Kur'ân-ı Kerîm Okurken ya da Dinlerken Ne düşünmeli, Nasıl Bir Tefekkür Hâli İçerisinde Olmalıyız?
Abdullah ibni Abbas Radiyallâhu Anhümâ rivayet ediyor:
“Resûl-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem, hayır, iyilik, yardım yapma hususunda insanların en cömerdiydi. Ramazan ayında da Cebrail Aleyhisselâmla buluştuğu zaman çok daha cömert davranırdı.
Cebrail her Ramazan gecesi Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemle bir araya gelir, tâ ayın sonuna kadar Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem ona Kur’ân’ı okur, dinletirdi.
Cebrâil’le buluştuğu günlerde Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem hayır-hasenat hususunda esen rüzgârdan daha cömert olurdu.” (Beyhakî, 4:305)
Ramazan Kur’ân ayıdır. Kur’ân’ın indiği mevsimdir. Ramazan, kudsiyetini Kur’ân’dan alır. “Ramazan ayı ki, onda Kur’ân indirildi” (Bakara Sûresi, 185) mealindeki âyet bu gerçeği ifade eder.
Ramazan, Allah kelâmının yeryüzüne inmeye başlamasının yıldönümüdür. Diğer vakitlere nazaran bu ayda Kur’ân’la daha çok meşgul olunur. Okunur, dinlenir, mânâsı tefekkür edilir. Kâinata, hâdiselere onun açtığı nurlu pencereden bakılır.
Her zaman Kur’ân’la iç içe olan Sevgili Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellemin bu ayda Kur’ân’la meşguliyeti daha da artardı. Hayatta bulunduğu süre içinde Ramazan girdiğinde vahiy meleği Cebrail, Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellemin huzuruna gelir. Birlikte Kur’ân’ı okurlar, mütalâa ederlerdi.
Bizler de bu mübarek hâli düşünerek Kur’ân’la meşgul olursak mânevî payımız o derece artacaktır.
Okurken, sanki Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemle birlikte okuyormuş gibi hayâlen o ânı yaşamak; sanki Kur’ân yeni inmiş de ilk defa biz okuyormuşuz gibi bir düşünceye dalmaktır.
Dinlerken de sanki Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem okuyor da ondan dinliyor, sanki Cebrail Aleyhisselâmdan işitiyor, hattâ Cenâb-ı Haktan duyuyor gibi bir huşû içinde bulunmak, bu hisseyi artıran duygulardır.
Her Ramazan’da cami ve mescitlerde ve evlerde mukabele okunur. Böylece Peygamber Efendimizle Hz. Cebrail’in okuyuş şekilleri taklit edilir ki, kudsî bir hava yaşanır.
Ramazan’da yapılan ibadetlerin sevabı bire bindir. Başka vakitler okunan her Kur’ân harfine bir sevap verilirken, bu ayda sevaplar binleri, on binleri bulur. Kadir Gecesinde otuz bini geçer.
Abdullah ibni Abbas Radiyallâhu Anhümâ rivayet ediyor:
“Resûl-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem, hayır, iyilik, yardım yapma hususunda insanların en cömerdiydi. Ramazan ayında da Cebrail Aleyhisselâmla buluştuğu zaman çok daha cömert davranırdı.
Cebrail her Ramazan gecesi Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemle bir araya gelir, tâ ayın sonuna kadar Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem ona Kur’ân’ı okur, dinletirdi.
Cebrâil’le buluştuğu günlerde Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem hayır-hasenat hususunda esen rüzgârdan daha cömert olurdu.” (Beyhakî, 4:305)
Ramazan Kur’ân ayıdır. Kur’ân’ın indiği mevsimdir. Ramazan, kudsiyetini Kur’ân’dan alır. “Ramazan ayı ki, onda Kur’ân indirildi” (Bakara Sûresi, 185) mealindeki âyet bu gerçeği ifade eder.
Ramazan, Allah kelâmının yeryüzüne inmeye başlamasının yıldönümüdür. Diğer vakitlere nazaran bu ayda Kur’ân’la daha çok meşgul olunur. Okunur, dinlenir, mânâsı tefekkür edilir. Kâinata, hâdiselere onun açtığı nurlu pencereden bakılır.
Her zaman Kur’ân’la iç içe olan Sevgili Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellemin bu ayda Kur’ân’la meşguliyeti daha da artardı. Hayatta bulunduğu süre içinde Ramazan girdiğinde vahiy meleği Cebrail, Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellemin huzuruna gelir. Birlikte Kur’ân’ı okurlar, mütalâa ederlerdi.
Bizler de bu mübarek hâli düşünerek Kur’ân’la meşgul olursak mânevî payımız o derece artacaktır.
Okurken, sanki Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellemle birlikte okuyormuş gibi hayâlen o ânı yaşamak; sanki Kur’ân yeni inmiş de ilk defa biz okuyormuşuz gibi bir düşünceye dalmaktır.
Dinlerken de sanki Peygamberimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem okuyor da ondan dinliyor, sanki Cebrail Aleyhisselâmdan işitiyor, hattâ Cenâb-ı Haktan duyuyor gibi bir huşû içinde bulunmak, bu hisseyi artıran duygulardır.
Her Ramazan’da cami ve mescitlerde ve evlerde mukabele okunur. Böylece Peygamber Efendimizle Hz. Cebrail’in okuyuş şekilleri taklit edilir ki, kudsî bir hava yaşanır.
Ramazan’da yapılan ibadetlerin sevabı bire bindir. Başka vakitler okunan her Kur’ân harfine bir sevap verilirken, bu ayda sevaplar binleri, on binleri bulur. Kadir Gecesinde otuz bini geçer.