KheChi
Daimi Üye
Ey Azrail, gözlerim fersiz, sözlerim yersiz,
Ecelim gelir gelmez, yakaladın habersiz!
Keşke birkaç yıl önce, bir haber gönderseydin,
Rüyalarıma falan bir kez giriverseydin.
Mal mülk sevdası ile dünyadan kopamadım,
Çok özür diliyorum, hazırlık yapamadım.
Alamadım yanıma para pul, ne de bavul,
Uyudum horul horul, ne zil duydum, ne davul.
Yaşım yetmiş olsa da, kanım hep fıkır fıkır,
Bu cümbüşlü âlemi, gönlüm nasıl bırakır?
Derler de inanmazdım, yaş yetmişse iş bitmiş,
Anlamadım bunca yıl nasıl da geçip gitmiş.
Lütfen birazcık bekle, sana yalvarıyorum,
Eceli tehir için, bir çare arıyorum.
Yıkıldı hep düşlerim, yarım kaldı işlerim,
Altından olacaktı, şu protez dişlerim.
Seneler sonra ancak, voleyi vurabildim,
Hortumlar sayesinde, ayakta durabildim.
Gayet ucuza sattım, şerefin kilosunu,
Ancak böyle kazandım, şu uçak filosunu.
Çocuklarımın hepsi, birer vampir yarasa,
Ölmemi bekliyorlar konmak için mirasa.
Arkamdan dökülecek, iki damla gözyaşı,
Dikilecek belki de, yaldızlı mezar taşı.
Katafalka koyarak cenazem kokutulur,
Kırkıncı günü diye mevlitler okutulur.
Musikiyle karışık, bir ilahi aryası,
Mevlit bitince başlar, dedikodu furyası.
Düzenbaz kodamanlar, köşeleri döndüler,
Bir yoksuldan indiler, ötekine bindiler.
İrtica yobaz diye yaygara tutturdular,
Dine afyon diyerek, bizlere yutturdular.
Düzenin kuklaları ekranlara çıktılar,
İlâhiyat adına, dinimizi yıktılar.
Âlim zalim karıştı, renkler hiç seçilmiyor,
Her yer mezhepsiz dolu; zındıktan geçilmiyor.
Bu cinnet kervanına, nice prof katıldı,
Ne vicdanlar satıldı, din sokağa atıldı.
Dünyayı gezdim ama, daha hacca gitmedim,
Alnım secde görmedi, hiç ibadet etmedim.
Dinden habersiz nefsim, olmadı hiç terbiye,
Haram falan dinlemez; tutturur hep ver diye.
Çok gafil yakalandım, hazırlığım hiç yoktu,
Dini öcü bilirdim, camiye karnım toktu.
Ecel gelip çatınca, katiyen beklemiyor,
Vade dolunca artık, saniye eklemiyor.
İşte bunlar boş geçen, bir ömrün hikayesi,
İbret alanlar için, pişmanlığın son sesi
Ecelim gelir gelmez, yakaladın habersiz!
Keşke birkaç yıl önce, bir haber gönderseydin,
Rüyalarıma falan bir kez giriverseydin.
Mal mülk sevdası ile dünyadan kopamadım,
Çok özür diliyorum, hazırlık yapamadım.
Alamadım yanıma para pul, ne de bavul,
Uyudum horul horul, ne zil duydum, ne davul.
Yaşım yetmiş olsa da, kanım hep fıkır fıkır,
Bu cümbüşlü âlemi, gönlüm nasıl bırakır?
Derler de inanmazdım, yaş yetmişse iş bitmiş,
Anlamadım bunca yıl nasıl da geçip gitmiş.
Lütfen birazcık bekle, sana yalvarıyorum,
Eceli tehir için, bir çare arıyorum.
Yıkıldı hep düşlerim, yarım kaldı işlerim,
Altından olacaktı, şu protez dişlerim.
Seneler sonra ancak, voleyi vurabildim,
Hortumlar sayesinde, ayakta durabildim.
Gayet ucuza sattım, şerefin kilosunu,
Ancak böyle kazandım, şu uçak filosunu.
Çocuklarımın hepsi, birer vampir yarasa,
Ölmemi bekliyorlar konmak için mirasa.
Arkamdan dökülecek, iki damla gözyaşı,
Dikilecek belki de, yaldızlı mezar taşı.
Katafalka koyarak cenazem kokutulur,
Kırkıncı günü diye mevlitler okutulur.
Musikiyle karışık, bir ilahi aryası,
Mevlit bitince başlar, dedikodu furyası.
Düzenbaz kodamanlar, köşeleri döndüler,
Bir yoksuldan indiler, ötekine bindiler.
İrtica yobaz diye yaygara tutturdular,
Dine afyon diyerek, bizlere yutturdular.
Düzenin kuklaları ekranlara çıktılar,
İlâhiyat adına, dinimizi yıktılar.
Âlim zalim karıştı, renkler hiç seçilmiyor,
Her yer mezhepsiz dolu; zındıktan geçilmiyor.
Bu cinnet kervanına, nice prof katıldı,
Ne vicdanlar satıldı, din sokağa atıldı.
Dünyayı gezdim ama, daha hacca gitmedim,
Alnım secde görmedi, hiç ibadet etmedim.
Dinden habersiz nefsim, olmadı hiç terbiye,
Haram falan dinlemez; tutturur hep ver diye.
Çok gafil yakalandım, hazırlığım hiç yoktu,
Dini öcü bilirdim, camiye karnım toktu.
Ecel gelip çatınca, katiyen beklemiyor,
Vade dolunca artık, saniye eklemiyor.
İşte bunlar boş geçen, bir ömrün hikayesi,
İbret alanlar için, pişmanlığın son sesi