Günaydın kızlar.
Canım seni çok iyi anlıyorum...Benim eşimin ailesi de böyle sorumsuz. Evlendiğimden beri sürekli olarak maddi külfet olma peşindeler bize, ne koparsak kar düşüncesindeler. İlk sene çözene kadar bi sağlam kazıklandım. Şimdi prim vermiyorum. Vermiyorum ama onun savaşını yapmak her seferinde geri püskürtmek de insanı yoruyor. Haliyle gerginlik. Eşimin ailesi (afedersiniz ama bizim oralarda ayağını yorganına göre uzatmayan tiplere böyle derler) hiç dötlerinin deliğini bilmeyen tipler. Okuyan çocuk yok, öyle edinilmiş bi mal yok ortada ki kredisi filan olsun, harcanacak bişey yok. Ama kayınpeder ekonomiden çok anladığı şeklinde paso atar utar, ama kıçından borç akıyo. Öyle böyle değil hem de. Devamlı bizden yontma peşindeler. Bi ara anlattım hatırlarsınız, bizim arabayı almaya kalktı. Daha kredilerini ödeyemiyor, güya ayda 1000 tl. Taksitle alacakmış. Eminim bi zaman erteleyecekti, bi zaman sonra da ödemeyeceğim dicekti. Benim yokuşa sürmem sonucunda eşim vazgeçti. Tabi sana hakverdim vageçtim demiyor, arabanın kusurlarını bahane ediyor, babasına vermeye önlü razı olmamış. Baban hayatında öyle bi arabaya bindi mi acaba!
Bu hafta sonu da yeniden borç istemiş. Hazırda bikaç kredisi var, onları kapatıp yeniden kredi çekip tek yere borçlanacakmış. Ne farkeder sen yine yeni borçlar yaparsın. Bir haftalığına istiyormuş. Laf! Maksat başka. Adam yönetici, şimdi bırakacakmış yöneticiliği, muhtemelen yedi apartmanın paralarını onu kapaması lazım. Bakalım bunu nasıl savacağım.