Telefonla konuşmak zina yapmak mı?
Yargıtay, boşanma davasında suçlanan kadının arkadaşıyla telefonla görüşmesinin, arabasına binmesinin ‘zina yaptığı’ şeklinde dikkate alınamayacağına karar verdi.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, bir boşanma davasında, davalı kadının aynı işyerinde çalıştığı bir erkek arkadaşıyla telefonla görüşmesinin, mesaj göndermesinin ve bu kişinin arabasına binmiş olmasının zina yaptığı anlamına gelmeyeceğine karar verdi. Kadının çeyiz olarak getirdiği beyaz eşyayı boşanma kararından sonra alması gerektiğine de hükmedildi.
Mersin’de yaşayan bir çift karşılıklı olarak boşanma davası açtı. Hem davalı hem davacı olan koca, eşinin zina yaptığını ileri sürdü. Koca zinaya delil olarak eşinin, erkek iş arkadaşının arabasına binmesini, telefonda konuşmasını ve mesajlaşmasını delil olarak gösterdi.
Mersin 3. Aile Mahkemesi, kocanın bu iddiasını yerinde bularak zina nedeniyle çiftin boşanmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca dava konusu yapılan buzdolabı, çamaşır makinesi ve fırınlı ocağın kocada kalmasına da karar verdi.
‘Bu zinayı göstermez’
Zinayla suçlanan kadının kararı temyiz etmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Dairesi ise dosyada kadının zina yaptığına ilişkin yeterli kanıt bulunmadığı sonucuna vardı. Kararda, “Aynı işyerinde çalışan bir başka erkekle telefonla görüşme, mesaj gönderme ve bu kişinin arabasına binmiş olma, zinaya delalet eden davranışlar niteliğinde değildir. Zina sübut bulmamıştır. Açıklanan nedenle davalı-davacnın zina sebebine dayanan boşanma davasının reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır” denildi.
Çeyiz kararı
Daire, dava konusu yapılan buzdolabı, çamaşır makinesi ve fırınlı ocağın kadın tarafından evlilik birliğine çeyiz olarak getirildiğini belirterek, bu eşyaların kadına ait olduğu, kocanın babasının evinde kalan bu eşyaların kadına iadesinin gerektiğini de bildirdi. Daire, bu gerekçelerle yerel mahkeme kararını bozdu.