Atatürk Günlüğü - Tarihte Bu Gün Atatürk Ne Yapmış ? ( Güncellenecektir )

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
9 EYLÜL - SEPTEMBER 9
Tarihte Bugün - Today in History

9Eylul1922.jpg


9 Eylül 1922
Türk ordusu, İzmir'de
Tıklayınız
4-11Eylul1919.jpg

Mustafa Kemal, Heyet-i Temsiliye üyesi arkadaşları Hüseyin Rauf (Orbay)
ve Bekir Sami (Kunduh) beyler ile Sivas'ta
(4-11 Eylül 1919)
r24.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde arkadaşlarıyla

Atatürk, during the Sivas Congress with his companions
r25.jpg

4-11 Eylül 1919
Mustafa Kemal, Sivas Kongresi esnasında
Sivas'taki Kongre Binası önünde eski Bahriye Nazırı
Hüseyin Rauf Orbay ile birlikte

Atatürk standing in front of the Sivas Congress Building
with Hüseyin Rauf Orbay, the former Secretary of the Navy
r27.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde Tümen Komutanı C. Cahit Toydemir ile birlikte

Atatürk with lieutenant C. Cahit Toydemir, the Division Commander, during the Sivas Congress
1938 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda, Paris Büyükelçisi Suat Davaz'ı kabulü ve görüşmesi.
1936 - Atatürk'ün, Florya'da öğleden sonra denize girişi, daha sonra bürolarında çalışması.
1934 - Atatürk'ün, İzmir'in 12. kurtuluş yıldönümü nedeniyle kendisine gönderilen saygı ve kutlama telgrafına cevabı.
1933 - Atatürk'ün, akşamüzeri Maraş Milletvekili Mithat (Şayiam) Beyin evine uğrayışı, gece Çankaya'ya dönüşü.
1931 - Atatürk'ün, Sakarya motoru ile Dolmabahçe'den Fenerbahçe'ye kadar bir gezinti yapması, daha sonra Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
1930 - Yunus Nadi Bey'in, Cumhuriyet gazetesinde "Serbest Cumhuriyet Partisi Başkanı Fethi Bey'in İzmir seyahati esnasında Cumhuriyet Halk Partisi aleyhine gelişen gösteriler nedeniyle" Atatürk'ten bir açıklama yapmasını isteyen mektubu.
1928 - Atatürk'ün, Darülfünun ve yüksekokul öğrencilerini taşıyan vapur Dolmabahçe Sarayı önünden geçerken gençlerin kendisine sevgi gösterisinde bulunmaları üzerine, Saray'ın penceresinden onları selâmlaması (Gençlerin gösterilerine devam etmesi üzerine Cumhurbaşkanlığı Orkestrası, Saray balkonuna çıkarak bazı parçalar çalmış, gençler de birlikte Cumhuriyet Marşı'nı söylemişlerdir).
1923 - Cumhuriyet Halk Partisi, Atatürk tarafından 9 Eylül 1923’de kuruldu.

Halk Fırkasının teşekkülü. Halk Fırkası Tüzüğü onaylandı.
Böylece CHP'nin kuruluşu gerçekleştirildi.
Halk Fırkası'nın nizamnamesi (tüzüğü) mebus olan üyeler tarafından kabul edildi.
Böylece ilk siyasi partinin kuruluşu için gerekli olan ilk adım atıldı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki Halk Partisi üyeleri tarafından "Halk Partisi Tüzüğü"nün kabul edilmesi. (Parti, 11 Eylül 1923 tarihinden itibaren kurulmuş, ancak İçişleri Bakanlığı'na kuruluş dilekçesi 23 Ekim 1923 günü verilmiştir).[Kocatürk]
Cumhuriyet Halk Partisi, Atatürk tarafından, "Halk Fırkası" adıyla 9 Eylül 1923’de kuruldu. Kurtuluş Savaşını örgütleyen ve yürüten "Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti"nin devamıdır. 20 Kasım 1923'de, "Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti" Halk Fırkası'nın bünyesine katıldı. Partinin adı 10 Kasım 1924'de "Cumhuriyet Halk Fırkası," 1935 yılında da (4. Kurultay) "Cumhuriyet Halk Partisi" oldu. Halk Fırkası'nın kuruluş dilekçesi 11 Eylül 1923 tarihinde İçişleri Bakanlığı'na verildi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tarihi:

Cumhuriyet Halk Partisi, Atatürk tarafından 9 Eylül 1923’de kuruldu. Kurtuluş Savaşını örgütleyen ve yürüten "Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyetinin" devamıdır.
Başlangıçta "Halk Fırkası" adını alan Parti, 1924 yılında "Cumhuriyet Halk Fırkası", 1935 yılında da "Cumhuriyet Halk Partisi" oldu.
1927 yılında "Cumhuriyetçilik", "Halkçılık", "Milliyetçilik", "Laiklik" CHP’nin dört temel ilkesi olarak benimsendi.
CHP’nin tarihi Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihiyle özdeştir.
CHP kurucusu ve ilk Genel Başkanı Atatürk’ün önderliğinde bağımsızlığını kazandı, Cumhuriyeti kurdu, saltanatı kaldırdı, hilafete son verdi ve Ulusal Birliği sağladı.
Hukuk, eğitim ve toplumsal alanda gerçekleştirdiği reformlarla çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'ni biçimlendirdi.
1935 yılında daha önceki dört ilkeye "Devletçilik" ve "Devrimcilik" ilkeleri eklenerek ilkeler altıya çıkarıldı. Partinin amblemi olan 6 ok bu ilkeleri simgeler.
CHP, ulusal sanayinin ve ekonominin geliştirilmesine öncülük etti.
II. Dünya Savaşı sonrasında tek parti konumunun tüm olanaklarına karşın, çok partili rejime geçiş sağlayarak öncü misyonunu sürdürdü.
Bu dönemde parlamenter demokratik rejimin kurumsallaşmasına dönük değişimleri gerçekleştirme ve temel hak ve özgürlükleri geliştirme mücadelesi verdi
1960’lı yılların ortalarında CHP sola açılarak kendisini "ortanın solu" olarak tanımladı.
1970’li yıllarda ideolojisini "demokratik sol" kavramıyla tanımlayan CHP, önerdiği sosyal reformlarla "düzen değişikliği"ni hedefledi.
Bu süreçte CHP, "devlet partisinden" "halkın partisine", düzen partisinden" "değişimin partisine" dönüştü.
Sosyalist enternasyonale katılan CHP, tarihsel geleneğini ve temellerini temsil eden ilkelerin yanı sıra sosyal demokrasinin evrensel ilkelerini de benimsedi.
Bu temel ilkelerin ışığında "özgürlük, eşitlik, dayanışma, emeğin üstünlüğü, gelişmenin bütünlüğü ve etkinliği ile demokratikleşme" ilkeleri de CHP programında yer aldı.
Kaynak:
ALTI OK
CUMHURİYETÇİLİK
CHP, Atatürk'ün kuruluşuna öncülük ettiği Türkiye Cumhuriyeti'ni yaşatmak, geliştirmek, güçlendirmek misyonunun sahibidir. Cumhuriyetçilik, demokrasinin tarihsel önkoşulu, hazırlayıcısı olmuştur. CHP, bir ilke ve ideal beraberliği üzerinde Cumhuriyetimizi kurmuştur. Cumhuriyetin temelindeki anlayış, bu beraberliği oluşturan tüm insanların eşitliği ve bütünlüğü anlayışıdır. CHP, ulusun egemenliğini ve bağımsızlığını cumhuriyetçiliğin temel kuralı olarak benimser ve savunur.
Cumhuriyet, tarihimizdeki en köklü dönüşümdür. Egemenliğin kaynağını ulusta bulan anlayıştır; "saltanat" kavramının yıkılması "milli iradenin" geliştirilmesidir; "tebaa" nın yerini "yurttaşın" almasıdır. Cumhuriyet, "yurttaşlık" kavramının temel öğe ve temel tanım olarak esas alınmasıdır; kültürel, dinsel tanımların sivil topluma bırakılarak, resmi ölçü olmaktan çıkarılmasıdır.
CHP'nin "Cumhuriyetçilik" ilkesi, demokrasi bağlamındaki bir büyük uzlaşmayı da içermektedir. Türkiye kendi kendisiyle kavgalı olmaktan yorulmuştur. Barışa ihtiyacı vardır. Farklı yarar grupları, farklı kültürel, toplumsal duyarlılık kümeleri arasında yeni anlayış ve hoşgörü kanallarının açılması, insanların kendi farklılıkları içinde bütünleşmesi, CHP'nin inancıdır, iddiasıdır.
MİLLİYETÇİLİK
CHP, Türkiye Cumhuriyetini oluşturan tüm yurttaşların birliğini, bağımsızlığını, egemenliğini, güvenliğini, esenliğini ve dünyadaki saygınlığını, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü, siyasal ve ekonomik haklarını korumakla görevlidir; bu görevi tarihi boyunca onurla taşımış olmaktan kıvançlıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş döneminde gereksinim duyulan bir "uluslaşma sürecinin" işlevi olarak milliyetçilik ilkesi benimsenmiştir. CHP'nin uluslaşma anlayışı, geçmişten devralınan feodal kümelenmelerin, ırk, bölge, inanç ayrışmasına dayalı yapılanmaların tarihe bırakılmasıdır; ülkede kader ortaklığının oluşumudur; çağdaş topluma geçişin çok önemli bir aşamasıdır.
Milliyetçilik "ırka" indirgenemez; Türkiye bütününü oluşturan çok sayıdaki etnik özellik karşısında devletin yanlılığı, öncelik tercihi söz konusu olamaz. Devlet, herkesi eşit şekilde temsil ve ifade eder. CHP, milliyetçiliği, bölgecilik anlayışlarının, kavimcilik benzeri küçük bağlılıkların, kan-köken bağımlılıkların ulusal düzeyde aşılmasıdır. Ayrışma değil, bir bütünleşme hareketidir. Bu bağlamda, "milliyetçilik", farklı etnik yapılanmalar arasında bir ayrım ölçüsü değildir. Tüm ayrışmaları kapsayan, onların Türkiye'nin ulusal bütünlüğü çerçevesinde demokratik farklılaşma özgürlüğünü tanıyan, farklılık içinde bütünleşmeyi öngören, bütünlük idealini tanımlayan kapsayıcı bir anlayıştır.
CHP'nin milliyetçilik anlayışı, hangi kökenden gelirse gelsin, hangi dili konuşursa konuşsun ve hangi inancı paylaşırsa paylaşsın, kimsenin "azınlık" konumuna indirgenemeyeceğidir; herkesin ülkenin asli sahibi olduğudur. CHP, başka ülkelerde yaşayan yurttaşlar ve Türk topluluklarına eşit davranılmasını, ana dillerini ve kültürlerini yaşatıp geliştirme olanağı sağlanmasını özenle gözetir.
HALKÇILIK
CHP'nin "Halkçılığı"; öncelikle kitlelerin emeğiyle ve alın teriyle üreten, değer yaratanların önde tutulmasıdır. Siyasal meşruiyetin temelini halkla bulabilmektir. CHP'nin halkçılığı, ahlâki ve siyasi bir öncelik tercihidir. CHP, ekonomik ve siyasal imtiyaz odaklarının dışındakileri öncelikle temsil eden, imtiyazların kaldırılmasını amaçlayan partidir. CHP'nin amacı, sade ve sıradan yurttaşa öncelikle hizmet götürmektir; ona fırsat yaratmak, önüne ufuk açmaktır. CHP siyasetinin özü budur.
Bu özellikleriyle, "Halkçılık", CHP'nin tarih sürecinde geliştirdiği sol kimliğin de kaynakları arasındadır. CHP'nin temel bir inancı, temel bir yaklaşımı olan halkçılık, gereğinde bireyselliği aşarak bütünselliğe erişmektir; memleket içi özveride bulunmaktır; yurtseverliği özümsemektir.
CHP'nin halkçılık anlayışı, halkı muhtaç kabul edip, ona bağıslar lütfetmeyi esas alan bir popülizmin ifadesi değildir. Halkın kısa vadede duymak istediğini söylemek değildir. Hakçılığın gereği, sorumluluktur; sosyal demokrat değerleri, akılcılıkla, üretkenlikle bütünleştirmektir. CHP, halkçılık ilkesinin ışığında, kimsenin kimseyi ezemeyeceği, sömüremeyeceği, herkesin yaşamı boyunca geçimi ve sağlığı bakımından güvenlik içinde olacağı, çalışma ve eğitim fırsatlarından eşitlikle yararlanabileceği insanca ve hakça bir düzen kurmayı amaçlar.
DEVLETÇİLİK
Devlet, özel yararlarla toplumsal yararlar arasındaki dengenin sağlıklı oluşması için getirilmiş bir güvencedir. Bu güvence, özellikle piyasa mekanizmalarının özel çıkarlar için çarpıtılmasını önlemek, tekellerin oluşturulmasını, üretici ve tüketici haklarının çiğnenmesini engellemek açısından gereklidir ve etkilidir.
Toplumun büyük tercihlerinin belirlenmesinde, uzun vadeli ekonomik stratejilerin oluşmasında devletin öncelikli görevi vardır. Aynı şekilde, ekonomisi geri kalmış yörelerin geliştirilmesi ve bölgesel farklılaşmaların giderilmesi öncelikle devletin sorumluluğudur.
Ulusal bağımsızlığın ve egemenliğin sağlam siyasal ve ekonomik temellere dayanması; kişinin özgürlüğü, güvenliği ve yaşam koşullarının iyiliği; yurttaş eşitliğinin korunması; toplumun esenliği ve uyumu; gelişmenin sürekliliği, hızı ve halkçılığı; tüm üretim araçlarının ve mülkiyetin toplum yararına ve emeğin üstünlüğü ve gelişmenin bütünlüğü kurallarına uygun biçimde değerlendirilmesi, devletin gözetmesi gereken temel ölçülerdir.
CHP, devletin işleyişinde katılımcılığı öngörür; yönetenle yönetilen karşılığının giderilmesini amaçlar. CHP, merkeziyetçiliği ve israfı azaltacak, etkinliği ve verimliliği arttıracak şekilde, devletin "yerinden yönetim" anlayışına dönük olarak yeniden yapılanmasını savunur. CHP'nin devlet anlayışında, yurttaş devlet için değil, devlet yurttaş için vardır. Bu özellikleriyle, devlet, toplum ve yurttaş yararına etkin önlem alabilmenin yetkisine ve olanağına sahip olmalıdır. CHP, üyesi olduğu belirli bir alanda toplumun yararı doğrultusunda Sosyalist Enternasyonalin ilkeleri doğrultusunda, belirli bir alanda toplumun yararı varsa, sosyalleştirmeyi veya özelleştirmeyi öngörebilir.
LAİKLİK
Bütün inançlar, devlet önünde eşittir. CHP, devleti dinsel inançlara karıştırmaz dinsel inançların da devlet işlerine karışmasına kesinlikle izin vermez. İnanç ve ibadet özgürlüğünü, kişinin kutsal ve dokunulmaz hakkı sayar. Dinin baskı unsuru olmasını da, din duygusunun ve dinsel inançların baskı altına alınmasına da karşıdır. Laiklik, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı tutulmasıdır.
Laiklik, Cumhuriyetin ve demokrasinin, ulusal bütünlüğün ve iç barışın temel taşıdır. Laiklik, toplumdaki farklı inançların barış içinde birlikte yaşama yöntemidir. Laiklik, inananların, farklı inananların, farklı düşünenlerin kendi tercihlerinin ortak güvencesidir. Laikliğin temel özelliği, toplumun bütünlüğüne katkı yapmasıdır; barışı ve karşılıklı anlayışı, hoşgörüyü kurumsallaştırmasıdır. Laik devlet, din-inanç-düşünce özgürlüklerinde farklılaşanlar arasında bir taraf değildir; ortak güvencenin düzenleyicisidir.
Çağdaşlığın, bilimselliğin ve demokrasinin temel taşı laikliktir. Laiklik korunmadan demokrasi yaşatılamaz. Eğitim laikleşmeden, yeniliğe ve değişime açık çağdaş bir toplum ve devlet yapısı oluşturulamaz. CHP, dinin istismarını başta eğitim olmak üzere her alanda önlemekte kararlıdır. Laikliğin uzun vadedeki gereği, inanç dünyasının sivil topluma devredilmesidir.
Laikliğe karşı uluslararası bir stratejinin Türkiye'ye yönelik saldırıları karşısında, laiklik, CHP'nin özel bir duyarlıkla savunduğu ilkedir. İnanç dünyasını, eğitimi ve siyaseti bu tür saldırılardan korumak CHP'nin öncelikli görevidir. Laiklik, Türkiye'de laikliğin kurucusu olan CHP'nin öncelikli sorumluluğudur.
DEVRİMCİLİK
CHP, dönemler boyunca gelişen ve olgunlaşan bir yenileşmedir; süreklilik içinde değişimdir; sonsuz bir adalet arayışıdır. Cumhuriyetin ilk yıllarında tanımıyla, CHP'nin devrimciliği, "...ulusumuzu son yıllarda geri bırakmış kurumların yıkılarak, yerlerine, ulusumuzun, çağdaş uygarlık doğrultusunda ilerlemesini sağlayacak kurumların getirilmesidir".
CHP'nin devrimcilik anlayışı, çağdaş düşüncelere açılarak yenilikleri kavrayıp benimsemektir. Toplumun, kuralları ve kendini sorgulayarak, daha iyiye, daha doğruya ve daha güzele ulaşmanın yollarını açmasıdır. Yenileşmenin ve değişimin araçlarını oluşturması, yöntemlerini düzenlemesidir. CHP, halkla birlikte, halktan güç ve yetki alarak, demokratik hukuk devleti kurallarına ve barışçı yöntemlere bağlı kalarak devrimciliği sürdürür.
CHP, toplumsal ve ekonomik düzen ile devlet yapısında çağın, gelişmenin, insanca ve hakça yaşamanın gereği olan değişimlerin öncüsüdür. CHP, halkın ekonomik ve siyasal gücünü arttırıcı, yönetim yetkisini ve sorumluluğunu geliştirici kurumsal düzenlemelerin tarih boyutundaki sahibidir. CHP, tarihsel temelleri üzerinde ve sosyal demokrat kimliği doğrultusunda, sürekli bir yenileşmenin takipçisidir. CHP geleneğinin özelliği budur. "Süreklilik içinde değişim" ve "kendi özünün doğrultusundaki yenileşme", CHP'nin gücü, ayrıcalığı, üstünlüğü olmuştur. Bundan sonra da olmaya devam edecektir.
Demokratikleşmenin evrensel sürecinde ve belirli özelliklerin, coğrafyaların, çıkarların kesiştiği bölgemizin kendine özgü tarihsel oluşumunda, CHP, özgürlük ve eşitlik sentezinin yolunu açan çağdaş ve evrensel ilkelerin, devrimlerin sahibi ve izleyicisidir.
1923 - Atatürk'ün, İzmir'in kurtuluş yıldönümü nedeniyle İzmir Belediye Başkanlığı'na kutlama telgrafı: "9 Eylül 1923 günü, sevgili hemşehrilerimizin samimî ortamında bulunmak benim için bir mutluluk olurdu. Ne çare ki, yine millet ve memleketimizin kurtuluş ve refahına ait mühim uğraşılarım, beni bu mutluluğa eriştirmekten, bu şerefli vazife men ediyor."
1923 - People's Party founded with Mustafa Kemal as leader(later called the Republican People's Party-CHP) .
The Republican People's Party (Cumhuriyet Halk Partisi or CHP) is the oldest Turkish political party. It established the Republican regime and the parliament in Turkey. The party's logo consists of six white arrows on a red background which represent the founding principles of Kemalism: republicanism, nationalism, statism, populism, secularism, and reform/revolutionism. These principles were formulated and propounded by Mustafa Kemal Atatürk, the first President of Republic of Turkey.
The Party associates itself with Mustafa Kemal and his commanders and leaders who fought during the First World War, especially the Gallipoli Campaign, in which Mustafa Kemal was an Ottoman military officer who led Turkish forces to victory. The CHP played a significant role during the start the national liberation movement. Therefore, the history of the CHP and the Turkish War of Independence are intertwined. It should be noted that the Congress of Sivas (which convened in September 1919 during the Turkish War of Independence) was accepted as the first general congress of the Republican People's Party. The call for the congress had been issued by Mustafa Kemal Pasha by means of his "Amasya Circular" three months before (preparatory work had been done during the Erzurum Congress).

1922 - İzmir'in düşman işgalinden kurtuluşu.
Türk ordusunun İzmir'e girişi.
30 Ağustos Zaferi'nin kazanılmasının ardından Yunan ordularını önüne katan Türk orduları İzmir'e girdi.
Büyük Taarruz, Başkomutan Meydan Muhaberesi ve Büyük Zafer (26 Ağustos - 9 Eylül 1922).
[FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]26 [FONT=Arial, Helvetica]Ağustos[FONT=Arial, Helvetica] -[FONT=Arial, Helvetica] Gazi Mustafa Kemal'in Kocatepe'den Büyük Taarruz'u yönetmesi.
[FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]30 Ağustos - [FONT=Arial, Helvetica]Gazi Mustafa Kemal'in Dumlupınar Başkumandanlık Meydan Savaşı'nı kazanması.
[FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]1 [FONT=Arial, Helvetica]Eylül[FONT=Arial, Helvetica] [FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]- [FONT=Arial, Helvetica]Gazi Mustafa Kemal'in "Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir, İleri !" emrini vermesi.[FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]
9 [FONT=Arial, Helvetica]Eylül[FONT=Arial, Helvetica] [FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]- [FONT=Arial, Helvetica]Türk Ordusu'nun İzmir'e girmesi.
[FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]10 [FONT=Arial, Helvetica]Eylül[FONT=Arial, Helvetica] [FONT=Tahoma, Arial, Helvetica]- [FONT=Arial, Helvetica]Gazi Mustafa Kemal'in İzmir'e gelişi.
İzmir, 3 yıl 4 ay süren işgal sonucunda Türk birliklerinin eline geçti. Sabah saat 10.30'da Yüzbaşı Şeref Bey komutasındaki süvari birliği hükümet konağının önüne gelerek, Türk bayrağını göndere çekti. Esir edilen Yunan askerleri askeri kışlada toplandı. İzmir'in içinde kaçamamış olan Rumlar limandaki gemilere sığındı, bazısı da denize atladı.
Birinci Tümen Komutam Mürsel Bey, İzmir'in alındığını Ankara'ya bildirdi.
Yunanlılar Edremit'ten geri çekildi. Menemen ve Seydiköy kurtarıldı.
İstanbul'da Sultanahmet Meydanı'nda gösteriler yapıldı.
Atatürk'ün, İzmir'in alınışı haberi üzerine ordulara mesajı: lk verdiğim Akdeniz hedefine varmakta orduların gösterdiği gayret ve fedakârlığı hürmet ve takdirde anarım. Orduların bundan sonra verilecek hedeflerin elde edilişinde de aynı istek ve fedakârlığı göstereceklerine güvenim tamdır."
Atatürk'ün, İcra Vekilleri Heyeti Başkanı Rauf (Orbay) Bey'e telgrafı: "Birliklerimiz İzmir doğu sırtlarında düşmanın son direnişini kırdıktan sonra bugün mağlûp düşmanla beraber İzmir'imize zaferle girdi. Ben yarın öğleden itibaren İzmir'de bulunacağım." [Kocatürk]
Atatürk'ün, Nif (Kemalpaşa)'e gelişi ve geceyi burada geçirişi.
Ankara Komutanı Fuat (Bulca) Bey'in, Atatürk'e telgrafı: "Valide Hanımefendi sıhhat ve afiyettedirler. Yalnız dört günden beri tarafınızdan hiçbir haber vaki olmamış olması, bizleri üzmüştür. Evinizde, havuz başında, muhterem valdenizin huzurunda cazlar çalınarak zafer şerefine eğlenildi."
1922 - Turkish forces enter the city of Izmır. Mustafa Kemal arrives in the city the following day.
1921 - Sakarya Zaferi (23 Ağustos-13 Eylül 1921)
Atatürk'ün, komutanlarla Zafertepe'ye gelişi ve düşmanın durumunu dürbünle tetkik edişi.
Sakarya Savaşı'nda Mustafa Kemal Paşa, bazı komutanlarla düşmanın mukavemetinin kırıldığı Polatlı'nın kuzeyindeki Zafertepe'ye gelerek, Yunan Ordusunun durumunu inceledi.
1921 - Battle of Sakarya, led by Mustafa Kemal.
1919 - Sıvas Kongresi. 4 - 11 Eylül 1919 tarihleri arasında Sivas Kongresi vatanın kurtuluşu için izlenecek yolun belirlenmesini sağladı.
Kongre'de ABD'den bir inceleme heyeti istenmesine karar verildi. Mustafa Kemal, Ali Galip olayı ile ilgili bilgi verdi. Kongre bundan dolayı İstanbul hükümetini protesto etti.
Atatürk'ün, Sivas Kongresi'nin beşinci umumî toplantısında, Ali Galip'in faaliyetleri hakkında açıklamalarda bulunması.
Atatürk'ün, Sivas Kongresi adına -kongrede alınan karar gereğince- Amerikan Senatosu'na mektubu: "...Üyelerinizden oluşan bir heyeti, Osmanlı İmparatorluğu'nun her köşesine göndermenizi diliyoruz. Bu heyet hususî menfaat ve alâkaları olmayanlara ve bir millete has olan berrak görüşle, Osmanlı İmparatorluğu'nda gerçek şekilde hüküm süren hal ve şartlan tetkikten geçirmelidir. Böyle bir tetkik Osmanlı İmparatorluğu'na ait nüfusun ve arazinin mukadderatı hakkında bir barış antlaşması için keyfi kararlar verilmesine meydan bırakılmazdan evvel yapılmalıdır."
Atatürk'ün, Ali Fuat Paşa'ya Sivas Kongresi kararınca "Anadolu Umum Kuva-yi Milliye Komutanlığı'na atandığı bildiren telgrafı: "...Hareketleriniz ve girişimlerinizde Heyet-i Temsiliye ile ilişkinizin korunması rica olunur."
Atatürk'ün, 13. Kolordu Kurmay Başkanı Halit (Akmansü) Bey'e Sivas Kongresi adına teşekkür yazısı. [Kocatürk]
1919 - Nationalist congress meets in Sivas. Mustafa Kemal becomes Chairman of the Sivas Congress, and leads the countrywide resistance organization.
The Sivas Congress was an assembly of the Turkish National Movement held between September 4 and September 11 1919 in the city of Sivas, in central-eastern Turkey. The Congress united delegates from all Anatolian provinces of the Ottoman Empire. At the time of the convention, Istanbul, as well as many provincial cities and regions, were under foreign occupation. The call for the congress had been issued by Mustafa Kemal. During the Sivas Congress, a number of vital decisions were taken which contributed to shaping the future course of the Turkish War of Independence.
1918 - Atatürk'ün, 7. Ordu'ya bağlı tümenleri denetlemeye başlaması (Bu denetlemeler 10 ve 11 Eylül günleri de devam etmiştir.)
1917 - Atatürk'e, Avusturya-Macaristan hükümeti tarafından ikinci Rütbe'den Harp Alâmeti Askerî Liyakat Madalyası verilişi.
Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mareşal Falkenhayn'ın, incelemelerde bulunmak üzere İstanbul'dan Sina cephesine gelişi.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
10 EYLÜL - SEPTEMBER 10
Tarihte Bugün - Today in History

10Eylul1921.jpg

10 Eylül 1921 Zafer Tepe
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Sakarya Savaşı'nda cephede
ata-44_k.jpg

10 Eylül 1922
Başkomutan Mareşal Gazi Mustafa Kemal, yanında Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak
ve yaveri Salih Bozok olduğu halde İzmir’e geliyor

10Eylul1922.jpg

ata-37_k.jpg


10 Eylül 1921
Mustafa Kemal, Sakarya Meydan Savaşını yönetirken, Duatepe’de

ata-38_k.jpg

10 Eylül 1921
Mustafa Kemal, Sakarya Meydan Savaşını yönetirken, Duatepe’de

10Eylul1921MustafaKemal.jpg

10 Eylül 1921
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Sakarya Savaşı'nda cephede
r52.jpg

Atatürk İzmir’de (10 Eylül - 1 Ekim 1922)

Atatürk in İzmir (September 10 - October 1 1922)
4-11Eylul1919.jpg

Mustafa Kemal, Heyet-i Temsiliye üyesi arkadaşları Hüseyin Rauf (Orbay)
ve Bekir Sami (Kunduh) beyler ile Sivas'ta
(4-11 Eylül 1919)
r24.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde arkadaşlarıyla

Atatürk, during the Sivas Congress with his companions
r25.jpg

4-11 Eylül 1919
Mustafa Kemal, Sivas Kongresi esnasında
Sivas'taki Kongre Binası önünde eski Bahriye Nazırı
Hüseyin Rauf Orbay ile birlikte

Atatürk standing in front of the Sivas Congress Building
with Hüseyin Rauf Orbay, the former Secretary of the Navy
r27.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde Tümen Komutanı C. Cahit Toydemir ile birlikte

Atatürk with lieutenant C. Cahit Toydemir, the Division Commander, during the Sivas Congress
r26.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde

Atatürk, during the days of the Sivas Congress
1938 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda İçişleri Bakanı Şükrü Kaya ve Budapeşte Büyükelçisi Behiç Erkin'i kabulü ve görüşmesi.
1932 - Atatürk'ün, akşamüzeri motorla Boğaziçi'nde bir gezinti yapması.
1930 - Cumhurbaşkanı Atatürk'ün, Yunus Nadi Bey'in Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan 9 Eylül 1930 tarihli mektubuna cevabı: "Cumhuriyet gazetesinde bana hitaben yazılan açık mektubu okudum. Bu mektupta, son günlerde İzmir'de meydana gelen olaylar işaret olunarak, beni Cumhuriyet Halk Partisi'nden başka partilerin kendilerine mal etmeye çalıştıkları görüldüğünden söz edilerek durumun aydınlatılması için gerçeğin ifadesi isteniyor. Ben, Cumhuriyet Halk Partisi'nin Genel Başkanıyım. Cumhuriyet Halk Partisi, Anadolu'ya ilk ayak bastığım andan itibaren kurulup benimle çalışan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nden doğmuştur. Bu örgüte tarihen bağlıyım. Bu bağı çözmem için hiçbir sebep ve lüzum yoktur ve olamaz!"
1923 - Atatürk'ün, açılışı nedeniyle saygı ve bağlılık dileklerini ileten Tekfurdağı Türkocağı Başkanlığı'na başarı telgrafı.
1922 - Gazi Mustafa Kemal'in İzmir'e girişi.
Halk Paşa'ya büyük sevgi gösterilerinde bulundu. BÜYÜK ZAFER üzerine İstanbul Hükümeti'nin Mustafa Kemal Paşa'ya "Kumandan-ı besalet unvanı" hitabıyla tebrik telgrafı.
Atatürk'ün, Nif (Kemalpaşa)'ten hareketle Turgutlu üzerinden saat 14.00'te -Genelkurmay Başkanı Fevzi ve Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşalarla- İzmir'e gelişi, coşkun gösterilerle karşılanışı, Hükümet Konağı'na gidişi. [Kocatürk]
Atatürk'ün, Hükümet Konağı balkonundan, Konak Alanı'nı hıncahınç dolduran İzmirlileri selâmlaması ve kısa bir konuşma yapması: "Bu başarı milletindir!"
Atatürk'ün, Hükümet Konağı'nda, İzmir'de bulunan yabancı devlet temsilcilerini kabulü.
İstanbul Hükûmeti'nin, Büyük Zafer üzerine Atatürk'e "Kahraman Komutan!" hitabıyla tebrik telgrafı.
Atatürk'ün, geceyi İzmir-Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde geçirişi.
Gemlik Yunanlılar tarafından boşaltıldı. Bursa ele geçirildi.
Rum metropoliti Hrisostomos linç edildi.
Lord Curzon Yunanlıların Trakya'dan çekilmelerine karşı olduğunu bildirdi.
1922 - Mustafa Kemal enters Izmir. Turkish forces occupy and retake the city of Izmır.
1921 - Sakarya Zaferi (23 Ağustos-13 Eylül 1921)
Atatürk'ün, Zafertepe'den de daha ileri hatta geçişi (Kâzım Özalp hatıralarında der ki: "Başkumandan, İsmet Paşa ile beraber taarruz hareketini yakından takip ediyordu. Bu sırada topçu ateşinin daha tesirli bir şekilde düzenlenmesi için, 15. Tümenin yanına gitmeye karar verdi. Benim, bulunduğum yerden ayrılmamaklığımı ve muharebeyi Zafertepe'den idare etmemi uygun görerek, daha ileri hatta geçti. Başkumandanın böyle önemli bir durumda, en ileri hatta taarruz eden kıtaların yanında görülmesi ve muharebeyi fiilî harekât hattında takip etmesi, subay ve erlerin maneviyatları üzerinde büyük tesir yaptı." [Kocatürk]
1921 - Greeks thrown back at Battle of Sakarya. Battle of Sakarya, led by Mustafa Kemal.
1920 - Türkiye Komünist Partisi (TKP) Bakü'de kuruldu.
Bakü'de Mustafa Suphi tarafından Türkiye Komünist Partisi'nin kuruluşu ve kongresi. Türkiye Komünist Fırkası'nın kongresi Bakü'de Mustafa Suphi'nin konuşmasıyla açıldı.
1919 - Sıvas Kongresi.

4 - 11 Eylül 1919 tarihleri arasında Sivas Kongresi vatanın kurtuluşu için izlenecek yolun belirlenmesini sağladı.
Ali Galip'in üzerine asker gönderilmesi sonucu yakınındakilerle Malatya'dan kaçışı, (Kahta yolu ile Urfa'dan, Halep'e kaçmıştır.)
Sivas Valisi Reşit Paşa'nın, Dahiliye Nazırı Adil Bey'e telgrafı: "...Verdiğiniz emir, Ali Galip Bey'in üzerine aldığı vazife doğrusu şaşkınlık ve hayretime sebep oldu. ..Maksadınız Mustafa Kemal Paşa ile Rauf Bey'i tutmak ve Kongre'yi dağıtmak ise, buna imkân olmadığını evvelce arz etmiştim."
1919 - Avusturya ile İtilaf devletleri arasında Sen Cermen Antlaşması.
1919 - Nationalist congress meets in Sivas. Mustafa Kemal becomes Chairman of the Sivas Congress, and leads the countrywide resistance organization.
The Sivas Congress was an assembly of the Turkish National Movement held between September 4 and September 11 1919 in the city of Sivas, in central-eastern Turkey. The Congress united delegates from all Anatolian provinces of the Ottoman Empire. At the time of the convention, Istanbul, as well as many provincial cities and regions, were under foreign occupation. The call for the congress had been issued by Mustafa Kemal. During the Sivas Congress, a number of vital decisions were taken which contributed to shaping the future course of the Turkish War of Independence.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
11 EYLÜL - SEPTEMBER 11
Tarihte Bugün - Today in History

11Eylul1924.jpg


11 Eylül 1924
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal, Bursa'da halkla konuşurken
r52.jpg

Atatürk İzmir’de (10 Eylül - 1 Ekim 1922)

Atatürk in İzmir (September 10 - October 1 1922)
4-11Eylul1919.jpg

Mustafa Kemal, Heyet-i Temsiliye üyesi arkadaşları Hüseyin Rauf (Orbay)
ve Bekir Sami (Kunduh) beyler ile Sivas'ta
(4-11 Eylül 1919)
r24.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde arkadaşlarıyla

Atatürk, during the Sivas Congress with his companions
r25.jpg

4-11 Eylül 1919
Mustafa Kemal, Sivas Kongresi esnasında
Sivas'taki Kongre Binası önünde eski Bahriye Nazırı
Hüseyin Rauf Orbay ile birlikte

Atatürk standing in front of the Sivas Congress Building
with Hüseyin Rauf Orbay, the former Secretary of the Navy
r27.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde Tümen Komutanı C. Cahit Toydemir ile birlikte

Atatürk with lieutenant C. Cahit Toydemir, the Division Commander, during the Sivas Congress
r26.jpg

Atatürk, Sivas Kongresi günlerinde

Atatürk, during the days of the Sivas Congress
1938 - Atatürk'ün sağlık durumu hakkında Dr. Nihat Reşat Belger, Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp ve Prof. Dr. Fiessinger'in müşterek raporu: "Yatakta kesin istirahatin devamı. ..Ankara'ya dönüş, bütün yorgunluklardan kaçınmak, 100 metreden fazla yayan yürümemek, karın sarılı olmak ve ikinci ponksiyondan itibaren 6 gün geçmiş bulunmak şartıyla mümkün olabilir. Seremonilere gelince, en aşağı 4 ay müddetle seremoniler, yorulmamak ve ayakta durmamak ve yürümemek şartıyla kabul edilebilir. Aksi takdirde seremonilerden kaçınmak gerekir. Şimdilik ve ponksiyonların arası 3 ayı bulmadan evvel, otomobil veya deniz motoruyla gezinti uygun değildir. Radyo ile nutuk söylemek 15-20 dakikalık kısa zamanla sınırlı kalmak şartıyla mümkün olabilir. Mühim ziyaretler, şezlongta ve mümkün ponksiyonlardan 5-8 gün sonra kabul edilecektir; bu ziyaretler nadir ve kısa olacaktır. Alelade ziyaretler, yorulmamak şartıyla günde 1 -2 saati geçmemelidir. Özet olarak, mümkün olduğu kadar yatakta istirahate devam etmek ve her türlü yorgunluk sebeplerinden kaçınmak şarttır."
1936 - Atatürk'ün, günü Florya Köşkü'nde çalışmakla geçirmesi.
1934 - Atatürk'ün, akşamüzeri motorla Heybeliada'ya geçerek İsmet Paşa'nın köşkü'ne gidişi, akşam Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
1933 - Atatürk'un,Çankaya'da Ankara'ya gelen Yunanistan Başbakanı Çaldaris, Dışişleri Bakanı Maximos ve Ekonomi Bakanı Pesmazoğlu'nu kabulü.
Atatürk'ün, akşam Ankara'dan trenle İstanbul'a hareketi.
Atatürk'ün, Yunanistan Başbakanı Çaldaris ve arkadaşlarını kabulünden sonra akşam trenle Ankara'dan İstanbul'a giderken yolda İsmet Paşa'ya telgrafı: "İnsanlığın huzur ve saadetı için bütün milletlerin bizim gibi gerçek dost olmasını temenni ederim. Kıymetli misafirlerimize ve Ankara Türk dostluğunun ciddi ve gerçek duygularını göstermekte olduklaını emin olduğum bütün arkadaşlara selâm."
1932 - Atatürk'ün, akşamüstü otomobille Taksim, Şişli, Bomonti, Mecidiyeköy, Ortaköy, Yıldız ve Ihlamur Köşkü'nü izleyen bir gezinti yapması.
1929 - Atatürk'ün, akşamüzeri otomobille Taksim ve Şişli taraflatında bir gezinti yapması.
1927 - Atatürk'ün, Hürriyet-i Ebediye Tepesi'nde şehitleri ziyareti, dönüşte tramvayla halk arasında Beyoğlu'na gelişi, kısa süre Tokathyan'da kaldıktan sonra Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
1926 - Ankara otomatik telefon santrali işletmeye açıldı.
Atatürk'ün, Ankara'ya gelen Amiral Yamamato başkanlığındaki Japon Denizci Heyeti'ni kabulü.
1924 - Atatürk'ün, Bursa'nın kurtuluşunun 2. yıldönümünde Bursa'da konuşması: "Efendiler, bu kurtuluş gününü size tebrik ederken bu dağlarda, bu ovalarda kanlarını döken şehitlerimizi ve vatanları için, milletleri için minnet ve meşakkat bilmeyen kahraman gazilerimizi hürmetle yâd ederim."
Atatürk'ün, saat 16.30'da Lâtife Hanım'la beraber Bursa'dan Mudanya'ya hareketi.
1923 - Mustafa Kemal Paşa " Halk Fırkası" Başkanlığı'na seçildi.
Atatürk'ün, "Halk Partisi Genel Başkanlığı"na seçilmesi.
Atatürk'ün, Meclis'teki başkanlık odasında -Mersin'den Ankara'ya gelen- Şeyh Sunusî'yi kabulü.
1922 - Mudanya Mütarekesi'nin imzalanması.
Bursa'nın kurtuluşu mecliste büyük bir coşkuyla karşılandı.
Mudanya, Havran, Edremit, Orhaneli kurtarıldı.
İtilaf Devletleri (İngilizlerin, Fransızların ve İtalyanların) Çanakkale Boğazı'nın Anadolu yakasına asker gönderdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, İzmir ve Bursa'nın kurtuluşu nedeniyle orduya ve Başkomutan Atatürk'e, milletin ebedî şükran ve minnetinin bildirilmesi kararı. [Kocatürk]
Atatürk'ün, Göztepe'de Uşakîzade Muammer Bey'in köşkünü gezmesi, burada Lâtife Hanımla tanışması, Lâtife Hanım'ın Atatürk'ün elini öpmesi (Lâtife Hanım, Türk ordusunun İzmir'e girişini takiben "İzmir Mevki Komutanlığı"na getirilen 8. Tümen Komutanı Kâzım (Sevüktekin) Paşa'ya -adına işlerini yürüten- Osman Efendi'yi göndermiş ve "Göztepe'deki evlerini Mustafa Kemal Paşa ikametgâh olarak düşünürse, kendileri için büyük şeref olacağını ve böyle bir şerefin bir Türk ailesinden esirgenmemesini" rica etmişti. Atatürk, durumun kendisine iletilmesi üzerine, söz konusu evi görmek üzere Göztepe'ye gitmiş ve köşkü gezmişti.İngiliz subay ve yazarı Armstrong'un 1932 yılında yayımlanan "Bozkurt" adlı kitabında yer alan "Lâtife Hanım'ın, Atatürk'ün karargâhına gelerek yanına girdiği şeklindeki sahne", Atatürk'ün aynı yıl Akşam gazetesi başyazarı Necmeddin Sadık (Sadak) Bey'e dikte ettiği -yine Necmettin Sadık imzasıyla- 7.12.1932 tarihli Akşam gazetesinde yayımlanan cevapla yalanlanmış bulunmaktadır. [Kocatürk]
Atatürk'ün, geceyi İzmir-Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde geçirişi.
1922 - Treaty of Kars ratified in Yerevan, Armenia (signed on October 13, 1921).
The Treaty of Kars determines Turkey's eastern frontier.
1921 - Sakarya Zaferi (23 Ağustos-13 Eylül 1921)
Yunanlılar Sakarya'nın batısına doğru çekilmeye başladı.
1921 - Greeks thrown back at Battle of Sakarya. Battle of Sakarya, led by Mustafa Kemal.
1920 - TBMM'nde İstiklal Mahkemelerinin kurulmasına karar verildi.
"Firariler hakkındaki Kanun"un TBMM'de kabulü. (Bu kanunla askerlik hizmetinden kaçanları yargılamak ve cezalandırmak üzere TBMM üyelerinden oluşan üçer kişilik İstiklal Mahkemeleri kurulması özel hükme bağlanmıştır)
1919 - Sivas Kongresi'nin kapanışı. Sivas Kongresi bir bildiri yayınlayarak çalışmalarını tamamladı.
Sivas Kongresi’nin 8.Umumi Toplantısında 'İrade-i Milliye' adıyla bir gazetenin çıkarılmasına karar verildi.
Yabancı devletlerin İstanbul temsilciliklerine telgraf çekilerek, Damat Ferit hükümetinin millet meclisini toplamadığını ve milleti temsil etmediğini bildirdi.
Heyet-i Temsiliye reisi Mustafa Kemal, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin kuruluş bildirisini Sivas valiliğine verdi. Artık cemiyet Anadolu'daki milli güçlerin hareketini yönetecektir.
"Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" teşkil edildiğine dair yazının Atatürk'ün imzası ile Sivas Vilâyeti'ne verilmesi: "İdare merkezi şimdilik Sivas'ta bulunmak ve Rumeli ve Anadolu'nun her tarafında şubeler açılmak üzere bir cemiyet kurulmuştur."
Atatürk'ün, Ali Galip'in faaliyetleriyle ilgili olarak Dahiliye Nazırı Adil Bey'e telgrafı: "Alçaklar, caniler! Düşmanlarla millet aleyhinde haincesine tertiplerde bulunuyorsunuz. Milletin kudret ve iradesini takdirden aciz olduğunuza şüphe etmiyordum. Fakat vatan ve millete karşı haincesine ve bıçaklarcasına harekette bulunacağınıza inanmak istemiyordum. Aklınızı başınıza toplayın! Galip Bey ve yandaşları gibi akılsızların ahmakça olan boş vaitlerine kapılarak ve Mr. Nowill gibi milletimiz ve vatanımız için zararlı olan yabancılara vicdanını satarak yaptığınız alçaklıkların milletçe tatbik olunacak mesuliyetini göz önünde tutunuz! Güvendiğiniz kişiler ve kuvvetin akıbetini öğrendiğiniz zaman kendi akıbetinizle mukayeseyi unutmayınız!" [Kocatürk]
CHP'nin temelini oluşturan Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti, Sivas Kongresi'nin son günü kuruldu.
1919 - Nationalist Sıvas Congress ends meeting in Sivas.
Mustafa Kemal, who was elected Chairman of the Sivas Congress, becomes the leader of the countrywide resistance organization.
The Sivas Congress was an assembly of the Turkish National Movement held between September 4 and September 11 1919 in the city of Sivas, in central-eastern Turkey. The Congress united delegates from all Anatolian provinces of the Ottoman Empire. At the time of the convention, Istanbul, as well as many provincial cities and regions, were under foreign occupation. The call for the congress had been issued by Mustafa Kemal. During the Sivas Congress, a number of vital decisions were taken which contributed to shaping the future course of the Turkish War of Independence.
1918 - Atatürk'ün, Nablus'tan İstanbul'da bulunan Dr. Rasim Ferit (Talay) Bey'e mektubu: "...İngilizler şimdilik muharebeden ziyade propaganda ile bizi kazanacaklarını zannediyorlar; her gün uçaklarıyla bombadan ziyade beyannameler atıyorlar."
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1912 - İtalyanların, General Reissoli komutasında takviyeli kuvvetlerle Deme üzerine üç koldan taarruzu; ancak Atatürk komutasındaki kuvvetlerin karşı taarruzuyla ilerlemelerine imkân verilmemesi. [Kocatürk]
1911 - İtalyanların Trablus'a saldırmaları.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
12 EYLÜL - SEPTEMBER 12
Tarihte Bugün - Today in History

SAKARYA ZAFERİ

Eylul1919SivasKongresiUyeleri.jpg

Mustafa Kemal, Sivas Kongresi üyeleri ile birlikte (Eylül 1919)

12Eylul1929.jpg


12 Eylül 1929
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal, Yalova'nın imarı hakkında ilgililerle görüşürken

12Eylul1934.jpg


12 Eylül 1934
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal, İstanbul'da açılan İş Bankası sergisinde
AtaturkManeviKiziUlku.jpg

12 Eylül 1936
Atatürk ve manevi kızı Ülkü
1938- Atatürk'ün, İzmir'in 16. kurtuluş yıldönümü nedeniyle Belediye Başkanı Behçet Uz tarafından çekilen 9 Eylül 1938 tarihli saygı telgrafına cevabı: "...İzmirlilerin hakkımda belirttiklerini bildirdiğiniz duygulardan çok hislendim. Teşekkür, sevgi ve iyi dileklerimin sayın halka iletilmesini dilerim."
1937 - Mart'ta başlayan ayaklanmanın önderlerinden Seyit Rıza Erzincan'da teslim oldu.
Dersim isyanının elebaşı Seyit Rıza teslim oldu: yargılama sonucu 15 Kasımda idam edildi.
1934 - Atatürk'ün,akşamüzeri Galatasaray'da Türkiye İş Bankası Sergisi'ni ziyareti.
1933 - Atatürk un, Ankara dan İstanbul'a gelişi.
1932 - Atatürk'ün, İktisat Vekili Celâl (Bayar) Bey'in göreve başlaması nedeniyle kendisine çektiği telgrafa cevabı: "...Bütün dünyada olduğu gibi memleketimizde de en başta bulunan önemli işimiz, iktisat işidir. Bu işte en yüksek başarıyı temine çalışmak hayatîdir, zarurîdir. Bunun için bu işte bütün devlet teşkilâtının, bütün yurttaşların ve hepimizin ciddî duygularla alâkalı olmamız gereği tabiîdir."
1929 - Atatürk'ün, İstanbul'dan Ertuğrul yatı ile Yalova'ya gidişi.
1924 - Atatürk'ün, Lâtife Hanım'la beraber Hamidiye kruvazörü ile Mudanya'dan hareketle İstanbul'dan geçerek -Trabzon'a gitmek üzere- Karadeniz'e çıkışı.
Atatürk'ün Hamidiye kruvazörü ile İstanbul'dan geçişi nedeniyle İstanbul Belediye Başkanı Emin (Erkul) Bey'in, içişleri Bakanı Recep (Peker) Bey'e İstanbul halkının sevinç ve teşekkürlerini bildiren telgrafı.
1922 - Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın Anadolu'nun kurtuluşu dolayısıyla millete beyannamesi yayınlandı.
Başkomutan Atatürk'ün, Anadolu'nun kurtuluşu nedeniyle millete bildirgesi: "Akdeniz, askerlerimizin zafer teraneleriyle dalgalanıyor... Ordularımızın kabiliyet ve kudreti, düşmanlarımıza dehşet, dostlarımıza güven verecek bir mükemmellikte kendisini gösterdi. Büyük zafer, özellikle senin eserindir. Büyük ve soylu Türk milleti! Anadolu'nun kurtuluşu zaferini tebrik ederken sana İzmir'den, Bursa'dan, Akdeniz ufuklarından ordularının selâmını da sunuyorum."
İzmir'deki İngiliz Başkonsolosu Sir Harry Lamb, Mustafa Kemal Paşa ve Ankara Hükümeti ile İngiltere arasındaki ilişkiler hakkında görüşmesi. Mustafa Kemal, Daily Mail muhabirine; daha fazla savaşmaya niyeti olmadığını, ciddi olarak barışı istediklerini ancak Yunanlıların Anadolu'yu boşaltmaya niyetlerinin olmaması üzerine Büyük Taarruz'u başlattıklarını söyledi.
Gemlik'in kurtuluşu.
Milli kuvvetlerin Mudanya taarruzu.
Mudanya'ya giriş ve 2. Yunan Tümeni'ni esir oluşu.
Urla, Seferihisar ve Kırkağaç'ın kurtuluşu.
Akdeniz'deki İngiliz Filosu Başkomutanı Amiral Brock'un, Atatürk'e, Ankara Hükûmeti'nin İngilizlere karşı bir harp halinde olup olmadığını soran mektubu.
Atatürk'ün, İzmir'e gelen "Daily Mail" gazetesi muhabiri G. Ward Price'e demeci: "...Bu son taarruzu istemedim; fakat Yunanlıları Anadolu'yu terk etmeye mecbur olduklarına inandırıcı başka yol yoktu!" (Bu demeç, 15 Eylül 1922 günkü "Daily Mail" gazetesinde yayımlanmıştır). [Kocatürk]
Atatürk'ün, geceyi İzmir 1. Kordon'da, kendisi için hazırlanan bir evde geçirişi.
1921 - Sakarya Zaferi kazanıldı.
(23 Ağustos-13 Eylül 1921)
Türk Ordusu saldırıları şiddetlendirdi. Yunanlılar önemli mevzilerini terkederek, Sakarya'nın batısına doğru çekilmeye başladı.
Savaş alanında kazanılmaya başlanan başarılar, Anadolu'nun birçok kentini sevince boğdu. Trabzon'da şenlikler yapıldı, minareler ışıklandırıldı; Ankara'da fener alayları düzenlendi.
Yunan Kralı Konstantin'in, İstanbul'da yayımlanan Fransızca Revlille gazetesinde -Milletler Cemiyeti delegesi- General Gork'a demeci: "...Mustafa Kemal harbi kabul edecek olursa, ancak 50.000 kişiden ibaret olan ordusunu imha edeceğiz (!) Ankara'ya herhalde gireceğiz (!)" [Kocatürk]
1921 - Greeks thrown back at Battle of Sakarya. Battle of Sakarya, led by Mustafa Kemal.
1920 - Doğu Cephesi birlikleri Ermenilere karşı saldırıya geçti.
1919 - Anadolu ve İstanbul irtibatlarının kesilmesi.
Sıvas Kongre üyeleri halkla birlikte bir toplantı yaparak, alınan kararları anlattı. Sivas Kongre Heyetinin İstanbul ile ve her türlü resmi haberleşmenin kesildiğine ilişkin vilayetlere ve komutanlara bildirisi.
Atatürk'ün, İngiliz Albayı P. Peel'in Halep'ten Malatya'ya gelişi nedeniyle Malatya'daki 15. Alay Komutanlığı'na emri: "...Kim olursa olsun vesikasız bir yabancı subayının Osmanlı ülkesi içinde işi yoktur. Kendisine incelikle fakat askerce, kesin şekilde durumu bildirme ile geldiği yere hemen dönmesini ihtar ediniz."
Sivas Kongresi'nce seçilen Heyet-i Temsiliye'nin akşam, Atatürk'ün başkanlığında ilk toplantısını yapması.
1919 - Sultan Vahdettin'in İngilizler'le gizli bir antlaşması yapması.
1918 - İngilizler'in Şam'ı alması.
Bakü'nün İngilizler'den geri alınması.
İngilizler'in Filistin'e genel saldırısı
Amerikalılar'ın Saint-Michiel'e saldırması.
Franched d'Esperey'in Makedonya'ya saldırması.
Champagne'den Flandre'ye dek müttefik saldırıları.
Bulgarlar'la ateşkeş imzalanması.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
|
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
13 EYLÜL - SEPTEMBER 13
Tarihte Bugün - Today in History

Sakarya Meydan Savaşı'nın Kazanılması
1921SakaryaMeydanMuharebesi.jpg


SakaryaMeydanMuharebesi.jpg

Sakarya Meydan Muharebesi

Eylul1919SivasKongresiUyeleri.jpg

Mustafa Kemal, Sivas Kongresi üyeleri ile birlikte (Eylül 1919)
1938 - Basın Kurumu Fevkalede Kongresi İstanbul'da açıldı.
1936 - Atatürk'ün, saat 16.30'da Florya'dan Dolmabahçe Sarayı'na gelerek Türk Dil Kurumu toplantısına başkanlık yapması, gece Florya'ya dönüşü.
1932 - Atatürk'ün, akşamüzeri Sakarya motoru ile Boğaz'da bir gezinti yapması.
1930 - Atatürk'ün, Bakanlar Kurulu'nun teklifiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni, hükümetin millî para siyasetine yön vermek üzere 22 Eylül 1930 günü, olağanüstü toplantıya çağırması.
1929 - Atatürk'ün. Yalova'da Millet Çiftliği'ne giderek incelemeler de bulunması.
1925 - Gazi Mustafa Kemal, Elazığ İstiklal Mahkemesi'nde yargılanan gazetecileri bağışladı.
Doğu İstiklal Mahkemesi'nde yargılanan gazeteciler Mustafa Kemal'den affedilmeleri için talepte bulundu. Mustafa Kemal'in isteği üzerine gazeteciler affedildi.
Doğu İstiklâl Mahkemesi'nde duruşmaları tamamlanmak üzere olan 10 gazetecinin, toplu olarak Atatürk'e telgrafı: "...Vicdanlarımızda hasıl olan uyanıklığı gelecekteki hareketlerimizde rehber edinerek yüksek amacımıza doğru, temiz alınla yürüyebilmek için itimadınızın feyzini bizlerden esirgememenize pek muhtacız. Mahkeme huzurunda meydana çıkan masumiyetimiz, ancak büyük kurtarıcının yüksek vicdanından duyacağımız af ve müsamaha müjdesiyledir ki bizim için kıymetli olur!" (Atatürk, bu başvuruyu bir telgrafla Doğu İstiklâl Mahkemesi'ne bildirmiştir: "...Bunu da nazar-ı insafa almak uygundur.") [Kocatürk]
1924 - Atatürk'ün, Hamidiye kruvazörü ile Trabzon'a gitmek üzere Karadeniz'de seyahati.
1922 - İzmir yanıyor. Yangını kimlerin başlattığı tesbit edilemedi. Yüzlerce insan yanarak can verdi. Kaçan Hıristiyanlar limana toplandı. İtilaf kuvvetlerine ait gemiler kimseyi kabul etmemeye karar verdi. Daha sonra yalnız çocuk ve kadınları aldılar.
İzmir'de düşmanların sabotajı sonucu, Ermeni mahallesinde başlayan büyük yangın.
Karacabey ve Soma'nın kurtuluşu.
Atatürk'ün, Amiral Brock'un 12 Eylül 1922 tarihli mektubuna cevabı: "...Her iki hükümetin uygulanagelen şekillere uyarak siyasal ilişkiler kurabileceklerini bildirmekle şeref kazanmaktayım."
Atatürk'ün, Amerikalı gazeteci Richard Eaton'a İzmir'de demeci: "...Ben İngilizlerle değil, Yunanlılarla harp ediyorum. Yirmidört saatte en iyi kıtalarımı Trakya'ya geçirmeye yetecek nakliye gemilerim de mevcuttur. Bu askerler bir işaretimi bekliyorlar!" (Bu demeç, Le Figaro gazetesinin 1.10.1922 tarihli sayı­sında yayımlanmıştır). [Kocatürk]
Atatürk'ün, akşam, kalmakta olduğu köşkün balkonundan -düşmanların sabotajı sonucu çıkan- İzmir yangınını izlerken yanındaki genç subaylara söyledikleri: "Çocuklar, bu manzaraya iyice bakın! Bu alevler, bir devrin sona erip yeni bir devrin başladığını gösteren bir yangındır. Osmanlı İmparatorluğu'nun son yüzyıllardaki bütün günahları şu ateşle temizlenirken yeni bir Türk Devleti'nin kuruluşu ve Türk milletinin yükselişi de cihana ilân ediliyor!" [Kocatürk]
Atatürk'ün, geceyi -İzmir yangını sebebiyle- tekrar Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde geçirişi.
1921 - Sakarya Zaferi.
Sakarya Meydan Muharebesi'nin sonuçlanması ve düşmanın Sakarya nehrinin doğusunda imha ile zaferin kazanılması.Yunanlıların 23 Ağustos'ta başlattıkları savaş, 22 gün 22 gece sürdü. Sonunda Türk cephesi büyük bir zafer kazandı. Türk Ordusu birçok koldan ilerledi. Bütün mevzileri boşaltarak geri çekilen Yunan birlikleri köprüleri tahrip ederek Sakarya'nın batısında mevzilendi.
Sakarya Zaferi üzerine Başkomutan Atatürk'ün, Batı Cephesi Komutanlığı'na emri: "...Düşman batıya geri çekilmeye devam etmektedir. Düşmanın geride herhangi bir hatta durmasına ve eski düzenini almasına mani olmak ve geri çekilişini yenilgiye uğratmak lâzımdır."
Atatürk'ün, Başkomutanlık işlemlerinin daha basit şekilde seyretmesi için Başkomutanlık Kalemi'nin kaldırıldığını ve Başkomutan'ın gerek Millî Savunma Bakanlığı gerekse Genelkurmay Başkanlığı ile doğrudan temasta bulunarak çalışacağı hakkında ilgililere yazısı.
Başkomutanlığın, Batı cephesinin yeniden kurulup düzenlenmesi emri (Mevcut tümenlerden 5 kolordu oluşturulmuştur).
Atatürk tarafından hazırlanan "Meclis takdirnamesiyle taltif hakkında Kanun"un, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabulü: "Muharebelerde bilfiil ateş altında fevkalâde yararlıklar gösterenler, Türkiye Büyük Millet Meclisi takdirnamesiyle mükâfatlandırılır."[Kocatürk]
1921 - Turkish forces victorious in the Battle of Sakarya.
1920 - Mustafa Kemal Paşa'nın Halkçılık Programını yayınlaması.
Mustafa Kemal'in "Halkçılık Programı" T.B.M.M.'ne sunuldu. (18 Eylül'de T.B.M.M.'nde okundu)
Atatürk'ün, "Halkçılık Programı" adı altında bir broşür yayımlaması, bu programın Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne takdimi ve üyelere dağıtılışı.
1920 - Mustafa Kemal, İstanbul'dan gelen Osmanlı delegeleri, Ahmet İzzet ve Salih Paşa'larla, Bilecik tren istasyonunda görüştü.
Atatürk'ün, Mustafa Suphi'nin 15 Haziran 1920 tarihli mektubuna cevabı.
1919 - Sivas'ta İrade-i Milliye Gazetesi yayımlanmaya başladı.
İstanbul'la bütün resmi yazışmaların kesilmesi ile birlikte Sivas'ta adeta bir geçici hükümet gibi çalışmalarına başlayan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliye'si vilayetlere, sancaklara ve askeri makamlara telgraflar çekerek meclis-i mebusan seçimlerinin yapılmasını istedi.
Sadrazam Damat Ferit Paşa'nın, İngiliz Yüksek Komiseri Amiral J.de Robeck'e demeci: "...Mustafa Kemal'in ezilmesi için İtilâf Devletlerinin müsaadesini dilerim. Taraftarları hem delilik hem de hamiyetsizlik edip harbin devamını isterler(!)"
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1911 - Mustafa Kemal'in İstanbul'da Genelkurmay'a nakledilmesi.
Mustafa Kemal, geçici olarak Trablusgarb Tümeni Kurmay başkanlığına atandı.
Atatürk'ün, -geçici olarak Trablusgarp Tümeni Kurmay Başkanlığı'na atanmasını takiben- Harbiye Nezareti tarafından İstanbul'a çağrılması. [Kocatürk]
1911 - Mustafa Kemal is transferred to the General Staff in Istanbul.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
14 EYLÜL - SEPTEMBER 14
Tarihte Bugün - Today in History

Eylul1919SivasKongresiUyeleri.jpg

Mustafa Kemal, Sivas Kongresi üyeleri ile birlikte (Eylül 1919)
1937 - Akdenizde korsanlık harketlerine karşı alınacak ortak önlemler hakkında Türkiye - İngiltere - Fransa - Rusya - Romanya - Bulgaristan - Yunanistan - Yugoslavya - Mısır ve Arnavutluk arasında "Nyon Sözleşmesi"nin imzalanması.
Nyon Sözleşmesi'nin imzalanmasını takiben Atatürk'ün İstanbul'dan Ankara'da bulunan Başbakan İsmet İnönü'ye telgraf notu: "Nyon Konferansı'nda imza ettiğimiz sözleşmenin, Türkiye Devleti'nin çok beklediği yüksek faydaları temin eder nitelikte olduğunu size temin ederim; bütün sonuçlarıyla."
Atatürk'ün, gece, Nyon Sözleşmesi'ni tetkik ve tasdik etmek üzere Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni 18 Eylül 1937 günü olağanüstü toplantıya davet edişi. (Olağanüstü toplanan T.B.M.M., Nyon Antlaşması'm onaylamıştır). [Kocatürk]
1936 - Milli Eğitim Bakanlığı, ilkokullarda okutulacak "alfabe" kitabını kabul etti. Alfabe'nin yazarları: Murat Özgün ve İlhan Gökçe.
1933 - Türkiye ile Yunanistan Dostluk Antlaşması imzaladı.
Atatürk'ün, gece İzzettin (Çalışlar) Paşa'nın kızının Dolmabahçe Sarayı'nda yapılan nikâh töreni ve düğününü şeref­lendirmesi.
1931 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı balkonunda bilim adamlarıyla sohbet esnasında söyledikleri: "...Şair Mehmet Emin (Yurdakul)'in, ilk defa Manastır Askerî İdadisi'nde öğrenci iken okuduğum "Ben bir Türküm, dinim, cinsim uludur" mısraıyla başlayan şiirinde, bana ulusal benliğimin gururunu tattıran ilk anlatımı bulmuştum. Fakat ben asıl bunu, orduya katıldığım ilk günlerde, bir Anadolu çocuğunun gözyaşlarında gördüm ve kuvvetle duydum. Ondan sonra Türklük, benim en derin güven kaynağım, en engin övünç dayanağım oldu. Kendimi hiçbir zaman Osmanlılığın telkin ettiği başka ulusları öven ve Türklüğü aşağı gören eksiklik duygusuna kaptırmadım." [Kocatürk]
1930 - Atatürk'ün, Sakarya motoru ile Boğaziçi'nde bir gezinti yapmasını takiben gece Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
Son Posta gazetesi sorumlu müdürü Selim Ragıp Bey (Emeç) tutuklandı.
1928 - Atatürk'ün, İzmir vapuru ile İstanbul'dan Karadeniz'e hareketi.
Atatürk'ün, Karadeniz yolculuğuna başlarken kendisini uğurlayan donanma mensuplarına -Donanma Komutanı Fahri (Engin) Bey aracılığıyla- telsiz mesajı: "Karadeniz'in dalgaları içinde en çok haz ve sevincimi gerektiren kalbî hissim, samimî hatıram siz olmaktasınız. Bunu size ve adreslerini bilmediğim bütün arkadaşlara ve evlâtlara iletiyorum." [Kocatürk]
1927 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Kâzım (Özalp) Paşa ve İçişleri Bakanı Cemil (Uybadın) Beyi kabulü.
1924 - Atatürk'ün, Trabzon'a gitmek üzere Hamidiye kruvazörü ile Karadeniz seyahatine devam etmesi.
Atatürk'ün, gazetelerde yayınlanmak üzere açıklaması: "Ali Haydar Mithat ve Doktor Hüseyin Suat namındaki zatların kendilerini selâmlamadığımdan dolayı, Belediye Başkanı'nın, halk adına olan telgrafına iştirak etmediklerini, İçişleri Bakanlığı'na telgraf ile bildirdiklerinden haberdar oldum, İstanbul'dan geçerken, binmiş olduğum gemi, usulü gereğince İstanbul'u ve muhterem halkını selâmlamıştır. Eğer, ayrıca Ali Haydar Mithat ve Hüseyin Suat adındaki zatları selâmlamamış ise, adı geçenlerin esasen selâmlanmaya lâyık bulunmamalarından ileri gelmiştir." (Mithat Paşa'nın oğlu olan Ali Haydar Mithat ile Hüseyin Cahit Yalçın'ın kardeşi olan Dr. Hüseyin Suat Beyler, içişleri Bakanı Recep (Peker) Bey'e birer telgraf çekerek "İstanbul halkı adına 12 Eylül 1924'de Belediye Başkanı tarafından kendisine çekilen telgrafa -Cumhurbaşkanı Hazretlerinin şehrin önünden geçerken halkı selâmlamadıkları gerekçesiyle- iştirak etmediklerini bildirmişlerdi. Oysa ki, Hamidiye kruvazörü, Boğaz'dan Karadeniz'e çıkarken top atışlarıyla İstanbul halkını selâmlamış bulunuyordu). [Kocatürk]
1922 - Atatürk'e, İzmir Belediyesi tarafından "izmir hemşehriliği" unvanı verilişi.
Dikili, Foça, Menemen, Bergama ve Karacabey kurtuldu.
Bergama, Dikili ve Foça, Menemen'in kurtuluşu.
Atatürk'ün, Göztepe'de Uşakîzade Muammer Bey'in köşküne misafir oluşu. (Atatürk, İzmir'e gelişini takiben 10 ve 11 Eylül gecelerini Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde, 12 Eylül gecesini ise kendisi için I. Kordon'da hazırlanan bir evde geçirmiş, 13 Eylül gecesi ise -İzmir yangını sebebiyle- tekrar Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde kalmış, 14 Eylül'den itibaren -davet üzerine- Lâtife Hanım ailesinin Göztepe'deki köşkünde misafir edilmiştir). [Kocatürk]
İngiliz Yüksek Komiseri Rumbold'un, İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon'a telgrafı: "Savaşan tarafların artık birbirleriyle temasları kalmadı. Konferans çağrısı için şimdi en uygun zamandır. Ordularına "İlk hedefiniz Akdeniz'dir!" diyen Mustafa Kemal'in ikinci hedefi Trakya'dır. Konferans olmazsa Trakya'ya geçmeye çalışacaktır. Gecikirsek güç durumda kalırız." [Kocatürk]
1921 - Yunanlıları kovalayan Türk kuvvetlerinin Sakarya'nın batısına geçmesi.
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın "Genel seferberlik" ilanını bildiren emri.
Atatürk'ün, Sakarya Zaferi'ni takiben cepheden millete bildirgesi: "...Avrupa'nın en mükemmel araçlarıyla donatılmış olan Konstantin ordusundan, ordumuzun donatım itibariyle de geri kalmaması ve hatta ona üste çıkabilmesi gibi inanılmaz mucizeyi, Anadolu halkının fedakârlığına borçluyuz."
Atatürk'ün, "genel seferberlik ilânı'nı bildiren emri: "14/15 Eylül 1921 gece yarısından itibaren bütün vatanda umumî seferberlik ilân edilmiştir. Mağlup düşmanı Anadolu içerisinde en son neferine kadar imha için ilân edilen bu seferberlikte amaçlanan gayeye varıncaya kadar, gerek duyuldukça silâh altında bulunan sınıflardan başka askerlik yaşındakiler de silâh altına çağrılacaktır."
İsmet ve Fevzi Paşaların, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na, Başkomutan Atatürk'e Mareşal rütbesi ve Gazilik unvanı verilmesini teklif eden telgrafı.
1920 - TBMM'nde "Men-i Müskirat Kanunu" kabul edildi. (28 Şubat 1921'de yayınlandı)
(Sarhoş eden şeylerin yasaklanması)
Cemal Paşa'nın, Afganistan'dan Atatürk'e mektubu: "...Emir Hazretleri sizden Afganistan için bir Osmanlı subay heyeti gönderilmesini rica ediyor. ...Fikrime göre bu heyet vasıtasıyla Afganistan'da mükemmel bir ordu vücuda getirirsek ileride buralarda yapmayı tasarladığım harekât için fevkalâde bir vasıta elde etmiş oluruz. ...Doğuda yapmak istediğim işlerde muvaffak olabilirsem İngiliz dostlarımızın başına belâ olacağıma ve sizin yükünüzü hafifleteceğime eminim."
Kâzım Karabekir'in, Atatürk'e, Celâlettin Arifin Vilâyat-ı Şarkiye ya da Erzurum Valiliği'ne atanmasını teklif eden telgrafı. [Kocatürk]
1919 - Sivas Kongre Heyeti adına Mustafa Kemal Paşa'nın Padişah Vahdettin'e Damat Ferit Paşa'nın ihanetlerini belirten muhtırası.
Sivas'ta Atatürk'ün direktifiyle kurulan "İrade-i Milliye" gazetesinin ilk sayısı.
Sıvas Kongresi'nde alınan karara göre yayınlanan İrade-i Milliyegazetesinin birinci sayısı çıktı. Dört sayfa çıkan gazetenin ilk sayısında Mustafa Kemal'in kongreyi açış konuşması, kongre bildirisi, padişaha çekilen telgraflar yeraldı. İsmail Hami Bey (Danişmend) yazdığı yazıda Damat Ferit Paşa için "hain" deyimini kullandı.
Atatürk'ün, Sivas Kongresi Heyeti adına Padişah Vahdettin'e Damat Ferit Paşa'nın ihanetlerini belirten uyan yazısı: "...Kötü maksatlarında muvaffak olmak için milletin ruhundan doğan millî örgütü dağıtmak, devletin egemenlik hakkını yabancı ihtiraslarına oyuncak etmek, ordunun kuvvetini azaltmak için muktedir subaylarımızı görevden almak ve düşmana teslim etmek, şifreli askerî haberleşmelerin çaldırılmasına Posta ve Telgraf Umum Müdürlüğü'nü yetkili kılmak, birtakım düşman subaylarının memleket dahilinde dolaşarak ülke bütünlüğümüzü bozacak siyasî tahriklerde bulunmalarına yardım etmek, memleketi ihtilâl içinde gösterip yabancı müdahalesini davet eylemek cüretinde bulunmak gibi her biri belli başlı bir millî cinayet teşkil eden yasa dışı durumlara girişmekten de bir türlü vazgeçemiyorlar."
1918 (August 26-September 14) - Turkish Offensive in Baku, Azerbaijan.

Turkish forces mount a vigorous attack against the British occupying forces in Baku, beginning on August 26. The British evacuate the city on September 14 to the Turks.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1915 - Atatürk'ün, Bulgar Generali Petroff'un eşi Sultane Petroff'a Çanakkale'den Fransızca mektubu:" ..Düşman kuvvetlerine karşı kendi istediğimiz şekilde karşı koyduk ve daha önce Arıburnu'nda benim karşımda hezimete uğrayan düşman kuvvetleri, aradan aylar geçtikten sonra bu defa da Anafartalar'da tam anlamıyla felç oldular. Generalimin, muhtemelen bunlardan haberi vardır; ama olan biteni doğrudan benden öğrenmesi, sanırım kendisini çok daha fazla memnun edecektir. General Hamilton'a ve Lord Kitchener'e [İngiltere Savunma Bakanı] ardı ardına bu başarıları elde etmeme vesile oldukları için teşekkür etmem gerektiğine inanıyorum."
Atatürk'ün, 2. ve 15. Kolordu Komutanlarıyla Abdurrahman Bayırı'na gidişi. [Kocatürk]
1908 - Osmanlı Ahrar Fırkası kuruldu.
Osmanlı Ahrar Fırkası (partisi), 1900'lerde Paris'te oluşan Prens Sabahattin akımının 1908'de Osmanlı siyasal hayatına girişi olmuştur, Meşrutiyet'in ilk siyasi partilerindendir. Parti 1908 genel seçimine yalnız İstanbul'da katılmış ve İttihat Terakki Partisi karşısında başarı kazanamamış, tek milletvekili bile çıkaramamıştır. Fakat Meclis'te partinin destekleyicileri, hep bulunmuş, özellikle Arap, Arnavut, Rum ve Ermeni milletvekilleri Ahrar'a yakınlık göstermişlerdir. Partinin savunduğu tezlerin başında, Osmanlı ülkesindeki etnik unsurlara eşitlik tanınması, yerinden yönetme, zamanın deyimiyle, adem - i merkeziyete dayanan bir siyasal düzenin kurulması gelir... İttihat Terakki ise, bu tezlere sahip çıkan Ahrar'ı bölücülükle, kozmopolitlikle ve Rum Patrikhanesi'yle ağız birliği etmekle suçlamıştır.
"31 Mart Olayı" Ahrar Partisi'nin sonu olmuştur: Ahrar'cılar, muhalefet partileri arasında "31 Mart olayları"yla en yakından ilgilenen örgüt olmuşlardır ve bu olaydan çok şey beklemişlerdir: Hem Abdülhamit'ten, hem de İttihat ve Terakki'den kurtulmak. Büyük tutkuların sahibi henüz örgütlenememiş küçük bir parti, denediği seçim yolu yenilgi ile kapanınca, hukuk dışı bir eylemden büyük umutların gerçekleşmesini bekler olmuştur. Siyasal iktidarın değiştirilmesi, Ahrar'cılara göre ancak bu yoldan sağlanabilir görünmüştür. Ahrar'cılar bu umudun gerçekleşmesi için askerlerle, ilmiyecilerle (özellikle Vahdeti grubu ile) temasa geçmişlerdir. İngiltere sefareti sorumlularıyla birlikte "31 Mart"ın destekleyicisi olmuşlardır. Kroker oteli toplantısında, olayın planlamasını yapmışlardır.
Fakat olayları başlatma ve yönlendirme toplantılarına karışan "Ahrar"cılar - bu arada İngilizler - 31 Mart'tan yararlanmayı planladıkları halde, eylemlerin açık yöneticileri olmaktan kaçınmışlardır. Bu nedenle ön plana Muhammedi'lerin çıkmasını ve kendilerini perdelemesini yeğ tutmuşlardır. Fakat hareketin içinde oldukları açıktır. "31 Mart" adı verilen ve on üç gün süren olaylar ve eylemler Ahrar'ın tasarladığı hedefin çok uzağına düşmüştür. "Ahrar'cılar", Muhammedi'ler gibi, suçlu sandalyesine oturtulmuşlardır. Ahrar Fırkası, bu olayların ağırlığı ve sorumluluğu altında ezilmiştir.
Kaynak: Prof. Tarık Zafer Tunaya
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
15 EYLÜL - SEPTEMBER 15
Tarihte Bugün - Today in History

r51.jpg

15 Eylül 1922
Türk Ordusunun askeri zaferi sonrasında İzmir’in Rumlar tarafından yakılışı

The burning of Izmir by the Greeks following the victory of the Turkish Army (September 15 1922)
TrabzonAtaturkEvi.jpg


Trabzon Atatürk Köşkü

1937 - Atatürk'ün, Florya Köşkü'nde Prof. Pittard'ı kabulü, dil ve tarih konuları üzerinde görüşmesi.
1936 - Atatürk'ün, akşamüzeri Florya'dan Dolmabahçe Sarayı'na gelişi.
1933 - Atatürk un, Türk-Yunan Antlaşması'nın imzalanması nedeniyle Başbakan İsmet Paşa'ya tebrik telgrafı: "...Bu pakt, iki milletin karşılıklı büyük menfaatlerini kuvvetlendiren kardeşlik inkişaf sahasınaenginlik veren kıymetli bir vesikadır. İki taraf içinkalpten arzu edilen verimi vermesini temenni ve hükümetimizi tebrik ederim."
Atatürk ün, Türk-Yunan Antlaşması'nın imzalanması nedeniyle Yunan yöneticilerinin gönderdiği telgrafa cevabı: "...Türkiye Cumhuriyeti, milletler arasında dostluk ve barış fikrinin gelişme ve gerçekleşmesi yönünden kendine düşen ödevini, ciddi ve samimi bir surette daima yerme getirmeden gerikalmayacaktır."
1932 - Atatürk'ün, akşamüzeri otomobille Yeşilköy'e kadar bir gezinti yapması.
1931 - Atatürk'ün, Sakarya motoru ile Suadiye'ye kadar bir gezinti yapması.
1929 - Müstakil Ressamlar ve Heykeltıraşlar Birliği'nin ilk sergisi Ankara'da açıldı.
1928 - Atatürk'ün, İzmir Vapuru ile Sinop'a gelişi, şehirde tetkik ve ziyaretleri, gece Samsun'a hareketi.
1927 - Atatürk'ün, akşamüzeri Dolmabahçe Sarayı'ndan otomobille Florya'ya gidişi, gece Hadımköy'den trene binerek Sirkeci'ye gelişi, buradan otomobille Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
1925 - Açılış için hazırlıklarını yapmakta olan Ankara Hukuk Mektebi Öğretim Kurulu'nun, Atatürk'e "Öğretim Kurulu Fahrî Başkanlığı"nı vermesi.
1924 - Atatürk, 15 Eylül 1924 Trabzonlular tarafından heyecanla karşılandı.
Atatürk'ün, Lâtife Hanım'la beraber Hamidiye kruvazörü ile saat 11.00'de Trabzon'a gelişi ve rıhtımda büyük törenle karşılanışı.
Cumhuriyetin ilanından sonra, Sonbahar Gezisi adıyla Atatürk'ün yaptığı büyük yurt gezisi Dumlupınar'dan başlamıştı. Buradan Bursa'ya gelen Atatürk 12 Eylül 1924'te Hamidiye, Kruvazörü ile Mudanya'dan hareket etmiş. İstanbul Boğazından geçerek Karadeniz'e açılmış, 15 Eylül 1924 sabahı saat 11. 00 de Trabzon'a gelmişti. Atatürk, Trabzonlular tarafından heyecanla karşılandı. Yanında eşi Latife Hanım ve yakın arkadaşları vardı. Doğruca Belediyeye geldi. Öğleden sonra da, kendileri için dayanıp döşenen Soğuksu'daki köşke giderek dinlendiler. Köşk 1913 yılında yaptırılmış, Cumhuriyetin ilanından sonra da Özel İdarenin mülkiyetine geçmişti. Bodrumu ile birlikte dört katlıydı. Üçüncü katın büyük odası Atatürk'ün yatak odası idi.

O gün akşam, Köşk'ün alt kat salonunda Trabzon Belediye Başkanı Kazazoğlu Hüseyin, Atatürk'ün onuruna bir yemek vermiş bir de konuşma yapmıştı. Atatürk bu konuşmayı cevaplandırdı: (Efendiler, hemen bütün Trabzon halkını yekpare bir samimiyete kitlesi halinde gördüm. Kadınların, çocukların, ihtiyarların gözlerinde yaş gördüm. Bu ne yüksel duygu bu ne şefkat bu ne asalettir. ) dedi Trabzonlulara teşekkür etti.
Ertesi gün okulları, hastaneyi, iplik fabrikasını ziyaret ettikten sonra 17 Eylül 1924 sabahı Trabzon'dan ayrıldı Rize'ye yolcu oldu.
Atatürk'ün Trabzon'u ziyaretinden sonra özel idareye ait bulunan Köşk, Trabzon Belediyesince satın alınarak Atatürk'e hediye edildi. Bir Trabzon heyeti, Ankara'ya gelerek Köşkün tapusunu ve anahtarlarını Atatürk'e teslim etti. Atatürk 27 Kasım 1930 günü Ege vapuru ile Samsun'dan Trabzon'a geldiği zaman, geceyi yine bu Köşkte geçirmiş, iki gece kaldıktan sonra, İstanbul'a dönmüştü. Köşk artık (Atatürk köşkü) adıyla tanınıyor, Trabzonlular bu Köşkle övünüyorlardı.
Atatürk'ün Trabzon'a üçüncü ve son gelişleri 10 Haziran 1937 tarihine rastlar, Ege vapuru ile İstanbul'dan Trabzon'a gelen Atatürk, doğruca kendi Köşküne gelmiş, iki gecesini bu Köşk'te geçirmişti. Bu son gelişlerinde: (Mal ve Mülk bana ağırlık veriyor. Bunları milletime bağışlamakla ferahlık duyacağım. İnsanın serveti kendi manevi kişiliğinde olmalıdır. Ben büyük milletime daha çok şeyler vermek istiyorum. ) diyerek, bütün mal ve mülk varlığını hazineye bağışladığını noter huzurunda tescil ettirmişti. Atatürk 12 Haziran 1937 sabahı Trabzon'dan İstanbul'a döndü.
Atatürk'ün ölümünden sonra, Trabzon Belediyesi, Atatürk köşkünü Atatürk Müzesi olarak ziyarete açmağa karar verdi. Atatürk 'ün kullandığı eşyaları, fotoğraflarını sergiledi. Bugün Köşk'ün girişinde, Atatürk'ün Trabzon'a ilk gelişlerinde yaptığı konuşmanın tam metni asılıdır. Sağdaki küçük salon, Atatürk'ün yaptığı konuşmanın tam metni asılıdır. Sağdaki küçük salon, Atatürk'ün hayatına ve Trabzon'u ziyaretlerine ait fotoğraflarla donatılmıştır. Bitişiğindeki odada ise Atatürk'ün dinlendiği koltuk ve kanepeler bulunmaktadır. Bunlardan biri üzerindeki plakada şu cümle yazılıdır. (Atatürk, 11 Haziran 1937 tarihinde, şahıslarına ait emval-i gayrimenküllerini millete bıraktıklarına dair muameleyi burada imza buyurdular. ) Öteki oda, Atatürk'ün yemek salonu olarak döşelidir. Köşk'ün üçüncü katında Atatürk'ün yatak odası, banyosu, yaver odaları, çalışma salonu vardır. Köşk bugün çiçekli geniş bahçesi ile Trabzon'un en güzel evlerinden biri olarak tanımakta, Belediyenin yönetiminde Atatürk Müzesi olarak ziyarete açık bulundurulmaktadır. Kaynak:
Atatürk'ün, Trabzon'da Belediye'yi, Halk Partisi Merkezi'ni, Vilâyeti ziyareti; akşam, Trabzon Belediyesi tarafından şereflerine verilen ziyafette konuşması: "...Arkadaşlar, beş sene evvel ilk defa Samsun'a ayak bastığım zaman bana kalp kuvveti veren vatandaşlarımın ilk safında kahraman Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağım. Sakarya kanlı savaşına Üçüncü Tümen ile yetişen Trabzon evlâtlarının muharebe meydanında gösterdikleri fedakârlığın kıymetli hatırası daima dimağımda canlı kalacaktır." [Kocatürk]
1923- Mustafa Kemal'in genel başkanlığa getirildiği Halk Fırkası'nda Umumi Katipliğe (Genel Sekreterlik) de Kütahya mebusu Recep Peker seçildi.
Lozan Antlaşması uyarınca Edirne'ye bağlı Karaağaç istasyonu Yunanlılardan teslim alındı.
1922 - İzmir ve çevresinde bulunan son Yunan birlikleri de Çeşme'den gemilere bindirilerek Anadolu'yu terketti.
Balya, Edremit, Burhaniye, Ayvalık ve Kirmesti'nin (Mustafa Kemal Paşa) kurtuluşu.
Llyod George'un, İtilaf Devletleri ve İngiliz dominyonlarını, Türklere karşı Boğazlar'ın müdafaasında birleşmeye çağırması (Fransızlar ve İtalyanlar bu çağrıya olumsuz tavır almışlardır).
1919 - Suriye ve Kilikya'daki işgal kuvvetlerinin değiştirilmesi hakkında İngiliz-Fransız Anlaşması.
Atatürk'ün, Sivas'tan Heyet-i Temsiliye'nin, milletin yetkili makamı olduğunu ilân etmesi.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1912 - Salih (Bozok), Mahmut (Soydan) ve Vasıf (Çınay) Beylerin İstanbul'dan, Derne'de bulunan Atatürk'e, Halaskar Zabitan Grubu'nun eylemleri hakkında bilgi veren müşterek mektupları: "...Bizim içimizde ruh ve beyin olacak bazı vücutlar var ki, onların bugün aramızda bulunmamalarını pek şiddetle hissetmekte olduğumuz içindir ki bunları yazıyoruz. Onlar da sizlersiniz. Daha doğrusu sizsiniz!" [Kocatürk]
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
16 EYLÜL - SEPTEMBER 16
Tarihte Bugün - Today in History

16Eylul1929.jpg

16 Eylül 1929
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal, Yalova'da, okumak isteyen sığırtmaç Mustafa ile
1937 - Atatürk'ün, saat 17.00'de otomobille Florya'dan Dolmabahçe Sarayı'na gelişi, saat 18.00'de Genelkurmay Başka­nı Mareşal Fevzi Çakmak'ı kabulü.
Atatürk'ün, akşam trenle İstanbul'dan Ankara'ya hareketi.
1932 - Atatürk'ün, akşamüzeri otomobille Beyoğlu, Şişli ve Maslak'ta bir gezinti yapması, akşam İstiklâl Caddesi'nde Florya sinemasında film seyretmesi.
1928 - Atatürk'ün, Sinop'tan Samsun'a gelişi, akşam öğretmenler tarafından düzenlenen baloyu şereflendirmesi.
1926 - Atatürk'ün, Ankara Uçak Alanı'nda Alman Pilotu Hanyeke'nin paraşütle atlayış gösterilerini izlemesi.
1924 - Atatürk'ün, Trabzon'da ziyaret ve incelemeleri, Öğretmen Okulu'nun hatıra defterine yazdıkları: "...Memleketin muhtaç olduğu öğretmen miktarı düşünülürse bunun daha yüz misline çıkması gerekir. Sayı eksikliği, yetişen öğretmenlerimizin kıymet ve faziletteki yüksekliği ile ancak telâfi edilebilir. Yeni kuşak, en büyük cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır!"
Atatürk'ün, akşam, Trabzon Halk Partisi'ni ziyareti ve şereflerine verilen ziyafette konuşması: "Bütün cihan bilsin ki benim için bir taraftık vardır; bir tarafım. O da cumhuriyet taraftarlığı, fikrî, sosyal inkılâp taraftarlığı! Bu noktada yeni Türkiye topluluğunda bir ferdi hariç düşünmek istemiyorum!"
Atatürk'ün, Erzurum'daki zelzeleyi haber alması üzerine Erzurum Valiliği'ne telgrafı: "Erzurum ilinin muhtelif bölgelerinde zelzele olduğu üzüntü ile haber alındı. Bilgi verilmesini ve zarar derecesinin bildirilmesini rica ederim." [Kocatürk]
Atatürk'ün, zelzele hakkında bilgi veren Erzurum Valisi'ne telgrafı: "Başladığım seyahati bu elim vaziyet karşısında yarı bırakmak kararını verdim. Trabzon-Erzurum yolunun hali ve Trabzon'da istifadeye elverişli otomobil bulamamak dolayısıyla bu yolla derhal hareket mümkün olmamıştır. Gereken aracı buldurarak diğer bir yönden hareket edeceğim. Muhterem hemşehrilerimin ıstıraplarını ortadan kaldırmak için en etkili surette çalışacağımı bildirmenizi rica ederim."
1922 - İngiliz Kabinesinin, Çanakkale'de tarafsız bölgeye tecavüz edilmemesi için üç devlet tarafından Atatürk'e bildirimde bulunulması ve Doğru meselesinin halli için bir konferans toplanması kararı.
İngiltere Savunma Bakanlığı'nın, İstanbul'da General Harington'a gizli telgrafı: "Kabine, iki tümeni daha seferber edip Mustafa Kemal'e karşı koymak niyetindedir. Mustafa Kemal Müttefiklere saldırıya geçecekse önce Çanakkale Boğazı'nın Anadolu kıyılarını işgal edecektir, sanıyoruz."
İngiliz Yüksek Komiseri Rumbold'un, İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon'a yazısı: "Padişah Hükûmeti, Müttefiklerin tez elden konferans toplamalarını arzuluyor. Mustafa Kemal'in İstanbul'a yaklaşmasından kaygılanıyor. Padişahın geleceği karanlık. Padişah, zaferden dolayı Mustafa Kemal'i kutlamayı reddetti." [Kocatürk]
Lord Curzon, Mustafa Kemal'in Boğazlar ve İstanbul üzerine yürüyeceğini, bu nedenle İtilaf devletleriyle İngiliz dominyonlarının tedbir almasını istedi. Fransa ve İtalya bu çağrıya olumsuz cevap verdi.
Karaburun'un kurtuluşu.
Çeşme kurtarıldı.
1920 - Mustafa Kemal Paşa'nın memleketteki Bolşevik faaliyetleri hakkında Ali Fuat Paşaya telgrafı: "Gizli komünizm teşkilatını her surette durdurmak ve uzaklaştırmak isteyen bir takım kimseler hilekarane bir suretle komünizm vs. teşkilatına taraftar olduğumu daima yayıyorlar. Fakat yanlıştır."
Atatürk'ün, memleketteki gizli Bolşevik faaliyetleri hakkında Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat Paşa'yatelgrafı: "...Kayıtsız şartsız Rus bağımlılığı demek olan içerdeki komünizm örgütü, gaye itibariyle tamamen bizim aleyhimizdedir. Gizli komünizm örgütünü her surette durdurmak ve uzaklaştırmak mecburiyetindeyiz. ...Kendi arzularını kolaylıkla destekletmek isteyen birtakım kimseler, hilekârane bir surette komünizm vesaire örgütüne taraftar olduğumu daima yayıyorlar; fakat yanlıştır!" [Kocatürk]
1919 - "Üçünü Balıkesir Kongresi"nin açılışı.
Atatürk'ün, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk örgütüne, Heyet-i Temsiliye tarafından verilmiş ve verilecek tüm kararların en küçük idare heyetlerine kadar ulaştırılması hakkında bildirisi.
1918 - British begin offensive and drive out Ottoman troops from Syria and Palestine.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
17 EYLÜL - SEPTEMBER 17
Tarihte Bugün - Today in History

r52.jpg

Atatürk İzmir’de (10 Eylül - 1 Ekim 1922)

Atatürk in İzmir (September 10 - October 1 1922)
1938 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda Ankara'dan İstanbul'a gelen Başbakan Celâl Bayar ve İçişleri Bakanı Şükrü Kaya'yı kabulü.
1937 - Atatürk'ün, İstanbul'dan Ankara'ya gelişi.
Çankaya'da akşam sofrada, Atatürk ile İsmet İnönü arasında bir tartışma olması.
1934 - Türkiye, Cemiyet-i Akvam (Milletler Cemiyeti) üyeliğine kabul edildi.
Türkiye'yi temsilen Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Aras'ın katıldığı toplantıda Türkiye, 52 ülkeden 48'inin kabul oyu kullandığı toplantıda Milletler Cemiyeti Konseyi üyeliğine katıldı.
1931 - Atatürk'ün, akşam Sakarya motoru ile Dolmabahçe'den hareketle Bostancı'ya, oradan da Suadiye plajına gelerek burada verilen baloyu şereflendirmesi.
1929 - Atatürk'ün, Ankara'da toplanan III. Millî Türk Tıp Kongresi'nin saygılarını ileten Sağlık Bakanı Refik (Saydam)'m telgrafına cevabı: "Kongrenin muhterem üyelerine teşekkürlerimin ulaştırılmasına aracılığınızı rica eder, Kongreye takdire değer çalışmalarında başarılar dilerim."
1928 - Atatürk'ün, Samsun'da sabah yazdıkları: "Saat 8.00'i çeyrek geçiyor. Yazı odasındayım. İsmet Paşa'yı beklerken bu satırları yazıyorum. Samsun'a üçüncü defa geliyorum, ilk gelişim malûmdur: 19 Mayıs 1919... "[Kocatürk]
Atatürk'ün, Samsun'da ziyaret ve incelemelerde bulunması.
1926 - Atatürk'ün, saat 15.00'te Çankaya'da Vali başkanlığındaki Mersin Heyeti'ni kabulü.
1924 - Atatürk'ün, Lâtife Hanım'la beraber Hamidiye kruvazörü ile öğleden sonra Trabzon'dan ayrılışı ve saat 18.00'de Rize'ye gelişi.
Atatürk'ün, Rize'de Vilâyeti, Belediye'yi, Halk Partisi ve Komutanlık binalarını ziyareti ve heyetleri kabulü.
1922 - Bandırma işgalden kurtarıldı.
1921 - Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, cephede bulunan Başkomutan Atatürk'e Sakarya Zaferi'ni kutlayan telgrafı: "Türkiye Büyük Millet Meclisi, millî ordunun müstesna fedakârlıklarıyla kazanılan Sakarya Meydan Muharebesi'nin kahramanlarını kutlamış ve bütün milletin hislerine tercüman olarak, pek derin olan minnet ve şükranını yüksek aracılığınızla bütün ordu mensuplarına sunmaya karar vermiştir."
1919 - Atatürk'ün, İstanbul hükümetini destekleyen Eskişehir Mutasarrıfı Hilmi Bey'e telgrafı: "...Milletin mukadderatı söz konusu olduğu şu nazik ve mühim zamanda yanlış düşünmesi nedeniyle her ferdinin içi kan ağlayan milletin, mevcut hükümeti tanımamasında, hâlâ ne için muhalefet ediyorsunuz? Bir millet ferdi olduğunuzu unutuyor musunuz? Bu telgrafı alır almaz sizin de bir millet ferdi olmak üzere, hemen millî arzuya uymanızı ve millî kongre bildirisine bağlı kalarak mevcut hükümet ile ilişkinizi keserek bütün işlerinizde Heyet-i Temsiliye'ye başvurmanızı ihtar ederiz; aksi takdirde millî arzuya az bir zaman bile karşı koyamayacaksınız. Sizden millî arzuya uymanızı rica ederiz."
İngiliz Yüksek Komiseri Amiral J. de Robeck'in, Lord Curzon'a raporu: "...Hükümet ve İtilâf Devletleri kuvvetsizdir. Mustafa Kemal'in hareketi Anadolu'da müstakil bir cumhuriyete doğru gelişiyor!"
1916 - Atatürk'ün, sabah, Doğu cephesinden Silvan'a dönüşü.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1916 - Atatürk'ün, sabah, Doğu cephesinden Silvan'a hareketi.
1914 - Atatürk'ün, Sofya'dan Dr. Tevfik Rüştü (Araş) Bey'e I. Dünya Harbi'nin seyri ve geleceği hakkında görüşlerini ve kişisel duygularını yansıtan mektubu: "...Pekâlâ bilirsiniz ki benim bütün hayatımda, bu ana kadar takip ettiğim gaye hiçbir vakit şahsî olmamıştır. Her ne düşünmüş ve her neye teşebbüs etmiş isem daima memleketin, milletin ve ordunun nam ve menfaatine olmuştur. Hiçbir zaman şahsımın sivrilmesini ve üste çıkmasını göz önüne almamışımdır." [Kocatürk]
1910 - Mustafa Kemal, Fransa'da yapılan Pikardi manevralarına Türk Ordusu temsilcisi olarak katıldı.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
18 EYLÜL - SEPTEMBER 18
Tarihte Bugün - Today in History

r52.jpg

Atatürk İzmir’de (10 Eylül - 1 Ekim 1922)

Atatürk in İzmir (September 10 - October 1 1922)
1938 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda Başbakan Celâl Bayar'ı kabulü, hükümetçe hazırlanan 4 yıllık yeni ekonomik plân hakkında görüşmesi ve söyledikleri: "Bizim bu ve buna benzer işleri başarmamız için en çok üç sene süremiz vardır; ondan evvel de fırtına kopmaz demiyorum... Ne yapacaksak bu dar müddetin içine sıkıştırmaya bakmalıyız. Bütçe filân düşünmeye gerek yoktur; memleketin bütün kuvvet kaynaklarını seferber ederek bu işleri yapmak lâzımdır."
1937 - Atatürk'ün, akşamüzeri otomobille Keçiören ve Çubuk Barajı'na bir gezinti yapması, dönüşte Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne uğraması, daha sonra Marmara Köşkü'ne gelişi.
Atatürk'ün, İsmet İnönü ile beraber akşam trenle Ankara Çiftlik istasyonundan İstanbul'a hareketi.
Atatürk'ün, trenin hareketinden kısa bir süre sonra vagon salonunda İsmet İnönü ile yalnız görüşmesi: "..Mesai arkadaşlığımıza bir müddet ara vermemiz uygun olacaktır..."[Kocatürk]
1931 - İlk sesli Türk filmlerinin (İstanbul Sokaklarında, Kaçakçılar) seslendirme işlemlerini Paris’te tamamlayan Darülbedayi sanatçıları İstanbul’a döndü.
Atatürk'ün, "Vatandaş İçin Medenî Bilgiler" adlı iki ciltlik eser hakkında Başbakan İsmet (İnönü) Paşa'ya yazısı: "...Kitaplar yazılırken ve yazıldıktan sonra bizzat ilgilendim; bunların, yazılmalarında izlenen amaçlara hizmet edecek kıymet ve nitelikte olduklarını bilhassa kaydederim. Bundan başka bu kitapların memlekette yurttaşlara okutulması için ilgiyi artıracak her tedbirin kıymetli olacağı görüşündeyim."
1929 - Atatürk'ün, gece Ertuğrul yatı ile Yalova'dan İstanbul'a dönüşü.
1928 - Atatürk'ün, Samsun'dan Amasya'ya gelişi, bir süre sonra Turhal yolu ile Tokat'a hareketi.
Atatürk'ün, Tokat'a gelişi ve geceyi burada geçirişi.
1927 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda Lahey'den dönen Adalet Bakanı Mahmut Esat (Bozkurt) Bey'i kabulü.
Atatürk'ün Dolmabahçe Sarayı'nda Trakya bölgesini teftişten dönen Milli Savunma Bakanı Recep (Peker) Bey'i kabulü.
1924 - Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber saat 14.30'da Hamidiye kruvazörü ile Rize'den Giresun'a hareketi.
Atatürk'ün, Rize'den ayrılırken, medreselerin açılmasını is­teyen bir hoca heyetine bağırarak söyledikleri: "Mektep istemiyorsunuz; halbuki, millet, onu istiyor. Bırakınız, artık bu zavallı millet, bu memleket evlâdı yetişsin! Medreseler açılmayacaktır; millete mektep lâzımdır!"
Atatürk'ün, medreselerin tekrar açılması için kendisine dilekçe veren iki müftüye cevabı nedeniyle tebriklerini sunan İzmir Milletvekili Mahmut Esat (Bozkurt) Bey'e telgrafı: "Gezdiğim ve gördüğüm her yerde millet, cehalete ve taassuba harp ilânı halindedir. Uygarlık ve ilerleme yolunda bir an kaybetmeye izni yoktur. Paslı beyinlerin şuursuz sözleri, anide milletin müşterek ve müthiş feveranıyla bunalmaktadır. Bunu gözlerimle gördüm." [Kocatürk]
1922 - Batı Anadolu'nun Yunan Ordusundan tamamiyle temizlenmesi.
Atatürk'le görüşmek üzere İcra Vekilleri Heyeti Başkanı Rauf Bey ve Hariciye Vekili Yusuf Kemal Bey'in, hükûmet adına İzmir'e gitmeleri hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisi kararı.
İstanbul'dan bir torpido ile İzmir'e gelen Fransız Yüksek Komiseri General Pellé'nin, Atatürk ile görüşmesi.
Atatürk'ün, "Chicago Tribune" muhabiri John Clayton'a İzmir'de demeci: "..Misak-ı Millîmizde sebat ediyoruz. Bütün Türk toprağında gerçek bağımsızlık istiyoruz. Bizim için artık kapitülâsyonlar mevcut değildir."
İstanbul'da İngiliz Orduları Başkomutanı General Harington'un, İngiltere Savunma Bakanlığı'na telgrafı: "Kararlı bir tutumla Mustafa Kemal Boğazları ve İstanbul'u ele geçirmekten caydırılabilir. Çanakkale mevzilerimizi durmadan güçlendiriyoruz. Donanmanın topları da bana epeyce yardım edecek(!)"
İngiliz Kabinesi'nin toplantısı ve bazı kararlar alması: "Akdeniz Orduları Başkomutanı, Mustafa Kemal'in Anadolu'dan Trakya'ya kuvvet geçirmesini önlemekle görevli olacaktır. Savunma Bakanlığı, General Harington'a takviye yetiştirmek için gerekli önlemleri alacaktır." [Kocatürk]
Atatürk'ün, İzmir'de sohbet esnasında İkdam gazetesi muhabiri Yakup Kadri (Karaosmanoğlu) Bey'e söyledikleri: "Milli Mücadelemizin bu safhası kapanmıştır. Şimdi ikinci safhasını açmamız gerekiyor!"
Batı Anadolu'nun Yunan Ordusundan tümüyle temizlenmesi.
İtilaf Devletleri'nin İstanbul ve Boğazlar çevresindeki işgal bölgelerinin tarafsızlığına uyulması hakkında TBMM hükümetine notası.
Erdek'in kurtuluşu.
1921 - Yunan birlikleri Eskişehir'e doğru çekilmeye başladı.
Atatürk'ün, Sakarya Zaferi'ni takiben cepheden Ankara'ya dönüşü.
Atatürk'ün, Sakarya Zaferi nedeniyle Batum halkının tebriklerini sunan Batum Başşehbenderi Aziz Samih (İlter) Bey'e teşekkür telgrafı.
1920 - Halkçılık programı mecliste okundu. Programa karşı eleştiriler yoğunlaştı.
7 bölgede en kısa sürede İstiklal Mahkemesi kurulması hakkında TBMM kararı.
Atatürk'ün, 13 Eylül 1920'de Meclis'e sunduğu "Halkçılık Programı'nın Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde okunması. (Bu program, incelenmek üzere özel bir komisyona gönderilmiş, daha sonra 20 Ocak 1921 tarihli ilk Anayasa bu programdan doğmuştur). [Kocatürk]
1919 - Atatürk'ün, vilâyetlere İstanbul hükümetinin demeçlerine inanılmaması gereğini hatırlatan genelgesi: "İktidar mevkiine meşru bir kabine geçinceye kadar İstanbul'la resmî ilişkiler kesilmiş bulunduğundan, oradan gelebilecek her türlü demecin gerçek dışı sayılacağı şüphesizdir."
1917 - Atatürk'ün, Halep'ten -İstanbul'da bulunan- Bahriye Nazırı ve 4. Ordu Komutanı Cemal Paşa'ya telgrafı: "7. Ordu hedefinin değişmesi, memleketin hayatına ilişkin araştırma ve incelemeye değer yeniden bazı hususların söz konusu olmasını gerektirmiş bulunuyor. Yolculuk esnasındaki görüşmemizde aynı fikirde olduğumuz gerçeklerin savunulmasında gerek görürseniz görüşlerimi bildirmeye hazırım." (Belgede tarih bulunmamaktadır; olayların seyri söz konusu telgraf tarihinin, muhtemelen 17 ya da 18 Eylül 1917 olmasını gerektirmektedir). [Kocatürk]
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1915 - Almanlar'ın Vilna'yı alması.
Champagne ve Artois'de ikinci Fransız saldırısı.
1910 - Mustafa Kemal, Fransa'da yapılan Pikardi manevralarına Türk Ordusu temsilcisi olarak katıldı.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
19 EYLÜL - SEPTEMBER 19
Tarihte Bugün - Today in History
GAZİLER GÜNÜ
19Eylul1930.jpg


19 Eylül 1930
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal, öğrenci olan Mustafa ile İstanbul'da konuşurken
1938 - Atatürk'ün sağlık durumu hakkında Dr. Nihat Reşat Belger ve Prof. Dr. Neşet Ömer İrdelp'in müşterek raporu: "Genel durum çok yorgun ve takatsizdir. Asit toplanması, ilerleyici bir şekilde devam etmektedir..."
1937 - Atatürk'ün, Ankara'dan İstanbul'a gelişi.
1936 - Atatürk'ün, akşamüzeri otomobille Sarıyer'e kadar bir gezinti yapması.
1935 - Atatürk'ün, öğleden sonra -10 Ağustos 1935 gününden beri kalmakta olduğu- Florya'dan Ertuğrul motoruyla Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
1933 - Atatürk'ün, gece Maksim salonunda Türk-İtalyan güreş karşılaşmalarını izlemesi.
1930 - Atatürk'ün, İstanbul'dan Ankara'ya hareketi.
1928 - Atatürk'ün, Tokat'tan Sivas'a gelişi.
1927 - Atatürk'ün, İstanbul polisinin başarılı çalışmaları nedeniyle kendilerini tebrik ettiğini İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bildirmesi.
1924 - Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber Hamidiye kruvazörü ile Rize'den Giresun'a gelişi ve Giresunlular adına konuşan bir gencin söylevine cevap konuşması: "Bu sözlerinizle bütün memleket gençliğine tercüman olmaktasınız. Muharebe meydanlarında kanlarını akıtan şehitlerin ruhları bu sözleri işitmekte ve huzura erişmektedir. Memleketin şuurlu ve zinde gençliği karşısında hissettiğim bahtiyarlık büyüktür."
Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber öğleden sonra Hamidiye kruvazörü ile Giresun'dan Ordu'ya gelişi, şehirde ziyaretleri ve akşam Ordu'dan ayrılırken halka hitabı: "...Bu şuurlu gösterinizle Türk milletinin bütün cihan karşısında sonsuza dek yaşayacağını bir daha ispat etmiş olan sizin samimî çehreleriniz ve sevimli gözleriniz karşısında, günlerce kalmak ve sizinle samimî sohbetlerde bulunmak isterdim!"
Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber akşam Hamidiye kruvazörü ile Ordu'dan Samsun'a hareketi.
Atatürk'ün, Hamidiye kruvazörü ile Ordu-Samsun yolculuğu esnasında, gece gemide verdiği ziyafette Hamidiye Komutanı'nın konuşmasına cevabı: "...Millî Mücadele esnasında donanmamızın toplu olarak kullanılmasına imkân yoktu. Bununla beraber dağınık ve vatansevercesine hizmetler pek çoktur."
1923 - Atatürk'ün, Yarbay İbrahim Bey'in oğlu Kemalettin Efendi'nin hatıra defterine yazdıkları: "Oğlum Kemalettin! Babanın iyi ahlâklı bir insan, temiz bir asker olduğunu öğrendim. Seni, fotoğrafından incelemekle fikir çıkarmaya kalkışmayacağım. Babanın verdiği öğütler kıymetlidir. Ben, yalnız şunu ilâve edeceğim. Hatıra defterini başkalarının yazıları ile doldurmaya heves etmektense, hayat defterini kendi faaliyet ve fazilet eserlerinle doldurmaya bak!" [Kocatürk]
1922 - Türk ordusuna Çanakkale üzerine yürümesi için emir verildi. General Harrington, Çanakkale İngiliz komutanına Türkleri durdurma emri verdi.
Poincaré, İngilizlerin savaş politikasını sürdürdüklerini, Fransızların Türklere ateş açmayacaklarını söyledi. Fransız ve İtalyan birlikleri, Çanakkale'den çekilmeye başladı.
1922 - Atatürk'e, İstanbul Darülfünunu Edebiyat Fakültesi Profesörler Kurulu'nun "fahri profesörlük" unvanı vermesi: "İstanbul Darülfünunu Edebiyat Fakültesi Profesörler Kurulu 19 Eylül'de yaptığı toplantıda siz Kurtarıcı Kumandanlarını fahrî profesörlüğe oybirliği ile seçmekle şeref duyar."
1921 - TBMM, Mustafa Kemal Paşa'ya, Mareşal rütbesiyle Gazi unvanı verdi.
Mustafa Kemal'e TBMM tarafından Müşirlik (Mareşal unvanı) rütbesinin ve Gazi unvanının verilmesi.
Büyük Millet Meclisi'nin Mustafa Kemal'in rütbesi ve Gazi unvanı ile ödüllendirmesi. Mustafa Kemal'e mecliste gazilik ve mareşallik veren kanun teklifi tartışmasız ve alkışlar arasında kabul edildi.
Atatürk'e, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kanunla "Mareşal" rütbesi ve "Gazi" unvanı verişi. Atatürk'ün, kendisine "Gazi" unvanı ve "Mareşal" rütbesi verilişi münasebetiyle Meclisle teşekkür konuşması: "...Kazanılan bu başarı, Yüksek Heyetinizin iradesiyle kuvvet bulan ordumuzun iradesi sayesinde, düşman ordusunun iradesinin kırılması suretiyle belirmiştir. Bu sebeple ödüllendirişinizin gerçek muhatabı yine ordumuzdur."
Atatürk'ün, Sakarya Meydan Muharebesi hakkında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuşması: "...Efendiler! Türkiye Büyük Millet Meclisi ordusunun Sakarya'da kazanmış olduğu meydan muharebesi, pek büyük bir meydan muharebesidir. Harp tarihinde misli belki olmayan bir meydan muharebesidir. ...Bizi imha etmek görüşü karşısında varlığımızı silâhla korumak ve savunmak pek tabiîdir. Bundan daha tabiî ve daha haklı bir hareket olamaz."
1921 - The Grand National Assembly awards Mustafa Kemal the rank of Marshal and the title Gazi (Victor).
1919 - "İkinci Nailli Kongresi."
Atatürk'ün, Kâzım Karabekir'in 17 Eylül 1919 tarihli "...Heyet-i Temsiliye ve Kongre kararlarının daima imzasız, sadece 'Heyet-i Temsiliye' diye neşrini rica ederim. .. .Yüksek şahsiyetinizin herhalde ortada tek bir şekilde görülmemesi memleket yararı gereğidir" şeklindeki görüşü üzerine cevabı: "...Böyle umumî bir tabirin işaret ettiği şahsiyetler ve kuvvet gizli kalıyor. Ortada mesul kimdir? Bazı taraflardan, bilhassa Kastamonu, Ankara, Malatya, Niğde, Canik gibi yerlerden, doğrudan doğruya şahsen makine başına çağrılmaya başlandım. Âdeta "Heyet-i Temsiliye" unvanı altında gizlenen şahıslarla, şahsî beraberliğim olup olmadığına dair tereddüt işareti hissolundu. ...Bütün cihan, benim bu işin içinde bulunduğumu bilir!"
Atatürk'ün, "Heyet-i Temsiliye'nin ve Sivas Kongresi'nin faaliyetlerinin İngiliz hükümetince İtilâf Devletleri'ne karşı taarruz şeklinde sayıldığını belirten ve İstanbul hükümetiyle anlaşma teklifinde bulunan" Urfa mutasarrıfı Ali Rıza Bey'e cevabı: "Zat-ı âlileri gibi hamiyet sahiplerinin vazifesi, millî istekler ve millî irade dairesinde milletin işlerini yürütmektir." [Kocatürk]
1918 - General Allenby komutasındaki İngiliz birliklerinin, Filistin cephesinde genel taarruza başlaması (Bu sabahki İngiliz taarruzu karşısında 8. Ordu cephesinin yarılması üzerine 4. ve 7. Ordular da düşman tarafından çevrilme tehlikesinde kalmışlardı. Atatürk bu durumda, uygun koşullar altında muharebeye devam için 20 Eylül 1918 günü, birliklerine Şeria nehrinin doğusuna çekilme emrini verdi. Bu karar üzerine 7. Ordu birlikleri düzenini ve savaş gücünü bozmadan Rayak'a, oradan da Halep'e çekildi). [Kocatürk]
1917 - Bahriye Nazırı ve 4, Ordu Komutanı Cemal Paşa'nın, Atatürk'ün 18 Eylül 1917 tarihli telgrafına cevabı: "Sürdürmekte olduğum mücadeleler sırasında pek çok yararlanılacağına emin olduğum görüşlerinizi beklerim."
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1915 - The Royal Newfoundland Regiment arrives as reinforcements.
1910 - Mustafa Kemal, Fransa'da yapılan Pikardi manevralarına Türk Ordusu temsilcisi olarak katıldı.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
20 EYLÜL - SEPTEMBER 20
Tarihte Bugün - Today in History

Başöğretmen Atatürk harf inkılabı çalışmalarında
ata-75_k.jpg


20 Eylül 1928
Kayseri Cumhuriyet Halk Fırkası (Partisi) binası önünde kara tahta başında
Başbakan İnönü’yle yeni Türk harflerini tanıtırken

r72.jpg


20 Eylül 1928
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal, Kayseri'de yeni Türk harflerini halka bizzat öğretirken
r108.jpg

20 Eylül 1937
Dolmabahçe Sarayında Ülkü ile birlikte

At Dolmabahçe Palace with Ülkü (September 20 1937)
20Eylul1937.jpg

Cumhurbaşkanı Atatürk, İstanbul'da küçük Ülkü ile resim ve heykel sergisinde
(20 Eylül 1937)
20Eylul1937TurkTarihKurultayi.jpg


Cumhurbaşkanı Atatürk, İkinci Türk Tarih Kurultayı nedeniyle
Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen tarih sergisini gezerken
(20 Eylül 1937)
20Eylul1937Dolmabahce.jpg


Cumhurbaşkanı Atatürk, Dolmabahçe Sarayı'nda açılan resim ve heykel sergisine gelirken
(20 Eylül 1937)
20Eylul1937.jpg

Cumhurbaşkanı Atatürk, Dolmabahçe Sarayı'nda açılan resim ve heykel sergisine gelirken
(20 Eylül 1937)
1937 - Başvekil İsmet İnönü, başbakanlıktan ayrılmak için Atatürk'ten izin istedi. İnönü'nün yerine İktisat Vekili Celal Bayar vekalet etmeye başladı.
İkinci Türk Tarih Kurultayı, Dolmabahçe Sarayı'nda toplandı. Kongreye katılan ünlü antropolog Eugene Pittard Atatürk'le Florya'da uzun bir görüşme yaptı.
Dolmabahçe Sarayı Veliaht Dairesi'nde, Atatürk'ün de isteğiyle, Türkiye'nin ilk resim ve heykel müzesi açıldı.
Atatürk'ün, saat 10.00'da ikinci Türk Tarih Kurultayı nedeniyle Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen "Tarih Sergisi"ni açışı.
Atatürk'ün, öğleden sonra İsmet İnönü ile beraber Dolmabahçe Sarayı'nda ikinci Türk Tarih Kurultayı'nın açılışını ve çalışmalarını izlemesi.
İsmet İnönü'nün, dinlenmek üzere bir buçuk ay izin alarak Başbakanlıktan ayrılması ve Ekonomi Bakanı Celâl Bayar'ın Başbakan Vekilliği'ne atanması. (İsmet İnönü'nün Başbakanlıktan istifası: 25 Ekim 1937).
1936 - Atatürk'ün, akşamüzeri Sakarya motoruyla Heybeliada'ya geçerek İsmet Paşa'nın köşküne gelişi, geç saatlerde Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
1934 - Atatürk'ün, akşam İstanbul'dan trenle Ankara'ya hareketi.
1933 - Başbakan İsmet İnönü ve Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras'ın, Sofya'yı ziyaretinde, 1929 Tarafsızlık Antlaşması'nın süresi uzatıldı.
1932 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda "Dil Encümeni" toplantısında bulunması.
1930 - Atatürk'ün, İstanbul'dan Ankara'ya gelişi.
1928 - Atatürk'ün, sabah Sivas'ta incelemeleri, Sivas Kongresi'nin toplandığı lise salonunu ziyareti ve lisenin hatıra defterine yazdıkları: "İlk Kongremizin toplandığı salonu görmekten çok duygulandım!"
Atatürk'ün, Sivas'tan hareketle Kayseri'ye gelişi.
Atatürk'ün, öğleden sonra Kayseri'den Ankara'ya hareketi.
1925 - Atatürk'ün, Ankara Hukuk Mektebi Öğretim Kurulu Başkanı Mahmut Esat (Bozkurt) Bey'e -15 Eylül 1925 tarihinde kendisine verilen- Öğretim Kurulu Fahrî Başkanlığı'nı memnuniyetle kabul ettiğini bildiren yazısı.
Atatürk'ün, Ankara'dan trenle İzmit'e hareketi.
1924 - Atatürk'ün, Hamidiye kruvazörünün hatıra defterine yazdıkları: "...Sınırlarının önemli ve büyük parçaları deniz olan Türk Devleti'nin donanması da önemli ve büyük olmak gerekir. O zaman Türk Cumhuriyeti daha kaygısız ve emin olacaktır. Mükemmel ve güçlü bir Türk donanmasına sahip olmak amaçtır."
Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber sabah Hamidiye kruvazörü ile Ordu'dan Samsun'a gelişi, Belediye binasında görüşmeleri, akşam Şehir Belediyesi'nin şerefine verdiği ziyafette konuşması: "Düşmanların İzmir'e çıktıkları günlerde idi ki, İstanbul'dan çıkarak Samsun'a gelmiştim. Ben Samsun'u ve Samsun halkını gördüğüm zaman memleket ve millete ait bütün düşüncelerimin, kararlarımın her halde yerine getirilebilir olduğuna bir defa daha kuvvetle inandım. Samsunluların hal ve vaziyetlerinde gördüğüm, gözlerinde okuduğum vatanseverlik, ümit ve tasavvurlarımı olumlu kanaata ulaştırmaya kâfi gelmişti." [Kocatürk]
1922 - Fransız ve İtalyan kuvvetleri Çanakkale'den çekildi.
General Harington'un, İngiltere Savunma Bakanlığı'na gizli telgrafı: "...General Charpy, Mustafa Kemal'in Çanakkale'ye saldıracağını söylüyor. Çanakkale, İngiliz politikası için mihenk taşı olacak!"
Paris'te, İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon ile Fransa Başbakanı Poincaré arasında görüşme ve Lord Curzon'un söyledikleri: "Mart ayından beri Mustafa Kemal'i konferansa getirmek için harcanan çabalar bop gitti."
Boğazlara karşı girişilen Türk harekatını durdurmak ve barış konferansına zemin hazırlamak üzere Fransa - İngiltere ve İtalya temsilcilerinin Paris'te toplanmaları (bu toplantılar 23 Eylül 1922'ye kadar sürmüştür).
Bayramiç'in kurtuluşu.
Ayvacık'ın kurtuluşu.
1921 - Atatürk'ün, "Gazi" unvanı ve "Mareşal" rütbesinin verilişi nedeniyle orduya bildirgesi: "...Zaferden dolayı sizin kahramanlıklarınızla, sizin gösterdiğiniz nihayetsiz fedakârlıklar pahasına kazanılan bu büyük muzafferiyetlerin millet tarafından takdirini gösteren bu rütbe ve unvanı, ancak size mal ederek bütün askerlik hayatımın en büyük iftihar sermayesi olarak taşıyacağım."
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, Sakarya Zaferi sebebiyle Başkomutan Atatürk'e telgrafı: "Meclis, yüce ve saygıdeğer Başkanlarının, düşman ordusunu bozguna uğratan dahiyane karar ve önlemleri sayesinde kazanılan bu büyük zaferle kıvanç duymaktadır." [Kocatürk]
1920 - Ermeni harekâtının başlaması.
Atatürk'ün, Kâzım Karabekir'in 14 Eylül 1920 tarihli teklifine cevabı: "...Celâlettin Arif Bey'in Erzurum Valiliği'ne atanması mümkün değildir. Milletvekilliğinden istifa ettiği takdirde adı geçen vilâyete atanması Vekiller Heyeti'ne teklif olunabilir."[Kocatürk]
1919 - Padişah Vahdettin'in İstanbul Hükümetine yardımcı olunmasını "İtidal ve sükunetin muhafazasını..." isteyen beyannamesi.
Atatürk'ün, Amerikan Heyeti Başkanı General Harbord ile Sivas'ta görüşmesi. Harbord'un "Millet düşünülmesi mümkün her türlü girişim ve fedakârlıkta bulunduktan sonra dahi muvaffak olunamazsa ne yapacaksınız?" sorusuna Atatürk'ün verdiği cevap: "Bir millet varlığını ve bağımsızlığını temin için düşünülen girişim ve fedakârlığı yaptıktan sonra muvaffak olur. Ya muvaffak olamazsa demek, o milletin ölmüş olduğuna hükmetmek demektir. Bu sebeple millet yaşadıkça, fedakârane girişimlerine devam ettikçe başarısızlık söz konusu olamaz!"
Atatürk'ün, vilâyetlere, Mutasarrıf Samih Fethi Bey başta olmak üzere Çorumluların millî mücadele saflarında yer aldığını bildiren telgrafı. [Kocatürk]
1918 - Atatürk'ün, gelişen İngiliz taarruzu karşısında 7. Ordu'yu Şeria nehrinin doğusuna alma kararı.
İngilizlerin, Nasıra'da bulunan Yıldırım Orduları Grubu Karargâhfnı esir almak üzere, sabah şehre baskını. (Mareşal Liman von Sanders'in emri ile yapılan üst üste 3 karşı taarruz sonucu İngilizler işgal ettikleri tepeleri bırakıp çekilmek zorunda kalmışlardır. Ancak bu baskından sonra Liman von Sanders, öğleden sonra Nasıra'dan ayrılarak Taberiye'ye, oradan da Şam'a çekilmiştir). [Kocatürk]
1917 - Mustafa Kemal'in Halep'teki VII. Ordu Komutanı sıfatıyla, memleketin, Ordunun durumunu açıklayan tarihi raporunu göndermesi.
Atatürk'ün, Halep'ten genel durum değerlendirmesi ve General Falkenhein ile anlaşmazlığına dair Sadrazam ve Dahiliye Nazırı Talât Paşa ile Başkomutan Vekili ve Harbiye Nazırı Enver Paşa'ya raporu.
Atatürk'ün, Halep'ten -İstanbul'da bulunan- Bahriye Nazırı ve 4. Ordu Komutanı Cemal Paşa'ya, Sina cephesi hakkındaki düşünce ve önerilerini bildiren geniş raporu:".. .Elimizde bulunan kuvvetleri iyi kullanmak gereği! ...Sina cephesinin Mareşal Falkenhayn'dan alınarak bir Türk'e ve özellikle 7. Ordu Komutanı olması sebebiyle kendisine verilmesinin uygun olacağı!" (Tüm kaynaklarda, Cemal Paşa'ya -isteği üzerine- yazılan bu raporun, doğrudan Enver Paşa'ya yazıldığı, bir suretinin de Sadrazam Talât Paşa ve 4. Ordu Komutanı Cemal Paşa'ya gönderildiği kaydedilmektedir. Oysa ki Salih Bozok'un notları içinde yayımlanan belgede, raporun esas muhatabının Cemal Paşa olduğu, bir suretinin de -İstanbul'a gönderilen- Cevat Abbas (Gürer)'le Sadrazam Talât Paşa ve Başkomutan Vekili Enver Paşa'ya iletildiği kesinlik kazanmaktadır). [Kocatürk]
1917 - Mustafa Kemal sends a detailed report from Syria to the Government, advising it of the true condition of the army and the country.
1916 - Atatürk'ün, sabah. Doğu cephesinden Silvan'a dönüşü.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1915 - Atatürk'ün rahatsızlanması, Mareşal Liman von Sanders'in Anafartalar Grubu Karargâhı'na gelerek, kendisine geçmiş olsun dileğinde bulunması, sonra özel doktorunu gönderişi.
1910 - Mustafa Kemal, Fransa'da yapılan Pikardi manevralarına Türk Ordusu temsilcisi olarak katıldı.
1910 - Mustafa Kemal Visits France to observe French army maneuvers as member of a military delegation.
1908 - Atatürk'ün, Trablusgarp'a gitmek üzere Selanik'ten İstanbul'a hareketi (İstanbul'dan da deniz yoluyla Trablusgarp'a geçmiştir). (Atatürk'ün Selanik'ten ayrılış tarihi kesin değildir; olayların seyrine göre bu tarihin 18-20 Eylül 1908 tarihleri arasına düşmesi gerekmektedir). [Kocatürk]
1907 - Mustafa Kemal, Selanik'teki 3. Orduya atandı.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
21 EYLÜL - SEPTEMBER 21
Tarihte Bugün - Today in History

r52.jpg

Atatürk İzmir’de (10 Eylül - 1 Ekim 1922)

Atatürk in İzmir (September 10 - October 1 1922)
1937 - Atatürk'ün, Ekonomi Bakanı Celal Bayar'a mektubu: "Başbakan Malatya Mebusu İsmet İnönü, şiddetli sürmenaj [fazla çalışmanın sebep olduğu yorgunluk] neticesi olarak mutlak istirahat şeklinde izne ihtiyaç hissetmekte olduğundan bahisle tedavisini bitirebilmek üzere bir buçuk ay müddetle izin istemiş ve isteği uygun bulunarak Başbakanlık Vekâleti'ne sizin atanmanız uygun görülmüştür. Durum Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na ve kendisine bildirilmiştir."
Atatürk'ün, öğleden sonra Dolmabahçe Sarayı'nda 2. Türk Tarih Kurultayı çalışmalarını izlemesi.
Atatürk'ün, saat 19.00'da Acar motoruyla bir gezinti yapması, Florya'ya gelerek geceyi burada geçirmesi.
1935 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda, Piatakof başkanlığında Sovyet Sanayi Heyeti'ni kabulü.
Atatürk'ün, İsmet İnönü ve Fevzi Çakmakla beraber akşam trenle İstanbul'dan Ankara'ya hareketi.
1934 - Atatürk'ün, İstanbul'dan Ankara'ya gelişi.
1932 - Himayei Etfal Cemiyeti tarafından düzenlenen Alaturka Güreş müsabakaları Taksim Stadyumu'nda yapıldı.
1931 - Atatürk'ün, İstanbul'da öğleden sonra Kâzım (Özalp) Paşa'nın oğlu Teoman'ın sünnet düğününü şereflendirmesi.
1929 - Atatürk'ün, Şişli Çocuk Hastanesi'ne giderek tedavi görmekte olan küçük çoban Sığırtmaç Mustafa'yı ziyareti.
1928 - Atatürk'ün, Kayseri'den Ankara'ya gelişi.
Atatürk'ün, yeni harflerin kullanılışı nedeniyle gramerde yapılacak değişiklikler hakkında Başbakanlığa yazısı.
1925 - Atatürk'ün, Ankara'dan trenle İzmit'e gelişi, Reşitpaşa vapuruna geçerek geceyi limanda vapurda geçirişi.
1924 - Mustafa Kemal Paşa, "Halk, köylüler bana her yerde iş programını şu iki kelime ile ihtar ettiler; Yol, mektep" dedi.
Atatürk'ün, Samsun-Çarşamba demiryolu hattının temel atma töreninde konuşması: "Memleket idaresinde cesaretle, kişisel belirsiz düşüncelerle ne yapılmak arzu ettiğini bilmeyenlere, halkın sağduyusuna başvurmayı tavsiye etmelidir. Halk, köylüler bana her yerde iş programını şu iki kelime ile ihtar ettiler: Yol, mektep!"
Atatürk'ün, öğleden sonra Samsun'da Hükümet Konağı'nı, Komutanlığı, hastaneleri ve -Samsun'a ilk gelişinde kaldığı- Mıntıka (Mantika) Palas'ı ziyareti, akşam halk arasında tiyatro seyretmesi.
1923 - Atatürk'ün, Lâtife Hanım'la beraber, Ankara Türkocağı salonunda toplanan Himaye-i Etfal (Çocuk Esirgeme Kurumu) Kongresi'nin açılışını izlemesi.
1922 - Kocaeli tarafsız bölgesindeki İngiliz askerlerinin bölgeyi boşaltarak İstanbul'a hareketi.
Atatürk'ün, Akşam gazetesi muharriri Falih Rıfkı (Atay) Bey'e İzmir'de, Büyük Taarruz ve Zafer hakkında demeci: "...Süvari tümenlerimizle, piyade kıtalarımız düşmanı ezip İzmir'e yürümekte birbirleriyle yarış etmişlerdir. İzmir rıhtımında süvarilerimizin kılıçları denizde şekillenirken, piyadelerimiz Kadifekale'de Türk bayrağını semaya yükselttiler."
Ayvacık'ın kurtuluşu.
1921 - Atatürk'ün, Sakarya Zaferi nedeniyle kendisini kutlayan Ankaralıların telgrafına cevabı: "Soylu milletimizin hayat ve bağımsızlığını yok etmek isteyen Yunan ordusunu yirmibir günlük meydan muharebesinden sonra bozguna uğratan ordumuz ve şahsım hakkındaki tebriklerinize teşekkür ederim."
1919 - Balıkesir mutasarrıflığına atanmış olan Ahmet Anzavur, topladığı kuvvetlerle Kuva-yı Milliyecilere karşı harekât başlattı.
Heyet-i Temsiliye adına Atatürk'ün, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti örgütüne Damat Ferit Kabinesi'nin iktidardan çekilmesini temin için Padişah'a yazı yazılmasını bildiren genelgesi: "...Ferit Paşa kabinesi vatan hıyanetine devam etmektedir. Kabine'nin bu devam ve ısrarı memleket için her dakika ayrı bir zarar doğuruyor. Bunların iktidar mevkiinden çekilmelerine çalışmak, en büyük bir vatan vazifesidir. Bunun için Zat-ı Şahane'ye gereken maruzatta bulunulması gereği bildirilir."
Atatürk'ün, Damat Ferit Paşa'nın Anadolu hareketini bolşevizm propagandası olarak göstermesi üzerine, Erzurum Vilâyeti'ne bildirgesi: "...Kalp ve vicdanını yabancı çıkarlarına satan birtakım kişilerin, ne olduğu milletimizce meçhul bir isim ve sebep uydurarak milletin bağımsızlık ülküsünü boğmaya ve milletin çok şükür kendi kuvvetiyle şimdiye kadar oluşturduğu hayırlı tesirleri bozmaya çalıştığı açıkça anlaşılıyor. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi, milletin kendi istekleri ve kendi görüşüne bütün kuvvetiyle ısrarlı ve bağlı kalacağını bütün uygarlık âlemine ilân eder."
Atatürk'ün, General Harbord'la Sivas'ta yaptığı görüşme hakkında Kâzım Karabekir'e yazısı: "...General, bütün millî hareket ve girişimlerimizi takdir ve 'Bir Türk olsaydım ben de ancak bu şekilde hareket ederdim' demiş ve pek samimî ve lehimizde ümit verici fikir ve görüşler de söylemiştir."
1918 - Atatürk komutasındaki 7. Ordu birliklerinin, Şeria nehrinin doğusuna geçmek üzere çekilme hareketine başlaması.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1910 - Mustafa Kemal, Fransa'da yapılan Pikardi manevralarına Türk Ordusu temsilcisi olarak katıldı.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
22 EYLÜL - SEPTEMBER 22
Tarihte Bugün - Today in History

22Eylul1935.jpg


22 Eylül 1935
Cumhurbaşkanı Atatürk, İstanbul'a giderken trende İsmet İnönü ve Afet İnan'la
1937 - Atatürk'ün, öğleden sonra Florya'dan Dolmabahçe Sarayı'na gelerek 2.Türk Tarih Kurultayı'nın çalışmalarını izlemesi.
1936 - Atatürk'ün, akşam İsmet İnönü ile Haydarpaşa'ya gelerek onu Ankara'ya uğurlaması, Dolmabahçe Sarayı'na dönüşü.
1935 - Atatürk'ün, İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak'la beraber İstanbul'dan Ankara'ya gelişi.
1930 - Atatürk'ün, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin olağanüstü toplantısında Başbakan İsmet Paşa'nın millî para siyaseti ve doğu olayları hakkındaki konuşmasını izlemesi.
1929 - Atatürk'ün, küçük çoban Sığırtmaç Mustafa'yı Şişli Çocuk Hastanesi'nde tekrar ziyaret ederek tedavisi hakkında bilgi alması.
1925 - Atatürk'ün, İzmit'ten Reşitpaşa vapuru ile Mudanya'ya gelişi ve -kendisini İstanbul'a davet eden- İstanbul Heyeti'ni kabulü ve söyledikleri: "...İstanbul'u ziyaret etmeyi çok isterim. Bu arzumun gerçekleşmesinde doğrusu bugüne kadar çok gecikmeler oldu. Bunun sebepleri kolaylıkla izah edilebilir, inşallah bu sebeplerin ortadan kalkmasıyla İstanbul ve İstanbulluları da ziyaret etmek bahtiyarlığına kavuşacağım."
Atatürk'ün, Reşitpaşa vapurunun hatıra defterine yazdıkları: "Gördüğümüz intizam ve mükemmeliyet, Seyrisefain (Denizbank) idaremizin yetenekli ellerde bulunduğuna şüphe bırakmamaktadır. Bu yazılarım teşekkürdür."
Atatürk'ün, Mudanya'dan Bursa'ya gelişi.
1924 - Mustafa Kemal Samsun'da Ticaret Okulu'ndaki konuşmasında bilime olan inancını belirten, ünlü konuşmasını yaptı: "Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir."
Atatürk'ün, Öğretmenler Birliği'nin Samsun İstiklâl Ticaret Mektebi'nde şerefine verdikleri çayda konuşması: "Bu çay ziyafetini düzenleyenlere özel olarak teşekkür ederim. Bu vesile beni, Samsun'un çok aydın ortamında bulundurmuş oldu. Bu vesile beni, kafaları ilim ve fen ile bezenmiş kıymetli insanlardan oluşmuş bir topluluk huzurunda bulunmakla pek mutlu etti. Dünyada her şey için, uygarlık için, hayat için, başarı için en gerçek yol gösterici ilimdir, fendir, ilim ve fennin dışında yol gösterici aramak dalgınlıktır, bilgisizliktir, doğru yoldan sapmaktır! Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki gelişimini kavramak, ilerlemeleri zamanında izlemek şarttır."
Atatürk'ün, Samsun'da Öğretmenler Birliği'ni ziyareti ve Birliğin hatıra defterine yazdıkları: "...Bütün Türkiye'yi içine alan Öğretmenler Birliği'nin, bütün milleti aydın birlik haline getirdiği zaman, Türk milletinin nasıl bir demir kütle olacağını düşünmek cidden büyük zevk ve saadettir!" [Kocatürk]
1922 - Atatürk'ün, İkdam gazetesi muharriri Yakup Kadri (Karaosmanoğlu) Bey'e İzmir'de, barış şartları hakkında demeci: "...Askerî hareket, siyasî faaliyetin ümitsiz olduğu noktada başlar. Ümidin güven verici bir surette avdeti, orduların hareketinden daha hızlı, hedeflere erişmeyi temin edebilir."
Atatürk'ün, İstanbul ve Boğazlar üzerine harekât ile ilgili Kâzım Karabekir'e telgrafı: "Pek kuvvetli olmamıza rağmen siyasette de pek hesaplı ve mutedil bulunuyoruz. Herhalde meseleyi siyasetle çözümlemeyi tercih etmekteyiz."
General Harington'un, İngiltere Savunma Bakanlığı'na telgrafı: "...Mustafa Kemal tarafsız bölgeyi çiğnememe kararını bugün verecektir, sanırım. Çiğnerse, karşısında İngiltere'yi ve dominyonları bulacağını açıkça kendisine duyurdum(!)" [Kocatürk]
Fransa Başbakanı Poincaré'in, Paris'te İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon'a söyledikleri: "Mustafa Kemal kuvvetleri ileri yürümek istiyor; Mustafa Kemal, onları frenlemeye çalışıyor. Çatışmayı önlemenin tek yolu Mudanya Konferansı'nı başlatmaktır."
Mustafa Kemal Paşa'nın İstanbul ve Boğazlar üzerine harekatı ile ilgili, Kazım Karabekir Paşa'ya telgrafı: "Pek kuvvetli olmamıza rağmen, siyasette de pek hesaplı ve mutedil bulunuyoruz. Herhalde meseleyi siyasetle halletmeyi seçmeliyiz."
Ezine'nin kurtuluşu.
Milli kuvvetlerin Susurluk'a girişi.
Damat Ferit Paşa'nın İstanbul'dan Avrupa'ya kaçışı.
1922 - Paris'te biraraya gelen Poincaré, Lord Curzon ve Kont Sforza oldukça gergin bir toplantı yaptı.
Damat Ferit Paşa eşi ve çocuklarıyla Nice'e kaçtı.
1919 - Atatürk'ün, Vahdettin'in İstanbul hükümetine yardımcı olunmasını isteyen 20 Eylül 1919 tarihli bildirgesini cevaplaması ve Damat Ferit Paşa Hükûmeti'nin derhal düşürülmesini istemesi.
Mustafa Kemal Paşa'nın Amerikan heyetinin başkanı General Harbord ile Sivas'ta görüşmesi.
General Harbord Hey'eti ve General'e Verdiğim Cevap (Nutuk)

Efendiler, hatırlarınızda olsa gerektir ki, memleketimizde ve Kafkasya'da incelemeler yapmak üzere Amerikan Hükûmeti General Harbord'un başkanlığında bir hey'et göndermişti.
Bu hey'et Sivas'a geldi. 22 Eylül 1919 günü General Harbord ile uzun uzadıya görüştük. General'e, Millî Mücadele'nin maksat ve gayesi, millî teşkilât ve birliğin ortaya çıkış sebebi, müslüman olmayan azınlıklara karşı gösterilen duygular, yabancıların memleketimizdeki yıkıcı propaganda ve eylemleri üzerinde ayrıntılı ve belgelere dayanan açıklamalarda bulundum.
General'in bazı garip soruları ile de karşılaştım. Söz gelişi: «millet, tasarlanıp yapılabilecek her türlü teşebbüs ve fedakârlığa başvurduktan sonra da başarı sağlanamazsa ne yapacaksın?» gibi.
Yanlış hatırlamıyorsam, verdiğim cevapta demiştim ki: Bir millet varlığını ve istiklâlini kurtarabilmek için düşünülebilen her türlü teşebbüs ve fedakârlığı yaptıktan sonra başarıya ulaşır.
Ya başaramazsa demek, o milletin ölmüş olduğu hükmüne varmak demektir. Öyle ise, millet yaşadıkça ve fedakârca teşebbüslerine devam ettikçe başarısızlık da söz konusu olamaz.
General'in bu sorusunun altında yatan asıl maksadın ne olabileceğini araştırmak istemedim. Ancak, verdiğim cevabın kendisince takdirle karşılandığını bugün yeri gelmişken belirtmek isterim.

Kaynak:
1918 - Atatürk'e, olağanüstü hizmetleri ve ordusunu imhadan kurtardığı için fahrî yaverlik unvanı verilişi (A.H.E., s.153; Borak, s.165;Ata ve i., s.75). (Bu tarih A.K.D.D.A.Y., s.87'de 21 Eylül 1918; A.Y.A., s.50, K.A.B.K.Ö., s.104 ve A.N.M., s. 179 'da 23 Eylül 1918 olarak gösterilmiştir). [Kocatürk]
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1909 - Selânik'te "İttihat ve Terakki Büyük Kongresi"nin toplanışı.
Atatürk'ün 1907'de üye olduğu İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin 2. Büyük Kongresine katılması.
Atatürk, bu kongrede bir konuşma yaparak ordunun siyasetten çekilmesi gereğini savunmuştur.
Selanik'te, İttihat ve Terakki Cemiyeti 2. Büyük Kongresi'nin toplanışı, bu kongre'ye Trablusgarp delegesi olarak katılmış olan Atatürk'ün, bir konuşma yaparak ordunun siyasetten çekilmesi gereğini savunması: "...Ordumuzun içinde bulunan Cemiyet arkadaşlarımız, politikada devam etmek istiyorlarsa, ordudan çıkmalı ve Cemiyetimizin halk içindeki teşkilâtı arasına girmelidirler. Bu suretle gün bile kaybına meydan vermeyerek, ordumuz politikadan uzaklaşmalıdır. Ve ordu içinde kalacak dostlarımız da, artık politika ile meşgul olmamalı ve bütün gayretlerini ordumuzun kuvvetlenmesine çevirmelidirler. Cemiyetimiz de, bir an önce, teşkilâtımızı halkın içinde genişleterek milletimize dayanan siyasî bir parti haline gelmelidir." Atatürk, II. Meşrutiyeti takiben ordunun, "İttihat ve Terakki Cemiyeti" ile sıkı alâkasının ve siyasete karışmasının tehlikelerini sezinlemeye başlamış, bu görüşlerini kongrede açıkça dile getirmişti. Fakat Cemiyetin önde gelenleri onun bu görüşlerini paylaşmadılar. Mustafa Kemal de kendisini Cemiyetten uzak tutarak doğrudan doğruya askerî vazifesine verdi, İttihat ve Terakki Cemiyeti ile anlaşmazlığı ve aralarının açılması böyle başladı. [Kocatürk]
1909 - Mustafa Kemal attends the annual congress of the Party of Union and Progress at Salonica (as delegate from Tripoli). Defends the idea that the State (which is in danger) needs a strong army and, at the same time, a powerful party. States that the army should not engage in political activity.
1908 - Bulgaristan, Osmanlı'dan bağımsızlığını ilan etti.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
23 EYLÜL - SEPTEMBER 23
Tarihte Bugün - Today in History
r52.jpg

Atatürk İzmir’de (10 Eylül - 1 Ekim 1922)

Atatürk in İzmir (September 10 - October 1 1922)
1937 - Atatürk'ün, öğleden sonra Dolmabahçe Sarayı'nda 2. Türk Tarih Kurultayı'nın çalışmalarını izlemesi.
Atatürk'ün, gece Acar motoruyla Florya'ya gelişi, geceyi burada geçirişi.
1933 - Dolmabahçe Sarayı'nda, akşam Atatürk'ün sofrasında, Abdülhak Hâmit ve eşi Lüsyen Hanım'ın da davetli olarak bulunması.
1932 - Atatürk'ün, Ahmet Rasim'in ölümü üzerine, çocuklarına başsağlığı telgrafı: "Değerli babanızın ölümü büyük kayıptır. Çok acı duydum!"
1925 - Atatürk'ün, Bursa Türkocağı'nda konuşması: "...Güzel bir serpuş olan şapkadan pek az bir zamanda dervişler, mürit ve hocalar da memnun kalacaklardır! Zeki insanlar, uygar olmayan bir kılık altında kişisel ve bilimsel kıymetlerini kaybetmektedir. Bu sebeple şerefli yerlerini korumak için uy­gar kılığa bürünmek lâzımdır."
1924 - Atatürk'ün, Samsun'da bazı heyetleri kabulü ve şehrin ihtiyaçları hakkında bilgi alması.
Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber evinde misafir kaldıkları Şahinzade Remzi Bey'in aile albümüne hatıra olarak yazdıkları: "Samsun'da kaldığımız günler içinde misafir olduğumuz Şahinzade Remzi Bey'in evinde, evin sahibi tarafından gördüğümüz misafirseverliği ve nezaketi özellikle kaydederim." [Kocatürk]
1922 - Atatürk'e, İtilâf Devletleri Dışişleri Bakanları imzasıyla "Askerî harekâtın durdurulması ve bir barış konferansının toplanmasıyla ilgili" nota verilmesi.
Türk süvarilerinin, Çanakkale'de "tarafsız bölge"ye girişleri.
Atatürk'ün, Kâzım Karabekir'in Büyük Zafer'i kutlayan telgrafına cevabı: "12.9.1922 tarihli telgrafınızı 23.9.1922'de İzmir'de aldık. Kahraman ordularımız hakkında gösterilen takdirkâr duygularınıza teşekkürlerimizi sunarız."
İngiltere Koloniler Bakanı Churchill'in Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda ve Güney Afrika Birliği Genel Valilerine telgrafı: "Kabine, Avrupa'ya yapılacak Türk saldırısına, Mustafa Kemal'in İstanbul'dan Müttefikleri atmasına karşı koymaya ve Gelibolu yarımadasını elde tutmaya karar verdi. Hükûmetinizin bir askerî birlik gönderip gönderemeyeceğini bilmek istiyorum."
Lapseki'nin kurtuluşu.
1922 - Paris'te toplanan Fransa Başbakanı ve Dışişleri Bakanı H. Poincaré, İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon ve İtalya'nın Paris Büyükelçisi Kont Sforza barış antlaşması için Venedik veya başka bir yer önererek, Meriç ve Edirne'ye kadar Trakya'nın Türklere bırakılacağını ve antlaşmanın imzalanmasıyla birlikte İstanbul'un boşaltılacağını, ateşkes için de Mudanya'da biraraya gelineceğini açıkladılar.
Türk birlikleri tüfeklerini ters asarak "tarafsız bölge"ye girdi.
1922 - Turkish troops enter Turkish Straits neutral zone.
1920 - İlk Sovyet Savaş malzemeleri geldi.
İlk Rus savaş malzemesi getiren motorun Tuapse'den Trabzon'a gelişi.
1918 - 7. Ordu birliklerinin, Atatürk'ün sevk ve idaresinde Şeria nehrinin doğusuna gelişi.
1917 - 23 Eylül 1917 Tarihinde Muharebe Altın İmtiyaz Madalyası ile taltif buyrulmuştur.
Atatürk'e, Doğu cephesindeki muharebelerde gösterdiği yararlıklar nedeniyle "Muharebe Altın imtiyaz Madalyası" verilmesi. Kaynak:
Bahriye Nazırı ve 4. Ordu Komutanı Cemal Paşa'nın, kendisine gönderilen 20 Eylül 1917 tarihli geniş rapor üzerine Atatürk'e telgrafı: "Görüşlerinizi cidden isabetli telâkki ederim."
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1915 - Atatürk'ün, -Almanya'nın İstanbul Elçiliği görevlilerinden Dr. Ernest Jackh'ı çadırında kabulü ve söyledikleri: "Tam manasıyla Ruslar gibi karaya tıkıldık. Ruslar çökmeğe mahkûmdurlar; çünkü Boğazları kapayarak onları Karadeniz'e tıkadım. Bu suretle, müttefiklerinden ayrı düşürdüm. Fakat biz de aynı sebep dolayısıyla yıkılmağa mahkûmuz. Gerçekten biz, Akdeniz, Kızıldeniz ve Hint Okyanusu sahillerine yerleşmiş bulunuyoruz; fakat herhangi bir okyanusa çıkmayı göze alamayız. Deniz kuvvetlerine sahip olmayan bir kara kuvveti olmak itibariyle biz, yarımadamızı, kara kuvvetlerini hiçbir tehdide uğratmaksızın istediği sahile getirebilen deniz kuvvetlerine karşı savunmaya asla muktedir olamayacağız." (Atatürk, bu görüşmenin yapıldığı günlerde rahatsızlığı nedeniyle çadırında istirahat etmektedir. Ernest Jackh, hatıralarında şu bilgileri vermektedir: "Mustafa Kemal Bey, ağır surette hastaydı ve bu yüzden kendisini ziyaret için çadırına gittim. Malarya [sıtma]'ya tekrar yakalanmıştı. O kadar zayıflamıştı ki, ilkin tanıyamadım. Bununla beraber ateşli tabiatı, evvelce sık sık yaptığımız bütün gece devam eden çok sevdiği görüşmeler gibi, bizi, siyasî bir tartışmaya daldırdı.")
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
24 EYLÜL - SEPTEMBER 24
Tarihte Bugün - Today in History

AtaturkEviSamsunHavza.jpg

24 Eylül 1924
Atatürk'ün, Samsun'dan ayrılışı ve Havza'ya gelişi.
AtaturkEviSamsunHavza2_small.jpg

1937 - Atatürk'ün, Florya'da denize girişi.
1932 - Atatürk'ün, saat 12.30'da Sakarya motoru ile Büyükdere'ye kadar bir gezinti yapması, öğleden sonra Dolmabahçe Sarayı'nda Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nin toplantısına başkanlık edişi.
1930 - Fethi Bey, Gümüşhane mebusu olarak TBMM'ye girdi.
Adana’da Ahali Cumhuriyet Fırkası kuruldu.
1927 - Atatürk'ün, Dolmabahçe Sarayı'nda Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü (Araş) Bey'i kabulü.
1924 - Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber Erzurum'a gitmek üzere saat 10.00'da otomobille Samsun'dan ayrılışı ve Havza'ya gelişi.
Atatürk'ün, Havza'da konuşması: "...Havza'ya ve Havzalılara çok borçluyum. Kalbî bağlılığımı ebediyen saklayacak, sizi hiç unutmayacağım. Muhterem Havzalılar! İlk cüreti, ilk cesareti gösteren, ilk örgüt yapan siz oldunuz.İnkılâp ve Cumhuriyet Tarihi'nde kahraman Havza'nın ve Havzalıların büyük bir yeri vardır."
Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber öğleden sonra Havza'dan Amasya'ya hareketi.
Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber saat 19.30'da Havza'dan Amasya'ya gelişi ve karşılayıcılara hitaben konuşması: "...Cumhuriyet bayrağı altında birlik, kararlılık ve gayret en esaslı ilkemiz olmalıdır"
Atatürk'ün, gece Amasya Belediyesi tarafından şerefine verilen ziyafette konuşması: "Benim için, memleket için, inkılâp için çok mühim günler geçirdiğim bir şehirde bulunuyorum. Milletin varlığını tanımayı alçalma sayanlar, kendilerinin Allah'ın gölgesi olduğunu iddia dalgınlığında, cüretinde, sahtekârlığında bulunanlar, en nihayet bu mukaddes varlığa ilk defa bu şehirde hürmete mecbur edilmişlerdir!" [Kocatürk]
1922 - Atatürk'ün, İleri gazetesi başyazarı Celâl Nuri (İleri) Bey'e İzmir'de Zafer hakkında demeci: "...Askere istirahat emrediyorum, asker dinlenmiyor ve İzmir'de istirahat ederiz, karşılığıyla cenk ediyorlar!"
Atatürk'ün, İzmir Belediyesi tarafından kendisine hemşehrilik unvanı verilmesi üzerine teşekkür telgrafı: "Vatanımızın Akdeniz'e karşı sevgilisi olan, düşman istilâsından kurtarılması için bütün memleketi seve seve senelerce mihnet ve fedakârlıklara sevk etmiş bulunan İzmirimizin hemşehrileri arasında sayılmak, benim için sonsuz bir sevinç ve övünme kaynağı olmuştur."
Türk süvarilerinin Çanakkale'de "tarafsız bölge"yi işgali üzerine İngiliz birliklerinin daha dar bir mevziye yerleşmek üzere geri çekilmeleri.
1922 - İngilizler Türk birliklerinin tarafsız bölgeden çekilmesini istedi.
Türk Kuvvetlerinin Çanakkale'de "Tarafsız Bölge"yi işgali üzerine, İngiliz Birliklerinin daha dar bir mevziiye yerleşmek üzere geri çekilmeler.
Sovyet Hükümeti'nin İtilaf Devletleri'ne Boğazlar sorunuyla ilgili görüşlerini kapsayan notası.
1922 - Uşak'tan Ankara'ya götürülen Yunan esir kafilesindeki Trikopis, yenilgide hatanın kendisinde olmadığını bir an önce barış yapılmasını beklediğini söyledi.
1921 - Bolvadin Yunan kuvvetlerinden geri alındı.
1921 - Mustafa Kemal ile Fransız Meclisi Harici İşler Komisyon başkanı Franklin Bouillon arasında Türk-Fransız barış görüşmelerinin yeniden başlaması.
1920 - Doğu Cephesinde Ermeniler, Bardız ve Kötek'te saldırıya geçti.
1919 - Atatürk'ün, Millî Mücadele ve Kuva-yi Milliye'nin amaçları hakkında General Harbord'a yazısı: "...Eğer memleketimiz yabancıların entrika ve müdahalelerinin kâbusundan kurtarılırsa ve memleketin meseleleri, millî irade ve arzulara hürmet eden muktedir bir hükümet tarafından idare edilirse, memleketin bütün dünya için memnuniyet kaynağı olacak bir duruma geleceğine dair en kesin teminatları verebiliriz."(Bu yazı 9 Ekim 1919günüBatum'dan Samsun'a dönen Harbord'a iletilmiştir). [Kocatürk]
Atatürk'ün Amerika, İngiltere, Fransa, İtalya Yüksek Komiserleri ile Flemenk, İspanya, İsveç ve Danimarka Elçiliklerine telgrafı: "...Bütün Osmanlı vatanında tam sükûn ve ayırım yapılmaksızın cins ve mezhep hürriyetinin korunması hüküm sürdüğü halde, bazı kötü amaçlı kişiler, millî vicdandan doğan cereyanı Müslüman olmayan unsurlar aleyhinde göstermek istedikleri haber alındığından bütün tebaanın aynı hakka sahip ve memleketimizdeki yabancıların da vatan ve milletimiz aleyhinde bulunmamak şartıyla Osmanlı misafirperverliğini görmekte devam edecekleri 16.9.1919 tarihi ile bildirilmişti. Bu sebeple memleketimiz dahilinde mevcut olan asayişin devamının ve Müslüman olmayan vatandaşlarımızın her türlü korunmasının güven altında bulunduğunu ifade etmekle şeref kazanırız."
Atatürk'ün, Millî Mücadele aleyhinde faaliyetleri görülen Eskişehir Mutasarrıfı Hilmi Bey hakkında bildirgesi.
1917 - Atatürk'ün, Halep'ten Cemal Paşa'ya -20 Eylül 1917 tarihli raporuna- ek raporu: "Cephede iki ordu karargâhının bulunmasının lüzumsuz ve hatta savunma için sakıncalı olacağı, cephenin kendi komutası altına verilmesinin uygun olacağı, Falkenhayn'ın Sina cephesinde kullanılmasında ısrar edilecek olursa kendisinin 7. Ordu Komutanlığı'ndan affolunması!" (Tüm kaynaklarda, Cemal Paşa'ya yazılan bu raporun, doğrudan Enver Paşa'ya yazıldığı, bir suretinin de Cemal Paşa'ya gönderildiği kaydedilmektedir. Oysa ki Salih Bozok'un notları içinde yayımlanan belgede, raporun esas muhatabının Cemal Paşa olduğu, bir suretinin de Enver Paşa'ya gönderildiği kesinlik kazanmaktadır).(Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığı tarafından Sina cephesi iki bölgeye ayrılmış, bir bölge 7. Ordu Komutanı olarak Atatürk'ün, diğer bölge 8. Ordu Komutanı olarak General von Kress'in komutasına verilmişti. Atatürk, söz konusu raporunda bu noktaya temas ediyor). [Kocatürk]
1916 - Doğu cephesine gelen Başkomutan Vekili Enver Paşa'nın, cepheden Atatürk'e ve 16. Kolordu mensuplarına tebrik ve selâm telgrafı.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1915 - Başkomutan Vekili Enver Paşa'nın, beraberinde Başkomutanlık Vekâleti Harekât Şubesi Müdürü Yarbay İsmet (İnönü) Bey olduğu halde Gelibolu'ya gelişi.
1911 - Atatürk'ün, İstanbul'dan, Selanik'te bulunan Salih (Bozok) Bey'e mektubu: "Genelkurmay 1. Şube'ye memur edildim. Orduyu, memleketi kurtarmak için çok fedakârane çalışmak lâzım. Başka çare yok! ...İstanbul muhiti pek pis, herkes kişisel çıkarından başka bir şey düşünmüyor!" [Kocatürk]
1882 - İstanbul Beyazıt Kütüphanesi kuruldu.
 

Lilav

Daimi Üye
Katılım
28 Haziran 2010
Mesajlar
22.427
Tepki
21.987
Puan
113
Yaş
41
Konum
Almanya
25 EYLÜL - SEPTEMBER 25
Tarihte Bugün - Today in History

25Eylul1930.jpg


25 Eylül 1930
Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal,
TBMM'nin olağanüstü toplantısını locasından izlerken
1937 - Atatürk'ün, öğleden sonra Florya'dan Dolmabahçe Sarayı'na gelerek 2. Türk Tarih Kurultayı'nın son gün çalışmalarını izlemesi ve kapanış töreninde bulunması.
Atatürk'ün, akşam motorla bir gezinti yaparak Florya'ya gelişi, geceyi burada geçirişi.
1936 - Atatürk'ün, Uluslararası 6. İzmir Fuarı'nın kapanışı nedeniyle İzmir Belediye Başkanı Dr. Behçet Uz'un bağlılık telgrafına teşekkür cevabı.
1933 - Atatürk'ün, Bulgaristan'dan dönen Başbakan İsmet Paşa ve Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Bey'i Dolmabahçe Sarayı'nda kabulü ve Sofya görüşmeleri hakkında bilgi alışı.
1931 - Atatürk'ün, akşam İstanbul'dan Ankara'ya hareketi.
1930 - Atatürk'ün, kendisine ömür boyu cumhurbaşkanlığı teklifi söylentileri üzerine gazetecilere demeci: "Siz ve kamuoyu bilmelisiniz ki, bu yoldaki teklifler hoşuma gitmemiştir ve gitmez! Dediğiniz gibi bir teklifi, benim idealimi cidden rencide eden bir mânada telâkki ederim."
İsmet Paşa'nın Başbakanlıktan istifası.
1925 - İstanbul'da, tulumbacı teşkilatı yerine, modern motorlu itfaiye teşkilatı kuruldu.
1924 - Atatürk'ün, Lâtife Hanımla beraber sabah Amasya'dan hareketle saat 16.00'da Tokat'a gelişi.
1922 - Atatürk'ün, "Reuter Ajansı" muhabirine İzmir'de, Büyük Zafer ve Trakya hakkında demeci.
İngiliz Yüksek Komiseri Rumbold'un, İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Curzon'a telgrafı: "2000 kişilik bir Türk süvari kuvveti Erenköy'de göründü. Bunları tarafsız bölgeden geri çekmesini, Mustafa Kemal'e duyuruyoruz. Yoksa Harington bunları geri çevirecek(!)" [Kocatürk]
Hamit (Hasancan) Bey'in, İstanbul'dan Atatürk'e telgrafı: "...General Pellé, 2000 süvarimizin Erenköy'den geri çekilmésini rica etti."
1921 - Malta'dan kaçarak Kuşadası'na gelen Ali İhsan (Sabis) Paşa'nın, Söke'den Başkomutan Atatürk'e Anadolu'da vazife isteyen telgrafı.
1918 (25-26) - Atatürk'ün ve 7. Ordu Karargâhı'nın Dera'ya gelişi.
1818 - ANZAC Mounted Division capture Amman.
The capture of Amman came during the final days of the fighting in Palestine, as British Empire troops routed the Turkish armies and won a series of decisive victories.
1916 - Allied offensive on the Salonika Front.
1911 - İtalya, Osmanlı Devleti'ne savaş ilan etti.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst