Neşet Ertaş vefat etti
Türk Halk Müziği'nin büyük ismi, ünlü halk ozanımız Neşet Ertaş, İzmir'de tedavi gördüğü hastanede bu sabah hayatını kaybetti.
Neşet Ertaş, 15 gün önce kronik rahatsızlığı sebebiyle özel bir hastaneye kaldırılmış, onkoloji servisinde tedavisine başlanmıştı.
Dün durumu gittikçe ağırlaşan Ertaş, yoğun bakım servisine kaldırılmıştı. Ertaş'ın bu sabah saatlerinde öldüğü bildirildi
DEVLET SANATÇISI OLMAK İSTEMEDİ
TBMM tarafından 2006 yılında Üstün Hizmet Ödülü ile ödüllendirilen Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nün (UNESCO) 2010 yılında "Yaşayan İnsan Hazinesi" ilan ettiği türkü ustası Neşet Ertaş, bir süredir tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Ertaş, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in görevde olduğu dönemde kendisine verilmek istenen "Devlet Sanatçısı" unvanını ise bu sıfatın kendisine ayrımcılık gibi geldiğini belirterek reddetmişti.
İLK PLAĞININ BABASININ TÜRKÜSÜYLE ÇIKARDI
Annesi Döndü Hanım'ı kaybettikten sonra İstanbul'a gitmeye karar veren Ertaş, 1950'li yılların sonunda bu hayalini gerçekleştirdi ve 1957 yılında, henüz 15 yaşındayken ilk plağını, babasına ait bir bozlak olan "Neden Garip Garip Ötersin Bülbül"ü seslendirdiği albümünü çıkardı. İsminin duyulmasıyla art arda gelen plak, kaset ve halk konserlerinin ardından Ankara'ya yerleşen Ertaş, yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle kardeşinin davetiyle bir dönem Almanya'ya gitti. Uzun yıllar bu ülkede kalan Ertaş, 2000 yılında İstanbul'da verdiği konserle sahne hayatına geri döndü.
RAHMİ SALTUK: ÇOK SIKINTI ÇEKTİ
"Yöresel sanatçılar arasında ilk beşe, belki de birinci sırada gelir. Bozlakları rahmetli babası gibi çok iyi söylerdi. Ahbaplığımız var ama Türkiye'nin hallerinden dolayı son dönemde görüşemiyorduk. 1969'da Gençlik Saati vardı Ankara Radyosu'nda ilk defa o programda çok ünlü olduğu dönemde tanışmıştık. Beraber Gençlik Saatine çıkmıştık. Çok güzel eserler bıraktı. Her ölüm erken ölüm demektir. Bilgelik yanı vardı. Herkeste olmayan bir şey. Çok sıkıntılar çekti, Almanya'ya gitti. Unkapanı'nda karşılaştığımızda. Ona 'Yöneticiler sesimizi çıkarmamıza izin vermiyor' demiştim. O da 'O zaman sana bir firma gerekiyor' demişti."
İNCİ ÇAYIRLI: ÇOK BÜYÜP KAYIP
"Çok üzüldüm. Beklemedik, çok ani bir olay. İnsan olarak çok değerli bir kişiydi. Çok büyük bir kayıp. Büyük bir hocayı, iyi bir enstrüman çalan birini kaybettik. Başımız sağ olsun. Nur içinde yatsın. Yaptığı işi önce saygı ve sevgi, sonra da derin bilgisini katıyordu. Büyük üzüntü duydum."
SELDA BAĞCAN: HAYATI ACILARLA GEÇTİ
"Çok üzüntülüyüz, değerli bir ozandı. Birinci kaynaktan türküler dinleyemeyeceğiz artık. Kendisinden 2-3 eser aldım. Çok üzgünüm, nur içinde yatsın. Hayatı acılar içinde geçti. Hasan Saltık onu yeniden var etti, popüler olmasını sağladı. Hak ettiği değeri bulamayan insanlardandı. Bu kadar değerli bir ozan, kalbi kırık olarak gitti."
SABAHAT AKKİRAZ: HER TÜRKÜDE HATIRLAYACAĞIZ
"Hepimizin türküleriyle büyüdüğü, yaşadığı bir büyük usta. En büyük tesellim onun gibi çalan, söyleyen bir değerimiz yoktu. Sonsuza kadar her tele vurulduğunda, türkü söylendiğinde onu hep yaşıyor hissedeceğiz. Onu hep öyle duyacağız, öyle anımsayacağız." BELKIS AKKALE:
TOPLUMUN GÖNLÜNE GİRDİ, UNUTULMAZ
"Sanatçılar eserleriyle toplumun gönülen girmiş ustalar hiçbir zaman unutulmaz. Çok üzgünüm, haberi alınca da konuşmakta güçlük çekiyorum. Neşet Ertaş uzun yıllar halk türkülerine hizmet etti. Gençlik yıllarımda onun ilk kez konserine gitmiştim. Çok üzgünüz. Toplumda çok iz bırakan değerli bir ustayı kaybettik."
Sabah