Peki bunun faydası ne vucuda....neden böyle beslenmeliyiz
Ketojenik beslenme metobolik
hücresel ve hormonal iyileşmeler gözlemlenir. Sadece karbonhidrat alımı azaltıldığı için değil, sağlıklı yağlar beslenmenize daha çok eklendiği için de bu gerçekleşir.
- Daha iyi mental kapasite ve odaklanma gücü sağlar.
- Kalp damar sağlığına iyi gelir; iyi kolesterolü (HDL) yükseltirken kötü kolesterolü (LDL) düşürür.
- İnsülin direncine iyi gelir.
- Nörolojik hastalıkların önlenmesine fayda sağlar.
Birçok otoimmün hastalık, kalp krizi ve kanserin başlıca sebepleri arasında sayılan inflamasyondan korunmak, dengelenmiş bir bağışıklık sistemiyle aslında oldukça kolay. Vücudumuza hangi gıdaları yakıt olarak aldığımıza göre sistemimizin işleyişi de şekilleniyor. İşte ketojenik beslenme burada devreye giriyor.
Ketojenik beslenmenin çıkış noktası aslında vücudumuzun düşük karbonhidrat alımına verdiği bir tepkiyle tanımlanabilir. Normal şartlarda vücudumuz glikozu enerji kaynağı olarak kullanır. Başlıca glikoz kaynağı da karbonhidratlardır. Karbonhidrat alımı kısıtlandığında ise vücudumuz yağları yakıt olarak kullanmaya başlar. Bu evreye ketozis adı verilir. İşte ketojenik beslenme prensibi bu şekilde çalışır; vücutta depolanmış yağların parçalanmasıyla keton cisimcikleri ortaya çıkar ve vücudumuz bu keton cisimcikleri ve yağları enerji üretmek için kullanır.
Ketojenik beslenme en temel haliyle çok düşük karbonhidrat ve yüksek miktar yağ alımıyla yapılan bir beslenme biçimidir. Düşük karbonhidrat denilince genel algı çok açlık hissedileceği yönündedir, ancak bilinenin aksine karbonhidratlar kandaki insülin değerlerini hızlıca yükseltip düşürdüğü için çabuk acıkmaya sebep olurken, yağlar uzun süre tokluk sağlar.