Hanımlar Gözünüzü Açın!!!...
HANIMLAR !!! Unutmayın... Bir toz tabakası, altındaki ahşabı korur.
'Bir evmobilyaların üzerine 'seni seviyorum' yazabildiğinde gerçek bir evolur.'
Yıllardır her hafta sonu, 'aman biri çıkıp geliverirse' diye en az sekiz saatimi her şeyin mükemmel görünmesine harcıyordum.
En sonunda anladım ki, hiç kimsenin çıkıp geldiği filan yok; hepsi dışarıda hayatlarını yaşayıp eğleniyorlar !
ŞİMDİ,insanlar ziyarete geldiğinde, kendimi evimin durumunu izah etmek zorunda hissetmiyorum;
İnsanlar, benim daha çok dışarda hayatımı yaşarken ve eğlenirken ne yaptığımla ilgililer.
Bunu hala keşfedemediyseniz, lütfen tavsiyelerime kulak verin.
Hayat kısa, tadını çıkarın !
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapın .......
ama onun yerine bir resim yapmak, bir mektup yazmak daha iyi değil mi, kurabiye ya da bir kek pişirmek, bir tohum ekmek toprağa, istemek ve gereksinim duymak arasındaki farkı keşfetmek ?
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapın,ama bilin ki çok zamanımız yok . . . . içilecek bir kahveyle, yüzülecek bir nehir, tırmanılacak bir dağ, dinlecenek bir müzik, okunacak bir kitap, dedikodu yapılacak arkadaşlar, sürdürülecek bir hayat .
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapınama bilin ki dünya gözlerinizi kamaştıracak güneşle dışarıda, saçlarınızın arasında gezecek rüzgarla, karla, sizi ıslatacak yağmurla... Bu gün bir daha yaşanmayacak.
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapın , ama hep aklınızda bulunsun,yaşlılık bir gün gelecek ve bu çok da hoşunuza gitmeyecek . . .
Ve bir gün bu dünyadan gittiğinizde - ki hepimiz mecbur gideceğiz - geride daha çok toz bırakacağız !
Topladıklarınız değil,nasıl bir yaşam yaşadığınıza dair dağıtabildiklerinizdir hayat...
Alıntıdır...
HANIMLAR !!! Unutmayın... Bir toz tabakası, altındaki ahşabı korur.
'Bir evmobilyaların üzerine 'seni seviyorum' yazabildiğinde gerçek bir evolur.'
Yıllardır her hafta sonu, 'aman biri çıkıp geliverirse' diye en az sekiz saatimi her şeyin mükemmel görünmesine harcıyordum.
En sonunda anladım ki, hiç kimsenin çıkıp geldiği filan yok; hepsi dışarıda hayatlarını yaşayıp eğleniyorlar !
ŞİMDİ,insanlar ziyarete geldiğinde, kendimi evimin durumunu izah etmek zorunda hissetmiyorum;
İnsanlar, benim daha çok dışarda hayatımı yaşarken ve eğlenirken ne yaptığımla ilgililer.
Bunu hala keşfedemediyseniz, lütfen tavsiyelerime kulak verin.
Hayat kısa, tadını çıkarın !
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapın .......
ama onun yerine bir resim yapmak, bir mektup yazmak daha iyi değil mi, kurabiye ya da bir kek pişirmek, bir tohum ekmek toprağa, istemek ve gereksinim duymak arasındaki farkı keşfetmek ?
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapın,ama bilin ki çok zamanımız yok . . . . içilecek bir kahveyle, yüzülecek bir nehir, tırmanılacak bir dağ, dinlecenek bir müzik, okunacak bir kitap, dedikodu yapılacak arkadaşlar, sürdürülecek bir hayat .
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapınama bilin ki dünya gözlerinizi kamaştıracak güneşle dışarıda, saçlarınızın arasında gezecek rüzgarla, karla, sizi ıslatacak yağmurla... Bu gün bir daha yaşanmayacak.
Mecbur hissediyorsanız temizlik yapın , ama hep aklınızda bulunsun,yaşlılık bir gün gelecek ve bu çok da hoşunuza gitmeyecek . . .
Ve bir gün bu dünyadan gittiğinizde - ki hepimiz mecbur gideceğiz - geride daha çok toz bırakacağız !
Topladıklarınız değil,nasıl bir yaşam yaşadığınıza dair dağıtabildiklerinizdir hayat...
Alıntıdır...