Mükemmel ilişkileri düşündüğümüzde her zaman en mutlu ilişkiyi masal prenseslerinin yaşadığını düşünürüz. Sonsuza dek mutlu yaşayan prens ve prenseslerin ideal ilişkinin sırlarını bildiğini düşünürüz.
Eğer siz de Disney prensesleri gibi bir ilişki yaşamak isteyecek olursanız muhtemelen hayal kırıklığı yaşayacaksınız. Tabii eğer size yardım edecek bir peri anneniz yoksa
Mükemmel aşk diye anlatılan saçmalıklara bakarak biraz eğlenmeye ne dersiniz?
İlk öpücük
Kim ilk öpücüğünü komadayken yaşamak ister? Pamuk Prenses çok zeki bir kız değil. Yedi garip adamın arasında yaşıyor ve garip görünüşlü bir yabancının verdiği elmayı ısırıyor.
Zehirli elma prensesi komaya sokuyor ve hayatında ilk kez gördüğü bir adam gelip onu öpünce komadan uyanıyor.
Üstelik bu öpücük sırasında hiçbir şeyin farkında bile değil.
Daha sonra onu şüpheli bir şekilde öpen bu yabancıyla bütün hayatını geçirmeye karar veriyor ve bu adam hakkında bildiği tek şey güzel şarkı söyleyebilmesi.
Gerçek hayatta kesinlikle böyle bir şey yaşamak istemezsiniz. Hiç tanımadığınız bir adamın sizi öpmesine asla izin vermemeli ve sadece güzel şarkı söylediği için bir erkekle hayatınızı geçirmeye karar vermemelisiniz.
Derin uyku
Uyuyan Güzel bütün gününü yan gelip yatarak geçiriyor. Bu kesinlikle doğru olamaz çünkü Uyuyan Güzel bütün gün horul horul uyuduğu kulede hayallerinin erkeğiyle tanışıyor.
Eğer Ryan Gosling gibi bir yakışıklının size aşık olmasını istiyorsanız, dışarı çıkıp onu bulmalısınız. Belki kazara ona çarpabilir ya da yanlışlıkla tanışmanıza olanak sağlayabilirsiniz ama hayallerinizdeki erkeği evde yan gelip yatarak bulamazsınız!
Kendinizi değiştirmeye çalışmayın!
Sadece bir erkeği etkilemek için vücudunuzu değiştirmeye çalışır mısınız?
Bir erkeği elde etmek için vücudunuz yarısını tamamen değiştirmeyi ciddi anlamda düşünüyorsanız bu noktada düşünmeniz gereken başka bir şey var! O na değer mi?
Mantıklı bir şekilde düşündüğümüz zaman Ursula 16 yaşından daha küçük bir kızın vücudunu değiştirmek için plastik cerrahi büyüsü kullanıyor.
Küçük deniz kızı Ariel, insan dünyasına dahil olma takıntısı yüzünden güzelim kuyruğunu ikiye ayırmak istiyor ve bir insana dönüşüyor.
Peki sizce Ariel, Prens Erice tek gerçek aşkı olduğu için mi yoksa hayatında gördüğü ilk erkek olduğu için mi aşık oluyor?
Arielin aklının biraz karışık olduğu belli. Ne şanslı ki karşısında keşfedilecek koskoca bir dünya var!
Fedakarlık yapmayın!
Muhteşem ayakkabılarınızı Bay Doğru için feda etmeyin! Cinderella birazcık eğlence için zorlu bir mücadele veriyor.
Apar topar terk ettiğiniz bir partide bıraktığınız ayakkabı sizi zengin bir adamla evlendirmeye yetmez.
Ya Cinderellanın ayakkabıları başka bir kızın ayağına daha olsaydı? Prens o kıza mı aşık olacaktı?
Belki de prens yalnızca güzel ayaklara düşkün bir erkek ve kendi zevkine uygun minik ayaklı bir kız arıyor.
Prens elinde ayakkabıyla kapı kapı dolaşmak yerine belki de kızların yüzlerine bakmalıydı. Ama bütün gece gözlerini Cinderellanın ayaklarından alamayan Prens muhtemelen hayatının aşkını gözlerine bakarak tanıyamazdı.
Kurbağayı öpmeyin!
Konuşan bir kurbağayı öpmek aşkı bulmanızı sağlayacak. Fakat bu bir şeylerin etkisinde olduğunuzun göstergesi olabilir.
Prenses Tiana için işler yolunda gitmiş olsa bile büyü etkisindeki bir kurbağayı öpmek ister miydiniz?
Ve büyüyü bozmanız için mutlaka zengin bir prenses olmanız gerekmesi sizce de para avcısı birinin oyunu gibi değil mi?
Stockholm sendromu
Güzel prenses Bellein tüylü yaratık Çirkine aşık olması yeterince tuhaf değil mi? Zavallı kızın Stockholm Sendromuna yakalanmış olduğunu hiç düşündünüz mü?
Stockholm Sendromu, rehinelerin kendilerini alıkoyan suçlularla aralarında duygusal bir bağ oluştuğuna inandıkları ve hatta bu kötü adamlara aşık oldukları bir psikolojik rahatsızlık.
Güzel prensesimiz Belle kendi isteği dışında Çirkinin şatosunda esir tutuluyor ve daha sonra bu tüylü yaratığa aşık oluyor.
Böyle bir şey gerçek hayatta yaşandığında soğuk kanlı suçluların, sevimli ve cana yakın prenslere dönüşmesi sizce biraz saçma değil mi?
Asi çocuk!
Rapunzel masalında Flynn sadece kendini düşünen ve maddiyat peşinde koşan bir hırsız. Fakat tabii ki tatlı Rapunzel bu asi hırsızı kendine aşık etmeyi başarıyor.
Genelde asi çocuklar kötü alışkanlıklarından kolayca vazgeçemez. Bu hikayede olduğu gibi kral ve kraliçenin tacını çalan bir serseriye aşık olmamalısınız.
Aksi takdirde hayatınızın aşkıyla mutlu mesut yaşamak yerine onu yalnızca demir parmakların ardında görürsünüz.