tatlıpozan
Daimi Üye
![i.php](/forum/proxy.php?image=http%3A%2F%2Fwww.medyafaresi.com%2Fi.php%3Fp%3Df1%2F557_79ba0.jpg%26w%3D300%26h%3D228&hash=9d7e69927299722d80cfd577d28b7660)
Nuri Alço'dan dizilere veryansın! ''Aşk-ı Memnu Dallas'a döndü!''
Türk sinemasın kötü adamı Nuri Alço, son dönemlerde çekilen dizi ve filmlerde işlenen konularda ahlak sınırının aşıldığını söyledi
Aşk-ı Memnu dizisini eleştiren Alço, "Aşk-ı Memnu dizisi Dallas'a döndü. Ailemin seyrettiği diziler çok sınırlı ve kısıtlı. Çünkü hepsinin evlerinde genç kızları var, çolukları çocukları var. Öyle bir şey gördükleri zaman ya kafalarını kaçırıyorlar." dedi. Kendisinin oynadığı kötü adam karakterine değinen Alço, "Benim oynadığım roller, yeni nesli kötülüklerden korunması için verilen bir mesajdır. Aslında anne baba nasihat çekiyorsa evladına iyi olması ve iyi yetişmesi için. Aynı şekilde bizim üzerimize düşen görevlerden biri de yeni nesli güzel bir şekilde uyarmak ve mesaj vermektir." dedi. Alço, mafya dizilerinin gençler üzerinde kötü etki oluşturduğunu ve okullarda öğrencilerin dizilerden etkilenerek çeteler kurmaya başladıklarını ifade etti.
Televizyonlarda yayınlanan her senaryonun denetimden geçmesi gerektiğine inanan Alço, ailelerin televizyon karşısında olduğu saatlerde yayınlanacak programlar ile gece yayınlanması gereken programların Avrupa'daki gibi ayrılması gerektiğini söyledi. Alço, "Aşk-ı Memnu'da onun yatak odası, diğerinin yatak odası, adam çıkıyor odadan o onun odasına giriyor, yok böyle bir şey. Koridorda karşılaşıyorlar, bir bakıyorsun o onun odasına giriyor, bakıcısı, aşçısı, bilmem nesi. Hakikatten çok çirkin şeyler. Bir sahneyi bir kez verdin, iki kere verdin ama aynı evde devamlı yok böyle bir şey, o adam ne duruma düşüyor? kızın kocası ne duruma düşüyor? o da onun yeğeni." diyerek diziye tepki gösterdi.
Aşk-ı Memnu dizisini Dallas dizisine döndüğünü öne süren Alço, "Dizi, kendi kitabı olan Aşkı Memnu'dan çıktı. Reyting olduğu için uzattıkça uzatıyorlar. Dizide yaşananlar bizim öyle bir aile düzeni örf ve anenelerimize göre çok yanlış, insanlar özellikle de büyük ailelerde, herkes kendi ailesinde tedirgin olmaya başladı. Çünkü acaba yeğenime amcası sarkıyor mu? Yok hakikaten evden çıkıp işe gidiyor gibi yapıp eve dönenler filan var. Hakikaten insanlar bunları konuşuyor. Ben iyi bir izleyiciyimdir ama insanların rahatsız olduğunu duyuyorum. Fazla açılmamak gerekiyor, bir sınır koymak gerekiyor bunlara. Zaten bir mesaj veriyorsanız vereceksiniz, bunları gündeme getirmek için de bir öpüşme sahnesini haftalarca aylarca vermek, bunlar yanlış şeyler." diye konuştu.
Kurtlar Vadisi dizisini de eleştiren Alço, "Kurtlar Vadisi'nde bu kadar kişi öldürülüyor, vuruluyor, yakılıyor, fakat bunlar filmin başından sonuna kadar devam ediyor. Ne bir cezaevine giren var, ne bir tutuklanan var, ne adli yargılama var, hiçbir şey yok. Gençlik okulda da, 'Demek böyle bir şey yok' diyor ve herkes okulda sınıflar arası çeteler kurmaya başlıyor. Aynı tek tip kıyafet giymeye başladı. Acımasız davranmamak lazım." şeklinde konuştu. Alço, genç neslin dizide gördüğü mafyanın villalardaki yaşamına özendiğini ve çete kurmaya kadar kalkıştığını öne sürdü.
"GAZOZLA FİLMLERİMDE GENÇLERE MESAJ VERMEYE ÇALIŞTIM"
Son olarak filmlerinde kullandığı gazozun hikayesine de değinen Alço, aslında filmlerinde vermek istediğinin genç nesle bir mesaj olduğunu kaydetti. Alço, "Gazoz fikri senaristlerin Türker İnanoğlu'nun yapmış olduğu projelerde genç neslin Anadolu'dan gelip İstanbul'da film çevirmek için veyahut girdiği ortamlarda kötü yola düşmesi, uyuşturucu satanların eline düşmesi, kaldıkları yerlerde kadın satıcıların eline düşmesini önlemek içindi. Bunlar hep mesajlardı, gençleri ağlarına düşürürken de ya uyuşturucu kullanacaklar veya gazozu kolayı kullanıp içine hap atarak veya uyuşturarak kötü emellerine nail olacaklar. Genç nesli okul çevresindeki uyuşturucu bataklarından kurtarmaya çalıştık. Ailelere nasihat ettik, ailelere çocuklarına nasıl davranmaları gerektiğini gösterdik. O zaman çekilen senaryolarda, filmlerde, bunlar hep mesaj amaçlıydı. Şu an nedense yeni nesil mesaj veren filmler çekmiyor." sözleriyle son dönemde sinema ve televizyon alanında ortaya konan yapıtlara eleştiride bulunuyor.
alıntı