selam kızlar. nihayet ateşimiz düştü. mahvoldu yavrum resmen soldu. zaten kuru olan kıçı hepten kurudu ufacık bişi kaldı.
burnundan çıkan sümüğün rengini size anlatamam çünkü renk skalsında o rengi tanımlayabileceğim bi renk yok. nasıl iltihap üretiyor şu minicik beden şaşırıp kalıyorum günlerdir.
pazar, p.tesi, salı ve dün gece de ıslak pamuklarla geçti gecemiz. ne uyku kaldı ne bişey. ateş 38,5-39,5 arasında gitti geldi. havale geçirecek diye ödüm koptu. bi yandan ateşi, bi yandan boğazının ağrısı bi yandan da tıkalı burnu..
nefes alamıyor yavrum. deniz suyu sıkıp sıkıp pompayla almaya çalışıyorum yetmediği yerde dayıyorum ağzımı burnuna çekiyorum iltahıbını meleğimin. şaşırıp kalıyor ilkin, korkuyor, peşine açılan burnuyla iki fırt çekince havadan gülümsüyor bebem.
o kadar alıştı ki ilaç içmeye, burnuna bişeylerin sokulmasına, iğneye, ıslak pamuğa, çıplak uyumaya onun o olgunluğu beni kahrediyor... bu akşam düzeldi biraz. uyuyor şmdi kuzum.
hediyemizi alacağımız teyzemiz; hediyemizi aldık, anneannemize aldığımız hediyeye uygun kulaklıklı şapka da ördürdük... (kendim çok örmek isterdim ama sadece zincir çekmeyi bilirim elişilerinden) hediye paketlerimizi de aldık sadece paketleyip göndermemiz kaldı ama bi fırsatını bulup da veremedik kargoya. çünkü bu ara çok yorgun çok yoğun ve evden dışarı adım atamayacak kadar hastayız. bu h.içi göndersek olur mu hediyemizi acaba??
sırf bunu haber vermek için girdim buraya. ne olur kusura bakma teyzesi, inan kafam o kadar gidik ki bi 10 dakika ayırıp şu hediye işini halledemedim. çünkü Aden bana hepten yapıştı.
(
hepinizi öpüyorum iyi gecelr.
