NAMAZ KILIŞI(Namaza Başlaması ) :

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
İSLAMİ AMLAYIŞA GÖRE
NAMAZ 5 VAKİTTİR AYETLERDEN DELİLLERİ (SÜNNET EHLİNE GÖRE)

Kur'ân'da Beş Vakit Namaz

Kur'ân-ı Kerim'de namaz vakitleri, genelden özele doğru gidilerek açıklanmıştır. Namazların belli vakitlerde olduğunu bildiren genel bir âyetten sonra, Mekke döneminde beş vakit namaz emredilmezden önce sabah, akşam ve gece namazı olmak üzere üç vakit kılınan namaza, daha sonra da beş vakit namazın vakitlerine sarahat derecesinde işaret edilmiştir. Böylece Kur'ân'da namaz vakitlerinde bir ikmâlin olduğu, yani tedrîcî olarak tamamlanmaya gidildiği söylenebilir.

Beş vakit namaza işâret eden âyetlerden bazıları şunlardır: 'Gündüzün güneş dönüp gecenin karanlığı bastırıncaya kadar belli vakitlerde namaz kıl ve özellikle sabah namazını kıl...' (İsrâ, 17/78), '.

..Güneşin doğmasından ve batmasından önce Rabbinin yüceliğini ilan et, O'na hamdet. Gecenin bazı vakitlerinde, gündüzün bazı tarafında da O'na ibâdet et ki, Allah'ın rızâsına eresin.' (Tâ-Hâ, 20/130);
'
Haydi siz akşama girerken, sabaha çıkarken Allah'ı takdis ve tenzih edin, namaz kılın. Göklerde ve yerde hamd, güzel övgü O'na mahsustur. Günün sonunda (ikindi) ve öğleye girerken de O'nu takdis ve tenzih edin, namaz kılın.' (Rûm, 30/17-18).

Kur'ân'ı tefsir eden âlimler, söz konusu âyetlerin işâreten de olsa beş vakit namaza delâlet ettiğini belirtirler. Meselâ Allâme Elmalılı'ya göre: 'Bu ve benzeri âyetlerle sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı olmak üzere beş vakit namazın vakitleri tayin edilmiştir.' (Elmalılı, ts, 3/71).

Sadece Tâ-Hâ Sûresi'ndeki yukarıda geçen âyet, tek başına beş vakit namaza işâret etmektedir: Güneşin doğmasından önce sabah namazı, batmasından önceki ikindi namazı, gecenin bir kısım saatleri akşam ile yatsı, gündüzün bazı taraflarındaki namaz ise öğle namazıdır.

Âyetlerde işâret edilen bu vakitlerin sınırlarının tam bir şekilde tespiti ve namazların nasıl kılınacağı bizzat Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafından yapılıp izah edilmiş ve o zamandan beri de Müslümanlar tarafından ihtilâfsız uygulanmıştır. Bilindiği gibi Peygamber Efendimizin (s.a.s.) görevlerinden birisi Kur'ân'ı tebliğ etmek, diğeri de onu açıklamak, hayata tatbikini bizzat temsille, yani yaşayarak ortaya koymaktır.
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
İSLAMİ AMLAYIŞA GÖRE
NAMAZ 5 VAKİTTİR AYETLERDEN DELİLLERİ (SÜNNET EHLİNE GÖRE)

Ve bazıları israrla madem ki namaz günde beş vakittir o halde hac da neden 3 vakit olarak kılınır. Diye sorabiliyor

Buraya çok dikkat edilirse, hac da kılınan namazda da 3 vakitte 5 vakitten yatsı ve akşamın öğle ile de ikindinin birleştirilmesi var. Bunun böyle kılınmasının elbette ki elbette bir hikmeti olmalı ki var. Bu hikmet nedir ? Araştırıp öğrenmeliyiz. Bana göre hac özel mekan ve özel zaman ve özel durumdur.

BİR YOLCULUK DURUMU GİBİDİR, YOLCULUKTA BU NAMAZ VAKİTLERİ CEM EDİLİVERİYOR VE Aynen bir savaş gibidir de .Yani nasıl ki, ayetlerle sabit olan bir savaş durumunda namzın kısaltılmasına bir ruhsat veriliyorsa.

Aynı durum burası için de geçerlidir. Ve unutmayalım ki, kuranın hiçbir ayetinde de hac da namazı yalnız 3 vakit kılacaksınız diye bir ayet de geçmez. Yapılan uygulamalar peygamberin uygulamasıdır ki, pegamber de heva hevesine göre Hareket etmeyeceği açıktır ki, bu ruhsat durum ortaya çıkmaktadır

VE ZATEN DİKKAT EDERSENİZ VAKİTLERİ CEM ETME YALNIZ HACCA DA ÖZEL DEĞİLDİR

BAKINIZ

İbnu Abbas (r.a.) anlatıyor: 'Resûlullah (s.a.s.) seferde/yolculuk halinde iken öğle ile ikindiyi birleştirdi, akşam ile yatsıyı da birleştirdi.'


Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: 'Resûlullah (s.a.s.), güneş batıya meyletmeden yola çıkınca, öğle namazını ikindi vaktine te'hir eder, ikindi olunca mola verir, ikisini cem ederdi (beraber kılardı). Yola çıkmazdan önce güneş batıya meyletti (öğle vakti girdi) ise, hareketten önce her ikisini de (öğle ve ikindiyi) kılar, sonra yola çıkardı.'


Hz. Enes (r.a.), 'Efendimiz (s.a.s.) sefere acele ettiği zaman öğleyi ikindinin ilk vaktine kadar te'hir eder; müteâkiben aralarını cemederdi. Akşam namazını da te'hir eder tâ şafak kaybolduğu vakit, onu yatsı ile beraber kılardı.' diye de nakilde bulunmaktadır.


Abdullah ibn Ömer (r.a.): 'Resûlullah (s.a.s.), yolculuğa çıkmak için acele ettiği zaman akşam ile yatsıyı bir arada kılardı.' demektedir (Değişik rivâyetler için bkz: Buhârî, 'Taksîru's-Salât,' 13-16; Müslim, 'Müsâfirîn,' 42-58; Ebû Dâvud, 'Salât', 274; Tirmizî, 'Salât', 138; Nesâî, 'Mevâkît', 42
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
İSLAMİ AMLAYIŞA GÖRE
NAMAZ 5 VAKİTTİR AYETLERDEN DELİLLERİ
(SÜNNET EHLİNE GÖRE)

Kur'an-ı Kerim' de beş vakit namaza mücmel olarak işaret eden ayetlerden Taha Süresinin 130 uncu ayetinde:

"...Güneşin doğmasından önce de, batmasın dan önce de Rabbını övgü ile tesbih et. Gecenin bazı saatlerinde ve gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, rızaya ulaşasın." buyurulmuş; güneşin doğmasından ve batmasından önce , gece saatlerinde ve gündüzün iki ucunda olmak üzere beş ayrı vakitte Cenab-ı hakk' ı tesbih yani namaz kılmak emredilmiştir.

Bakara Süresinin 238 inci "namazlara ve ayrıca orta namaza devam edin" mealindeki Ayet-i kerimede "namazlar" anlamındaki "salâvat" kelimesi çoğuldur. Arapça da çoğul üçten başlar. "İki'' ye tesniye denir ve ''iki namaz'' sözü "salateyn'' şeklinde söylenir. Demek oluyor ki, ayetteki ''salavat'' sözünden en az üç namaz anlaşılır.

Ayrıca bir de "orta namaz" var. Çünkü matuf, matuf aleyhten (üzerine atıf yapılandan) ayrıdır.

Bu sebeple "orta namaz", "namazlar'' ifadesine dahil olmadığı gibi, her iki yanında eşit sayı bulunmadığı için, üç namazın arasında yer alacak bir namaza ''orta namaz'' denilmesi de mümkün değildir.

O halde, ayetteki "salavat" kelimesi, en az dört namazı ifade eder. Orta namaz buna eklendiğinde beş vakit namaz ortaya çıkar. Orta namazın ikindi namazı olduğu bazı hadislerde açıklanmıştır.

Hüd süresinin 114'üncü ayetinde ise, "Gündüzün iki ucunda ve gecenin (gündüze) yakın saatlerinde namaz kıl..." buyurulmaktadır.

.
Ayet-i celilede ''gündüze yakın saatler" anlamındaki "zülef" kelimesi, "zülfe" nin çoğuludur. Yukarıda belirtildiği üzere en az üç adedi ifade eder. demek oluyor ki, bu ayete göre gecenin gündüze yakın saatlerinde, (akşam, yatsı ve sabah namazı olmak üzere) en az üç namaz var. Ayrıca gündüzün iki ucunda da iki vakit var. Böylece bu ayet-i kerimeden de namazın beş vakit olduğu anlaşılmaktadır.


Bunlardan başka Nisa, 4/103. Hud, 11/114; İsra, 17/78; Rum, 30/17-18; Nur, 24/36; Kaf, 50/39-40; Dehr (İns8n) , 76/25-26 ayet.-i kerimelerinde de beş vakit namaza veya vakitlerine mücmel o1arak işaret eden ifadeler bulunmaktadır. Bu mücmel ifade ve işaretler, Rasulüllah ( s.8. ) , in söz ve uygulamalar ile açıklanmış, onun açıkladığı ve uyguladığı şekilde bütün Müslümanlar tarafından ameli uygulama olarak günümüze kadar devam ettirilmiştir. Asr-ı Saadetten beri her asırda Müslümanlar beş vakit namaz kılmış hiç kimse bunun aksini söylememiştir. Bu itibarla "Kur'an' da beş vakit namazın bulunmadığı iddiasının ilmi hiç bir değeri yoktur
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
Kur'ân'da Beş Vakit Namazın olup, olmadığını eğer varsa buna hangi ayetlerin işaret ettiğini müfessirlerin görüşü ile açıklamaya çalışmıştım ki, buna bazıları ayetleri va anlamlarını delil göstererek 3 vakittir derken büyük bir çoğunluğu da YİNE ayetleri ve anlamlarını delil göstererek 5 vakittir demişlerdir.

BEN DE ŞİMDİ BU FARKLI 2 GÖRÜŞ ÜZERİNE GÖRÜŞ BELİRTECEĞİM ,OLMASI GEREKEN ( DOĞRU OLAN ) GÖRÜŞ HANGİSİDİR ONU İZAH EDECEĞİM

Kur'ân-ı Kerim'de namaz vakitleri, genelden özele doğru gidilerek açıklanmıştır. Namazların belli vakitlerde olduğunu bildiren genel bir âyetten sonra, Mekke döneminde beş vakit namaz emredilmezden önce sabah, akşam ve gece namazı olmak üzere üç vakit kılınan namaza, daha sonra da beş vakit namazın vakitlerine sarahat derecesinde işaret edilmiştir. Böylece Kur'ân'da namaz vakitlerinde bir ikmâlin olduğu, yani tedrîcî olarak tamamlanmaya gidildiği söylenebilir.

Şimdi tekrar ayetlere bakalım hem de aynı mealler olmamak üzere bakalım ve anlamları üzerinde duralım ve açıklayalım

İSRA-78: Güneşin batıya yönelmesinden gecenin kararmasına kadar namaz kıl; sabah vakti de namaz kıl, zira sabah namazına melekler şahit olur.

İSRA-78:Güneşin sarkmasından (aşağı kaymasından) gecenin kararmasına (yatsı vaktine) kadar namaz kıl ve sabahın Kur'an'ın(ı, uzunca Kur'an okunan sabah namazını) da (unutma). Çünkü sabah Kur'an (okuması) görülecek şeydir.

İSRA-78:- Ey Muhammed, güneşin batmaya yöneldiği andan, gece kararıncaya kadar namaz kıl , sabahleyin Kur'an okumayı da ihmal etme. Çünkü sabahleyin okunan Kur'an'ı izleyen (melek)ler vardır.

İSRA-78:
'Gündüzün güneş dönüp gecenin karanlığı bastırıncaya kadar belli vakitlerde namaz kıl ve özellikle sabah namazını kıl...'

Yukarıdaki farklı 4 İsra ayeti mealinde SABAH namazı apaçık, ismi ile birlikte zikredilerek geçmektedir. Diğer meallerde de aynı anlam kastedilerek Güneşin aşağıya sarkması= Güneşin geceyi oluşturmak için Batıya yönelerek dönmesi= Güneşin batmaya yönelmesi demektir.

Bu ifadelerden de açığa çıkan net anlatım, anlam ve sonuç şudur: Güneşin batıya yönelmesinden ifadesine bakacak olursak, Güneş nerede tam batıya yönelecek veya yöneliyor?

Tam doruk noktasına ulaştıktan hemen sonra , doruk noktasından hemen sonra değil mi ? O halde bu vakit ÖĞLE VAKTİDİR VE BU VAKİTTE NAMAZ KILINACAKTIR. BU VAKTİN NAMAZI ÖĞLE NAMAZIDIR.
Devam edelim ayete

Güneşin batmaya yöneldiği andan, gece kararıncaya kadar namaz kıl : Öğle vaktinden ki, o vakitte güneş batıya yöneliyor ve tepeden aşağıya sarkıyordu, işte o andan itibaren nereye kadar ? Gecenin kararmasına kadar, yani gecenin belirgin olarak kendini göstermesi, kendini farkettirip, kendini belli etmesi YATSI VAKTİDİR Kİ O VAKİT KARANLIĞIN TAM ÇÖKÜŞÜDÜR. KARANLIĞIN TAM ÇÖKÜŞ ANIDIR = GECE VAKTİDİR.

Bu zamana kadar,yani güneş battıktan gece vaktine kadar bu zaman içinde namaz kıl, bu zamanın vakti AKŞAM OLMAKTADIR ki, GÜNEŞ BATTIĞI HALDE , hala gündüzün aydınlığı hissedilmekte, Çünkü, tam gecenin karanlığı çökmemiştir.

O halde İSRA SURESİ 78 AYETİNDE BELİRGİN OLARAK APAÇIK, NET ORTAYA ÇIKAN SONUÇ: AYETLERDE GEÇEN 3 VAKİTTEN 3 VAKİT NAMAZDAN SÖZ EDİLMEKTEDİR Kİ, BUNLAR SABAH-ÖĞLE VE AKŞAM NAMAZLARIDIR.

GERİYE DAHA 2 VAKİT NAMAZ KALIYOR, BUNLAR İKİNDİ VE YATSI .
GERİYE DAHA 2 VAKİT NAMAZ DAHA OLABİLİR Mİ ?
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
Gündüzün iki tarafında ve gecenin yakın saatlerinde namaz kıl." (Hud: 114)

VE HUD 114 ÜN DİĞER MEALLERİ DE ŞÖYLEDİR

Gündüzün iki tarafında (sabah, akşam) ve geceye yakın sa'atlerde namaz kıl; çünkü iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, ibret alanlara bir öğüttür

Gündüzün iki ucunda ve gecenin ilk saatlerinde namaz kıl, iyilikler kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlara bir hatırlatmadır

Gündüzün iki tarafında ve geceye yakın saatlerde namazı/duayı yerine getir. Güzellikler kötülükleri silip süpürür. İşte bu, Allah'ı ananlara bir öğüttür

(Ey Muhammed!) Gündüzün iki tarafında ve gecenin gündüze yakın vakitlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri giderir. Bu, öğüt alanlar için bir öğüttür

Ve gündüzün başında ve sonunda, bir de gecenin erken saatlerinde salâtta devamlı ol; çünkü muhakkak ki iyi eylemler kötü eylemleri giderir; [Allah'ı] hatırında tutanlar için bir öğüt, bir hatırlatmadır bu.

Ayet burada gündüzün iki ucundan söz ediyor. Bu gündüzün başlangıcı ile sonudur. Gündüzün ilk saatleri ile son saatleridir, gündüzü fark ettirecek SİYAH İPLİK İLE BEYAZ İPLİĞİ BİRBİRİNDEN AYIRIT EDEBİLECEK bir konumdur ve bu ilk konum ile son konum daima birbirine eşit olan yani benzer olan konumlardır. Şöyle ki, dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesi sonucu güneş ışınları gündüzün ilk saati ile (SABAH ) son saati (AKŞAM) aynı açıyı alırlar. yani demek istedim o ki, biz sabahın ilk SAATLERİNİn aydınlığı ile akşamın ilk saatlerinin aydınlığını hep aynı görürüz.

GÜNDÜZÜN SON SAATLERİ=GÜNDÜZÜN SONU = GÜNEŞİN BATIŞI=KARANLIĞIN TAM ÇÖKMEMESİ

O halde gündüzün ilk aydınlığı ( sabah ) yani siyah ip ile beyaz ipliğin ayırt edilebilen aydınlık ne ise aKŞAM VAKTİnDE de siyah iplik ile beyaz ipliği birbirinden ayırt edebilecek bir AYDINLIK O DUR, bu son aydınlığa kadarki vakit akşam vakti olmaktadır. Verilen örnekten siyah ip ve beyaz ipten kasıt, siyah ip gece, beyaz ip gündüz anlamındadır, O halde bu iplerin birbirlerinden ayırt edilebilmesi demek, gece ile gündüzün ayırt edilebilmesi demektir

Peki Ne zamana kadar ? Bu iki ipliği birbirinden ayırt edilemez bir hal alana ki o da gece vaktine kadardır Bu vakti de yatsı vakti olmaktadır.

O HALDE BU AYET DE ÇOK AÇIK GEÇEN GÜNDÜZÜN İKİ TARAFINDAN İLK TARAFI GÜNEŞİN DAHA HENÜZ DOĞMADAN ÖNCEKİ İLK VAKTİDİR. O DA SABAH VAKTİ (SABAH NAMAZIDIR ) GÜNDÜZÜN DİĞER TARAFI İSE, GÜNDÜZÜN SONA ERDİĞİ VAKİTTİR. YANİ GÜNEŞİN DAHA YENİ BATTIĞI VE TAM KARANLIĞIN ÇÖKMEDİĞİ ANDIR . BU DA AKŞAM VAKTİDİR ( AKŞAM NAMAZIDIR )

Çok dikkat edilirse, gündüzün her iki tarafında yani hem sabah vakti, hem de akşam vakti güneşi ve ışınlarını göremiyoruz . Fakat güneşin verdiği aydınlığı sabah vakti güneşin doğuşuna kadar geçen zaman, akşam vakti de güneşin battığı andan itibaren geceye kadar olan zamandır

Gecenin yakın saatlerinden maksat, gecenin akşama yakın saatleridir ki, henüz güneş daha yeni batmıştır ve hala güneşin son aydınlığı farkediebiliyor.veya gecenin sabaha yakın saatleridir ki, güneş doğmaya yakındır her iki zaman da gecenin gündüze yakın ilk saatlerini ifade eder( Bir gün öncesi ve bir gün sonrası ile ).

Buraya çok dikkat edelim ayet, ayeti tefsir ediyor. Hangi ayetler hangi ayetleri tafsir ediyor bakalım

HUD-114:Gündüzün iki tarafında (sabah, akşam) ve geceye yakın sa'atlerde namaz kıl; çünkü iyilikler, kötülükleri giderir. Bu, ibret alanlara bir öğüttür

Hud ayetinde apaçık namaz kıl emri veriliyor ve bu emir bu ayette yer alıyor

Şimdi de taha-130 ayetine bakalım, bu ayette apaçık namaz kıl emri geçmiyor ama hud 114 ü tefsir ediyor yani ne demek istiyor nasıl tefsir ediyor ? Bakınız

Taha-130:Artık, onların söylediklerine sabret; Güneş'in doğuşundan önce de batışından önce de Rabbini överek tespih et! Gecenin bazı saatleriyle gündüzün iki ucunda da tespit et ki, hoşnutluğa erebilesin.

Taha-130: Onların dediklerine sabret, güneşin doğmasından ve batmasından önce Rabbini överek tesbih et; gece sa'atlerinden bir kısmında ve gündüzün taraflarında da tesbih et ki memnun olasın!

Taha-130: Artık onların dediklerine sabret ve güneşin doğmasından evvel ve batmasından evvel Rabbine hamd ile tesbihte bulun. Ve gece saatlerinde de tesbih et ve gündüzün etrafında da. Tâ ki sen hoşnut olasın.

Ayetler dikkatli incelendiğinde, taha ayetinde

Gecenin bir bölümü saatleri= Yatsı namazıdır

Gündüzün etrafı (tarafları)= sabah, öğle ve ve akşam vakitleridir.

Bu vakitlerde ne yapılacak. Tespih edilecek (allah şanı ile anılacak ve övülecek) hud ayetin de de aynı vakitler için ne deniyordu bu vakitler için apaçık namaz kılın denmiyor muydu ? Bu vakitler her iki ayette de aynı vakitler, farklı vakitler olmadığı için demek ki, hamd ve tespihten maksat apaçık namaz kılmaya işaret etmiyor mu ?

Evet, hem de nasıl ! Hamd ve tespihten maksat her iki ayeti kıyasladığımızda görülen odur ki, namaz kılmaya işaret etmektedir. O halde hamd ve tespihten maksat=Namaz kılmaktır.

Fakat bu demek değildir ki, her ayette geçen hamd ve tespih sözcükleri namaz kılın ve öyle anlayın ve anlaşılacak anlamındadır. Hayır öyle değil, az önce de söylediğimiz gibi bu ayet bir başka ayeti tefsir ediyor aynı vakitleri dile getiriyor. bir ayette namaz diğer kıyas ayette de hamd ve tespih sözcüğünün karşılığını ifade etmektedir

Ayrıca bu ayette de ikindi vaktine de işaret vardır .Hud ayetinden bir de fazlalığı var ki, o da hamd ve tespih edin demekle güneş batmadan önce apaçık ikindi namazına da işaret ediyor ve diyor ki güneş batmadan önce bu hamd ve tespihe yönelin( bu hamd ve tespihin namazla olacağı kesindir nasıl ki, diğer vakitlerde hamd ve tespihin hud ayetinde namazla olacağı emrediliyorsa)

O HALDE TAHA AYETİNİN TEK BAŞINA TEFSİRİNDE BİLE 5 VAKİT NAMAZI BURADA APAÇIK EMİR OLARAK VERİLDİĞİNİ GÖRMEKTEN ACİZ OLAMAYIZ

Taha-130 ayeti ile Hud 114 ayetleri birbirlerini tefsir ediyor. Hem de karşılıklı olarak. Hud ayeti, taha ayetini mükemmel tefsir eder, Şöyle ki, taha ayetinde zikredilen vakitler ile hud ayetindeki vakitler aynı vakitlerdir. Bu vakitlerde hamd ve tespihin nasıl olacağı bize hud ayetinde açıklanmıştır.

O da ancak namazla olacağı belirtilmiştir.
ve zaten namaz kılmakla Allah en güzel bir şekilde anılmış olunur ki. Çünkü, namazın içinde hem tespih de vardır hem de hamd ve zikr. Ama unutmayalım tek başına bir tespih veya hamd bir namaz değildir ve namazın yerini tutmazlar

Allahı en iyi anmanın yolu ve yöntemini, Allahı en iyi tespih ve en iyi hamd etme yolunu kuran bize gösteriyor. Bu yol ve yöntem namazlardan sonra yapılacak hamd, zikir ve tespih olmaktadır. Bakın ayetlere. Allahın en iyi anma yolunun ancak namaz ile olacağını bildiren açık ayet vardır. Allahı en iyi anma yolu namazla olmaktadır ki, taha 14 ayetinde bu çok açık ve net şekilde vurgulanır

Taha-14- "Hiç kuşkusuz ben Allah'ım. Benden başka ilah yoktur. Öyleyse bana kulluk et. Beni anmak için namaz kıl."

Nisa-103:Namazı bitirdiğinizde, Allah'ı ayaktayken, otururken ve yan yatarken zikredin. Artık ‘güvenliğe kavuşursanız' namazı dosdoğru kılın. Çünkü namaz, mü'minler üzerinde vakitleri belirlenmiş bir farzdır.

Kaf 39.40: "...Rabbini övgü ile an: güneş doğmadan önce, batmadan önce; gecenin bir bölümünde ve secdelerin arkasından da O'nu tesbih et. "

( Kaf ayetine baktığımızda ise yine açık ve net ifadeyle karşılaşıyoruz ki, güneş doğmadan önce ki vakit sabah vakti ile, batmadan önceki vakit ikindi vakit olmaktadır ki, bu vakitlerde allah anılacak nasıl mı hud 114 tefsiri ile, nasıl mı isra 78 ayetin tefsiri ile de . İsra 78 de ne vardı. Sabah vakti ile Güneşin aşağı sarkması ve batıya yönelmesi vardı ve o vakitlerde ne emredeilmişti ? Namaz . O halde kaf ayetinde de secdelerin arkası demek bu vakitlerde namaz kılındıktan sonra değil midir ! )

Allahı anma vakitlerinde ( Sabah, öğle, ikindi, akşam ve yatsı ) namazsız yapılacak her türlü hamdın, tespihin ve zikirin, daima eksik ibadet olacağı kuşkusuzdur. Çünkü, namaz hem zikir hem hamd ve hem de tespih ibadetini kapsar. Namaz kılmakla bunların hepsi eksiksiz bir şekilde yerine getirilmiş olunur


"Tur -48,49 :...Kalktığın zaman Rabbini övgü ile an. Gecenin bir bölümünde ve yıldızların batışının ardından da O'nu tesbih et."

( Yıldızların batışı hangi vakittir ? Sabah vaktidir ve sabah vaktinde ne yapılacağı zaten önceki ayetlerde belirtilmiştir Yani namaz kılanacağı emredilir. Bu Tur ayettinde ise tespih edin diyor. O halde şimdi ne oldu ve ne yaparsınız tespih mi edersiniz yoksa namaz mı kılarsınız ?

ve işte size bir ayet dahaİnsan-26: Gecenin bir bölümünde O'na secde et ve geceleyin uzun uzadıya O'nu tesbih et. ( Demek ki, Tespih secdelerin arkasından olacaktır. Yani namaz kıldıktan sonra sonradır )
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
SUNDUĞUN AYET DELİLLERİ VE EN ÖNEMLİSİ KURANIN KURAN AYETLERİ İLE TEFSİRİNDEN GÖRMEKTEYİZ Kİ

Kuran ayeti bir başka ayeti tefsir ediyor ve de bu ayetler birbirini tefsir ediyor

AYETİN BİR BAŞKA AYETİ TEFSİRİNİ DE RUM AYETİNDE DE GÖRÜYORUZ

Rum -17: Artık tenzih edin Allah'ı akşama girince ve sabaha erince

Rum-17: Artık akşamladığınız vakit ve sabahladığınız vakit Allah Teâlâ'ya tesbihte bulunun

Rum-17: O halde tespih Allah için. Akşama erdiğinizde de sabaha erdiğinizde de...

Rum-17: Öyle ise akşama girdiğiniz zaman da, sabaha erdiğiniz zaman da tesbih Allah'ındır (O'nun şanının yüceliği anılır).

( Ayet çok net iki vakitten söz ediyor ve bunlar akşam ve sabah vakitleridir ve bu vakitlerde tespihin ancak allaha ait olacağı ancak allaha yapılacak olmasından bahsediliyor.

Tespihten maksat nedir ?

Ayetin ayet ile tefsinde gördük ki, bu vakitlerin aynısı hem hud ve hem de isra ayetlerinde geçmekteydi ve bu vakitlerde tespih ve hamd olarak namaz kılanacağı emredilmiştir ki ,rum ve taha ayetlerinde de bu vakitlerde aynı tespih ve hamd var . O halde hud ile isra ayetleri ile rum ve taha ayetleri birbirlerini bu şekilde karşılıklı tefsir eder ve bu vakitlerdeki hamd ve tespihten maksat namazdır. Bu namaz ibadeti en güzel tespih ve en güzel hamdla Allahı en güzel anış olmaktadır. )


Rum-18: Ve onadır hamd göklerde ve yeryüzünde; ve tenzih edin onu gündüzün sonlarında ve öğle vaktinde

Rum-18: Ve hamd, göklerde ve yerde O'na mahsustur ve gündüzün nihâyetinde de ve öğle vaktine vardığınızda da

Rum-18: Göklerde ve yerde, günün sonunda da, öğleye erdiğiniz zaman da hamd, O'na mahsustur

Rum-18: Göklerde ve yerde hamt da O'na; gün sonunda da öğleye erdiğinizde de

( Bu ayette öğle vakti ve öğle hamdı ve tespihi yani namazı vardır. Gündüzün sonu ise güneşin batmadığı vakitlerdir yani öğle ile akşam vakitleri arasıdır. Bu na göre bu vakit ikindi vaktidir. Yine bu ikindi vaktinde de hamd ve tespihin namzla yapılacağı ifade edilir )


Bir başka tefsiri de olabilir diye şu şekilde yapıyorum. Gündüzün iki ucu, gündüzün tarafları veya gündüzün etrafından söylenmek istenen ifade nedir ?

İSRA-78:- Ey Muhammed, güneşin batmaya yöneldiği andan, gece kararıncaya kadar namaz kıl , sabahleyin Kur'an okumayı da ihmal etme. Çünkü sabahleyin okunan Kur'an'ı izleyen (melek)ler vardır.( ÖĞLE, AKŞAM ve SABAH namazı )

HUD-114:Gündüzün iki tarafında ( iki ucunda ) ve geceye yakın saatlerde namazı/duayı yerine getir. Güzellikler kötülükleri silip süpürür. İşte bu, ALLAH'ı ananlara bir öğüttür

( Gündüzün iki tarafını SABAH-AKŞAM kabul edersek, gecenin yakın saatlerini de YATSI kabul edebiliriz. Şayet Gecenin gündüze yakın saatlerini AKŞAM vakti olarak da algılamak mümkün, o zaman da gündüzün iki ucu SABAH ile İKİNDİ olacaktır )

Taha-130: Artık onların dediklerine sabret ve güneşin doğmasından evvel ve batmasından evvel Rabbine hamd ile tesbihte bulun. Ve gece saatlerinde de tesbih et ve gündüzün etrafında da. Tâ ki sen hoşnut olasın.

( Güneşin doğmadan önceki vakti SABAH vaktidir. Batmadan önceki vakti ise İKİNDİ vaktidir ve gece burada çok açık geçer o da YATSI vaktidir. Gündüzün de etrafı veya tarafları ÖĞLE ile AKŞAM olmaktadır )

Rum-17,18: O halde tespih ALLAH için. Akşama erdiğinizde de sabaha erdiğinizde de...Ve onadır hamd göklerde ve yeryüzünde; ve tenzih edin onu gündüzün sonlarında ve öğle vaktinde

(SABAH, AKŞAM; ÖĞLE ve İKİNDİ )

Kaf 39.40: "...Rabbini övgü ile an: güneş doğmadan önce, batmadan önce; gecenin bir bölümünde ve secdelerin arkasından da O'nu tesbih et. "( SABAH, İKİNDİ, YATSI )

Tur -48,49 :...Kalktığın zaman Rabbini övgü ile an. Gecenin bir bölümünde ve yıldızların batışının ardından da O'nu tesbih et ( YATSI ve SABAH )

İnsan-26: Gecenin bir bölümünde O'na secde et ve geceleyin uzun uzadıya O'nu tesbih et. ( Demek ki, Tespih secdelerin arkasından olacaktır. Yani namaz kıldıktan sonra sonradır )

Hud ayetinde geçen Gündüzün her iki tarafı ile Taha ayetinde geçen gündüzün etrafı gündüzün sonu ile (akşam ) gündüzün başlangıcı sabah Vakitleri midir ? Eğer öyle ise önceki ayetlerin tefsini doğru yaptık demektir.

Ama Rum ayetinde akşam ve sabah ( Günün ilki ve sonu ) belirtildikten sonra ayetin devamında ayrıca bir defa daha gündüzün sonundan bahsediyor. O halde , bu durumda gündüzün son tarafı güneşin daha henüz batmadığı öğle ile akşam vakti arasında olan ikindi vaktini ifade ediyor olmalıdır.
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
Belirli şartları taşıyan Müslümanlara günde beş vakit namazın farziyeti Kitap, sünnet ve icma ile sabittir. Beş vakit namazın eda edileceği vakitlere ve ne şekilde eda edileceğineKur'an-ı Kerim'in bir kısım ayetlerinde mücmel olarak işaret olunmuş, bu işaretler Rasalül1ah (s.a.)'in kavli ve fiili sünnetiyle açıklık kazanmıştır.

Bilindiği üzere Kur ' an-ı Kerim ' deki mücmel emir ve hükümleri açıklama yetkisi, Onu insanlara tebliğle görevli olan Peygamber (s.a.) Efendimize aittir. O namazı bizzat kılarak ve Müslümanlara imam olup kıldırarak nasıl kılınacağını öğrettiği gibi bunların vakitlerini de göstermiştir. Gerek kılınış şekli, gerek vakitleri ile ilgili bu uygulama ameli tevatür o1arak, günümüze kadar devam etmiştir.

Kur'an-ı Kerim' de beş vakit namaza mücmel olarak işaret eden ayetlerden Taha Süresinin 130 uncu ayetinde:

"...Güneşin doğmasından önce de, batmasın dan önce de Rabbını övgü ile tesbih et. Gecenin bazı saatlerinde ve gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, rızaya ulaşasın." buyurulmuş; güneşin doğmasından ve batmasından önce , gece saatlerinde ve gündüzün iki ucunda olmak üzere beş ayrı vakitte Cenab-ı hakk' ı tesbih yani namaz kılmak emredilmiştir.

Bakara Süresinin 238 inci "namazlara ve ayrıca orta namaza devam edin" mealindeki Ayet-i kerimede "namazlar" anlamındaki "salâvat" kelimesi çoğuldur. Arapça da çoğul üçten başlar. "İki'' ye tesniye denir ve ''iki namaz'' sözü "salateyn'' şeklinde söylenir.

Demek oluyor ki, ayetteki ''salavat'' sözünden en az üç namaz anlaşılır. Ayrıca bir de "orta namaz" var. Çünkü matuf, matuf aleyhten (üzerine atıf yapılandan) ayrıdır. Bu sebeple "orta namaz", "namazlar'' ifadesine dahil olmadığı gibi, her iki yanında eşit sayı bulunmadığı için, üç namazın arasında yer alacak bir namaza ''orta namaz'' denilmesi de mümkün değildir. O halde, ayetteki "salavat" kelimesi, en az dört namazı ifade eder. Orta namaz buna eklendiğinde beş vakit namaz ortaya çıkar. Orta namazın ikindi namazı olduğu bazı hadislerde açıklanmıştır.

Hüd süresinin 114'üncü ayetinde ise, "Gündüzün iki ucunda ve gecenin (gündüze) yakın saatlerinde namaz kıl..." buyurulmaktadır.

Ayet-i celilede ''gündüze yakın saatler" anlamındaki "zülef" kelimesi, "zülfe" nin çoğuludur. Yukarıda belirtildiği üzere en az üç adedi ifade eder. demek oluyor ki, bu ayete göre gecenin gündüze yakın saatlerinde, (akşam, yatsı ve sabah namazı olmak üzere) en az üç namaz var. Ayrıca gündüzün iki ucunda da iki vakit var. Böylece bu ayet-i kerimeden de namazın beş vakit olduğu anlaşılmaktadır.

Bunlardan başka Nisa, 4/103. Hud, 11/114; İsra, 17/78; Rum, 30/17-18; Nur, 24/36; Kaf, 50/39-40; Dehr (İns8n) , 76/25-26 ayet.-i kerimelerinde de beş vakit namaza veya vakitlerine mücmel olarak işaret eden ifadeler bulunmaktadır. Bu mücmel ifade ve işaretler, Rasulüllah ( s.8. ) , in söz ve uygulamalar ile açıklanmış, onun açıkladığı ve uyguladığı şekilde bütün Müslümanlar tarafından ameli uygulama olarak günümüze kadar devam ettirilmiştir. Asr-ı Saadetten beri her asırda Müslümanlar beş vakit namaz kılmış hiç kimse bunun aksini söylememiştir. Bu itibarla "Kur'an' da beş vakit namazın bulunmadığı iddiasının ilmi hiç bir değeri yoktur.
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
Hüd süresinin 114'üncü ayetinde ise, "Gündüzün iki ucunda ve gecenin (gündüze) yakın saatlerinde namaz kıl..." buyurulmaktadır.

Ayet-i celilede ''gündüze yakın saatler" anlamındaki "zülef" kelimesi, "zülfe" nin çoğuludur. Yukarıda belirtildiği üzere en az üç adedi ifade eder. demek oluyor ki, bu ayete göre gecenin gündüze yakın saatlerinde, (akşam, yatsı ve sabah namazı olmak üzere) en az üç namaz var. Ayrıca gündüzün iki ucunda da iki vakit var. Böylece bu ayet-i kerimeden de namazın beş vakit olduğu anlaşılmaktadır

Ayet o kadar açık ve net ki, Gündüzün iki ucu anlamdaki ayet, iki tarafı ifade eder. Yani kesinlikle gündüz içinde kılınacak 2 vakit namaza işaret ediliyor. O halde gündüzün belirli iki vaktinde namazın olduğu apaçık anlaşılıyor.

ETTİ Mİ İKİ !

YA GECENİN GÜNDÜZE YAKIN SAATLERİNİ DE KATARSANIZ ( BUNLAR SABAH, AKŞAM DEĞİL MİDİR.

ETTİ Mİ DÖRT

HAYDİ ŞİMDİ DE ORTAYI ( Ayet Orta namazı da kılın diyor) BULALIM. DÖRDÜN ORTASI NEDİR DİYE SORSAM NE DERSİNİZ YOKSA BEŞİN ORTASInı mı sorsam hangisine cevab vermek mümkün ?

Bakara Süresinin 238 inci "namazlara ve ayrıca orta namaza devam edin" mealindeki Ayet-i kerimede AYRICA BİR ORTA NAMAZDAN DAHA BAHSEDİLİYOR Kİ, EN BASİT BİR MATEMATİK KAİDESİNE GÖRE ÇİFT SAYILARIN ORTASI DEĞİL ANCAK TEK SAYILARIN ORTASININ OLABİLMESİ MÜMKÜNDÜR

Yine aynı şekilde

Taha-130: Artık onların dediklerine sabret ve güneşin doğmasından evvel ve batmasından evvel Rabbine hamd ile tesbihte bulun. Ve gece saatlerinde de tesbih et ve gündüzün etrafında da. Tâ ki sen hoşnut olasın.

(SABAH İKİNDİ VE GECE AÇIK GEÇER, GÜNDÜZÜN ETRAFINDA DA YANİ TARAFLARINDAN GERİYE KALANLARDAN İSE iKİNDİ SÖYLENDİĞİNE GÖRE GERİYE KALAN ÖĞLE VE AKŞAM VAKİTLERİDİR )

Rum-17,18: O halde tespih ALLAH için. Akşama erdiğinizde de sabaha erdiğinizde de...Ve onadır hamd göklerde ve yeryüzünde; ve tenzih edin onu gündüzün sonlarında ve öğle vaktinde

(AKŞAM VE SABAH ÇOK AÇIK ZİKREDLİYOR AYRICA GÜNDÜZÜN ETRAFI VE TARAFLARI ANLAMINDA SABAH GÜNDÜZÜN BİR UCU İSE GERİYE KALAN TARAFLARI VEYA ETRAFI ÖĞLE VE İKİNDİ OLMAKTADIR )

Taha ayetinde geçen gündüzün etrafı veya tarafları rum ayatinde geçen gündüz sonu (İkindi ) ve öğle vakitleri ise, taha ayetinin başlangıcı zaten güneş batmadan önceki vakte yani ikindi vaktine işaret ediyor. Bu görüşe göre taha ayetinde geçen gündüzün tarafları=etrafı=Öğle ve akşam vakitleridir Kİ ikindi VAKTİ bir ayet önce gündüzün taraflarından biri olarak zaten söylenmişti

Ayetler birbirini net olarak tefsir ederken şöyle diyemezsiniz. Örneğin Ben yalnız RUM veya KAF veya TAHA surelerine uyarım Namaz kılmadan da Rabbimi hamd ve tespih ederim bu vakitlerde namaz kılmaya gerek yok ki bu ayetlerde yalnız tespih ve hamd edin var diyorsanız ve öyle yapıyorsanız ,Yanılıyorsunuz hud ve isra ayetlerini inkar etmiş oluyorsunuz ki bu ayetlerde de aynı vakitler vardır ve aynı vakitler için söylenmiş namaz kılın ifdesi vardır ve bu vakitlerde de namaz açık açık emredilmiş, O halde siz bu vakitlerde namaz kılmakla zaten tespihin ve hamdın en iyisini yapıyorsunuz öyle değil mi ?

Ayrıca da namazdan sonra da size bir hamd ve tespih yapma daha düşmüyor mu ? Düşecektir ki, bu tespihiniz ve hamdınız yan yatarken de otururken de ayakta iken de olacaktır( NİSA 103 ayeti gereği )

Fakat siz bu vakitlerde yalnız HUD ve İSRA ayetlerinin gereğini getirseniz bile yani namaz kılsanız sizaynı zamanda RUM; KAF; TAHA surelerdek ayetlerin de gereğini getirmiş olursunuz ki bu ayetlerdeki tespih ve hamdın karşılığı namaz olmaktadır. Ayetlerin işaret ettiği Bu vakitlerde namaz kılmadan yapılacak bir hamd , tespih daima ALLAHı eksik bir anma ve eksik bir ibadet olacaktır ..


YAZARIN NOTU;


YAPTIĞIM UZUN VE TİTİZ ARAŞTIRMALARIM VE ÇALIŞMALARIM SONUCI NİHAYET YAZIMIN SONUNA ULAŞMIŞ BULUNMAKTAYIM.

ÇOK UZUN BİR YAZI NEREDEYSE BİR KİTAP MUHTEVİYATINDA OLDU.
MUHALİF FİKİRLERİ DE ALDIM . ÇEŞİTLİ TEFSİRLERİN YANISIRA BEN DE YORUMUMU YAZDIM.

BANA TEŞEKKÜR EDENLERE BEN DE TEŞEKKÜR EDİYORUM.


HAZIRLAYAN: İDB'den ABDULHAMİD KARDEŞİM ALLAH ONDAN ve Emeği Geçen Tüm kardeşlerimden RAZI OLSUN ..
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
bunlar yeterlı cevaplar olur inşAllah kalp gozunle acıp okumanı tavsıye ederım bır sıteden alıntıdır emegı gecen tum kardeslerımden Allah razı olsun
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
NiÇin 5 Vakİt Namaz??
Allah hiçbir hastalık ve sıkıntı indirmemiştir ki onun ilacını göndermemiş olsun De ki:

1-SABAH NAMAZI:Ölüm sekarati sıkıntılarının ilacıdır.

2-ÖĞLE NAMAZI:Kabrin karanlığının sıkıntısının ilacıdır.

3-İKİNDİ NAMAZI:Sorgu meleklerinin sıkıntısının ilacıdır.

4:AKŞAM NAAMZI:Amel defterinin dağıtıldığı andaki sıkıntının ilacıdır.

5-YATSI NAMAZI:Sırat Köprüsünün sıkıntısının ilacıdır.

İşte vakit namazlarının sayısının sebep ve hikmetleri budur.Dikkat edilirse insanoğlunu bekleyen altıncı ana sıkıntı da yoktur.Beş sıkıntının ilacı beş vakit namazdır.

Namazın Beş Vakte Tahsisinin Hikmeti

Namazla gece-gündüz sırlı bir taksime tâbi tutulur. Hayat, ibâdet eksenli bir zaman anlayışına göre tanzim edilir.. ve bu sayede davranışlarımızın Hakk murâkebesi altında hüsn-ü cereyanı sağlanır (M. F. Gülen 1996, s: 75).

Bu beş vakitten her bir namaz vakti mühim bir inkılap başı olduğu gibi, büyük ve İlâhî bir tasarrufun aynası ve o tasarruf içinde İlâhî, küllî ihsanların aksettirdiği birer zaman olduklarından Allah'ü Teâlâ'ya o vakitlerde daha ziyâde tesbih, tâzim ve şükür emredilmiştir.

Nasıl ki, haftalık bir saatin saniye, dakika, saat ve günlerini sayan milleri birbirine bakarlar, birbirinin misâlidirler ve birbirinin hükmünü alırlar. Öyle de, Cenâb-ı Hakk'ın büyük bir saati olan şu dünyanın saniyesi hükmünde olan gece ve gündüz deverânı, dakikaları sayan seneler, saatleri sayan insan ömrünün tabakaları, günleri sayan âlemin ömrünün devirleri birbirine bakar, birbirinin misâlidir, birbirinin hükmündedir ve birbirini hatırlatır.

Meselâ: Sabah Namazı'nın zamanı güneş doğuncaya kadar; ilkbahara, hem insanın ana karnına düştüğü âna, hem göklerin ve yerin altı gün yaratılışından birinci gününe benzer ve hatırlatır ve onlardaki İlâhî durumları ihtar eder.

Öğle vakti, yaz mevsiminin ortasına, hem gençlik kemâline, hem dünyanın ömründeki insanın ilk yaratılış devrine benzer, işaret eder ve onlardaki rahmet tecellîlerini ve nimet feyizlerini hatırlatır.

İkindi vakti, güz mevsimine, hem ihtiyarlık vaktine, hem âhir zaman Peygamberi Hz. Muhammed'in (s.a.s.) saadet asrına benzer ve onlardaki İlâhî durumları ve nimetleri hatırlatır.

Akşam vakti, güz mevsiminin sonunda pek çok mahlûkâtın kayboluşunu, hem insanın vefâtını, hem dünyanın kıyâmet başlangıcındaki harâbiyetini ihtar ile celâlî tecellilerini anlatarak insanları gaflet uykusundan uyarır, ikaz eder...

Yatsı vakti ise, karanlıklar âlemi, gündüz âleminin bütün eserlerini siyah kefeni ile örtüşünü, hem kışın beyaz kefeni ile ölmüş yerin yüzünü örtüşünü, hem vefât etmiş insanın geri kalan eser ve izlerinin de vefât edip nisyan (unutma) perdesi altına girişini, hem bu imtihan diyarı olan dünyanın bütün bütün kapanışını ihtar ile Kahhâr-ı Zülcelâl olan Allah'ın celalli tasarruf ve fiillerini îlan eder. Gece vakti ise, hem kışı, hem kabri, hem berzah âlemini akla getirerek insan ruhu, Allah'ın şefkat ve rahmetine ne derece muhtaç olduğunu insana hatırlatır. Geceleyin Teheccüd namazı kılmak ise; kabir gecesinde ve berzah karanlığında ne kadar lüzumlu bir ışık olduğunu bildirir, îkâz eder. Bütün bu inkılâplar içinde nimetlerin hakîkî sahibi Allah'ü Teâlâ'nın nihayetsiz nimetlerini ihtar ederek ne derece hamd ve senâya müstehak olduğunu îlan eder.

İkinci sabah ise, Haşir ve Kıyâmet sabahını hatırlatır. Evet şu gecenin sabahı ve kışın baharı ne kadar makûl, lâzım ve kat'î ise, Haşrin sabahı da, Berzah'ın baharı da o kat'iyyettedir.

Demek bu beş vaktin her biri, bir mühim inkılap başı olduğu ve büyük inkılapları ihtar ettiği gibi, İlâhî Kudret'in büyük tasarruflarının işaretiyle, hem yıllık, hem asırlık, hem devirlik kudretin mucizelerini ve rahmetin hediyelerini hatırlatır. Demek, asıl yaratılış vazifesi, esas kulluk ve kat'î borç olan farz namaz, şu vakitlerde lâyıktır ve çok münâsiptir (Safvet Senih, 22-27 [B. S. Nursî'in Sözler, Dokuzuncu Söz'den sadeleştirme]; Ö. N. Bilmen 1992, s: 115).
(alıntı)
 

Es_se

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
25.367
Tepki
22.496
Puan
113
Yaş
40
Konum
istanbul
KUR’AN-I KERİM’DE 5 VAKİT NAMAZ
KUR’AN-I KERİM’DE 5 VAKİT NAMAZ

حَافِظُواْ عَلَى الصَّلَوَاتِ والصَّلاَةِ الْوُسْطَى وَقُومُواْ لِلّهِ قَانِتِينَ
Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah'a saygı ve bağlılık içinde namaz kılın. ( Bakara 238)

ARABCA'da çoğul takısı Türkçe'de olduğu gibi 2 ve sonrası değildir , 3 ve sonrası içindir.
Namazlara diyerek en az 3 oluyor , ayrıyetten birde orta namaz diyor , toplam 4 oluyor . Fakat 4 olunca orta olmaz. 5 olmalı ki orta namaz olsun .

5 vakit Namazı 2-3 ile sınırlayanlar NAMAZLAR ifadesinden utanmak ve açıklamak zorundadırlar !!!



İsra 78- “Güneşin batıya kaymasından, gecenin karanlığına kadar (belirli vakitlerde) gereği üzere namazı kıl, bir de sabah namazını kıl. Çünkü sabah namazında, gece ve gündüz melekleri hazır bulunur.”

Bu ayette Müfessirlerin izahına göre bu ayette namazın beş vaktini de açıklamaktadır. Güneşin tam tepe noktasından batıya kayıncaya kadar öğlen ve ikindi namazları kılınmaktadır. Güneşin batışından sabaha kadar akşam ve yatsı namazları kılınmaktadır. Sabah namazı ayrıca zikredilmiştir.

Şimdi bu ayetten ehli sünnet şeklinde anlamayanlar için net olan namazları çıkaralım.

Güneşin batıya kaymasından kasıt öğlen namazıdır , öğlen namazı tam tepede iken kılınmayıp , batıya doğru meylettikten sonra ezan okunur ve öğlen namazı vakti ilan edilir , namaz kılınır.
Gecenin karanlığına kadar ifadesinde ise hem gece vaktinden (akşam namazı) başlayarak , hemde gecenin karanlığına kadar (yatsı namazı) çıkar. Biz yine de buradan onların ifadesiyle sadece akşam namazını kabul edelim .
Sabah namazı için açıklamaya gerek yok , zaten ayet olduğu gibi ismiyle emretmiştir.
En asgari şekilde gayret etmemize rağmen 3 vakit buradan çıkmaktadır. Sabah , öğlen ve akşam namazları .



Nur suresi 58- “Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz erginlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar mahrem halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için, ne de onlar için bir mahzur yoktur. (Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz.) İşte Allah, âyetlerini size böyle açıklar. Allah her şeyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.”


Bu ayeti kerimede Allah c.c. sabah namazını ve yatsı namazı vaktini ismiyle zikretmektedir .




GÜNLÜK NAMAZ VAKİTLERİ


SABAH VAKTi :

Nur: 58 Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. İşte Allah âyetleri size böyle açıklar. Allah, (her şeyi) bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Hud :114 Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.

Ta ha :130 (Rasûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret. Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et; gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, sen, Allah'tan hoşnut olasın, (Allah da senden!).

Taberi Bu ayetin tefsirinde ; "Ey Muhammed , kavminden seni yalanlayan kafirlerin "sen sihirbazsın" "sen delisin" "sen bir şairsin" şeklindeki sözlerine sabret. Güneş doğmadan önce Rabbine hamd ederek tesbih et. Yani sabah namazını kıl. Güneş batmadan önce de Rabbine hamd ederek tenzih et. Yani ikindi namazını kıl. Gecenin bir bölümünde de Rabbini tesbih et. Yatsı namazını kıl. Gündüzün taraflarında da Rabbini tesbih et. Yani öğle ve akşam namazını kıl ki böylece Rabbinin sana vereceği mükafatlardan memnun kalasın.
Ebu Cafer Muhammed B. et-Taberi - Taberi Tefsiri

İbn Abbas : Ayet beş vakit namaza delalet eder , fazlasına ve noksanına değil . Buna göre İbn Abbas (r.a.):
"Beş vakit namaz bu ayette mundemiçtir. "Güneşin doğmasından evvel" ifadesi Sabah namazına; "(Güneşin) batmasından evvel" ifadesi de öğle ve ikindi namazına delalet eder. Çünkü bu ikisi güneşin batmasından evveldir."
Ayetteki "gecenin bir kısım saatlerinde ... tesbih et" ifadesi akşam ve en son olarak yatsı namazını içine alır. "Gündüzün" ifadesi de gündüzün iki tarafında olan sabah ve akşam namazlarını te'kid eden bir ifade olmuş olur. Bu tıpkı, "Namazlara, Bilhassa salat-ı vusta'ya devam edin" (Bakara 238) ayetindeki "salat-ı vusta" ifadesi gibi (te'kiddir)
Fahruddin er-Razi : Tefsir–i Kebir



Rum:17-18. Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.

ÖĞLE VAKTİ :

İsra 78 Güneş’in zevalinden gecenin karanlığı bastırıncaya kadar (ki süre içerisinde) namazı kıl....

Rum :17-18. Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.

İKİNDİ VAKTİ :

Ta ha :130 (Rasûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret. Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et; gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, sen, Allah'tan hoşnut olasın, (Allah da senden!).

Taberi Bu ayetin tefsirinde ; "Ey Muhammed , kavminden seni yalanlayan kafirlerin "sen sihirbazsın" "sen delisin" "sen bir şairsin" şeklindeki sözlerine sabret. Güneş doğmadan önce Rabbine hamd ederek tesbih et. Yani sabah namazını kıl. Güneş batmadan önce de Rabbine hamd ederek tenzih et. Yani ikindi namazını kıl. Gecenin bir bölümünde de Rabbini tesbih et. Yatsı namazını kıl. Gündüzün taraflarında da Rabbini tesbih et. Yani öğle ve akşam namazını kıl ki böylece Rabbinin sana vereceği mükafatlardan memnun kalasın.
Ebu Cafer Muhammed B. et-Taberi - Taberi Tefsiri

İbn Abbas : Ayet beş vakit namaza delalet eder , fazlasına ve noksanına değil . Buna göre İbn Abbas (r.a.):
"Beş vakit namaz bu ayette mundemiçtir. "Güneşin doğmasından evvel" ifadesi Sabah namazına; "(Güneşin) batmasından evvel" ifadesi de öğle ve ikindi namazına delalet eder. Çünkü bu ikisi güneşin batmasından evveldir."
Ayetteki "gecenin bir kısım saatlerinde ... tesbih et" ifadesi akşam ve en son olarak yatsı namazını içine alır. "Gündüzün" ifadesi de gündüzün iki tarafında olan sabah ve akşam namazlarını te'kid eden bir ifade olmuş olur. Bu tıpkı, "Namazlara, Bilhassa salat-ı vusta'ya devam edin" (Bakara 238) ayetindeki "salat-ı vusta" ifadesi gibi (te'kiddir)
Fahruddin er-Razi : Tefsir–i Kebir

Rum : 17-18. Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi (aşiyyen: gündüzün sonu)vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.
Ayrıca Salat’ul Vusta tabiri de makul bir yaklaşıma göre İkindi Namazını belirtmektedir :

Bakara: 238 Namazlara ve orta namaza devam edin; gönülden boyun eğerek Allah için namaza durun.


AKŞAM VAKTİ :

Hud :114 Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.
(buradaki iki üç günün başı ve sonu yani sabah ve akşam, “Gecenin ilk saatleri” ise yatsıdır.


İsra :78 Güneşin zevalinden gecenin karanlığı bastırıncaya kadar namaz kıl; bir de sabah namazını. Çünkü sabah namazı şahitlidir.

Rum :17-18 Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.

YATSI VAKTİ :

Nur :58 Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. İşte Allah âyetleri size böyle açıklar. Allah, (her şeyi) bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Ta ha :130 (Rasûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret. Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et; gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, sen, Allah'tan hoşnut olasın, (Allah da senden!).

Taberi Bu ayetin tefsirinde ; "Ey Muhammed , kavminden seni yalanlayan kafirlerin "sen sihirbazsın" "sen delisin" "sen bir şairsin" şeklindeki sözlerine sabret. Güneş doğmadan önce Rabbine hamd ederek tesbih et. Yani sabah namazını kıl. Güneş batmadan önce de Rabbine hamd ederek tenzih et. Yani ikindi namazını kıl. Gecenin bir bölümünde de Rabbini tesbih et. Yatsı namazını kıl. Gündüzün taraflarında da Rabbini tesbih et. Yani öğle ve akşam namazını kıl ki böylece Rabbinin sana vereceği mükafatlardan memnun kalasın.
Ebu Cafer Muhammed B. et-Taberi - Taberi Tefsiri




İbn Abbas : Ayet beş vakit namaza delalet eder , fazlasına ve noksanına değil . Buna göre İbn Abbas (r.a.):
"Beş vakit namaz bu ayette mundemiçtir. "Güneşin doğmasından evvel" ifadesi Sabah namazına; "(Güneşin) batmasından evvel" ifadesi de öğle ve ikindi namazına delalet eder. Çünkü bu ikisi güneşin batmasından evveldir."
Ayetteki "gecenin bir kısım saatlerinde ... tesbih et" ifadesi akşam ve en son olarak yatsı namazını içine alır. "Gündüzün" ifadesi de gündüzün iki tarafında olan sabah ve akşam namazlarını te'kid eden bir ifade olmuş olur. Bu tıpkı, "Namazlara, Bilhassa salat-ı vusta'ya devam edin" (Bakara 238) ayetindeki "salat-ı vusta" ifadesi gibi (te'kiddir)
Fahruddin er-Razi : Tefsir–i Kebir







Hud :114 Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.
 

sıladayım

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
15.208
Tepki
27.374
Puan
113
Konum
trabzon
KUR’AN-I KERİM’DE 5 VAKİT NAMAZ
KUR’AN-I KERİM’DE 5 VAKİT NAMAZ

حَافِظُواْ عَلَى الصَّلَوَاتِ والصَّلاَةِ الْوُسْطَى وَقُومُواْ لِلّهِ قَانِتِينَ
Namazlara ve orta namaza devam edin. Allah'a saygı ve bağlılık içinde namaz kılın. ( Bakara 238)

ARABCA'da çoğul takısı Türkçe'de olduğu gibi 2 ve sonrası değildir , 3 ve sonrası içindir.
Namazlara diyerek en az 3 oluyor , ayrıyetten birde orta namaz diyor , toplam 4 oluyor . Fakat 4 olunca orta olmaz. 5 olmalı ki orta namaz olsun .

5 vakit Namazı 2-3 ile sınırlayanlar NAMAZLAR ifadesinden utanmak ve açıklamak zorundadırlar !!!



İsra 78- “Güneşin batıya kaymasından, gecenin karanlığına kadar (belirli vakitlerde) gereği üzere namazı kıl, bir de sabah namazını kıl. Çünkü sabah namazında, gece ve gündüz melekleri hazır bulunur.”

Bu ayette Müfessirlerin izahına göre bu ayette namazın beş vaktini de açıklamaktadır. Güneşin tam tepe noktasından batıya kayıncaya kadar öğlen ve ikindi namazları kılınmaktadır. Güneşin batışından sabaha kadar akşam ve yatsı namazları kılınmaktadır. Sabah namazı ayrıca zikredilmiştir.

Şimdi bu ayetten ehli sünnet şeklinde anlamayanlar için net olan namazları çıkaralım.

Güneşin batıya kaymasından kasıt öğlen namazıdır , öğlen namazı tam tepede iken kılınmayıp , batıya doğru meylettikten sonra ezan okunur ve öğlen namazı vakti ilan edilir , namaz kılınır.
Gecenin karanlığına kadar ifadesinde ise hem gece vaktinden (akşam namazı) başlayarak , hemde gecenin karanlığına kadar (yatsı namazı) çıkar. Biz yine de buradan onların ifadesiyle sadece akşam namazını kabul edelim .
Sabah namazı için açıklamaya gerek yok , zaten ayet olduğu gibi ismiyle emretmiştir.
En asgari şekilde gayret etmemize rağmen 3 vakit buradan çıkmaktadır. Sabah , öğlen ve akşam namazları .



Nur suresi 58- “Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz erginlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar mahrem halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için, ne de onlar için bir mahzur yoktur. (Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz.) İşte Allah, âyetlerini size böyle açıklar. Allah her şeyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.”


Bu ayeti kerimede Allah c.c. sabah namazını ve yatsı namazı vaktini ismiyle zikretmektedir .




GÜNLÜK NAMAZ VAKİTLERİ


SABAH VAKTi :

Nur: 58 Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. İşte Allah âyetleri size böyle açıklar. Allah, (her şeyi) bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Hud :114 Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.

Ta ha :130 (Rasûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret. Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et; gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, sen, Allah'tan hoşnut olasın, (Allah da senden!).

Taberi Bu ayetin tefsirinde ; "Ey Muhammed , kavminden seni yalanlayan kafirlerin "sen sihirbazsın" "sen delisin" "sen bir şairsin" şeklindeki sözlerine sabret. Güneş doğmadan önce Rabbine hamd ederek tesbih et. Yani sabah namazını kıl. Güneş batmadan önce de Rabbine hamd ederek tenzih et. Yani ikindi namazını kıl. Gecenin bir bölümünde de Rabbini tesbih et. Yatsı namazını kıl. Gündüzün taraflarında da Rabbini tesbih et. Yani öğle ve akşam namazını kıl ki böylece Rabbinin sana vereceği mükafatlardan memnun kalasın.
Ebu Cafer Muhammed B. et-Taberi - Taberi Tefsiri

İbn Abbas : Ayet beş vakit namaza delalet eder , fazlasına ve noksanına değil . Buna göre İbn Abbas (r.a.):
"Beş vakit namaz bu ayette mundemiçtir. "Güneşin doğmasından evvel" ifadesi Sabah namazına; "(Güneşin) batmasından evvel" ifadesi de öğle ve ikindi namazına delalet eder. Çünkü bu ikisi güneşin batmasından evveldir."
Ayetteki "gecenin bir kısım saatlerinde ... tesbih et" ifadesi akşam ve en son olarak yatsı namazını içine alır. "Gündüzün" ifadesi de gündüzün iki tarafında olan sabah ve akşam namazlarını te'kid eden bir ifade olmuş olur. Bu tıpkı, "Namazlara, Bilhassa salat-ı vusta'ya devam edin" (Bakara 238) ayetindeki "salat-ı vusta" ifadesi gibi (te'kiddir)
Fahruddin er-Razi : Tefsir–i Kebir



Rum:17-18. Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.

ÖĞLE VAKTİ :

İsra 78 Güneş’in zevalinden gecenin karanlığı bastırıncaya kadar (ki süre içerisinde) namazı kıl....

Rum :17-18. Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.

İKİNDİ VAKTİ :

Ta ha :130 (Rasûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret. Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et; gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, sen, Allah'tan hoşnut olasın, (Allah da senden!).

Taberi Bu ayetin tefsirinde ; "Ey Muhammed , kavminden seni yalanlayan kafirlerin "sen sihirbazsın" "sen delisin" "sen bir şairsin" şeklindeki sözlerine sabret. Güneş doğmadan önce Rabbine hamd ederek tesbih et. Yani sabah namazını kıl. Güneş batmadan önce de Rabbine hamd ederek tenzih et. Yani ikindi namazını kıl. Gecenin bir bölümünde de Rabbini tesbih et. Yatsı namazını kıl. Gündüzün taraflarında da Rabbini tesbih et. Yani öğle ve akşam namazını kıl ki böylece Rabbinin sana vereceği mükafatlardan memnun kalasın.
Ebu Cafer Muhammed B. et-Taberi - Taberi Tefsiri

İbn Abbas : Ayet beş vakit namaza delalet eder , fazlasına ve noksanına değil . Buna göre İbn Abbas (r.a.):
"Beş vakit namaz bu ayette mundemiçtir. "Güneşin doğmasından evvel" ifadesi Sabah namazına; "(Güneşin) batmasından evvel" ifadesi de öğle ve ikindi namazına delalet eder. Çünkü bu ikisi güneşin batmasından evveldir."
Ayetteki "gecenin bir kısım saatlerinde ... tesbih et" ifadesi akşam ve en son olarak yatsı namazını içine alır. "Gündüzün" ifadesi de gündüzün iki tarafında olan sabah ve akşam namazlarını te'kid eden bir ifade olmuş olur. Bu tıpkı, "Namazlara, Bilhassa salat-ı vusta'ya devam edin" (Bakara 238) ayetindeki "salat-ı vusta" ifadesi gibi (te'kiddir)
Fahruddin er-Razi : Tefsir–i Kebir

Rum : 17-18. Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi (aşiyyen: gündüzün sonu)vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.
Ayrıca Salat’ul Vusta tabiri de makul bir yaklaşıma göre İkindi Namazını belirtmektedir :

Bakara: 238 Namazlara ve orta namaza devam edin; gönülden boyun eğerek Allah için namaza durun.


AKŞAM VAKTİ :

Hud :114 Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.
(buradaki iki üç günün başı ve sonu yani sabah ve akşam, “Gecenin ilk saatleri” ise yatsıdır.


İsra :78 Güneşin zevalinden gecenin karanlığı bastırıncaya kadar namaz kıl; bir de sabah namazını. Çünkü sabah namazı şahitlidir.

Rum :17-18 Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı (ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur) tesbih edin, namaz kılın.

YATSI VAKTİ :

Nur :58 Ey müminler! Ellerinizin altında bulunan (köle ve cariyeleriniz) ve içinizden henüz ergenlik çağına girmemiş olanlar, sabah namazından önce, öğleyin soyunduğunuz vakit ve yatsı namazından sonra (yanınıza gireceklerinde) sizden üç defa izin istesinler. Bunlar, mahrem (kapanmamış) halde bulunabileceğiniz üç vakittir. Bu vakitlerin dışında ne sizin için ne de onlar için bir mahzur yoktur. Birbirinizin yanına girip çıkabilirsiniz. İşte Allah âyetleri size böyle açıklar. Allah, (her şeyi) bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Ta ha :130 (Rasûlüm!) Sen, onların söylediklerine sabret. Güneşin doğmasından önce de batmasından önce de Rabbini övgü ile tesbih et; gecenin bir kısım saatleri ile gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, sen, Allah'tan hoşnut olasın, (Allah da senden!).

Taberi Bu ayetin tefsirinde ; "Ey Muhammed , kavminden seni yalanlayan kafirlerin "sen sihirbazsın" "sen delisin" "sen bir şairsin" şeklindeki sözlerine sabret. Güneş doğmadan önce Rabbine hamd ederek tesbih et. Yani sabah namazını kıl. Güneş batmadan önce de Rabbine hamd ederek tenzih et. Yani ikindi namazını kıl. Gecenin bir bölümünde de Rabbini tesbih et. Yatsı namazını kıl. Gündüzün taraflarında da Rabbini tesbih et. Yani öğle ve akşam namazını kıl ki böylece Rabbinin sana vereceği mükafatlardan memnun kalasın.
Ebu Cafer Muhammed B. et-Taberi - Taberi Tefsiri




İbn Abbas : Ayet beş vakit namaza delalet eder , fazlasına ve noksanına değil . Buna göre İbn Abbas (r.a.):
"Beş vakit namaz bu ayette mundemiçtir. "Güneşin doğmasından evvel" ifadesi Sabah namazına; "(Güneşin) batmasından evvel" ifadesi de öğle ve ikindi namazına delalet eder. Çünkü bu ikisi güneşin batmasından evveldir."
Ayetteki "gecenin bir kısım saatlerinde ... tesbih et" ifadesi akşam ve en son olarak yatsı namazını içine alır. "Gündüzün" ifadesi de gündüzün iki tarafında olan sabah ve akşam namazlarını te'kid eden bir ifade olmuş olur. Bu tıpkı, "Namazlara, Bilhassa salat-ı vusta'ya devam edin" (Bakara 238) ayetindeki "salat-ı vusta" ifadesi gibi (te'kiddir)
Fahruddin er-Razi : Tefsir–i Kebir







Hud :114 Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri (günahları) giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır.




emeğğine sağğlıık canıım çok teşşekkür ederim tartıışşma yeri burasıı olmadıığğıı için diğğer arkadaşşıın söyledikleriyle ilgili birşşey yazmııyorum canıısıı teşşekkür ederim bitanem:eek:
 

Şahmaran.

Admin
Admin
Katılım
9 Temmuz 2008
Mesajlar
38.082
Tepki
50.396
Puan
113
Öncelikle tüm yazılan mesajları tek tek okuduğumu bilmenizi isterim.
Şimdi buraya sizler gibi dinisözcükler ve terimler yazmak yerine sadece sitemizdeki bazı kural ve kaidelerden bahsetmek isterim.
Din Bölümümüzün açılması konusunda Sevgili Adminimizi ikna etme çabalarımızın sonucunda bu bölümümüzü açmaya karar verdik ki ,daha önce bu bölümün açmama sebebi burada olanlardan ap açık ortada zaten.(Çok fazla tartışmaya yönelik konular olucak düşüncesi ve polimikler yaşanmaması sebebi ile)
Burada kalkıp kimseye vaaz verecek yada bazı şeyleri ıspat edecek değilim ancak bir konu açılmış ve tabiki bizlerde düşüncelerimizi yada bilmediklerimizi yada bildiklerimizi paylaşacağız.Ancak bunuyaparken asla ve asla karşımızdakine kötü imalarda bulunarak değil,biz bayanlara yakışacak tarzda gerekli açıklamarı da bulduğumuz net donelerle yaparak ıspat etmeliyiz.

Burada sadece geyik yapmak için mi bulunuyoruz,hiç mi bir konuyu tartışamıyacağız yada düşüncelerimizi paylaşamıyacakmıyız diye şikayet mesajları aldım ki,hmen bunun cevabını da vermek istiyorum:
Tabiki hayır burada sadece geyik yapmak için bulunmuyoruz,tabiki faydalı bilgiler edinmek,düşüncelerimizi öncelikle dinlemeyi bilerek bizlerde düşüncelerimize ortak etmek için bulunuyoruz.
Ama bu konu öyle yerlere geldiki,sen yanlış biliyorsun hayır böyle değil,bu böyle olmalı hadisler,ayetler mesajlarla karışmış resmen.
Burası yetmemiş gibi profillerden bir sürü hadisler,ayet mesajları ile dolmuş taşmış.

Bunun böyle olması ne kadar doğru soruyorum sizlere?
Tek tek isim vermiyorum ve genel bir uyarıda bulunuyorum.Eğer konu üzerine yorum yapacaksanız,düşüncelerinizi paylaşacaksanız.Doğru bildiklerimizi herkes ile paylaşacaksanız ama bunu yaparken karşınızdaki insanın düşüncelerine saygı göstererek yapacaksınız konu tekrar paylaşıma açık.
Ancak bunun tam aksi durumlar olursa bırakın bu konunun açılması Din Bölümü sitemizden kaldırılabilir,bilginiz olsun istedim.
Konuyu tekrar paylaşıma açıyorum ancak bundan sonraki paylaşımlarınızda lütfen daha dikkatli olmanızı rica edeceğim.
Sevgiler!!
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst