Küçük Dilara hep meleklerle tanışmak isterdi. Bir sabah çantasına bir paket çikolata ile bir meyve suyu koyarak melekleri görmek sevdasıyla evinden çıktı. Kırları, ovaları gezdi ve öğlene doğru, bir çeşme başında oturmuş güvercinleri seyreden yaşlı bir kadın gördü ve yanına oturdu. Çantasını açmış tam meyve suyunu içmeyi düşünüyordu ki, yaşlı kadının aç olduğunu hissetti. Çikolatayı çantasından çıkarıp yaşlı kadına uzattı.
Kadın küçük Dilara’ya gülümseyip çikolatayı aldı. Gülümsemesi o kadar sıcak ve güzeldi ki, Dilara o gülümsemeyi tekrar görebilmek için meyve suyunu da kadına verdi. Kadın tekrar gülümsedi ve tek bir kelime bile konuşmadıkları halde, ikisinin de içi neşeyle doldu. Karanlık çökmeye başlamıştı. Dilara artık geç olduğunu fark edip oturduğu yerden kalktı ve birkaç adım attıktan sonra dönerek kadına koştu ve sımsıkı sarıldı, bol bol öptü pamuk gibi yanaklarından... Kadın kocaman ve sevgi dolu bir gülümsemeyle bakıp içine sevgi akıttı Dilara’nın. Dilara çok mutluydu; artık bir melekle tanıştığına inanıyordu. Eve döndüğünde annesi Dilara’nın ışıldayan yüzüne bakıp, “Seni bu kadar mutlu edecek ne yaptın bakalım bugün?” diye sordu. Dilara “Bir melekle çikolata yedim.” diye cevapladı ve annesinin bir şey söylemesine fırsat bırakmadan ışıl ışıl çehresiyle “Biliyor musun anne” dedi, “Hayatımda gördüğüm en güzel gülümseyişe sahipti bu melek..!” Bizim hayatımızda da aramadan bulacağımız birçok melek var aslında, farkına bile varamadığımız; eşimiz, annemiz, babamız, çocuklarımız, dostlarımız, arkadaşlarımız... Ve biz onlardan çoğu zaman, sevgi dolu bir gülüşü, güzel bir sözü, dinleyen bir kulağı, dürüst bir iltifatı ya da ilgi dolu küçük bir hareketi esirgiyoruz... Gelin bugün tanıdığımız herkese; gülelim, güzel bir söz söyleyelim, onları dinleyelim, onlara ne kadar güzelliklerle donanmış olduğunu belirtip iltifat edelim. Ya da onlarla bir çikolata yiyelim ne dersiniz?.. Bugünsevdiğinizle yiyeceğiniz çikolata için şimdiden sevgi dolu afiyetler olsun...
Alıntı
Kadın küçük Dilara’ya gülümseyip çikolatayı aldı. Gülümsemesi o kadar sıcak ve güzeldi ki, Dilara o gülümsemeyi tekrar görebilmek için meyve suyunu da kadına verdi. Kadın tekrar gülümsedi ve tek bir kelime bile konuşmadıkları halde, ikisinin de içi neşeyle doldu. Karanlık çökmeye başlamıştı. Dilara artık geç olduğunu fark edip oturduğu yerden kalktı ve birkaç adım attıktan sonra dönerek kadına koştu ve sımsıkı sarıldı, bol bol öptü pamuk gibi yanaklarından... Kadın kocaman ve sevgi dolu bir gülümsemeyle bakıp içine sevgi akıttı Dilara’nın. Dilara çok mutluydu; artık bir melekle tanıştığına inanıyordu. Eve döndüğünde annesi Dilara’nın ışıldayan yüzüne bakıp, “Seni bu kadar mutlu edecek ne yaptın bakalım bugün?” diye sordu. Dilara “Bir melekle çikolata yedim.” diye cevapladı ve annesinin bir şey söylemesine fırsat bırakmadan ışıl ışıl çehresiyle “Biliyor musun anne” dedi, “Hayatımda gördüğüm en güzel gülümseyişe sahipti bu melek..!” Bizim hayatımızda da aramadan bulacağımız birçok melek var aslında, farkına bile varamadığımız; eşimiz, annemiz, babamız, çocuklarımız, dostlarımız, arkadaşlarımız... Ve biz onlardan çoğu zaman, sevgi dolu bir gülüşü, güzel bir sözü, dinleyen bir kulağı, dürüst bir iltifatı ya da ilgi dolu küçük bir hareketi esirgiyoruz... Gelin bugün tanıdığımız herkese; gülelim, güzel bir söz söyleyelim, onları dinleyelim, onlara ne kadar güzelliklerle donanmış olduğunu belirtip iltifat edelim. Ya da onlarla bir çikolata yiyelim ne dersiniz?.. Bugünsevdiğinizle yiyeceğiniz çikolata için şimdiden sevgi dolu afiyetler olsun...
Alıntı