Yapılan araştırmalar, ülkemizde dört çocuktan birinin yoksulluk çektiğini gösteriyor. 4.6 milyon çocuk yeterli beslenemiyor ve giyinemiyor!
İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi’nde yapılan araştırma, Türkiye’de dört çocuktan birinin yoksulluk çektiğini ortaya çıkardı. Oran düşse de 4.6 milyon çocuk yeterli beslenemiyor ve giyinemiyor. TÜİK verilerine göre, Türkiye’de en çok çocuk Şırnak’ta, en az çocuk Tunceli’de bulunuyor.
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar merkezi BETAM, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Türkiye’deki çocukların yoksulluğunu araştırdı. Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, Yrd. Doç. Dr. Gökçe Uysal ve Araştırma Görevlisi Ayşenur Acar’ın yaptığı araştırmaya göre Türkiye’de her dört çocuktan biri yoksul. Her üç çocuktan ikisi, iki günde bir, et, tavuk ya da balık yiyemiyor, yüzde 40,37’sinin evleri yeterince ısınamıyor ve yüzde 40,8’i yeni giysiler giyemiyor.
TÜİK'İN RAKAMLARI
TÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumu) Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi verilerinin kullanıldığı araştırmaya göre, maddi yoksunluk çeken çocukların oranı 2006-2010 arasında yüzde 34,7’den, yüzde 24,4’e geriledi. Ancak 2010 verileri, hâlâ 4,6 milyon çocuğun maddi yoksunluk çektiğini gösteriyor.
BATIDAN DOĞUYA VAHİMLEŞİYOR
Çocuk yoksulluğunun Türkiye’nin batısından doğusuna gidildikçe, vahimleşiyor. Batı Anadolu ve Orta Anadolu çocuk yoksulluğunun en düşük olduğu bölgeler iken Batı Marmara, Ege, Doğu Marmara, Batı Anadolu, Orta Anadolu ve Batı Karadeniz’de çocuklar arasında maddi yoksunluk çekenlerin oranı, Türkiye ortalamasının altında.
Doğu Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu bölgelerinde ise her üç çocuktan biri yoksulluk içinde. Çocuk yoksulluğunun en yaygın olduğu bölge ise Güneydoğu Anadolu, Bölgedeki çocukların, yüzde 42,1’i yani 1 milyon 200 bini yoksulluk çekiyor.
TÜRKİYE'DE ÇOCUK NÜFUSU
Öte yandan TÜİK verilerine göre, Türkiye’de 2012 sonu itibariyle, 0-17 yaş arasında, 22 milyon 692 bin 174 çocuk bulunuyor. Çocuk nüfus oranının, 2023’te yüzde 25,7, 2050’de yüzde 19,1 ve 2075’te yüzde 17,6’ya düşeceği tahmin ediliyor. Çocuk nüfus, 1935’te toplam nüfusun yüzde 45’ini oluşturuyordu. Çocuk nüfusun en çok olduğu üç il, yüzde 49 ile en çok Şırnak, yüzde 48,3’le Şanlıurfa ve yüzde 46,7’le Ağrı. En az çocuğun yaşadığı üç il ise yüzde 18 ile Tunceli, yüzde 20 ile Edirne ve yüzde 20,2 ile Çanakkale olarak belirlendi.
DİSK'İN ÇOCUK İŞÇİLİĞİ RAPORU
DİSK’in "Çocuk İşçiliği 2013" raporunda ise, "2006-2012’de çocuk işçiliğinde azalma eğiliminin durduğu, özellikle tarım kesimindeki artışla oranın yükseldiği bir dönem olmuştur" ifadeleri yer aldı.
İŞ KAZASINDA ÖLEN ÇOCUĞA İTHAF EDİLDİ
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü’nün (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu Çocuk İşçiliği İstatistikleri 1994, 1999, 2007, 2012 ve Uluslararası Çalışma Örgütü ILO 2000-2004 ve 2004-2008 eğilim araştırması sonuçları ile SGK 2006-2012 istatistikleri kullanılarak hazırlanan rapor, 14 Mart 2013’te Adana’da çalıştığı fabrikada, iş kazası sonucu öldüğü iddia edilen 13 yaşındaki Ahmet Yıldız’ın anısına ithaf edildi.
Raporda, dünya genelinde 5-14 yaş grubu çocukların çalışma hayatına katılımının artığı iddia edilerek, "krizle birlikte yükselen güvencesizlik zemininde" çocukların, ev içi hizmet üretimini (çocuk ve yaşlı bakımı, temizlik, yemek vb.) giderek daha fazla oranda üstlendiği öne sürüldü.
Dünya genelinde 2008 yılı itibarıyla 5 ve 17 yaş arasındaki her 5 çocuktan birinin, istihdamda göründüğü kaydedilen raporda, çocukların istihdama katılımında azalma söz konusu iken Alt Sahra Afrika’da çocuk işçiliğinde artış gözlemlendiği ifade edildi.
ÇOCUK İŞÇİLİĞİNDE DÜŞÜŞ EĞİLİMİ DURDU
Türkiye açısından çocuk işçiliğinde düşüş eğiliminin durduğu ileri sürülen raporda, şu ifadeler yer aldı: "1999-2006’da istihdam edilen çocuk sayısı 2 milyon 270 binden, 890 bin düzeyine düşmüştür. 2006-2012’de ise çocuk işçiliğinde azalma eğiliminin durduğu ve özellikle tarım kesimindeki artış ile oranın yükseldiği bir dönem olmuştur.
2012’de çocuk işçi sayısı 893 bine ulaşmıştır. İstihdam içinde değerlendirilmeyen ev işlerinde çalışan çocukların sayısı 1999’da 4 milyon 447 bin iken 2006’da 6 milyon 540 bine ulaşmıştır. 2012 yılı için ise bu rakam yaklaşık 1 milyon kişi artarak, 7 milyon 503 bine yükselmiştir. Böylelikle 5-17 yaşta toplam çalışan çocukların (istihdama katılan ve ev içinde çalışan) sayısı 8 milyon 397 bin olmuştur.
OKULA GİTMEYİP ÇALIŞANLAR ARTIŞTA
Toplamda çalışan çocukların tüm çocuklara oranı, 1999’dan bu yana yüzde 41’den yüzde 56’ya çıkmıştır." Raporda, tarım sektöründe çalışan çocuk sayısının 326 binden 399 bine yükseldiği de ifade edildi. Okuyan çocukların 2006’da yüzde 2’si ekonomik bir faaliyette çalışırken, 2012’de bu oranın yüzde 3’e ulaştığı belirtilen raporda, okula devam etmeyen çocuk sayısının 2 milyon 314 binden, 1 milyon 297 bine gerilediği, okula gitmeyen çocuklar arasında ekonomik faaliyetlerde çalışanların oranının yüzde 27’den yüzde 35’e yükseldiği kaydedildi.
İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi’nde yapılan araştırma, Türkiye’de dört çocuktan birinin yoksulluk çektiğini ortaya çıkardı. Oran düşse de 4.6 milyon çocuk yeterli beslenemiyor ve giyinemiyor. TÜİK verilerine göre, Türkiye’de en çok çocuk Şırnak’ta, en az çocuk Tunceli’de bulunuyor.
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar merkezi BETAM, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Türkiye’deki çocukların yoksulluğunu araştırdı. Prof. Dr. Seyfettin Gürsel, Yrd. Doç. Dr. Gökçe Uysal ve Araştırma Görevlisi Ayşenur Acar’ın yaptığı araştırmaya göre Türkiye’de her dört çocuktan biri yoksul. Her üç çocuktan ikisi, iki günde bir, et, tavuk ya da balık yiyemiyor, yüzde 40,37’sinin evleri yeterince ısınamıyor ve yüzde 40,8’i yeni giysiler giyemiyor.
TÜİK'İN RAKAMLARI
TÜİK’in (Türkiye İstatistik Kurumu) Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi verilerinin kullanıldığı araştırmaya göre, maddi yoksunluk çeken çocukların oranı 2006-2010 arasında yüzde 34,7’den, yüzde 24,4’e geriledi. Ancak 2010 verileri, hâlâ 4,6 milyon çocuğun maddi yoksunluk çektiğini gösteriyor.
BATIDAN DOĞUYA VAHİMLEŞİYOR
Çocuk yoksulluğunun Türkiye’nin batısından doğusuna gidildikçe, vahimleşiyor. Batı Anadolu ve Orta Anadolu çocuk yoksulluğunun en düşük olduğu bölgeler iken Batı Marmara, Ege, Doğu Marmara, Batı Anadolu, Orta Anadolu ve Batı Karadeniz’de çocuklar arasında maddi yoksunluk çekenlerin oranı, Türkiye ortalamasının altında.
Doğu Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu bölgelerinde ise her üç çocuktan biri yoksulluk içinde. Çocuk yoksulluğunun en yaygın olduğu bölge ise Güneydoğu Anadolu, Bölgedeki çocukların, yüzde 42,1’i yani 1 milyon 200 bini yoksulluk çekiyor.
TÜRKİYE'DE ÇOCUK NÜFUSU
Öte yandan TÜİK verilerine göre, Türkiye’de 2012 sonu itibariyle, 0-17 yaş arasında, 22 milyon 692 bin 174 çocuk bulunuyor. Çocuk nüfus oranının, 2023’te yüzde 25,7, 2050’de yüzde 19,1 ve 2075’te yüzde 17,6’ya düşeceği tahmin ediliyor. Çocuk nüfus, 1935’te toplam nüfusun yüzde 45’ini oluşturuyordu. Çocuk nüfusun en çok olduğu üç il, yüzde 49 ile en çok Şırnak, yüzde 48,3’le Şanlıurfa ve yüzde 46,7’le Ağrı. En az çocuğun yaşadığı üç il ise yüzde 18 ile Tunceli, yüzde 20 ile Edirne ve yüzde 20,2 ile Çanakkale olarak belirlendi.
DİSK'İN ÇOCUK İŞÇİLİĞİ RAPORU
DİSK’in "Çocuk İşçiliği 2013" raporunda ise, "2006-2012’de çocuk işçiliğinde azalma eğiliminin durduğu, özellikle tarım kesimindeki artışla oranın yükseldiği bir dönem olmuştur" ifadeleri yer aldı.
İŞ KAZASINDA ÖLEN ÇOCUĞA İTHAF EDİLDİ
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü’nün (DİSK-AR), Türkiye İstatistik Kurumu Çocuk İşçiliği İstatistikleri 1994, 1999, 2007, 2012 ve Uluslararası Çalışma Örgütü ILO 2000-2004 ve 2004-2008 eğilim araştırması sonuçları ile SGK 2006-2012 istatistikleri kullanılarak hazırlanan rapor, 14 Mart 2013’te Adana’da çalıştığı fabrikada, iş kazası sonucu öldüğü iddia edilen 13 yaşındaki Ahmet Yıldız’ın anısına ithaf edildi.
Raporda, dünya genelinde 5-14 yaş grubu çocukların çalışma hayatına katılımının artığı iddia edilerek, "krizle birlikte yükselen güvencesizlik zemininde" çocukların, ev içi hizmet üretimini (çocuk ve yaşlı bakımı, temizlik, yemek vb.) giderek daha fazla oranda üstlendiği öne sürüldü.
Dünya genelinde 2008 yılı itibarıyla 5 ve 17 yaş arasındaki her 5 çocuktan birinin, istihdamda göründüğü kaydedilen raporda, çocukların istihdama katılımında azalma söz konusu iken Alt Sahra Afrika’da çocuk işçiliğinde artış gözlemlendiği ifade edildi.
ÇOCUK İŞÇİLİĞİNDE DÜŞÜŞ EĞİLİMİ DURDU
Türkiye açısından çocuk işçiliğinde düşüş eğiliminin durduğu ileri sürülen raporda, şu ifadeler yer aldı: "1999-2006’da istihdam edilen çocuk sayısı 2 milyon 270 binden, 890 bin düzeyine düşmüştür. 2006-2012’de ise çocuk işçiliğinde azalma eğiliminin durduğu ve özellikle tarım kesimindeki artış ile oranın yükseldiği bir dönem olmuştur.
2012’de çocuk işçi sayısı 893 bine ulaşmıştır. İstihdam içinde değerlendirilmeyen ev işlerinde çalışan çocukların sayısı 1999’da 4 milyon 447 bin iken 2006’da 6 milyon 540 bine ulaşmıştır. 2012 yılı için ise bu rakam yaklaşık 1 milyon kişi artarak, 7 milyon 503 bine yükselmiştir. Böylelikle 5-17 yaşta toplam çalışan çocukların (istihdama katılan ve ev içinde çalışan) sayısı 8 milyon 397 bin olmuştur.
OKULA GİTMEYİP ÇALIŞANLAR ARTIŞTA
Toplamda çalışan çocukların tüm çocuklara oranı, 1999’dan bu yana yüzde 41’den yüzde 56’ya çıkmıştır." Raporda, tarım sektöründe çalışan çocuk sayısının 326 binden 399 bine yükseldiği de ifade edildi. Okuyan çocukların 2006’da yüzde 2’si ekonomik bir faaliyette çalışırken, 2012’de bu oranın yüzde 3’e ulaştığı belirtilen raporda, okula devam etmeyen çocuk sayısının 2 milyon 314 binden, 1 milyon 297 bine gerilediği, okula gitmeyen çocuklar arasında ekonomik faaliyetlerde çalışanların oranının yüzde 27’den yüzde 35’e yükseldiği kaydedildi.