Ya Kaybedersek Aşkımızı Sevgilim….
Sözcüklerle anlatamadığım kadar seviyorum seni. Yaptıklarım bile eksik kalıyor, kalbimin o büyük düşkünlüğü karşısında.
Ya Kaybedersek Aşkımızı Sevgilim….
Ya Kaybedersek Aşkımızı Sevgilim….
Seni sevmek, pencereyi açıp temiz havayı içime çekmek gibi, sürekli tazeliyor ruhumu. Bir kabusun en kötü yerinde uyanmak, bir kazadan son anda kurtulmak gibi hayatıma girişin.
Gözlerinin dudaklarından çok güldüğü sevdiğim, sana alıştıkça daha çok korkuyorum kaybetmekten. Bütün yaşadıklarımızın bir hayalden ibaret olduğunu düşünmüyorum desem, yalan olur. Bütün bu güzelliklerin, aklımın oyunu olup olmadığından şüpheliyim. Sanki bir anda adımı seslenecek birisi ve uyanacağım.
Aşkın küllere karıştığına çok şahit oldum. En büyük sevdaların bile, zaman içinde tükenişini bilirim. Bir gün gelir de unutursak birbirimizi, kahrederim. Unutulacak kadar değersizleşmişse, üzülmeye de değmeyecektir diyeceksin ancak durum bende tam olarak öyle değil.
Bir sevda kalbin ortasını işgal etmişse vaktinde, mutlaka tebessüm bırakmalıdır içimizde. Zaten ayrılıkların üstünden geçen zaman, akılda kötü anıları barındırmayı sevmez. Nedense unutulur kötü hatıralar, kendinden çok nefret etmiyorsan eğer!
O yüzden kimse için değersiz kılınmamalıdır, kaybedilmiş sevgiler, sevgililer. Bir lezzet kalmalı şu dilin ucunda; bir güzel sözcük söyleyecek kadar ardından, sevmeyi bilmiş olmalı gitmiş sevgili.
Seni özlüyorum yokluğunda, tahmin ediyorsundur ama yine de söylemek istedim. Boşluğunu dolduracak şeyler arıyorum ama ne yapsam beni kesmiyor. Senin olmadığın gecelerde kaç kitap okudum, saymadım. Kaç yazarla tanıştım, kaç şairle aklımda sohbet ettim, bilemezsin. Başkalarının da ortak duyguları paylaştığını gördükçe, aşkın büyüsünü çözmeye başladım.
Sana sadece aşık olmadığımı anladım. Biraz tutku, biraz alışkanlık, biraz kadınca hırs, biraz ihtiras, biraz tenin uyumu ve bolca sevgidir kalbimdekiler. Bu kadar güzel giden ilişkilerin sonunda hüsran olduğunu gördükçe, korkuyorum. Gerçi, korkunun ecele faydası mı var? Kaderimiz ayrı yazılmışsa, ne yapsak durduramayacağımızı biliyorum akışı.
Her olasılığa rağmen, elimde tuttuğum şu mutluluğa sıkı sıkı sarıldım. Ne kadar sürecek bilinmez ama ben aklımla, ruhumla, bedenimle sana soyundum. Sesini, adını, kokunu yazdım içime, en derine. Korkum şu ki, yıllar sonra ya seni hatırlamak zorunda kalırsam, birlikte anımsayacağımız güzel günler yerine…
alıntıdır
Sözcüklerle anlatamadığım kadar seviyorum seni. Yaptıklarım bile eksik kalıyor, kalbimin o büyük düşkünlüğü karşısında.
Ya Kaybedersek Aşkımızı Sevgilim….
Ya Kaybedersek Aşkımızı Sevgilim….
Seni sevmek, pencereyi açıp temiz havayı içime çekmek gibi, sürekli tazeliyor ruhumu. Bir kabusun en kötü yerinde uyanmak, bir kazadan son anda kurtulmak gibi hayatıma girişin.
Gözlerinin dudaklarından çok güldüğü sevdiğim, sana alıştıkça daha çok korkuyorum kaybetmekten. Bütün yaşadıklarımızın bir hayalden ibaret olduğunu düşünmüyorum desem, yalan olur. Bütün bu güzelliklerin, aklımın oyunu olup olmadığından şüpheliyim. Sanki bir anda adımı seslenecek birisi ve uyanacağım.
Aşkın küllere karıştığına çok şahit oldum. En büyük sevdaların bile, zaman içinde tükenişini bilirim. Bir gün gelir de unutursak birbirimizi, kahrederim. Unutulacak kadar değersizleşmişse, üzülmeye de değmeyecektir diyeceksin ancak durum bende tam olarak öyle değil.
Bir sevda kalbin ortasını işgal etmişse vaktinde, mutlaka tebessüm bırakmalıdır içimizde. Zaten ayrılıkların üstünden geçen zaman, akılda kötü anıları barındırmayı sevmez. Nedense unutulur kötü hatıralar, kendinden çok nefret etmiyorsan eğer!
O yüzden kimse için değersiz kılınmamalıdır, kaybedilmiş sevgiler, sevgililer. Bir lezzet kalmalı şu dilin ucunda; bir güzel sözcük söyleyecek kadar ardından, sevmeyi bilmiş olmalı gitmiş sevgili.
Seni özlüyorum yokluğunda, tahmin ediyorsundur ama yine de söylemek istedim. Boşluğunu dolduracak şeyler arıyorum ama ne yapsam beni kesmiyor. Senin olmadığın gecelerde kaç kitap okudum, saymadım. Kaç yazarla tanıştım, kaç şairle aklımda sohbet ettim, bilemezsin. Başkalarının da ortak duyguları paylaştığını gördükçe, aşkın büyüsünü çözmeye başladım.
Sana sadece aşık olmadığımı anladım. Biraz tutku, biraz alışkanlık, biraz kadınca hırs, biraz ihtiras, biraz tenin uyumu ve bolca sevgidir kalbimdekiler. Bu kadar güzel giden ilişkilerin sonunda hüsran olduğunu gördükçe, korkuyorum. Gerçi, korkunun ecele faydası mı var? Kaderimiz ayrı yazılmışsa, ne yapsak durduramayacağımızı biliyorum akışı.
Her olasılığa rağmen, elimde tuttuğum şu mutluluğa sıkı sıkı sarıldım. Ne kadar sürecek bilinmez ama ben aklımla, ruhumla, bedenimle sana soyundum. Sesini, adını, kokunu yazdım içime, en derine. Korkum şu ki, yıllar sonra ya seni hatırlamak zorunda kalırsam, birlikte anımsayacağımız güzel günler yerine…
alıntıdır