Ot-çöp ilaçları neden artıyor biliyor musunuz?
Ali Tezel yazdı...
GAZETE HABERTURK- HT EKONOMİ
Avrupa ve ABD’de ortalama ömür 80’in üzerine çıkınca, Alzheimer gibi başkasının bakımına muhtaç yaşlıların sayısı hızla artmaya başladı. Bu gerçekler karşısında ortalama ömrün kısaltılması amacıyla artık ot-çöp ilaçları teşvik edilmeye başlanmıştır.
MÖ 2000... Al bu otu ye.
MS 1000... O ot kötü, gel bu duayı oku.
MS 1250... O dua batıl inanç, al bu iksiri iç.
MS 1500... O iksirin ne faydası var, al bu hapı yut.
MS 1750... O hap etkisiz, al bu antibiyotiği iç.
MS 2000... O antibiyotik kimyasal, al bu otu ye... Özellikle ABD ve Avrupa ülkelerinde ortalama ömür ve yaşam beklentisi 80’li yaşlar civarına gelip dayandı. Son 40 yılda ortalama insan ömrü sürekli olarak uzamakta.
ORTALAMA ÖMÜR YÜKSELDİ
AB bünyesinde ortalama ömür 2005 yılında (25 ülkede) erkeklerde 78, kadınlarda ise 83 idi. 50’sine gelen bir İtalyan veya İsveçli, 80’ine kadar yaşayabileceğini düşünebilirdi. Aynı yaştaki bir Litvanyalı veya Leton ise ancak 71’ini görebilirdi. Kadınlarda ise ortalama ömür Fransa, İtalya ve İspanya’da 85 iken Letonya ve Macaristan’da 79 idi. Ortalama yaşam beklentisi 80 iken sağlıklı yaşam süresi ise 65’tir. Araştırmalar Avrupalı erkeklerin sağlık sorunlarıyla boğuşmaya başlamadan ortalama 67, kadınlarınsa 69 yaşına kadar gelebildiğini gösterdi. Bu yaş seviyeleri ABD’de ise 65 civarında. 10 Avrupa ülkesinde ise “sağlıklı ömür ortalaması” 65 yaşın altında. Mesela en düşük ortalama, 59’la Estonyalı erkeklerin. Estonya’da ortalama kadın ömrü 61. Almanya’da her iki cins için de “sağlıklı ömür ortalaması” 63.5. Bu durumda 65 yaşından 80 yaşına kadar geçen dönemde sağlıksız bir hayat sürülmektedir. Yöneticiler, tedavi masraflarının yüksek olduğu, sosyal güvenlik ve sağlık sigortası şirketlerini zora sokan bu dönemden kurtulmak istiyorlar ama hemen ölün de diyemiyorlar.
BİR YAŞLIYA 3 SAĞLIKLI BAKIYOR
Özellikle Alzheimer ve Parkinson gibi yaşlı hastalıklarında, bir yaşlıya 8’er saatlik dilimler halinde 24 saat bakım gerekmektedir. Bu, bakıma muhtaç bir yaşlıya 3 sağlıklı bireyin bakması anlamına gelmektedir. 1970-2002 arasında Amerika’daki sağlık harcamalarının diğer zengin ülkelere oranla iki kat arttığını da gösteriyor. Ortalama ömrün, insanlara hissettirilmeden 65’e kadar çekilmesi gerektiğini düşünenler, buna bir çözüm buldular. İşte bu çözüm de, “İlacı bırak, ota çöpe yönel” olmuştur. TV’lerde sık sık “bitkisel tedavi yöntemleriyle nasıl başarılı sonuçlar alındığını” gösteren halka gaz verici yayınlar desteklenmeye, alternatif tıp için TV’lerde saatlerce tartışma programları yapılmaya başlandı. Hadi hayırlısı olsun.
Ali Tezel yazdı...
GAZETE HABERTURK- HT EKONOMİ
Avrupa ve ABD’de ortalama ömür 80’in üzerine çıkınca, Alzheimer gibi başkasının bakımına muhtaç yaşlıların sayısı hızla artmaya başladı. Bu gerçekler karşısında ortalama ömrün kısaltılması amacıyla artık ot-çöp ilaçları teşvik edilmeye başlanmıştır.
MÖ 2000... Al bu otu ye.
MS 1000... O ot kötü, gel bu duayı oku.
MS 1250... O dua batıl inanç, al bu iksiri iç.
MS 1500... O iksirin ne faydası var, al bu hapı yut.
MS 1750... O hap etkisiz, al bu antibiyotiği iç.
MS 2000... O antibiyotik kimyasal, al bu otu ye... Özellikle ABD ve Avrupa ülkelerinde ortalama ömür ve yaşam beklentisi 80’li yaşlar civarına gelip dayandı. Son 40 yılda ortalama insan ömrü sürekli olarak uzamakta.
ORTALAMA ÖMÜR YÜKSELDİ
AB bünyesinde ortalama ömür 2005 yılında (25 ülkede) erkeklerde 78, kadınlarda ise 83 idi. 50’sine gelen bir İtalyan veya İsveçli, 80’ine kadar yaşayabileceğini düşünebilirdi. Aynı yaştaki bir Litvanyalı veya Leton ise ancak 71’ini görebilirdi. Kadınlarda ise ortalama ömür Fransa, İtalya ve İspanya’da 85 iken Letonya ve Macaristan’da 79 idi. Ortalama yaşam beklentisi 80 iken sağlıklı yaşam süresi ise 65’tir. Araştırmalar Avrupalı erkeklerin sağlık sorunlarıyla boğuşmaya başlamadan ortalama 67, kadınlarınsa 69 yaşına kadar gelebildiğini gösterdi. Bu yaş seviyeleri ABD’de ise 65 civarında. 10 Avrupa ülkesinde ise “sağlıklı ömür ortalaması” 65 yaşın altında. Mesela en düşük ortalama, 59’la Estonyalı erkeklerin. Estonya’da ortalama kadın ömrü 61. Almanya’da her iki cins için de “sağlıklı ömür ortalaması” 63.5. Bu durumda 65 yaşından 80 yaşına kadar geçen dönemde sağlıksız bir hayat sürülmektedir. Yöneticiler, tedavi masraflarının yüksek olduğu, sosyal güvenlik ve sağlık sigortası şirketlerini zora sokan bu dönemden kurtulmak istiyorlar ama hemen ölün de diyemiyorlar.
BİR YAŞLIYA 3 SAĞLIKLI BAKIYOR
Özellikle Alzheimer ve Parkinson gibi yaşlı hastalıklarında, bir yaşlıya 8’er saatlik dilimler halinde 24 saat bakım gerekmektedir. Bu, bakıma muhtaç bir yaşlıya 3 sağlıklı bireyin bakması anlamına gelmektedir. 1970-2002 arasında Amerika’daki sağlık harcamalarının diğer zengin ülkelere oranla iki kat arttığını da gösteriyor. Ortalama ömrün, insanlara hissettirilmeden 65’e kadar çekilmesi gerektiğini düşünenler, buna bir çözüm buldular. İşte bu çözüm de, “İlacı bırak, ota çöpe yönel” olmuştur. TV’lerde sık sık “bitkisel tedavi yöntemleriyle nasıl başarılı sonuçlar alındığını” gösteren halka gaz verici yayınlar desteklenmeye, alternatif tıp için TV’lerde saatlerce tartışma programları yapılmaya başlandı. Hadi hayırlısı olsun.