Bunu yaparken de çok dramatize etmeyin, ama atmosferinizin değiştiğini çocuğunuza hissettirin. Üzüldüğünüzü belirtin, ama bu hâliniz onu ezmesin ve bir psikolojik cezâya dönüşmesin.
Tüm bu söylediğimiz usûller işe yaramıyorsa, kendi kullandığınız kelimeleri bir kenara yazıp kontrol edin. Acaba çocuğunuzla aynı kelimeleri kullanıyor olmayasınız?!
alıntı